İlişkisel ihtiyaçlar

Samimi, gerçek, doyurucu ilişkiler için 8 ilişkisel ihtiyaç vardır. Kurduğumuz ilişkilerde bu ihtiyaçların karşılanması bizi ruhsal olarak sağlık kılar. Arkadaşlarımızla, ailemizle ve partnerimizle gerçekten yakın ve samimi ilişkiler kurmak istiyorsak bu 8 kategoriyi uygulamamız gerekiyor.

-Güvenlik İhtiyacı:

İlişkide güvenlik ihtiyacı, fiziksel bir yakınlık olması, aşağılamanın ve fiziksel şiddetin olmaması. Güven duygusu hayatımızın ilk yılında anneyle kurulan ilişkiyle başlar. Annesi tarafından beslenen, dokunulan, sevgi gören bir bebek insanlara güvenebileceğini öğrenir. Çocukluk döneminde yeterince ilgi ve sevgi göremeyen, terk edilen, bir kayıp yaşayan bir çocuk ise insanlara güvenmemeyi öğrenecektir. Bir ilişki için en temel ihtiyaç güvendir. Güven yoksa, o ilişki temeli sağlam olmayan bir bina gibi en ufak bir depremde yıkılmaya mahkumdur. İlişkide olduğumuz kişinin fikirlerine, kişiliğine saygı duymalıyız, onu dinleyip, onu olduğu gibi kabul etmeye çalışmalıyız. Aşağılamamalıyız. Şiddet göstermemeliyiz. İhtiyacı olduğunda onun yanında olmalıyız.

-Onaylanma İhtiyacı:

Çocuğun duyguları, düşünceleri, fantezileri ve çeşitli ihtiyaçlarının onaylanması. Hepimizin anlaşılmaya ve önemsenmeye ihtiyacı var. İlişkide olduğumuz kişinin anlattıklarına ve yaşadıklarına değer vermeliyiz, çünkü onun için bir anlam ifade ediyor. Onu anlamaya istekli olmalıyız. Bir problem yaşandığında haklı haksız bulmak ya da onun problemli olduğunu düşünmek yerine o davranışı yapmasının önemli bir sebebi ve anlamı olduğunu kabul ederek işe başlamalıyız.

-Varlığını Hissetme İhtiyacı:

Çocuğun koruma, destek ve rehberlik için güvenebileceği birinin mevcudiyetinin olması. Sadece çocukların değil hepimizin bazen bizden daha güçlü, erdemli, olgun birinin etrafında olmaya ve ihtiyaç duyduğumuzda bizi korumasına ihtiyacımız var. Birilerinin bizi dinliyor olması, önemsemesi ve yardım etme isteği bizi rahatlatır ve umut verir. İlişkide olduğumuz kişiye varlığımızla güç vermeliyiz.

-Deneyimleri Paylaşma İhtiyacı:

Birlikte oynama ve öğrenme gibi paylaşılmış deneyimlere sahip olma. Ne zaman ki bir kişiyle ortak deneyim paylaşırız, işte o noktada o kişiyle yakınlaşmaya başlarız. Ortak zevkleri, hobileri paylaşan kişiler arasında daha samimi ilişkilerin kurulması bu yüzdendir. Bir travmayı birlikte yaşayan kişiler arasında, yaşanan duygu yoğunluğundan dolayı güçlü bir bağ kurulur. İlişkide olduğumuz kişi ile ortak deneyimlerinizi arttırmalıyız. Ortak keyif aldığımız bir hobiye birlikte zaman ayırarak yatırım yapmalıyız. Acıyı ve hüznü de paylaşmalıyız.

-Kendini İfade Etme İhtiyacı:

İlişki içinde kendini tanımlama. İlişkilerdeki pek çok problem kendini yeterince ifade edememekten kaynaklanır. Pek çok zaman duygumuzu içe atar ve paylaşmayız. Karşımızdaki kişiyi kırmaktan korkarız. Halbuki net olmanın ve kendini ifade etmenin pek çok faydası vardır.

-Bu benim sevdiğim.

-Bu benim sevmediğim.

-Benim buna ihtiyacım var.

Yukarıdaki boşlukları doldurup ve onunla paylaşmaktan korkmamalıyız. Kendimizi ifade etmeliyiz. Açık ve net olmalıyız. Kendimizi tüm samimiyetimizle ifade etmemiz pek çok problemi büyütmeden çözecektir.

-Etki Yaratma İhtiyacı:

Etki yaratma diğerlerini etkileme, en azından bazı zamanlarda çocuğun istekleriyle ya da arzularıyla uyumlu cevap vermek. Hepimizin içinde bulunduğumuz ortamda etki yaratmaya ve fark edilmeye ihtiyacı var. Ama pek çok zaman özellikle çocukluk da gerçek tepkilerimizi göstermemiz engellenir, buna izin verilmez. Çocukluk da ifade edilemeyen, bastırılan öfke, korku gibi duygular ilerleyen yaşamda yaşam kalitesimizi bozar ve ilişki problemlerine yol açar. İlişkide olduğumuz kişinin hayallerini gerçekleştirmesi konusunda cesaretlendirmeye ve gerçek duygularını ifade etmesine, ‘HAYIR' demesine izin vermeliyiz. Bırakalım öfkesini ifade etsin onu ciddiye alalım, korkularını ifade etsin ona koruma sağlayalım, üzüntüsünü ifade etsin ona şefkat gösterelim, sevincini ifade etsin onunla paylaşalım. Göreceğiz ki yaptığımız bu duygusal uyumlanma bizi daha da yakınlaştıracak.

-İnsiyatif Alma/ İlişkiyi Karşı Tarafın Başlatma İhtiyacı:

Ötekinin teması başlatması. İletişimi başlatma ve bir şeylerin olması için sorumluluk almak önemlidir. İlk hareketi bizim yaptığımız,  her şeyi bizim başlattığımız tüm ilişkiler, zaman içinde  yetersiz bir hal alır. Sürekli iletişimi biz başlatıyorsak, karşıdakinin başlatmasına izin vermeliyiz belki de uzun süredir ilk kez sorumluluk almayacağız.

-Sevgiyi Gösterme İhtiyacı:

Bakım verene minnettarlık ve sevgi ifadesi, bağ kurma ve sadakat göstergesi. Samimi bir ilişkide sevgiyi, şükranı ifade etmek, göstermek, paylaşmak bir ihtiyaçtır. İlişkide olduğumuz kişiye sözel ve sözel olmayan yollarla sevgisini ifade etmesine, paylaşmasına izin vermeliyiz. İlişkilerimizi gözden geçirelim. Bu sekiz ihtiyacın kaçını gerçekten doyurabiliyoruz? Bu ihtiyaçları doyurmamızı ne ya da neler engelliyor? Geçmişten gelen aşamadığımız konular için mutlaka profesyonel destek alalım. Göreceğiz ki geçmişi anlamlandırmak, ifade etmek bizlere iyi gelecek. Samimi gerçek ilişkiler yaşadığımızda, yaşamdan daha fazla doyum alırız.

 

 

  

 

 

YORUM YAP