Hüseyin Kuru

Algılar, seçicilik ve beklentiler değişiyor

Hürhaber gazetesinin 5000. sayısı için sevgili patronumuz Sevginar hanımı tebrik ediyor, nice sayılar ve yıllar dileğiyle, başarılarının devamını diliyorum.

                                                        ***

Türkiye tüm Dünya ülkeleri gibi Covid-19 virüsü ile boğuşuyor akademisyenler bir taraftan çare üretmek için didiniyor, sağlık sektöründe çalışan milyonlar da cansiperane çalışıyor. Hepsine milyon kere ayrı ayrı şükran ve teşekkür ediyoruz.

                                                        ***

Ülkemizde ki sağlık sektörü son 10 yılda devrim niteliğinde adımlar attı ve büyük başarılarla bu süreci götürüyor. Bu durum özellikle yabancı yatırımcılar açısından da çok önemli stratejik değer taşıyor.

Yatırımcı bir ülkenin önce siyasi ve ekonomik istikrarına bakıyor tabi ki hukuk, sağlık, pazar ve ulaşım değerlerine de aksi halde itibar etmiyor.

Bu durumun özeti ülkemize giren yabancı sermayenin yıllara göre giriş rakamlarına bakıldığında ne demek istediğim daha anlaşılır. 1950-2002 arasında toplam 15,1 milyar dolar girerken, 2002-2020 yılları arasında ülkemize giren toplam yabancı sermaye miktarı neredeyse 200 milyar dolar olarak açıklandı.

                                                        ***

Konumuza dönersek hem inşaat sektöründen, hem de piyasa aktörlerinden gelen bilgiler ışığında hedef kitleler de yaşamsal algılar, beklentiler ve seçicilikler değişiyor. Daha doğrusu yaşam parametreleri değişiyor, yaşam bambaşka çehrelere bürünmeye başladı. Sosyal ilişkiler, mesafeler, hijyen, beslenme, korunma vb. de toplumsal yaşamın artık her anında ve öncelik arz ediyor.

Koronadan önce, koronodan sonra…

Bu virüs belasına tabiatıyla yüksek katlı konut alanlarında yaşayan insanlar da hem sokağa çıkma yasağı nedeniyle kapalılık korkusu, hem de deprem riski nedeniyle evlerinde kaldı. Bu durum insanlarda korku ve panik atik sahibi insanlarda daha düşük katlı bir yaşam alanı düşüncesine sevk etti.

Nüfusun ¾ yani 30 büyükşehirde toplam 63 milyonun üstünde insan evinde oturdu.

Geçtiğimiz günlerde ise çoluk çocuk evde mahsur kalınca, insanlar şehrin keşmekeşinden kurtulmak için ya yazlığına, ya da memleketine kaçtı.

Gene basında yer alan bir habere göre sadece Bodrum'a 125 bin araç girişinden bahsediliyordu.

                                                        ***

Son günlerde basında da defaten yayınlandı. Bu konuda hem piyasa aktörleri, hem de gelen taleplerden anladığımıza göre bu virüs belası ile insanlarda beklentilerde değişti. Özellikle büyükşehirlerde, koronavirüs salgını sebebiyle alınan karantina kararları sonrası müstakil bahçeli villalara ilgi de arttı.

                                                        ***

Yeni Şafak'ta yer alan habere göre, “Muğla'nın dünyaca ünlü Marmaris, Bodrum, Fethiye ve Datça gibi ilçelerin kırsal mahallelerinde yer alan önü deniz, arkasında ormanlık alanların bulunduğu arazi ile müstakil bahçeli villalara yoğun talep yağmaya başladı. İstanbul başta olmak üzere Ankara, İzmir, Bursa, Denizli, Eskişehir gibi büyükşehirlerden vatandaşlar gerek ilan sitelerini takip ederek, gerekse emlakçıları arayarak villalarla ilgili bilgi almaya başladı.

