Sevginar Sali

Kadınların yol manifestosu!

Aslında anlatmaya gerek kalmadan görülmesi lazım… Ama sanki bir bu çok mümkün olmuyor… Bundan sebep anlatmamız gerek… İçimi dökmem farz.
Bir ayakkabının kadın için ne kadar önemli olabileceğini bir erkeğin kendiliğinden anlamasını beklemek boşa zaman kaybı olabilir ama kılık kıyafetine ziyadesiyle önem gösteren bir belediye başkanımız var sözünü etmek istediğim mevzudan o kadar da uzaklaşmış olamaz! E bunun üstüne göğsünde gururla taşıdığı ‘yerel yönetim tecrübe' madalyasını da ekleyin; gözü kör olsa, aklı lep demeden leblebiyi anlamasına yeter de artar bile…
8 Mart'tan çok da uzaklaşmadık, estirdiği rüzgârın etkisiyle kadın gözüyle dünyaya bakma opsiyonundan istifade edelim az, biraz daha… Yeni bir akım var kadınlar arasında; “Bütün paranı ayakkabıya ver, tatlı almaya paran kalmasın : )”
Kış mevsimi ile birlikte Şubat ayının ekonomik darbesini yiyen sevgili insanlar “Ne diyorsun Sevginar?” diye sormayın… Cüzdanda parasının olmaması, ya da fiyatı ödemek için tutarın yetişmemesi hiçbir kadın için gözüne kestirdiği o ayakkabıyı almak önünde bir engel teşkil edemez… (Engeller aşılmak içindir! Kurallar mıydı yoksa o : ) Nasıl bir fedakârlık ve gözükaralık düşünün! İşte bizim o yemeyip, içmeyip, çalışarak satın aldığımız güzel ayakkabıları Silivri'de berbat bir şekilde yaptığınız yollar mahvediyor, anasını ağlatıyor, sahip olduğumuz koşullar göz önünde bulundurulunca, kalbimize hançer üstüne hançer saplanıyor! Bu vesile ile biz sizin yaptığınız eksik ve kusurlu yol çalışmalarına her türlü sövüyoruz! “Toplumun yarısını erkekler oluşturuyor, kadınlar derdine yansın” diye düşünüyorsanız! Bilmem! Biz bunla ilgili de sizin düşünmediğiniz şekilde kafa patlatırız; sıkıntı yok! Bence yok diyorum ama sizin açınızdan sıkıntı çok!
“Cici ayakkabılarınıza zeval gelmesin istiyorsanız daha az ayakkabı alıp, daha çok çalışarak araba satın alın” diyorsanız orada da yollar konusunda ofsayttasınız sayın yerel iktidar temsilcilerimiz!
Sanayi veya servis yollar ve yordamlarını bize ezberleterek genel kültürümüze sunacağınız katkının bize yararı belki herhangi bir açıdan olur da size yine yok! Yollar zarif ayakkabılarımız için Cehennem olduğu gibi, arabalar için de aynı… Hadi o aşılmaz yolları aştık, gideceğimiz yere vardık park edecek alan yok!
Siz daha bunun nesini anlamıyorsunuz, bizi niye düşünmüyorsunuz benim aklım almıyor!
Silivri Belediyesi'nin kadınlar günü jestini görünce pek duygulandım… İsterim ki bir gün üstte tarif ettiğim sıkıntıları idrak etsinler de yol yapmanın yalnız gelişi güzel, altını üstünü düşünmeden, taşları yan yana dizme (normalde kürdan girmemesi gereken yere bizim topuklarımız giriyor ve çıkmıyor; çıktığında da o topuktan bir daha hayır gelmiyor) işi olmadığını bir anlasınlar…
“Biz Silivri'nin geleceğini kurtarıyoruz, yol her zaman yapılır…” diyor Belediye Başkanımız… Her zaman değil, bir kere yapın insana yaraşır şekilde olsun; lütfen! (Yazarken çok kibarım, sokakta yürürken aynı çizgimi koruyamıyorum… Koruyanları tebrik ederim…)
“Meydanlar yapıyoruz insanlar sokağa çıksın” sloganı vardı bir de Belediye Başkanımızın… Meydana çıkacağız da yolda bata çıka ilerlememiz biraz güç, masraflı, can sıkıcı oluyor… Daha da ne diyeyim ben?!
Yaptığınız kusurlu yollarda paraladığımız ayakkabıların telafisini biz kadınlar olarak yaparız da YOLLARDA GÖNLÜMÜZCE YÜRÜME ÖZGÜRLÜĞÜMÜZÜN kısıtlayışını siz nasıl halledersiniz düşünün bi zahmet! Nasıl ki meydan demek sadece meydan demek değilse, yol da sadece yol demek değil!
İyi haftalar herkese…
En çok da bana inşallah!

YORUM YAP