Sevginar Sali

Silivri’nin kambura ihtiyacı yok!

Daha fazla değilse, bir yıl aradan sonra Cuma günü, Silivri Belediye Meclisini canlı olarak izleme imkânı buldum. Ya da şeytan dürttü, kalktım gittim… Canlı yayınla verildiği için, ‘İlla orada olmayı gerektirecek?' fazla bir şey olmadığı kolaycılığa kaçmammış ya da işler zamanla epey sarpa sarmış… Bakış açım mı değişti, meclis kadromuz mu? Bence her iki tarafta da farklılıklar olmuş…
Bizim meclisi yakından takip edince bir-iki saat Cumhurbaşkanına hak verdim; adam boşuna bağırıp durmuyor; ‘metal yorgunluğu', ‘yorulanlar çekilsin' diye… Işıklar, iktidar tutumu konusunda pek çok ortak özelliğe sahip Erdoğan gibi henüz aleni ve açık tepkisini ortaya koymuyor ama içinde büyüttüğü tepki görülmeyecek, hissedilmeyecek gibi değil…
Rıfat Kutlu için de aynı şeyi söyleyeceğim ama Kutlu'nun ekibinden çok kendisi yorgun galiba… Siyasette muhalefetten, iktidara doğru mesafe alma konusunda uğraşmak yerine ayakta durmaya çalışmaya mahkum edildiği için üzerine gidesim yok açıkçası... Ancak yine de kişisel olarak onun açısından da muhalefetteki manzara bakımından da durum hiç iç açıcı değil…
Sahada hakim olan heyecansızlığın sebebi meclis nazarında daha net olarak ortaya çıkıyor…
Bir yorulmayan Işıklar, yoğun ama asla yorgun değil… İki kelam ile izah edeceği mevzuyu üzerimize iki kamyon sözcük dökerek açıklama azminden insan hiç mi bir şey kaybetmez!? “Sevginar bu kadar uzun yazı yazılır mı, bizim yapacak başka işimiz yok mu bunları mı okuyacağız bütün gün...” diye sitem eden kişinin yaptığı konuşmalara bakıp hizaya gelmek ne mümkün!
Başkan Bey'in kendinden başka kimseyi konuşturmama özelliği de baki… Hele hoşuna gitmeyecek, duymak istemediği bir şeyse aktardığınız... Rıfat Kutlu, siyasette nezaketin ne kadar can sıkıcı bir özellik olabileceğini Işıklar'ın ikide bir lafını bölmesiyle iliklerine kadar hissetti muhtemelen… Mutlu Bozoğlu bir dönemi daha görürse, Işıklar'ın Allah yardımcısı olsun; şimdiden ondan daha çok konuşma hususunda parlak bir gelecek vaat ediyor…
Şaka bir yana; şu anki meclisin yüzde 70'i gider… ‘Yolcudur Abbas bağlasanız durmaz' şeklindeki yoğunluklu çoğunluk düşünülünce yerel seçimlere kadar epey hareketli gündemimiz olacağı kanımı sizinle paylaşmak isterim…
Etrafına, yaşadığı şehirden çok kendi içine kanalize olan insanların siyaseten artısı olmaz.
Belediye meclisinde tartışılan konular ve söz alan kimseler ile kendince alay edenlere yol verin gitsin, mecliste tutsaklıkları, tıkanıklıktan, boş işgalden başka bir şey değil varlıkları…
Az ve dümdüz düşündüklerimi söyledim sanıyorum…
Silivri aldı başını gidiyor… Bu sürecin sağlıklı işleyişine aklı yetişmeyen, bununla ilgili elini taşın altına koymayacak, kafa yormayacak, emek harcayacak insanlar ancak Silivri'nin sırtına kambur olur… Silivri'yi yormayın, yavaşlatmayın, kısıtlamayın, aksatmayın… Çekilin önünden, açın önünü… Yorulan, daha mühim işleri olan bir zahmet çekilsin kenara…

YORUM YAP