 

Ertelenen villa hayali salgınla hayata geçmeye başladı

Karantina süresince temiz havanın ve bahçeli evin hayalini kuranların talebi artırdığını söyleyen uzmanlar "Koronavirüs nedeniyle emlak sektöründe satışlar şehir merkezlerinde durma noktasına geldi. Fakat büyükşehirlerdeki insanların müstakil bahçeli villa talebi arttı. Marmaris'in ve Datça'nın kırsal mahallelerinde 2 bin 500 ile 3 bin civarında müstakil villa var. Başta İstanbul olmak üzere Ankara, Bursa, Denizli,  İzmir  ve Eskişehir'den müstakil bahçeli ev satın almak için telefonla arayan ve web adreslerimize fiyat soran çok fazla. Koronavirüs salgınıyla birlikte vatandaşlarımız içinde bahçesi olan müstakil ailesiyle izole olup sıkılmadan zaman geçirecek villa arıyor. Özellikle bu istekle bizleri büyükşehirlerde apartman dairesine izole olmuş, maddi imkanı yerinde kişiler arıyor. Banka kredilerinin düşmesinin de bir nebze olsun faydası oldu. Kişinin isteğine göre müstakil bahçeli villalar 1 milyon 750 bin ile 3,5 milyon lira arasında değişiyor. Özellikle maddi olarak varlıklı insanlar metropollerde son salgın olayından sonra kalmak istemiyor… Sakin, izole ve doğa ile baş başa olmak isteyenlerin ilk başta tercihi …" diye konuştu.

                                                        ***

Burada duralım.. fiyatlara dikkat ederseniz ve bir kıyaslama yaparsanız o zaman bu rakamlara İstanbul'un sayfiye ilçelerinde, özellikle deniz kenarı olması hasebiyle Silivri bölgesinde de villa almak mümkün.

Devam edelim, tesbitlerle ilerleyelim;

  • Büyükşehirler trafik, kirlilik, ulaşım, sinir, stres vs. gibi insanları artık yoran ve bunaltan bir yaşamdan kurtulmak isteyenler,
  • Sosyo-ekonomik durumu yüksek olanlar,
  • Yazlık sahipleri,
  • Aylık gelirine güvenen ve kredibilitesi yüksek olanlar,
  • Özellikle 10 kat ve üstü konutlarda yaşam sürdürenler,

Bahçeli bir ev yaşamı ile hem deprem riskinden kurtulmak, hem de yaşam kalitesini yükseltmek istiyor.

Diğer önemli bir konuda tatil olgusunun bu yaşam kriterlerine göre değişeceğini düşünürsek yatay mimari de tercih sebebi olacaktır.

Sonuç olarak insanlar yeni bir yaşam arzuluyor, beklenti bu.

                                                        ***

Her kriz dönemi sonrası veya nesiller değiştikçe insanoğlunun yaşam kalitesi de

yeni algılar, seçicilik ve beklentileri de artırıyor. Tabi gelişen teknoloji ve ulaşım imkanlarının artması sebebiyle bireylerde çıta da yükseliyor.. daha farklı ve güvenli bir yaşam arzusu da artıyor. Velhasıl her 10 yılda bir konseptler, yaşam tarzları ve stiller de değişiyor. Dikkat edin özellikle şehrin mutena semtlerinde bile her 10 yılda bir kitleler neredeyse ¼ oranında değişiyor.

İnsanoğlu için her ne kadar bir gayya kuyusu diye adlandırılsa bile iyi tarafından bakarsak sosyal medya ile modernite, kültür ve anlayışlar da gelişiyor, değişiyor.

Her ne kadar yaşamsal kategorilerde ki bazı argümanlar ötelense bile insanoğlu yeni kurulan bu düzeni de mutlaka kendine uyduracaktır veya uyacaktır.

Yeni bir dönem geliyor, hayırlı olur İnşallah.

İyi haftalar..

YORUM YAP