“Çalışıyor olmak, eve mutlu dönmek demek”

“Çalışıyor olmak, eve mutlu dönmek demek”

8.11.2019 13:26:22

Silivri'nin sanayi devi Sarten'nin kurucusu Yusuf Sarıbekir'in kızı, Sarten'in 2004 yılından bu yana Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Zeren Sarıbekir Güzelbahar ile özel ve iş yaşamını konuştuk.

Sayısız başarıyı sığındırdığı 20 yıllık çalışma hayatını, mutlu bir evlilik ve iki evlatla taçlandıran Sarten Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Zeren Sarıbekir Güzelbahar ile yaşamı üzerine keyifli bir sohbet gerçekleştirdik. İlk söyleşini Hürhaber ile gerçekleştiren Güzelbahar, iş hayatında var olmanın etkileri ile hayata bakış açısını okuyucularımıza tüm içtenliğiyle anlattı. Başarılı genç kadın hayatta en önemli önceliğini “İyi bir anne olmak” şeklinde tarif ederken, “Hani uçaklarda diyorlar ya, ‘Maskeyi önce kendine, sonra yanındakine tak”. Sen sağlıklı ol ki yanındaki de iyi olsun, ona bakabil. Bu düşünceyle yola çıkarak kendi ruh sağlığımın iyi olması ve otomatikman bunun çocuklarıma yansımasını istiyorum. Elimden geldiğince de onlarla ilgilenmeye çalışıyorum” dedi.

Sevginar SALİ: Kendinizi tanıtabilir misiniz?
Zeren SARIBEKİR GÜZELBAHAR: 1977 Doğumluyum. İstanbul'da İstek Vakfı Kemal Atatürk Lisesi'nde okudum. Üniversite eğitimime yurt dışında devam ettim. 2000 Yılında University Of West Georgia, İşletme Fakültesi, Pazarlama Bölümü'nü bitirdim ve Türkiye'ye döndüm. Uzel A.Ş'de bir yıl süre ile çalıştım. İstanbul İhracatçılar Birliği Dış Ticaret Operasyonları Eğitimi ve Rönesans Değişim Bilimleri Enstitüsü Dış Ticaret Operasyonları Eğitimi aldım. Daha sonra Sarten Ambalaj'ın Silivri Fabrikasında çalışmaya başladım. Üç dört ay bir eğitim süreci gerçekleşti. Ondan sonra merkez ofiste İhracat Departmanında devam ettim.

AİLE KURALI
Sevginar SALİ: İlk iş deneyiminiz Sarten'de değil yani?
Zeren SARIBEKİR GÜZELBAHAR: Hayır değil. Bu bizde bir aile kuralıdır. Hiçbir çocuk bizde üniversiteden mezun olur olmaz direk Sarten'de işe başlayamıyor. Aslında bir patron çocuğu olarak işe başlamıyoruz. Muhakkak Şirketimizin dışında bir yerde deneyim kazanıp, en azından bir A4 kağıdının ne olduğunu bilerek işe başlıyoruz.

“HİÇ ZORLANMADIM”
Sevginar SALİ: Sarten'deki ilk iş gününüzü merak ediyorum…
Zeren SARIBEKİR GÜZELBAHAR: Şirkette çalışanların çoğu tanıdığım kişilerdi. Babam Yusuf Sarıbekir biliyorsunuz çok çalışkan bir iş insanı. Biz Pazar günü dahi fabrikanın bahçesinde piknik yapmaya giderdik. O derece yakinen bildiğim ve tanıdığım insanlardı iş ortamında karşılaştıklarım, bu yüzden hiç zorlanmadım. Herkes de yardımcı olmaya çalıştı.

“İŞ DENEYİMİM 20 YIL OLDU”
Sevginar SALİ: İş hayatınızdaki deneyim kaç yıl oldu?
Zeren SARIBEKİR GÜZELBAHAR: İş hayatımdaki deneyim tam 19 yıl. Uzel A.Ş. ile birlikte 20 yıl oluyor.

“ÇALIŞANA DEĞER VERİP ONU HİSSETİREBİLMEK ÇOK ÖNEMLİ”
Sevginar SALİ: Bir iş insanı olarak bu süreçte neler öğrendiniz, başlıca önem verdikleriniz neler?
Zeren SARIBEKİR GÜZELBAHAR: Her şeyden önce çalışana değer vermek, onlara isimleriyle hitap edebilmek, verdiğin değeri hissettirebilmek benim için çok önemli. Birlikte bir şeyler yaratıyoruz. Kocaman bir aileyiz, bir takım çalışması içindeyiz. Birlikte emek vererek başarılara imza atıyor olmak çok güzel.

