Ufuk Bek

Silivri Kent Meclisi çalışmaları

Geçtiğimiz hafta oldukça hareketli geçti benim için. İlk olarak “Kent Meclisi Yürütme Kurulu” olarak toplantımızı gerçekleştirdik. Kent Konseyi Başkanı Kamil Bilici'nin sunumunu izleyerek yapılması düşünülen projelerle ilgili bilgi sahibi olduk. Çalışma komisyonlarımızı oluşturduk. Arkadaşlar beni de “Çevre Komisyonu Başkanı” olarak uygun gördüler. Ayrıca “Spor Komisyonu” ile “Eğitim, Kültür ve Sanat” komisyonları çalışma gruplarında da yer alacağım. Tamamen gönüllülük esasıyla yapılacak olan bu çalışmalarla, yaşadığımız kente katkı sunmak için “hep birlikte” ortak bir çaba göstereceğiz. Önce Silivri'miz, sonra da görev alan tüm arkadaşlarımız için hayırlı olsun.
Silivri Kent Konseyi olarak ilk etkinliğimizi Cumartesi günü Önder Yılmaz Salonu'nda gerçekleştirdik. Ünlü oyuncu Tamer Levent'in konuk olarak katıldığı (kendisi sanatçı tabiri yerine ‘oyuncu' sıfatını tercih ediyor) “Sanata Evet Buluşması” başlığıyla bir söyleşi ve imza günü düzenlendi. Silivri halkının yoğun katılımı ve kitabına gösterilen büyük ilgi Tamer Levent'i oldukça memnun etmiş olmalı ki, yayıncısının birkaç kez “süremiz de doldu, toparlayalım!” uyarılarına rağmen izleyicilerle sohbete devam etmeyi tercih etti. Özellikle “Drama atölyelerinin” önemine dikkat çeken ünlü oyuncu, dramın trajedi ile karıştırıldığını, aslında doğru karşılığının “durum” olduğunu ve bunun da hayatın her alanında kullanılan bir şey olduğunu ısrarla vurguladı. Selimpaşa'da bulunan yazlık evini tadilat ettireceğini söylerken; ilerleyen günlerde, kendi yetiştirdiği öğrencilerden bir drama atölyesi kurabileceğinin ipuçlarını da verdi bence.
BELEDİYE EK HİZMET BİNASI TEMEL ATMA TÖRENİ
Kent Konseyi sanat buluşmasından bir gün önce, Silivri Belediyesi Ek Hizmet Binası'nın temel atma törenine katıldım. Yanımda, her zamanki gibi Silivri Çevre Derneği Başkanı Ali Korsan vardı. Tören alanına vardığımızda davetliler yavaş yavaş yerlerini alıyorlardı. Biz de arka sıralardan bir yere oturduk. Hemen bir sıra arkamızda oturan Başkan Danışmanı Bülent Bey'le tanışıp, biraz sohbet etme imkanı bulduk. Bülent Bey'in, Silivri'nin artık küçük bir kasaba olmadığını ve buna göre yatırımlar yapılması gerektiğine dair sözlerine katılmamak mümkün değil. Silivri'de yaşayan herkesin de aynı düşüncede olduğundan eminim. Bülent Bey, sırada birçok güzel proje olduğunu ve bunları gerçekleştirmek için çok çalıştıklarından bahsetti. Mutlaka öyledir… Yapılanlar ortada. Volkan Başkan'ın geldiği günden beri, seçim döneminde vaat ettiklerini yerine getirme konusunda büyük bir çaba gösterdiğini hepimiz görüyoruz. Ancak kendisinin önceki dönemlerle kıyaslanmayacak önemli bir avantajı olduğunu da unutmamak gerekir; arkasında Devlet ve Hükümet'in olması Volkan Başkan'ın elini rahatlatan en önemli unsur. Kendisinden önce bu kadar rahat hizmet getirme şansını yakalayan tek isim, AKP'den Belediye Başkanı seçilen Hüseyin Turan olmuştu. Onun döneminde Silivri'mize yapılan hizmetleri inkar etmek de aklı başında bir insanın yapacağı bir şey olmasa gerek!
HER DEVRİN ADAMLARI
Temel atma töreninde dikkatimi çeken bir başka olay ise ‘her dönemin adamlarından' biri olarak bilinen bir arkadaşın kalabalığın içinden bağırarak söylediği sözler oldu. Kalabalığın içinde bu söze gülenler oldu. Başkan Volkan Yılmaz da kürsüye çıktığında bu arkadaşa atıfta bulunarak kurdu ilk cümlelerini. O sözleri duyunca, benim aklıma gelenler ise bambaşka düşüncelerdi. Bir gün önce okumaya başladığım Tamer Levent'in kitabındaki -altını çizdiğim- paragraf geldi gözümün önüne. Şöyle diyordu o cümlede: “Onlar için tiyatro oyunculuğu, elbise dolabında asılı duran kostümler gibidir. Her rolün bir kostümü vardır. Her kostümün de kendine ait tavır, jest ve mimikleri ile ses tonu vardır. Böylesi aktör için bu ve benzeri rollerle karşılaşmak ya da bunların karışımından ortaya çıkan rollerle karşılaşmak söz konusudur. Yani her seferinde yeni bir yaratıcılık, asla söz konusu değildir! Böyleleri ne yapsalar kötü oyunculardır.”
Son söz olarak; yaptığı hizmetlerin doğruluğuna halkı inandırmak ya da bu inancı pekiştirmek adına, ‘kötü oyuncular'dan duyacağı övgülere hiç mi hiç ihtiyacı yok Volkan Yılmaz'ın! Göreve geldiği günden beri yaptığı gibi, “çok çalışması” ve “vaat ettiklerini gerçekleştirmesi” yeter de artar hepimiz için.

YORUM YAP