AKP’nin Silivri İlçe Kongresi tamamlandı. Artık, Kongre öncesi gelişmeleri ile ilgili değerlendirme de bulunabiliriz …
Genel Kurullar , yani İlçe Kongreleri , en başta , İlçede ki sorunların tartışıldığı bir platformdur…
Parti örgütünün değerlendirmesiyle, geçen genel kuruldan bu güne , neler yapılmış,neler yapılmamış veya yapılamamış. Koyduğumuz hedeflerin neresindeyiz. Önümüzdeki , genel kurula kadar yapılması gerekenlerin tartışılacağı meşru bir zemin... O zaman da bana düşen …
Genel manada insan hak ve özgürlükleri konusunda gözlemde bulunmak…
Ayrıca …
Sivil Siyaset adına , Genel Kurulun , uluslararası genel geçer kurallara uygun olarak yapılıp,yapılmadığına tanıklık etmek…
Bu anlamda da , genel kurulun yapılacağı güne ve saate kadar sessizce izlemek ,tıpkı geçtiğimiz haftalarda yapılan MHP İlçe Genel Kurulunda olduğu gibi…
***
Sivil siyaset adına, İnsan hak ve özgürlükleri anlamında , MHP İle ilgili yorum ve değerlendirme yapmadım…
Nedeni …
Yapılan , Genel Kurul çalışmalarında , Evrensel Kurallara aykırı bir durumun meydana gelmemesi…
Yani , Genel Kurul , Siyasi Partiler Yasasına uygun yapıldı.İlçe Olağan Genel Kurulu ile ilgili evraklarda noksanlığın olmadığı , duyuruların zamanında ve her üyeye ulaşacak şekilde yapıldığı. Kongre Delegelerine , seçimle ilgili baskının yapılmadığı…
İkinci listeye " iktidarda olmanın avantajı dışında " her hangi bir kısıtlama yapılmadan eşit bir şekilde yarışa katılmasına imkan sağlandığı biliniyor…
***
AKP’ de son durum hakkında kesin bir bilgim yok …
Başında söylediğim sınırları aşmadan ,yani insan hak ve özgürlükleri bağlamında Genel Yalnız …
Genel Kurul öncesi gelişmeleri takip ettim…
İtiraf edeyim …
AKP’nin Silivri İlçe Kongresi süreci , herkesin de bildiği ve gördüğü gibi , diğer parti kongrelerine benzemedi…
Ne var ki …
Kağıt üstünde , Genel Kurul saatine kadar yasadışı her hangi bir şey yaşanmadı, denebilir…
***
Biraz açayım …
Haftalar önce yapılan delege seçimi yapıldı,dendi …
Sonra …
Yüksek sesle "tek adaylı genel kurul " dayatmaları etrafa yayıldı ...
Ardından , parti içi muhalefet kanadından , ikinci bir "liste" dillendirildi…
Ve, bu ikinci listeye inanılmaz baskılar ...
Bu süreçte …
Kulağımıza kadar gelen , en unutulmayacak gelişmeler ise bazı "açıkgöz " parti büyüklerinin , eski genel başkanın arkasına saklanarak çevirdikleri dolaplar.Yani, baskıyı aşan tehditleri …
Gerekçe olarak söyledikleri …
Efendim …
"Parti disiplini”
Oysa …
"Aday olmak " Parti Tüzüğünde var olan bir hak …
Daha,daha …
Her üye için geçerli bir hak …
Ayrıca …
Haftalar önce ilan edilen , Genel Kurul gündemi …
Ve, o gündemde ki , seçim maddesi ...
Ve …
Orada, o maddenin sonunda "bu madde , Genel Merkez veya İl teşkilatının talimatına göre değiştirilebilir " yazmıyor ama el altından haberler salınıyor.Hatta tehditler …
Sonuç olarak 142’ye 230 gibi bir sonuç…
Böylece , Genel kurul salonuna İlçe Başkanı olarak giren Dilek Demiral , salondsan güven tazelemiş İlçe Başkanı olarak çıktı …
Hayırlı olsun !.