“BENİM İÇİN TAKIM ÇALIŞMASI ÇOK ÖNEMLİ”
Benim için takım çalışması çok önemli. Tabi bunun yanında liderlik de önemli ama takım olabilmek başarıyı getirir. Lider olarak kararları dikte eden bir yönetici değil de kararları birlikte verip o yolda birlikte ilerleyen bir yönetici olmayı hep istediğim ve arzu ettiğim bir şeydir.

“BABAM BİZE HEP,“BENİM ÇOCUKLARIM BENİ GEÇMELİ” DER”
Sevginar SALİ: Yusuf Sarıbekir'in kızı olmanın avantaj ve dezavantajları neler?
Zeren SARIBEKİR GÜZELBAHAR: Avantajı, çok çalışkan bir iş insanının kızı olmak, otomatikman bazı şeylere daha rahat ulaşılması ama bunun çok ciddi negatif yanları da var. Çok çalışkan bir babadan gelince insan, çok daha fazla çalışması gerekiyor. Babam bize hep, “Benim çocuklarım beni geçmeli” der. Çok zor bir misyon. Biz de onun yolunda, o derece çalışkan evlatlar olarak bir şeyleri başarmaya çalışıyoruz.

“YUSUF BEY KURALCI VE ÇOK İYİ BİR BABA”
Sevginar SALİ: Çalışkanlığı dışında Yusuf Sarıbekir nasıl bir baba?
Zeren SARIBEKİR GÜZELBAHAR: Yusuf bey kuralları olan bir babaydı. İyi ki de koymuş o kuralları. Bir çocuk anne ve babasını arkadaş olarak görmek istemiyor, zaten bir sürü arkadaşı var. Çocuk kendine bir anne ve baba arıyor. Ve benim babam kuralcı bir babaydı. Bunun yanında büyük aşkı olan işinin yanında çocuklarına da sevgisini her zaman hissettirdi. Bizi hiçbir zaman şımartmadı. Şimdi kendime bakıyorum aslında onun yolunda ilerlemeye çalışıyorum. Ben de çocuklarımı şımartmamaya çalışıyorum. Gördüğüm şeyleri ben de yapmaya çalışıyorum. Çok iyi bir babaydı. Bizi doğaya çok götürürdü. Çok yürüyüşler yapardık. Birlikte kayak yapardık. Bizimle verimli zaman geçirirdi.

“ÇOK İYİ BİR ANNE OLMAK İLK ÖNCELİĞİMDİR”
Sevginar SALİ: Annesiniz, iş insanısınız, Sarten Ambalaj adına birçok sosyal projede görev alıyorsunuz,
bunları yapabilecek enerjiyi, zamanı nasıl buluyorsunuz?
Zeren SARIBEKİR GÜZELBAHAR: Her şeyden önce ilk önceliğim çok iyi bir anne olmak. Yetiştirdiğim iki evladım var. Onlar benim için çok önemli çünkü onlar birer birey ve benim yansımam. O yüzden en önemli görevlerden biri anneliğim.

“EŞİMİN DESTEĞİ OLMASA HİÇ BİR ŞEY YAPAMAZDIM”
Her yere yetişmek tabi çok kolay olmuyor. Sağ olsun çok destekçi bir eşim var. Her zaman yanımda oldu. Hiçbir zaman çeken değil, her daim iten oldu. Bu yüzden çok şanslıyım. Yurt dışı gezilerimde veya fuar zamanları eve geç döndüğüm zamanlar oluyor. Onun desteği olmasa hiç bir şey yapamazdım.

“BENİM İÇİN ÇALIŞIYOR OLMAK, EVE MUTLU DÖNMEK DEMEK”
Sevginar SALİ: “Ya kariyer ya çocuk yaparsın”, değil de ikisi bir arada yürüyebiliyor yani?
Zeren SARIBEKİR GÜZELBAHAR: Şöyle yürüyebiliyor. Samimiyetle söylüyorum, oğlumda yedi ay kadar evden çalıştım. O dönemde evde çok sıkıldım. Saracak şey arar hale geldim. Benim için çalışıyor olmak eve mutlu dönmek demek. Otomatikman bu mutluluğu da çocuklarıma veriyorum. Hani uçaklarda diyorlar ya, ‘Maskeyi önce kendine, sonra yanındakine tak”. Sen sağlıklı ol ki yanındaki de iyi olsun, ona bakabil. Bu düşünceyle yola çıkarak kendi ruh sağlığımın iyi olması ve otomatikman bunun çocuklarıma yansımasını istiyorum. Elimden geldiğince de onlarla ilgilenmeye çalışıyorum. İşten sonra tamamen onlarla ilgileniyorum. Ödevleri olsun, sömestr tatillerini mümkün olduğunca değerlendirmeye ve onlarla vakit geçirmeye çalışıyorum.

