Sevginar Sali

Önce neye yanalım!?

Varnalı Konutları inşaatında Cumartesi günü elim bir olay meydana geldi. 16 yaşında bir genç, inşaattan düşerek hayatını kaybetti. Allah rahmet eylesin, mekanı Cennet, ailesi ve tüm sevenlerinin başı sağ olsun. Sabırlar diliyorum...

Olay ile ilgili Emniyet ve Savcılık işlem başlattı.

Son derece üzücü, kimsenin yaşanmasını istemeyeceği bir olay. Hayatını kaybeden gencin yakınları kuşkusuz ki kahroldu. İşbirliği yaptıkları projede böyle bir olayın meydana gelmesinden dolayı Saral İnşaat'ın da, Silivri Belediyesi ve SİYTAŞ yetkilileri de biliyorum ki hepimizden daha çok üzgün.

Yiten gencimizi hiçbir şey geri getiremeyecek, olayda sorumluluğu bulununlar ile ilgili gerekli araştırmaları, yargılamaları yaptıktan sonra, Türk Adaleti kararını verecek.

Yiten canımız kadar acı başka bir şey daha var olayda; bu kadar elim bir olayı bile kişisel hesaplaşmaları, çıkarları için kullananlar.

Saral İnşaat kişilerin kefaletine ihtiyaç duymaz. Türkiye çapında bilinen bir firma, markadır. Silivri'nin de değerleri arasındadır. İmza attığı bildiğimiz işler, kimseye hissettirmeden gerçekleştirdikleri yardımlar neticesinde konumunu yıllar içinde sağlamlaştırmıştır.

Silivri Belediyesi ve SİYTAŞ yetkilileri, projede Kentsel Dönüşüm hususunda elini taşın altına koymuş önemli bir kamusal sorumluluğu, birincil görevleri olmadığı halde üstlenmişlerdir.

Bu olay üzerinden birincisine ticari menfaat sağlayamadıkları, ikincisine de siyaseten saldıranlar acınacak haldesiniz.

Olay yargıya intikal ettiği için daha fazla ayrıntılarına girmiyorum. Yargıyı etkileme hususunda kararlı olan kişiler ile ilgili savcılarımızı göreve davet ediyorum.

İşini doğru düzgün yapan, hizmet etmekten başka gayesi olmayan insanları harcamaya yeltenmek bu kadar kolay olmamalı.

Ve ne iş yaparsanız yapın, hangi kimliğe bürünüp toplum içinde kendinize yer edinmeye çalışırsanız çalışın önce insan kalın, vicdanlı olun.

 

HÜRHABER SİLİVRİ'NİN MEDYADAKİ AMİRAL GEMİSİDİR

Bir okurumuz aradı “Sevginar hanım siz kaç yıldır gazetecilik yapıyorsunuz?” diye sordu. 2001 yılından beri Silivri'de gazetecilik yaptığımı söyledim; 21 sene olmuş. “Bazıları durmadan “30-35 yıldır gazetecilik yapıyorum” diye yazıp duruyor, siz hiç yazmayınca sordum” dedi.

Haklı! Yazalım o zaman biz de!

Ankara Üniversitesi İletişim Fakültesinden 2000 yılında mezun oldum. 2001 yılında Silivri'de Hürbakış Gazetesinde gazeteciliğe başladım. 2003 yılında merhum İlhan Uygun ile Hürhaber Gazetesini kurduk. 19 yıldır günlük olarak Silivri'de yayınlanıyoruz. Bugün ve uzun süredir Silivri'nin tek günlük, Basın İlan Kurumuna bağlı resmi, vasıflı gazetesiyiz. Güncel şartlara uygun olarak internette de sosyal medyada da varız. Bu başarı Hürhaber'in olduğundan çok Silivri halkının aslında. Kimler kimler burada gazete çıkarmış ama ömürleri kısa olmuş. 19 yıl, 4 yerel yönetim değişikliğine dikkat çekmek gerek.

Bizim itibar suikastçiliği, tetikçilik, maşa, iş takipçiliği, kamuoyunu yanıltmak gibi uğraşlarımız yok! Dalgalı bir seyir izleyen, 180 derece anlık değişen bir yayın politikamız da yok… Hiç olmadı. Allah esirgesin bundan sonrası için de…

Hürhaber; haber veriyor, toplumu bilgilendiriyor ve evet doğrudan, iyiden yana yönlendiriyor. Biz tarafsız değiliz! Biz doğrulardan yana, çağdaş, modern, Atatürkçü, demokrat, özgürlük ilkelerine inanan, bu yöndeki gelişimden tarafız.

Hiç mütevazi olamayacağım Hürhaber, Silivri'nin medyadaki amiral gemisidir! Öyle olmaya da devam edecek. Başımız dik, alnımız ak, işimizi yapmayı, geliştirmeyi sürdürüyoruz. Herkesin değil, emeğe, dürüstlüğe, gerçeklere, nezakete saygılı olanların takdirini bekliyoruz. Ve görüyoruz ki; 20 yılımıza dimdik ayakta adım atıyoruz.

YORUM YAP