“Savaşta atılacak on mermiyi eksiltebilirsem, bu benim için büyük kâr”

“Savaşta atılacak on mermiyi eksiltebilirsem, bu benim için büyük kâr”

9.09.2019 15:00:22

Silivri'de yetişen, halen daha tüm üretim ve sanatsal çalışmalarını burada sürdüren rap dünyasının tanınmış ismi Kezzo; Hüsnü Doğan ile yaptığı müzik ve hedeflerini konuştuk. Kezzo, müzikle ilgili en önemli hedefini, “Dünyada bir şeyleri değiştirebileceksem yapmak isterim. Bir çocuğu uyandırabileceksem, yapmalıyım” şeklinde anlattı.

Bilinen adıyla Kezzo, asıl adı Hüsnü Doğan; rap müziği sanatçısı... Bulgaristan'ın Kırcali kentinden iki yaşında geldiği Silivri'de büyüdü, müziğin kalbi İstanbul'da atmasına karşın ısrarla burada yaşamaya, üretmeye devam ediyor. Sony, Avrupamüzik gibi şirketler ile anlaşmalar imzalayan, birçok müzik otoritesi ve dinleyici kitlesinin beğenisine mazhar olan Hüsnü Doğan'ın, Silivrili yetkililerin yeterince kendisine sahip çıkmaması ile ilgili sitemini küllenmiş olsa da halen içinde bir ukde…

Sevginar SALİ: Silivri ve müzik, rap macerası nasıl başladı?
Hüsnü DOĞAN: 1992 Yılında, iki yaşındayken göçtük Silivri'ye. Hasan Özvarnalı İlköğretim Okulu'nda 1. sınıftan 8. sınıfa kadar okudum. Liseyi Çorlu'da bitirdim. İkiz kuzenlerimle orada okuduk. Lise yıllarımda müzik anlamında ufak tefek bir şeyler yapmaya başladım. Çocukluğumdan beri rap müziği dinliyordum. Ablam vesile oldu rap ile tanışmama daha doğrusu… Çok fazla ve değişik müzikler dinliyordu. Daha ilk maaşıyla çok güzel bir ses sistemi almıştı. CD çalar henüz elimizde yoktu. Rock, pop, arabesk her şeyi dinliyordu. Bir gün Cartel'in kasedini almış. Tam da popüler olduğu zaman, ben 5-6 yaşlarındaydım. O zamanki algımla rap, diğerlerine hiç benzemeyen garip bir müzikti. O dönemde bu müziğine hayranlığım başladı.
Bulgaristan'da Bilgisayar Mühendisliği okudum, Endüstri Mühendisliği Yüksek Lisansı yaptım. Bu alanda Beylikdüzü'nde bir firmada 1.5 yıl çalıştım. Bu işin bana uygun olmadığını anladım ve ayrıldım.
Şu anda tamamen müzikle uğraşıyorum. Rap müziği yapıyorum, çizgi film müzikleri üretiyorum, konserlerim oluyor. Bizim City'yi bilirsiniz, Salih Memecan'ın çizdiği karikatürlerin müziklerini yapıyorum. Happy Kids diye bir youtube kanalı var, onların müziklerini, vokallerini, alt yapılarını, seslendirmelerini yapıyorum…

“BENDE MUTLAK KULAĞIN OLDUĞUNU SÖYLÜYORLAR”
Sevginar SALİ: Müzik eğitimi aldınız mı?
Hüsnü DOĞAN: Almadım. Müzik eğitimi veren bir kurumda üç yıl ortaklık yaptım. Kulaktan gelen bir yeteneğim var. Eğitim almadım ama piyano çalabiliyorum. Çok fazla müzik dinlemenin faydası oldu. Duyduğum sesin aynısını çıkarabiliyorum. Müzik öğretmenleri, bende mutlak kulağın olduğunu söylüyorlar.

Sevginar SALİ: Kaç albüm çalışmanız oldu?
Hüsnü DOĞAN: Sadece rapçilerin duyduğu 4-5, bandrollü olarak 2 albüm, 10 adet single oldu. En son Sony Müzik'ten albüm çıkardım. Şimdi kendi yapım şirketimi kurdum. Son üç single'mi kendi yapım şirketimden çıkardım. “Kafamın İçi” ile birlikte toplam 7-8 albüm oldu.

