Ahmet Yücegök

ŞANTAJA BOYUN EĞİLMEDİ


Seçim her ne kadar 30 Mart Pazar günü olsa da yapılan itirazlardan dolayı kesin sonuçlar Cuma günü alındı ve Mazbatalar dağıtıldı. Belediye önünde yapılan sade bir törenle işbaşı yapıldı…

Evet …

CHP’nin Adayı Özcan Işıklar ve ekibine Silivrililer "yaptıklarınızı onaylıyoruz, göreve devam” dedi. Işıklar da Silivri Belediye binası önündeki törende yaptığı kısa konuşma da Silivri insanına "güveninden dolayı teşekkür etti, güvenleri boşa çıkarmayacağını, pişman olmayacaklarını, yeni dönemde daha fazla çalışacaklarını” söyledi ve söz verdi…

***

Seçimi geride bıraktık…

İsterseniz biraz dedikodu yapalım…

Silivri’de başından beri sonuç belli gibiydi. Yaratılan algı böyleydi. Ve, başından beri CHP’nin adayı belliydi. Ama, AKP’nin adayı belli değildi. Ama, yaratılan algı "İlçe Başkanı Metin Karakaş’ın aday olacağı, olmaz ise Hüseyin Turan’dı. Torbadan Tahir Sert çıkınca büyük bir şaşkınlık yaşandı. Her iki Parti tabanı da şaşkındı. Beklenen değildi çünkü…

Henüz seçim maratonu başlamamıştı Özcan Işıklar’ın yaptırmış olduğu anket elime geçti orada gördüğüm CHP açık ara öndeydi. Sonra yerel basına da düşen AKP’nin anketi de benzer sonuç görünüyordu…

Her iki parti adaylarının da yaptırdığı kamuoyu araştırmaları gösteriyordu ki ipi göğüsleyecek olan Özcan Işıklar’dı. Sandıktan çıkan sonucun kimin lehine olacağını kestirmiştim derken bu iddiamın dayanağı kamuoyu araştırmalarıydı. Gerçi, ondan önce Özcan Işıkları tanıdığın kadar Tahir Sert’i de, iyi tanıyordum. Geçmişini çok iyi biliyorum. 1999 Yılında yine Silivri Belediye Başkanlığı için girdiği yarışı yakından takip etmiştim. Ve, son olarak Tahir Sert son (5) yıldır Beylikdüzü Belediyesinde Başkan Yardımcılığı görevindeydi, onu da iyi biliyordum. Bütün bunlardan sonra gözlemim Tahir Sert’in, Silivri ve dolayısıyla parti teşkilatı bağı çok zayıftı...

İlçe teşkilatı deyip geçilmesin, seçim teşkilatla alınır veya veriler. Öyle olunca teşkilata yabancı olmamak lazımdı. Tahir Sert son dakikaya kadar bunu hissetti sanırım. Otobüs üzerine sıra, sıra dizilip kolların kalkması aldatıcı olduğunu herkes biliyordu… Herkes biliyordu ki, otobüsün üzerine dizilmiş eski Belde Belediye Başkanları tek başına işe yaramayacaktı. Hatta, biliyorlardı ki, verilen talimat gereği yapılması gereken zorunlu hareketlerdi…

***

Sonuç…

Silivri’nin tercihi belli oldu. Birilerinin benzetmesine göre "Silivri iradesini ortaya koydu”. Her ne kadar bu bir yerel seçim ise de bu sonucu iyi analiz edip başka sonuçlara da varılabilir…

Mesela…

Silivri insanı, güce tapmıyor…

Silivri insanı, büyüklerine de küçüklerine de, daha önce kızgın olsa bile İlçesine gelen misafire de saygıda kusur etmiyor…

Silivri insanı, her ne kadar saygıda kusur etmiyorsa da, ayni zamanda realist, dünün büyükleri böyle dedi diye, körü körüne onların dediğini yapmıyor, gördüklerine, gözlediklerine ve verilen hizmete bakarak siyasi tercihini yapıyor…

Silivri insanı, saygı gösterdiği kadar saygı görmek istiyor…

Silivri insanı umuda destek veriyor…

Ve…

Silivri insanı şantaja boyun eğmiyor…

GERİDE KALAN BİR HOŞ SEDA

"Tahir Sert’in ustalığına ve Silivri’yi marka şehir yapacağına inanıyorum”

Kadir Topbaş.- İBB Başk.