“KADINLARIN DEĞERİ EĞİTİMLE YÜKSELİR DİYE DÜŞÜNÜYORUM”
Sevginar SALİ: Türkiye'de yaşıyor ve üretiyorsunuz. Ülkemiz sorunlarını ele aldığımızda toplumsal olarak kadın sorunumuz ön plana çıkıyor. Kadınlara nasıl bir mesaj vermek istersiniz?
Zeren SARIBEKİR GÜZELBAHAR: Kadınlar için okumak ve eğitim seviyesini yükseltmek en önemli şeylerden biri. Hepimizin birey olarak ayaklarımızın üzerinde durması bunların en önemli nedenlerinden biri. Bence eğitim, eğitim, eğitim. Kendini geliştirmek çok önemli. Bir kadın için annelik en önemli görev, çünkü birey yetiştiriyor. Ev hanımlarını çok da takdir ediyorum, kendilerini tamamen çocuklarına, eşine ve evine adamışlar. Saygım sonsuz ama bir uğraşın da olması lazım. İnsanın kendini de düşünmesi lazım. Kendime bir katkım olmalı ki karşımdakilere de olsun. Hiçbir şey yapamasa bile kitap okumalı. Kadınların değeri eğitimle yükselir diye düşünüyorum. Kendilerini yetiştirmeliler. İnanılmaz fikirleri olan kadınlarımız var. Evden yapılan işler var. Bir şey yaratmak, üretmek çok önemli. Kadınları geliştiren, eğiten, onlara destek olan çok güzel derneklerimiz var. Türk kadını ayrıca çok güçlü.

SARTEN'İN SOSYAL SORUMLULUKLARI
Sevginar SALİ: Sarten Ambalaj'ın sosyal sorumluluk projelerini siz yürütüyorsunuz olardan bahsedelim mi?
Zeren SARIBEKİR GÜZELBAHAR: Yurt içinde 15 üretim tesisimiz var. O yerleşik bölgelerde mümkün olduğunca bir takım sosyal sorumlulukları gerçekleştirmeye çalışıyoruz. Silivri'nin bizim için çok özel bir yeri var çünkü Silivriliyiz. Kardeş okullarımız var; Lions Leo Dernekleri Esen İbak Özel Eğitim Uygulama Okulu, Turgut Reis İlkokulu, Silivri Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi. Onlara şartlarımız doğrultusunda elimizden gelen her türlü desteği vermeye çalışıyoruz.
Onun dışında Hayvan Derneğimiz var. Şükran Sunç Çakır'la çalışıyor, sokak hayvanlarına destek olmaya çalışıyoruz. Onlara kulübeler yapıyoruz, mama temin ediyoruz.
Burslu okuttuğumuz öğrencilerimiz oluyor. Bunlar seçiliyorlar.
Sosyal Sorumluluk Proje Kurulumuz var. Bize gelen talepler bu kurul tarafından değerlendiriliyor. Bütçemiz el verdiğince bize iletilen ihtiyaçları gidermeye ve destek olmaya çalışıyoruz.
Kadın sporculara destek olmak adına Silivri'de yeni görüşmeler yaptık. Değerlendirme sürecindeyiz.

“SİLİVRİ'YE GELİNCE İÇİM AÇILIYOR”
Sevginar SALİ: “Silivri'nin yeri bizde ayrı” dediniz, Silivri ile ilgili ne düşünüyorsunuz?
Zeren SARIBEKİR GÜZELBAHAR: Silivri, benim çocukluğumun geçtiği yer. Bir kere Silivri çok kalabalıklaştı, renklendi. Ben buraya gelince çok mutlu oluyorum, içim açılıyor. Daha sıcak, daha samimi buluyorum. Sahilde bir yazlık evimiz var. Benim çocukluğum orada ve hep güzel anılarla geçti. Babam burada yaşıyor. Mümkün olduğunca yazları hala geliyoruz.

“İŞ HAYATINDA BABAM VE AĞABEYİM”
Sevginar SALİ: Hayattaki rol modeliniz kim?
Zeren SARIBEKİR GÜZELBAHAR: İş hayatında babam. Ağabeyim de aynı şekilde, çünkü beni iş hayatında yetiştiren bir insan.