KLİPLERİNİN ÖNEMLİ BİR BÖLÜMÜ SİLİVRİ'DE ÇEKİLDİ
Sevginar SALİ: Birçok klibinizi de Silivri'de çektiniz…
Hüsnü DOĞAN: Evet, arkadaşlarımla birlikte çektik. Görsel sanatlara, yönetmeliğe yönelen ve bize bu konuda destek olan iyi bir çevremiz var. Böyle arkadaşlarımızın olması ekonomik olarak bize yapmak istediklerimizi yorulmadan gerçekleştirme şansı veriyor.

Sevginar SALİ: Kimlerle birlikte çalıştı Kenzzo?
Hüsnü DOĞAN: Naim Süleymanoğlu'nun hayatını anlatan film müziğinin soundtrack'ını yaptım. Yorumcu Buray'la çalıştım. Şimdi kendisiyle benim için bir iş birliğimiz olacak. Düet olarak değil, prodüksiyon anlamında çok fazla kişiyle çalıştım. Şu an rap müziği revaçta olduğu için birçok pop yorumcusundan teklif geliyor, ancak çoğu karakterime, yaşam tarzıma uymadığı için reddediyoruz. Buray ağabeyi seviyorum, sokak şarkıcılığı yapmış, bu işin emekçisi olan bir insan. Eypio ile çalıştım. Kendisiyle çok uzun zamandan beri tanışıyoruz. Ailecek görüşüyoruz.

“YETENEKLİ ÇOCUKLARA EL UZATTIK”
Silivri'de sizlerin de duymadığı çok yetenekli çocuklar var. Kendi yapım şirketimden onlara işler yapıyorum. Anlara el uzattık, alt yapılarını yapıyorum. Kendilerine kayıt imkânı sunuyorum, kliplerini çekeceğim. Tanınmayan biriyseniz, yapım şirketleri sizi kapıdan içeri sokmuyor. O çocukların da öyle dezavantajları oluyor. Ben de bunu yaşadım. Silivri'deki yetkililer sizi zaten görmüyor!

“YEREL YETKİLİLER BİZİ YILLARDIR GÖRMEDEN GELDİ”
Sevginar SALİ: Silivri ile ilgili projeleriniz var mı?
Hüsnü DOĞAN: Ümidimi kaybettim. Bir çalışmam ve isteğim de yok. Onedio'da bizim belgeselimiz yayınlanıyor. Şimdi sinema filmi olacak. Netflix'de izleyebileceksiniz. Onedio'nun 10-15 kişilik ekibi, Silivri'ye gelip benim belgeselimi hazırlıyor, büyüdüğüm sokakları, okulumu çekiyor. Ve bu ciddi bir maliyet tutuyor. Bize Nike, Axe, Fizy gibi güzel sponsorluklar ayarladılar. Bu belgelin gelirlerinden de yüzde veriyorlar. Bu dünyadan göç ettiğimde bile telifler çocuklarıma kalacak. Bu insanlar bunları düşünürken, yerel yetkililerimiz yıllardır bizi görmezden geldi. Yanlış anlamayın, yerel basın da aynı şekilde. Belki insanlar bilmiyor, belki ilgisizler… Ben bunları artık aştım, müzik sayesinde artık ayaklarımın üzerinde durabiliyorum. İstanbul'daki firmalarla, işte Sony ile çalışıyorum. Bu kolay bir şey değil ve bunu Silivri'den biri yapıyor.
Kliplerimizle Silivri'nin reklamını yeterince yapıyoruz. Bizim sahilden ses açıp müzik yapıyoruz. Elimizden geleni yapıyoruz da yerel yönetimimiz hiçbir zaman yapmadı.

