Ahmet Yücegök

DİRENEN KAZANIR

Sİlİvrİ'de son durum …
“Silivri ve Çerkezköy'e KÖMÜRLÜ TERMİK SANTRAL” yapılıyor…
Karar Resmi gazetede yayınlandı …
Öncesinde atılan on binlerce imza …
Yazılan... On binlerce dilekçe …
Yargıya yapılan itirazlar …
Tamamına postasını attı “vız gelir-tırız gider” dedi günümüz iktidarı …
***
Özetle … Silivri insanına …
Trakya insanına …
“Siz kim oluyorsunuz ?” dedi…
***
Anlaşılan …
Biz istediğimiz kadar yazalım çizelim, imza toplayalım veya yargıya gidelim onların umurunda olmuyor …
Demek ki … Birileri ile, bir yerlerde başka pazarlıklar yapılmış, bu pazarlıklar sonucunda da, masada el sıkışmışlar ...
Da anlamış değilim ne hırsı bu !
***
Anlamış değilim …
Bu iktidar o yöre halkından ne ister?
Biliyorum …
Herhangi bir siyasi iktidarın Silivri-Çerkezköy insanına, özel olarak bir kini olamaz… Başka, başka nedenleri olmalı…
Aklıma şu geliyor !
Bir iktidar, yöre halkına rağmen, kararında direniyorsa ortada büyükçe bir çıkar kavgası demektir …
***
Tüm Trakya ayağa kalkmış…
Yöredeki bütün sivil toplum örgütleri “bu ölüm bacalarına hayır diyoruz” diye avazı çıktığı kadar bağırıyor…
Onlar … Siz ne yaparsanız yapın onlar “ben istediğim yaparım” diyor …
İnada bakar mısın ?
***
İnanın “güç zehirlenmesi” bu …
Trakya'da yaşamını sürdüren kim varsa, neredeyse tamamı bu “Kömürlü Termik Santral” meselesine karşı …
Buna nasıl kulak verilmez …
***
Adım gibi eminim …
Bu işin içinde başka bir iş var …
Bu kadar inatlaşmanın arkasında …
Bu kadar inatlaşmaya değecek başka bir şey var …
***
Günün egemenleri …
Yani … Bu kararı alanlar …
İşlerine gelince …
“Yüce milletimiz bizim başımızın tacı, o ne derse o olur” diyorlar …
İşine gelmediği zaman …
“onlar kaç kişi, benim arkamda şu kadar kişi var. Ve, onları zor tutuyorum” diyor …
***
Şu kadarını söyleyeyim …
Bu topraklar, bu güne kadar böylesine gözü dönmüş bir iktidar görmedi ...
Ve, bu topraklarda yaşayanlar, geçmişte çok badireler atlattı…
Ve … İnanır mısınız!
Bu topraklarda yaşayanlar hiçbir iktidarın önünde diz çökmedi…
Yılmadı… Üzerinde ölü toprağı serpilmiş gibi göründüğü zamanlar bile toprağını işgale kalkışanlara sonuna kadar direndi ve kazandı.
Bunu da kazanacak!..

GÜZEL ÖRNEK
Silivri-Çerkezköy'de yapılmasına karar verilen santralar için “sessiz kalanları bir kez daha şiddetle kınıyorum” ...
(Şenol Türkyılmaz
MHP Silivri İlçe Başkanı)

