Sevginar Sali

Yaşamla baş etme sanatı...

EVET, hayatla baş etmenin kesinlikle sanatsal bir yönü olduğuna inanıyorum... Her birimiz ne kadar ‘sanatçıyız' orası karışık mesele... Ama mutlaka hepimizde o ışık var bence... Onu fark etmek, ettirmek, çevremize yaymakta mesele...
Her insan eşit potansiyelle doğuyor, sonra bulunduğu ve yetiştiği koşullar ile karakteri ölçüsünde bunu geliştirip, tüketiyor diye düşünüyorum... Niye böyle ulvi konulara daldım bugün bilmiyorum! Aklımdan geçenler bunlar; artık Zülfü Livaneli'nin etkisi mi, gündemimizdeki sıçrayışlar, siyasi atılımlar mı uzatmayalım kısayı... Niye bazı insanlar ‘dağın eteklerinden zirveye' diğerleri zirvede başlattıkları yaşamlarını dipte tamamlıyor, belli mesafeleri kat etmelerindeki zaman ve etkinin oluşturduğu farklılık üzerine çok kafa yordum bu ara... Öylesine bakmak yerine görmeyi başardığınızda çok sıradan diye düşündüğümüz insanların bile ne denli derinlikli yönleri olduğunu fark edebiliyorsunuz. Kimi o derinliği ortaya çıkartabiliyor, bazıları da üzerine toprak atarak canlı canlı gömüyor! Hayat koşulları bizi zorlamadığı sürece bir gelişme kaydedemediğimiz konusunda eminim artık... Cesaretimizi tutsak eden prangaların gücünden kuşkum yok da, onlardan kurtuluşun bin çeşit yolu var; yeter ki isteyin...
Bunlar üzerine tek başıma düşünmek, kafa yormak istemiyorum... Buyurun lütfen...

***
Erken uyan; Sessizlikte o güne şükürle başla...
Hoşgörülü ol; Yollarını kaybedenlere karşı hoşgörülü ve toleranslı ol. Cehalet, kibir, öfke, kıskançlık ve hırs kaybolmuş bir ruhun işaretleridir. Bir gün yollarını bulabilmeleri için dua et.
Kendi yolunu çiz; Kendini, kendin için ara. Başkalarının senin için yol çizmelerine izin verme. Bu senin ve yalnız senin yolun. Başkaları seninle beraber yürüyebilir ama senin için yürüyemez.
Düşünceli ve kibar ol; Misafirlerine düşünceli davran. En iyi yemeğini, en iyi yatağını sun. Onlara saygı göster ve onurlandır.
Senin olmayanı sahiplenme; Senin olmayan bir şeyi alma. Başka bir insana, bir topluluğa, doğaya veya bir kültüre ait olabilir. Onlar kazanılmış veya sana verilmiş değildir.
Yeryüzüne saygı duy; Bu yeryüzünde var olan her şeye saygı duy. Bu bir insan veya bitki olabilir.
İfade özgürlüğü tanı; Başka insanların düşüncelerine, dileklerine ve sözlerine değer ver. Sözünü kesme, dalga geçme veya taklit etme. Her kesin kendini istediği gibi ifade etmesine izin ver.
Dedikodu yapma; Başkaları hakkında kötü konuşma. Evrene bıraktığın olumsuz enerjiler, bir kaç kat artarak seni yine bulur.
Affet; Herkes hata yapar ve her hata affedilebilir.
Olumlu düşün; Kötü düşünceler aklın, bedenin ve ruhun hastalanmasına yol açar. Olumlu düşünce egzersizleri yap.
Doğanın parçası ol; Doğa bizim için var olmaz, bizim bir parçamızdır ve biz de onun bir parçasıyız.
Çocuklara sevgi ver; Çocuklar geleceğimizin tohumlarıdır. Kalplerinde sevgiyi yeşert, onları erdemle ve hayat dersleriyle sula. Büyüdüklerinde, yeterince gelişebilmeleri için onlara alan tanı.
Kalp kırma; Başkalarının kalbini kırmaktan kaçın. Yarattığın acının zehri bir gün sana geri döner.
Dürüst ol; Her zaman gerçekten yana ol. Dürüstlük evrenimizde insan iradesinin bir sınavıdır.
Sağlığına özen göster; Kendini dengede tut. Rasyonel Sen'i, Ruhsal Sen'i, Duygusal Sen'i ve Fiziksel Sen'i. Hepsi güçlü, saf ve sağlıklı olmalı. Zihnini güçlendirmek için vücudunu da güçlendir. Duygusal yaralarını sarmak için ruhunu büyüt.
Sorumluluk al; Kim olacağın ve ne yapacağınla ilgili bilinçli kararlar ver. Aldığın kararların sorumluluğunu al.
Kişisel alanlara saygı Duy; İnsanların kişisel alanlarına ve gizlilik taleplerine saygı duy. Kimsenin kişisel eşyasına dokunma, özellikle de kutsal ve dini eşyalara.
Kendine adil davran; Kendine adil davran. Kendini besleyemezsen, başkalarını da besleyemezsin. Önce kendine yardım et.
Başka inançlara saygı duy; Herkesin inancına ve inanışına saygı duy. Başkalarını senin inandığın dine inanmaya zorlama.
İyiliği paylaş; Kaderinin güzelliklerini başkalarıyla da paylaş. Gönüllü olarak iyilik yap.
*Alıntıdır...

YORUM YAP