Sevginar Sali

Yeni dönem projeksiyonu!

Her ne kadar yeni Başkan mazbatasını daha bugün alacak olsa da geçtiğimiz haftanın bütün gündemi belediyede oluşturacağı ekip üzerinde tartışma ve değerlendirmeler belirledi. Başkan yardımcıları kim olacak, birim müdürleri ile ilgili tasarrufu ve pek tabi siyasi kadrolarına ilişkin tercihi konuşuldu. Herkes sözünü ettiğim konuları tartıştı da yeni başkan sır küpü mübarek. Hiç renk vermeden seçim sonrası işlemleri, nezaket ziyaretleri ile gayet sakin bir duruş sergiliyor herzamanki gibi. Seçimin en ateşli anlarında bile sağduyu ve özellikle soğukkanlılığını yitirmemesinden bu süreçteki sükuneti pek yadırganmasa da etrafında yarattığı merak tam gaz artıyor.
Duyduğum pek çok dizayn alternatifi oldu ama sanıyorum Başkan Bey'in kafasında çok farklı bir düşünce var, tabi gerçekleştirmeyi başarabilirse… Kafasındakiler, söyledikleri ile yaptıkları bir süre sonra bizlere söke söke kazandığı belediye başkanlığının hakkını başkaca güçlerin etkisinde kalmadan ortaya koyup koyamayacağını da anlatacak…
CHP kalesinde MHP olarak seçimi kazanmayı başarıp; denizleri yüzüp derede boğulmaz herhalde! Bir mucizeye (buna sıradan bir başarı demek haksızlık olur bence) imza attıktan sonra çıtayı ne kadar yükselttiğinin farkında olarak atmalı her adımını Volkan Yılmaz… Yeni bir var oluşun hikayesini beklerken, bitişin bölümlerini izlemek zorunda kalmak, böyle bir şeye şahit olmak kendisini saymıyorum bile Silivri için ciddi bir kayıp olur…
Kısa vadeli beklentiler ve gündemlere dönecek olursak; Şu an odaklanılan konu belediyedeki yeni yapılandırma ve Silivri'nin geleceğine yön verecek ekibe dair ipuçları aramak. Özcan Işıklar'ın ekibinde yapması beklenen değişikliğe direnmesi sonucu halkın fikrini değiştirmediği ve bu farklılığı sağlayacak yeni bir siyasi aktör tercih ederek bizzat onu değiştirdiği gerçeğini göz ardı etme şansı yok yeni Başkan'ın. Ederse ne olur? Şansınız zorlar; başka da bir şey olmaz!!!
Volkan Yılmaz'ın seçimi alma düşüncesi İBB ile Silivri yerel yönetimini ortak çatıda birleştirmek hedefiyle yoğun bir karşılık buldu. Binali Yıldırım İstanbul'un Başkanı olursa bu beklenen ve istenen gerçekleşmiş olur. Ama Ekrem İmamoğlu İBB Başkanı mazbatasını alırsa; bence bu noktada da çok keyifli fırsatları Silivri ıskalamamış aksine yakalamış olur.
Çoğunluğun ağzında ve aklında “Silivri'nin değişmeyen makus tarihi ‘Şimdi de İstanbul'u aldık, Silivri'yi kaybettik. Yine İBB ile aynı siyasi anlayışa sahip olamadık” serzenişi…
İstanbul'da seçimi Ekrem İmamoğlu kazanırsa bunun Silivri açısından sorun teşkil edecek bir tarafı yok. İmamoğlu'nun Silivri'yi farklı siyasi partiden seçilen belediye başkanı dolayısıyla göz ardı edecek lüksü yok, öyle bir anlayışın sahibi gibi de görünmüyor. Kaldı ki İstanbul'un 39 ilçesinden 25'i Cumhur İttifakının başkanlarından oluşuyor. Her bir belediye bence İmamoğlu'nu ağacın tepesine taşıyan bir dal. Tutunacağı dalları kesmek, İstanbul'u 35 yıl sonra CHP'ye kazandıran muazzam bir başarıya imza atmış kişinin yapacağı iş değildir… Asla da olmamalı. %60'a yakın oy aldığı Silivri'yi cezalandırmak şöyle dursun İmamoğlu, baş tacı etmeli.
Bir diğer yanı ile İmamoğlu'nun seçilmesi CHP'nin birinci sıra Meclis Üyesi adayı Bora Balcıoğlu (Ekrem İmamoğlu'nun ricası üzerine sözünü ettiğimiz yere sahip oldu) açısından özellikle muazzam bir fırsat. Silivri'de yeniden CHP'yi iktidar yapmak isteyenlerin İmamoğlu ile yoğun bir hizmet ve yatırım mesaisinde bulunması zorunluluktur. 20 milyon nüfusa dayanan İstanbul'u besleyecek en yakın topraklar Silivri ve Çatalca'da, beton yemeyecekse İstanbullu, Silivri'ye gözü gibi bakmalarının vakti geldi de geçiyor bile.
Yılmaz ile Ankara, muhalefetin katkılarıyla İBB ayağında Silivri hizmet yarışına sahne olursa ne kadar güzel olur ve bundan herkes kazanır. En önemlisi de siyaset değerlenir, saygınlığı artar. Küçük hesaplar, kişisel menfaat çerçevesinden çıkan siyaset itibar tazeler; ki buna, kimse kusura bakmasın, çok ve acil olarak ihtiyacımız var.
Bu anlayışa ayak uyduracak İlçe başkanlığı yapılaşmaları da yeni dönem olmazsa olmazlarımızdan. Kaybettirmeyi, engellemeyi, halktan uzak görev yapmayı marifet sayan anlayışındaki siyasetçilere Silivri'nin ihtiyacı da tahammülü de yok! CHP'den, MHP iktidarına savrulabileceğimizi asla unutmayın!
Son olarak;
Bunda benim saflığımın ne kadar payı var bilmiyorum, muhtemelen öğreneceğiz ve ne kadar hayal kırıklıklarına açık bir durum oluşturduğumun da farkında olmakla beraber; şahsen Volkan Yılmaz'ın seçim boyunca lanse ettiği şekilde Silivri'yi birlikte yöneteceği kişilerin gerçekten üstlenecekleri sorumluluklara uygun, nitelikli, liyakat sahibi kimselerden belirleneceğine inanıyorum.
Adaylık aşamasında yılmadan savunduğu adalet ve hakkaniyetten ayrılmayacağına dair oluşturduğu inancı her şeyden önce kendisi için hem de gözlerin en çok üzerinde olduğu böyle bir dönemde örselemeyeceğine güvenmeyi seçiyorum.

 

YORUM YAP