Da …
Rakamlara bakınca güven tazeleyen başkanın rahatsız edecek bir durum yokmuş gibi görünse de rahat edeceği bir durumda göremiyorum…
***
Başında söylediğim gibi …
İlçe olağan kongresi demek, partinin en büyük organı demek, Parti içi demokrasinin en özgür yaşanacağı zemin , demektir…Parti üyesinin ,en azından delegeler aracılığı ile sorunlarını korkusuzca ortaya serdiği bir platform olmalı …
Olayı böyle değerlendirince de , kongre öncesinde sürecin iyi işletilmediği herkesin malumu ve sonuç ister,istemez önemsenecektir …
Ve,sonuç …
Her ne kadar ikinci listenin sahibi Yusuf Köroğlu , kongre öncesinde yapmış olduğu basın açıklamasında " bu genel kurulun kaybedeni de olmayacak ,kazananı da " dese de, kazananda var,kaybeden de …
Nitekim , yerel basının tamamında da vardır ama en çarpıcı şekilde Haberdar Gazetesi vermiş. Okuyucularına "142’ye karşı 230 oyla Dilek Demiral Rakibini Sandığa Gömdü " şeylinde duyurmuş …
Tekrar …
Hayırlı olsun !.
Ve,kolay gelsin !.
K U T L U Y O R U M
--------------------------------
Asıl adı "Fuaye Salonu " idi.
Zamanında "Yoğurthane " olarak hizmet vermiş bir mekan . Yıllarca , virane, işe yaramaz bir durumdaydı …
Silivri Belediyesi ,Silivri’ye kazandırdığı en güzel eserlerden biri …
Bu gün …
Silivri’de bir çok etkinliğin yapıldığı bir mekan artık …
***
Mekanda hizmet verenlerden öğrendiğime göre,her günü doluymuş …
Gazeteciler, köşe yazarları , Şair , Ozan ,ressam ve toplumun değişik meslek guruplarından Popüler isimlerle yapılan söyleşiler …
Silivri adına yapılan …En güzel etkinlikler bunlar …
Emeği geçenleri kutluyorum …
GENEL SİYASET
-----------------------
En taze gündem …
İktidar yetkilileri ve onun yandaşlarının "Zaman Gazetesi ve Samanyolu Televizyon Gurubu " üzerine söylediklerine bakıyorum da bu insanlara ne diyeceğimi bilemiyorum…
"vefasızlık "
Ya da …
"arkadaş satmak”
Aklıma ilk gelen bunlar …
***
İnanın …
Şaşırıyorum …
Adamlar …
Gayet pişkin …
Eski, Paydaşlarına , akıllarına ne gelirse söylüyorlar . Sanki, düne kadar birlikte değillermiş gibi kumpastan zarar görenlere fırsat bırakmadan "salya sümük” saldırıyorlar…
Ve …
Yetinmiyorlar …
Devletin en mahrem yerlerine yerleştirenler yerleştiren kendileri değilmiş gibi temize çıkmaya çalışıyorlar…
***
Evet …
Bu iktidar tam (12) Yıldır " ben milli iradeyi temsil ediyorum , iktidar benim , ne istersem yaparım , bu ülkede her ne yapılıyorsa o benim eserim " diyor …
Öte yandan …
Yani …
(17) ve (25) Aralık’ın yıl dönümünde …
"İşlenen tüm günahlardan sorumlusu olarak "Zaman Gazetesi ve Samanyolu Televizyon Gurubu " diyor …
Yer miyiz ?.
***
Hanımefendiler …Beyler…Beyefendiler …
Dün geçti …
Bu günde geçecek …
Eveeet …
Gezi Parkı’nı unutmayalım …
17-25 Aralık’ı unutmayalım…
Ben %52 ile geldim deyip, Siyaseti Hukuktan üstün görenleri sevindirmeyelim….
Geçmişte her ne yapıldıysa yapıldı …
Sorumlu kim ?.
O günün iktidarı değil mi ?.
Savaştan sonra ödüllendirilen veya cezalandırılan KOMUTAN değimlidir ?.
Yani …
"Kumpas " veya bir başka "insan hakları ihlali " her ne yapılmış ise yapanlar o günkü iktidarın sorumlu olduğu memurlar değil mi ?.