“GELEN NESLİ MÜZİĞİMLE UYANDIRMAK İSTİYORUM”
Sevginar SALİ: Müzikle ilgili hedefiniz nedir?
Hüsnü DOĞAN: Dünyada bir şeyleri değiştirebileceksem yapmak isterim. Bir çocuğu uyandırabileceksem, yapmalıyım. Kapitalizm, bir canavar. İnsanlar şu an çok rahat başını yastığa koyup uyuyor. Karınları acıkınca uyanıyorlar. Ben müziğimle onları karınları acıkmadan uyandırmak istiyorum. Savaşta atılacak on tane mermiyi eksiltebilirsem, bu benim için büyük kâr olacak. Tabi ki her müzisyen gibi büyük kitlelere konser vermek istiyorum ama ilk hedefim yeni nesli biraz uyandırabilmek, onları kölelikten uzaklaştırabilmek. İyi bir sistem yok ve ülke olarak savrulup gidiyoruz. Dünyanın geneli böyle…

“HİP HAP, ÇOK GENİŞ, EŞİTLİKÇİ, ADALETLİ BİR KÜLTÜR”
Sevginar SALİ: Müziğinizdeki öfke, yer yer küfür ve sinkaflı sözler daha iyi bir dünya için gerekli mi?
Hüsnü DOĞAN: Öfke olabilir, öyle de diyebiliriz. Ama çok önyargılı bir bakış açısı. Kadına şiddete, çocuk istismarına, cinsel tacize, ayrımcılığa yazılan sözlerimiz görülmüyor mu? 20 yıldır rap yapıyorum ve rap bana hiç küfür öğretmedi, hepsini insanlardan öğrendim... Bu kültürü çok fazla tanıdığınızı düşünmüyorum, araştırmanızı öneriyorum. Bence çok küfre takılmayın. Hip Hap, çok geniş, eşitlikçi, adaletli bir kültür. Eşitliğin ve adaletin olmadığı yerde öfkelenen ve bunu sözlerle dile getiren bir kültürdür. Rap, bu kültürün bir birleşeni. Müziğin üstüne sözle yapılan bir sanat.

Sevginar SALİ: Bu müziği daha geniş kitlelere yayabilmeniz için sadece şarkı yapmanız değil, kültürü de anlatmak mı lazım o zaman?
Hüsnü DOĞAN: Ceza, bizim öncümüzdür. Bir sürü televizyon programına katıldılar ve bunlardan bahsettiler. Son beş yıldır rap çok popüler ve şu anda pop müzikten fazla dinleniyoruz.

“YENİ NESİL FARKIMIZA VARDI”
Sevginar SALİ: Rap'in son dönemdeki yükselişini neye yoruyorsunuz?
Hüsnü DOĞAN: Arkadan gelen yeni nesil bizimle zaten ilgiliydi. Yeni nesil farkımıza vardı. Rapçılar yıllardır verilen çabaların sonucunda gelir elde etmeye ve bunu güzel kliplere yatırmaya başladılar. Kliplerin kalitesi yükseldi, pop müziği resmen ezmeye başladık. Listelere girip bakın, ilk 10'da olanların çoğu rap şarkısıdır. 2018 Yılı Mart ayında “Karanlık” albümümü çıkardığımda beş şarkım En İyi'ler listesindeydi. Demet Akalın, Hande Yener'in şarkılarıyla kapıştık.

“BU İŞİ HİÇBİR ZAMAN PARA İÇİN YAPMADIM, SADECE SEVDİĞİM MESLEĞİ YAPIYORUM”
Sevginar SALİ: Şu anda arabeskçiler bile rapçilerle düet yapmak istiyor…
Hüsnü DOĞAN: Evet, aynen öyle. Biz para kazanmaya başlayınca, işimize de daha fazla para yatırmaya başladık. Ben şahsen bu işi hiçbir zaman para için yapmadım, sadece sevdiğim mesleği yapıyorum. Kazandığımı da yine mesleğime yatırıyorum. Kliplerim için bütçemi kendim ayarlıyorum. Yaptığınız iş zaten size telif olarak ömür boyu geri dönüyor.

“ÇOK EKSTREM BİR HAYATIM YOK”
Sevginar SALİ: Nasıl bir hayatınız var? Evlisiniz, ‘Rapçiye kız veriliyor mu?'…
Hüsnü DOĞAN: İnsanlar önyargılarıyla belki bizi serseri olarak görebiliyorlar. Ben de kız istemeye gittiğimde mühendislik yapıyordum! Sıkıntı olmadı.
Nasıl yaşıyoruz? Sabah ailemle kahvaltımı yapıyorum. Evimin üst katında stüdyom var. Orada işimi yapıyorum. Eşimle birlikte dışarı çıkarım. Çok da kısıtlı bir hayatım yok. Eşim aynı zamanda çocukluk arkadaşım. Kendisi de çok medeni, açık görüşlü ve modern bir insan. Hayallerimi ve hedeflerimi biliyordu ve bunu bile bile benimle evlendi. Harbiye Açık Hava Tiyatrosu'nda sahne aldığımızda ailemi de götürdüm. Onlar da en önden izledi. Çok ekstrem bir hayatım yok. Doğayı, ormana kampa gitmeyi severim. Şimdi ekip biçmeyi hayal ediyorum. Müstakil bahçeli bir ev almak istiyorum.