EL İNSAF
Bir zamanlar bu ülkede “Türkçe Olimpiyatları” yapılıyordu. Bu etkinliği kimlerin düzenlediği de herkesin malumu …
O günün Başbakanı, bu günün Cumhurbaşkanı coşkulu konuşmalarını hiç kimse unutmamıştır…
Çünkü … O günün Başbakanı orada olduğu için, başta yandaş kanallar olmak üzere neredeyse tüm televizyon kanalları oradaydı … Ve, o abartılı görüntüler dün gibi hatırımda …
Öylesine şaşaalı görüntüler ki unutulur gibi değildi...
Hatta…
O etkinlikler için “1” liralık paraların bastırıldığını hiç mi hiç unutmam …
Daha, daha …
Bu gün “kumpas” olduğu anlaşılan “Ergenekon”, “Balyoz” davalarının savcısı Ze-keriya Öz'e zırhlı araba veren bir kişi, ki o kişi o günün Başbakanı bu günün Cumhurbaşkanı …
O günün Başbakanı olan kişi televizyonlardan avazı çıktığı kadar “ben Ergenekon Davalarının Savcısıyım” diyordu…
Daha, daha...
Bu gün etkin yerlerde olanlar o günlerde adını anarken, o malum kişiyi anarken adının sonuna “hoca efendi” eklemezsen kızıyorlardı.
Ve... Pensilvanya'ya gidip, el-etek öpen Milletvekili, Bakan veya üst bürokrat görüntüleri hepimizin hafızasında henüz...
Şimdi … O kişiler ortada yok …
Kıvırıyorlar …
Da … Öyle kalsalar iyi …
Efendim … CHP'li bilmem nere belediye Başkanı …
Bilmem neresinin Eğitim-Sen üyesi okul müdürü…
Bilmem hangi üniversitesinin öğretim üyesi...
Bilmem hangi gazete yöneticileri …
FETÖ'cüymüş …
Yetmiyor... Kişinin, dün Devletin en üst kademesinin iştiraki ile açılışı yapılmış Bank Asya'da parası görülmüş …
Fatih Kolejinde oğlu okuyormuş …
Veya… Dersanesinde çalışmış …
***
Kanun Hükmünden Kararnamelerle …
İşten atmalar …
İhraçlar v.s…
El insaf …

MALUM REFERANDUM
Ülkemizin dönüm noktası olacak bir referanduma gidiyoruz …
Oylanacak olan metni AKP ve MHP'nin birlikte önerdiklerini biliyoruz …
Önerilen değişikliklere bakıyorum …
Bir kişi dışında kimsenin işine yaramıyor…
Yani … Muhalefetin dillendirdiği “Tek Adam Anayasası” lafı “cuk” oturmuş…
Gözlemim …
Bu kez “bu kadar yeter” denecek gibi görünüyor …
Nereden anlıyoruz …
Sokaktan…
Sokaktaki havadan …
Sokakta esen rüzgardan …
Gözlerden …

TAPU VE ECRİMİSİL
“TAPU ve ECRİMİSİL MESELESİNİ ÇÖZDÜK”
Bu sözler...
Tam (15) yıldır, malum iktidarın Silivri temsilcileri tarafından zaman, zaman “köpürterek” tekrarlandı …
Özellikle …
Çatırdere, Sayalar ve Danamandra Mahallelerinin sakinlerine umut dağıttılar …
Herhalde Reyting almadı. Gündemden düştü...

İSTER İNAN / İSTER İNANMA
ABD' de Trump'un Başkan seçilmesi ile birlikte Washington Post'un logosu değişmiş “Demokrasi karanlıkta ölür” olmuş …

EZBER BOZAN LAFLAR
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu partisinin gurup toplantısında yapmış olduğu konuşmada “Cumhurbaşkanı, bütün yetkileri tek elde topluyoruz” dedi. Teşekkür ediyorum, bu kadar net konuştuğu için. Ben “rejim değişikliğidir” diyordum “Yok” diyorlardı. Bunu itiraf ettiğin için yürekten teşekkür ediyorum” dedi...

BUNLARI DUDUNUZ MU?
Başbakanımız,ayni zamanda AKP Genel Başkanı Binali Yıldırım, partisinin meclis gurubu toplantısında kürsüden bozkurt işareti yapmış…

SAKIN OLMAZ DEMEYİN
Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev eşi Mihriban Arifkızı Aliyeva'yı imzaladığı bir kararname ile Cumhurbaşkanı Birinci Yardımcılığı görevine getirmiş…

REFERANDUMUN GEREKÇESİ
Başbakanımız,ayni zamanda AKP Genel Başkanı Binali yıldırım “Parlamenter sisteme 1923'den bu tarafa bakın, sürekli problem” demiş…

GÜNE UYAN
“...
Büyük insanlığın toprağında gölge yok, sokağında fener, penceresinde cam, ama umudu var büyük insanlığın . ”
(Nazım Hikmet Ran)

YORUM YAP