“AYNI HATALARI YAPMAKTAN KORKARIM”
Sevginar SALİ: Korkularınız var mı?
Zeren SARIBEKİR GÜZELBAHAR: Korkum herhalde yetememek ve başarısız olmak olur. Yanlış yapmaktan korkmuyorum. Yanlışı tekrarlamak korkutur. Herkes yanlış yapabilir. Ağabeyim hep “Bir insan üç tane doğru yapar, hiç yanlış yapmaz, ya da bir insan on tane farklı farklı yanlış yapmıştır, ama üç tane doğru yapmıştır. Yanlış yapanın daha çok fikri vardır” der. Fikirler çıkartmak aslında çok önemli bir şey.
Aynı hataları yapmaktan korkarım. Çok şükür bu güne kadar çok başıma gelen bir şey değil. Bir de iyi bir anne olamamaktan korkarım. Çocuklarım benim yarattığım bireyler, benim aynam.

“VAKTİ ÖLDÜREN KİŞİLERE ÇOK SİNİRLENİYORUM”
Sevginar SALİ:Neyin bahanesi olmaz sizce?
Zeren SARIBEKİR GÜZELBAHAR: Vaktim yok demenin bahanesi olmaz. İstediğin her şeye vakit ayırabilirsin. Vakti öldüren kişilere çok sinirleniyorum. Zaman; hayatta en kıymetli şey. Değer verdiğin kişiye zaman ayıramamak bahane diye düşünüyorum.

Sevginar SALİ: Hayal kurar mısınız? Hayata yeniden başlamak zorunda kalsanız nasıl bir hayat kurardınız?
Zeren SARIBEKİR GÜZELBAHAR: Çok hayalci değilim herhalde. Bu hayatın içinde büyüdüğüm için çok farklı bir düşüncem olmadı. Küçükken benim güllü bakkalım vardı. Odama bir tane masa koymuştum. Yemek saatinden önce bakkala gider ekmek, yoğurt gibi eksikleri alırdım. Yoğurt 1 liraysa, ben 2 liraya verir bir de fiş keserdim. Yine aynı olurdum herhalde çünkü bunlar hayatımda çok var.
Hayvanlarla da ilgili bir şeyler yapmak isterdim. Hala da elimden geldiğince yapmaya çalışıyorum. Belki daha fazlası olabilirdi. Veteriner olabilirdim. Böyle de en azından veterinerlerin yardımcı olmaları için çabalıyoruz.

“DÜRÜSTLÜK VE SÖZÜNDE DURMAK ÇOK ÖNEMLİ”
Sevginar SALİ: Hayata dair gözlemleriniz üzerine ne söylemek istersiniz?
Zeren SARIBEKİR GÜZELBAHAR: Dürüst olmak ve sözünde durmak çok önemli. Yaşadığım bazı örneklerde bunu görüyorum. Sözüne inanılmak ve güvenilmek bence çok önemli bir şey. İyi insan olmak, insanları dinine ve ırkına göre ayırmamak, insanları iyi ve kötü olarak ayırmak lazım. Bu da babamın sözüdür; “İnsanları her zaman iyi ve kötü olarak ayır. Asla dinine, ırkına ve nereden gelmiş olması olarak ayırma” der. Ben hep kendimi ve çocuklarımı bu şekilde yönlendiriyorum.

Sevginar SALİ: Siyasete ilginiz var mı?
Zeren SARIBEKİR GÜZELBAHAR: Hiç yok. Bizim ailedeki tek siyasetçi Sıdıka Hanım biliyorsunuz…

“EN ÖNEMLİ KONU ÇEVRE”
Sevginar SALİ: Dünyamıza dair aklınızı meşgul eden en önemli konu nedir?
Zeren SARIBEKİR GÜZELBAHAR: Çevre sorunu. Atık, materyalleri birbirinden ayrıştırmak, çöpler, çevre konusu. Toplama ayağında iyi bir sistemde olunmalı. Sadece toplamak değil, toplananın da ürününü alan tarafın çok iyi çalışması gerekir. Bazı ülkelerde her bir ürün için farklı renkte torbalar var. Ceza kesiliyor. Çevre, bizim, çocuklarımızın ve torunlarımızın geleceği. Çok çok önemli.

Sevginar SALİ: Çok teşekkür ederiz...
Zeren SARIBEKİR GÜZELBAHAR: Bana bu fırsatı verdiğiniz için ben çok teşekkür ederim.

YORUM YAP