Sevginar SALİ: Klasik bir sorudur; yazdığınız sözler yaşadıklarınız mı?
Hüsnü DOĞAN: Gözlemliyor ve aynı anda yaşıyoruz. Genellikle yaşadıklarımı yazıyorum. “Suriyeli Ali” diye bir parça yapmıştım. Onu dinlemenizi öneriyorum. Ben yaparken çok keyif almadım, ama haberini okuduğum bir olayı şarkıya döktüm. Öyle parçalar da olabiliyor.

“ÇOK MÜZİK DİNLERİM”
Sevginar SALİ: Kendinizi neyle besliyorsunuz?
Hüsnü DOĞAN: Çok müzik dinlerim. Beslenmek adına çok özel bir çabam yok.

Sevginar SALİ: Hangi tarz müzik dinliyorsunuz?
Hüsnü DOĞAN: İçinde sanatın olduğuna inandığım her tarz müzik dinliyorum. Ben bir müzik üreticisiyim. Gittiğim yerden plak da topluyorum. Bu coğrafyada çok iyi müzisyenler var. Bilinmeyenler çok fazla. Sofya'da 7 yıl kaldım. Oradaki meyhane tarzı işletmelerde çok fazla müzisyenle tanıştım. Bu coğrafya sizi müzik olarak melodi ve enstrüman anlamında zaten besliyor.
Sevginar SALİ: Rapçiler arasında en sevdikleriniz kimler?
Hüsnü DOĞAN: Eminem'i, Ceza'yı çok severim. Fuat Ergün'ü çok dinlerim. Dinlediklerim çok fazla. Almanya'dan Sido var. Bulgaristan'dan var. Bulgar rapçilerle iş yaptık, epey arkadaşımız var.

Sevginar SALİ: Konser maratonu ne durumda?
Hüsnü DOĞAN: Evet, Türkiye'de pek çok yerde konserlerimiz oldu, devam ediyor… Yurt dışı olarak da Almanya ve Hollanda'da olacak. Hollanda ve Almanya'da çok fazla takipçimiz var.

Sevginar SALİ: Önümüzdeki günlerde herhangi bir projeniz var mı?
Hüsnü DOĞAN: Yeni iki single'm çıkacak. 30 yeni parçam var. Kadıköy'de konserimiz olacak.

Sevginar SALİ: Bir rapçinin ömrü ne kadar?
Hüsnü DOĞAN: Onların ömürlerinin ne kadar olduğunu bilmiyorum ama ben zaten işin mutfağındayım. Alt yapıyı hazırlıyorum. Benden beste istiyorlar. Sadece rap'ın değil, sanatın ömrü bitmez.
Sevginar SALİ: Yaptığınız eserler ölümsüz.
Hüsnü DOĞAN: Evet öyle.

“GENÇLER HER ŞEYİ MERAK EDİP ARAŞTIRSINLAR”
Sevginar SALİ: Gençlere ne mesaj vermek istersiniz?
Hüsnü DOĞAN: Gençlerin her konuyu biraz daha merak edip araştırmalarını ve üretime yönelmelerini öneriyorum. Benim de öğreneceğim daha çok şey var. Öğrenmekten korkmasınlar.

“İNSAN HER ZAMAN YALNIZ”
Sevginar SALİ: 30 Yaşınıza kadar öğrendiğiniz en önemli şey ne oldu?
Hüsnü DOĞAN: Her zaman tek başınasın, yalnızsın. Hiç kimseyi duvar belleyip sırt yaslanmamalı. Bir şeye çok fazla umut bağlarsan, kaybedince yıkılıyorsun.
Ama hayat ve yaşamak güzel. Aile olmak, büyüklerin tecrübelerinden faydalanmak, paylaşmak çok güzel.

YORUM YAP