AK Parti Silivri İlçe Teşkilatı, 18 Ocak Cumartesi günü 8. Olağan kongresini gerçekleştirdi. Bu kongrenin AK Parti Silivri'de Sami Barlas döneminin resmi başlangıcının yanı sıra işaret ettiği başkanca durumlara da göz atmakta yarar var.
Barlas'ın sıcak, içten yüzü, kucaklayıcı tavrı adaylık kararı ile zaten etkisini hissettirmeye başlamıştı. Teşkilatta saçtığı umut ışığı Orhan Koç, Fatih Maşalacı, İsmet Söylemez, Yasin Gören, Mustafa Çolakoğlu, Osman Turan, Salih Usta, Yasin Danış, Salih Karakan gibi isimlerle hem heyecanını yükseltti hem, teşkilat bağları ve de vefa hissiyatını güçlendirdi.
Kongrenin protokolüne bakınca Tülay Kaynarca, Hüseyin Turan, Metin Karakaş, Mutlu Bozoğlu, Celalettin Yazıcı, Tahir Sert, Ahmet Maşalacı, Rıfat Kutlu'lar AK Parti'nin yerel dinamiklerinin azımsanmayacak gücünü açıkça ortaya koydu.
Kendi mahallesinden belki eleştiri aldı ancak Silivri Belediye Başkanı Bora Balcıoğlu'nun da kongreye katılması her iki taraf açısından da artıydı. Bora Balcıoğlu'nu karşılamaya ne Ekrem Pamuk ne de Sami Barlas, il başkanlarını bırakıp da salon kapısına teşrif etmeseler de Silivri Belediye Başkanı kongrede bulunduğu süre içinde gördüğü ilgiden memnun kaldı diye düşünüyorum. CHP İlçe Başkanı İbrahim Kömür ile, Balcıoğlu birkaç hafta önceki Zafer Partisi İlçe Kongresine de katılım göstermişti. Tarafsızlığı konusunda ayrım yapmadığını, AK Parti tabanını dışlamadığını hissettirmesi seçildikten sonra parti rozetini çıkardığını söyleyen bir belediye başkanına yakışandı.
Şu an konusu değil belki ama ‘olması gereken yerlerde bulunmakla' ilgili Balcıoğlu'nun son günlerde atmış olduğu bir diğer dikkat çeken adım da Kayseri'de Silivri Kaymakamı Tolga Toğan'ın annesinin cenazesine katılımı oldu. “Silivri'de mi, değil mi? Nerede?” olduğuna dair söylentilerin en renkli hallerinin şekil almaya başladığı anda bu denli anlamlı bir duruş ile sahneye dönüş yapması bir miktar ağızları açık bıraktı diyebiliriz.
AK Parti'nin kongresine dönecek olursak…
Süreci takip eden meslektaşlarım ile hemfikir olduğumuz konu Cumhur İttifakı sürecinin görevine veda eden İl Başkanı Osman Nuri Kabaktepe olmasa neredeyse esamesinin bile geçmeyeceğiydi. AK Parti kurmayları Cumhurbaşkanlığı seçiminde Recep Tayyip Erdoğan'ın yeniden seçilmesi, İstanbul ve Silivri'ye AK Parti Bayraklarının asılması olarak hedeflerini defaten belirtti. Emir demiri keser orası belli bir şey de, AK Parti'nin özellikle Silivri'de kendi adayları olmaksızın bir seçime daha tahammülü olduğunu söylemek zor. 2014 ve 2019'dan sonra 3. bir seçime daha kendi adayları olmadan bu teşkilatı motive edecek koşullar güç görünüyor. Kaldı ki 2'ncisinde bile kaybın önemli bir nedeni sandığa gitmeyen, oy vermeyen AK Partililerdi. Bu tespitle oy vermeyenleri suçlamak faydasız. Yararlı olması ise adayların “Biz bu seçmenin oyunu neden alamadık” diye kendisini sorgulaması ile mümkün.
AK Parti'nin yeni İstanbul İl Başkanı olmaya hazırlanan Abdullah Özdemir hakkında da birkaç kelam etmek gerekir. Erdoğan'ın, seçilmiş bir belediye başkanını bu İl Başkanlığına kanalize etmesi boşuna verilmiş bir karar değil. “Bir konuşma ve kongre takibinden ne kadarı anlaşılır?” diye sorabilirsiniz. Özdemir'de tam bir Erdoğan profili var. Hatta bir tık daha modernize edilmiş hali. Balkanlar damadı olduğu, konuşmasının son bölümünde bu eksendeki politik vurgusu çok akıllıca. Yeni Başkan'ın Silivri teşkilat yapısı ve aktörlerine dair yaklaşımı da yabana atılacak cinsten değildi. Yani geldi vazifesini yaptı gitti değil. Kişilere, halka, hassasiyetlerine dokundu, gönülleri aldı. Özdemir'in, Barlas'ı tarif ederken bugüne kadar imza attığı çalıma ve görevlerin yanı sıra “Silivri'nin evladı” şeklinde tanımlaması da dikkat çekiciydi. Bu slogan biliyorsunuz 2024 yerel seçimlerinde farklı bir zafer kazanan Bora Balcıoğlu'nun yoğun şekilde kullandığı bir söylemdi.
AK Parti'nin yeni İlçe Başkanı Sami Barlas'ın önündeki en önemli sınav teşkilatta birlik ve beraberliği sağlamak. Kongrede yaptı. Bunu istikrarla sürdürmek Barlas'ın seçildiği görevdeki başarısını belirleyecek. Hayırlı, uğurlu olsun.