Uğur Bakıcı

Asıl amaç ekonomik savaş mı? -2-

Gelelim işin ekonomik yaptırım boyutuna.

Güçlü, büyük ve iddialı bir ülkeyi ekonomik yaptırımlar karşısında durdurmak zor. Her ne kadar Rusya bu yaptırımlardan zarar görse de yaptırımlar Rusya'yı durduramaz. Aksine Rusya açısından bu yaptırımların olumlu yanları var. Öyle ki Rusya için kendi içine dönüp kendi evlerini toparlamak için iyi bir fırsat ki Rus Lider bunu defalarca vurguladı. Nitekim yıllar önce Rusya Kırımı ilhak ettikten sonra dünya ülkeleri tarafından yine yaptırımlar karşısında kendi içlerine dönmüşlerdi. Toparlanmaları için bir fırsat oldu. Örneğin tarım konusunda bir hayli ilerlediler. Öyle ki şu an kendi ülkemizde Ayçiçeği üretimi olmasına rağmen ekonomik krizde bile Ayçiçek yağını Rusya'dan ithal edebiliyorsak içlerine kapanıp üretime yönelmelerinin bir etkisidir. Görüldüğü üzere savaş ortamında bile Rusya para kazanmaya devam ediyor. Bu arada, yıllık 820bin ton Ayçiçek yağı ithalatımızın %56'sını Rusya'dan %12'sini ise Ukrayna'dan yapmaktayız. Savaş nedeniyle Ukrayna ayçiçeği ithalatlarını durdurduğunu açıklayınca alımlar durdu. Bu da Ayçiçek yağı özelindeki krizi tetikledi. Fakat kısa sürede bu sorun Rusya özelinde çözüldü. Ukranya'dan aldığımız %12'lik kısmın büyük bir oranı da Ukrayna'dan Rusya'ya kaymış oldu. Tüm bunların yanı sıra Rusya'nın ürettiklerini satacak ülke bulmak konusunda da sıkıntı çekeceklerini düşünmüyorum. Çin başlı başına kendileri için iyi bir Pazar. Türkiye'de yaptırım yapmayı göze alamayacağı için Türkiye özelinde de satışlarına devam edecekler. Nitekim dünya genelinde üretilen pek çok ürün Rusya'nın tekelinde. Batı ve Amerika da bunun bilincinde olacak ki Rusya'nın tekel olarak elinde tuttuğu malzemeleri üreten Rus oligarkları yaptırım çemberine alma gereği duydular. Bu sayede de kendilerince sistemi tıkamış oluyorlar.  Fakat yaptırımlar ne Putin'i ne de ticaretlerini durdurabilir. Aksine Ayçiçek yağı satışında olduğu gibi satışları daha da artar. 

SWIFT SİSTEMİNDEN ÇIKARILMA DURUMU

Ekonomik yaptırımların en ağırı ve Putin'i korkutanı uluslararası swift sisteminden çıkarılma tehdidi oldu. Onun dışında hiçbir yaptırımı önemsemedi. Sınır ötesi ödemeleri hızlandıran bu sistem sayesinde uluslararası ticareti de kolaylaştırıyor. Swift sistemi sayesinde yüksek hacimli sistemler bankalar tarafından hızlı bir şekilde işleme alınıyor. Özetle uluslararası ticaretin kalbi dememiz yanlış olmaz. Küresel ticaret hacmi büyüdükçe bu sistemde günden güne büyüyor. Bu sistemden Rusya atılırsa dünya piyasalarına erişimi duracağı için ülke ekonomisi çok ciddi oranda sarsar. Rus ekonomisi çöker diyenler de var fakat Rusya'nın kendi bankalarının diğer ülkelerle para transferi yapacağı farklı kanallar olduğu için yaptırım yapmayan ülkelerle para ticareti sistemini işletmeye devam edeceklerdir. Gerçi bu ödeme sistemlerinin güvenirliği işlem hacminden dolayı da soru işareti. Ama ülkedeki çarkı döndürebilir. eSwiftten çıkarma durumu gerçekleşir mi diye soracak olursanız bence gerçekleşmez. Keza Avrupa'da bu konuda çoktan görüş ayrılıkları başladı. Örneğin İngiltere Rusya'nın sistemden çıkmasını isterken Almanya buna karşı çıkıyor. Alman hükümeti Rusya'dan gaz ve hammadde tedarik etmesini riske sokacağı için Rusya'nın bu sistemden çıkarılmasına karşı. Ayrıca Almanya'daki iş dünyasını da zor duruma sokacağını düşünüyorlar. Aslına bakarsanız Rusya swift sisteminden çıkarılırsa ve ekonomisi çökerse bu en çok Türkiye'nin işine gelir. Çünkü Suriye ve Libya'dan çekilecekleri için bu da bizim o bölgede işimizi kolaylaştıracak bir durum olur.

YAPTIRIMLARIN ETKİSİ

Peki bunca yaptırım Putin'i neden geri adım attırmıyor? Oysaki Rus ekonomisi çok kırılgan bir yapıya sahip. Buna rağmen geri adım atılmadı. Güvenlik endişesi bir yana Putin NATO'nun askerî açıdan savaşa dahil olmayacağını bildiği için askeri hazırlıklarını tam olarak yapmadı. Bunun en önemli kanıtı da Ukrayna'yı hala tam anlamıyla işgal edememesinden anlayabiliriz. Nitekim Rus ordusu Ukrayna ordusunu rahatlıkla yenebilecek bir güce sahip. Putin'in savaş öncesi arka planda çok ekonomik hazırlıklara ağırlık verdi. Batının ve Amerika'nın ekonomik yaptırım yapacağını ön görerek savaş öncesinde Amerika'dan yüklü miktarda doları Rusya'ya getirdi. Öyle ki ülkeye getirilen 100'lük banknotlarının toplam ağırlığının 50ton olduğu iddia ediliyor. Bunun yanı sıra Putin son yıllarda ülkenin altın rezervini de arttırdı. Uzmanlar tarafından Rusya'nın kasasında 600 milyar dolarlık altın ve döviz rezervi olduğu söyleniyor. Yine uzmanların değerlendirmesine göre bu rezerv ekonomik yaptırımlar karşısında ülkeye 5 yıl yetecek büyüklükte. Sonuç olarak Rusya'ya karşı açılan Ekonomik Savaş karşısında Rus ekonomisinin başka pazarlara açılabilme gücüne sahip olması nedeniyle de bu tür durumlara dayanabilecek güce sahip olduğunu düşünüyorum. Tabi swift sisteminden çıkarılmazsa. Diğer taraftan Batının ve Amerika'nınsa kendi uyguladıkları yaptırımlardan kendi ülkeleri özelindeki etkisini ise zamanla göreceğiz. Olumsuz etkiyi azaltmaya yönelikse bu ülkeler çoktan başka pazarlar aramaya başladı.

 

 

YORUM YAP