***

"Siyasetin emeklisi değil rahmetlisi olur”-Aziz Yeniay- Eski K.Çekmece Belediye Başk.

***

"Ciğerci kedilerine Silivri’den dalak çıkmaz”-Özcan Işıklar.

***

"Ben bu toprakların evladıyım”-Tahir Sert.

***

"Bazı horozlar öttükleri için sabah olduğunu sanıyorlar”-Özcan Işıklar.

***

"Ampulü sola çevireceğiz”-Özcan Işıklar.

***

"Bütün sorunları çözeceğiz”-Tahir Sert.

***

"Onların son kullanım tarihi geldi”-Özcan Işıklar.

***

"30 Mart’ta Özcan Işıkları Bulgarista’a göndereceğiz”-Tahir Sert.

***

"Silivri’de tarih yazdık”-Özcan Işıklar.

***

"30 Mart’ta zafer bizim olacak.”-Tahir Sert.

***

"Hizmet Saadet’le olur”-Kadir Tokalı-Saadet Partisi.

***

"Güzel günler Ak Parti ile gelecek”-Tahir Sert.

***

"Gümüşyaka ‘altın yaka’ olacak”-Özcan Işıklar.

***

"Saadet herkesin hakkı”–Kadir Tokalı-Saadet Partisi.

HOŞ OLMAYANI DA VAR.

Konumuz…

Silivri AKP’nin en son seçim mitinglerinde konuşmacıların kullandıkları dil ve konuşmalar üzerine…

İlginçtir…

Bu partinin ilçe başkanı Bayan…

Başbakanın Silivri ziyareti sonrası basına verdiği demeçte, muhalefet için "Başbakanın Silivri gelişinden korktular” diyor…

Korkunun insani bir şey olduğunu düşünmeden bu sözleri sarf ediyor sayın bayan İlçe Başkanı...

Ve… Düşünemiyor….

O gün, Sayın Başbakan Silivri’ye en az (2) Bin polis eşliğinde geliyor ve biliyoruz ki nereye giderse gitsin bu kadar polis ordusu onunla beraber…

Acaba, neden?

***

Başbakanın korumalara bir öğrenmenin burnunu kırmışlardı. Sonradan öğrendim ki ayni zamanda, bir de genci almışlar minibüsün içine. Ve, ayni minibüs içinde her ikisini de Başbakan Silivri’yi terk edene "Yer misin, yemez misin” haşat etmişler…

Ayrıca…

Bir başka yerde de başka bir genci, darp ediyorlar o müthiş korumalar…

***

O ne girişti öyle…

Resmen işgal sanki, ‘düşman ordusu’ gibi polis ordusu…

***

Ve…

Başbakanın Silivri’ye gelişi AKP’ye artı değil eksi yazdığına eminim…

DİLİN ÖNEMİ ÜZERİNE

"Dostum bak yine sabah olacak, güneş yine doğacak, kuşlar cıvıldaşacak, ağaçlar çiçek açacak.”

Kahramanımız, gecenin bir yarısında ıssız bir yerde intihar etmeye karar veren bir iş adamına rastladığında söyler bu sözleri…

Rahmetli Kemal Sunal’ın başrolünü paylaştığı bir filmdi sanırım…

Bu sözlerden etkilenen işadamı intihardan vazgeçer…

Sanırım… Bu günler de böyle bir dile ihtiyaç var…

GÜNE UYAN

"Türkiye’de her şey olunur ama rezil olunmaz.”

(Murathan Mungan )


YORUM YAP