Ahmet Yücegök

Silivri'den

Haftanın ilk günü Belediye Meclisinin Şubat ayı çalışması vardı…
Toplantıya katılamadım ama izledim. Her zaman olduğu gibi saat 16.00'da değil de, sabah 10.00'daydı…
Bu durum, Ocak ayı oturumunda, 2018 yılı için belirlenen bir çalışma takviminde belirlenmişti…
İlk oturum… Gündemin bazı maddeleri karara bağlandı kalanlar, Cuma günkü oturuma kaldı…
Cuma günü saat 10.00'da toplantı başladı. Ardından ve (1) Maddesi hariç tüm diğer maddeler oy birliği ile kabul edildi…
Böylece, Silivri Belediye Meclisi Şubat ayı çalışmasını tamamlamış oldu…
Bu arada… Silivri Belediyesinin “Taşeron Meselesi” çözüm aşamasındaymış… Onu öğrendik…
İktidarın “Taşeron meselesini çözüldü” demesini biraz açmak istiyorum. Taşeron kalktı demek, Silivri Belediyesinin iş yaptığı şirketlerin ortadan kalkması demek. Çalışanlar tarafından bakınca, özel bir şirketten Belediye'nin şirketine geçmek veya Belediyenin kuracağı başka herhangi başka bir şirkete devri demekmiş… Silivri Belediyesi de bu çalışmayı yapıyormuş…

ÇEVREMİZDEN
En son, Danamandra Mahallemizdeki “Taş Ocakları” ve “Göller” meselesinde yeni gelişmelerin olduğu duyumunu aldım…
Nasıl bir gelişme, derseniz hemen söyleyeyim…
“İstanbul'dan bir grup yetkili ve Silivri İlçe Başkanı ile beraber Danamandra'ya ziyarette bulunuyor. İtiraz edenlerin önde gelenleri ile görüşüyor. Taş Ocakları sahipleri ile görüşüyor, yetkili ve sorumlulardan, Nisan ayına kadar bazı sözler alınıyor.”
Ve… Yine Danamandra Mahallemizdeki suni Göllerin etrafında yapılmakta olan beton çalışmaları şimdilik durdurulmuş “etrafta görünen inşaat demirleri” geri götürülüyormuş…
Ve… Çerkezköy'e kaydırılan “Kömürlü Termik Santral” meselesinde de gelişmeler fena değil.
“CED” için yapılan toplantı yapılamamış. Toplantı tutanağına “yapılamadı” yazdırılmış…
Bu da “durdurulması” için Mahkemede güçlü bir belgeymiş...
***
Seymen Mahallemizde büyük gürültü koparılan “zehirli atık” meselesinde şimdilik her hangi bir gelişme yokmuş…
Ve… İnanın… Bütün bu olaylar Silivri Çevre Derneği'nin gündeminde…

GENEL SİYASET
Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı, Saray'da, her gün yeni bir genel başkan kabul ediyor…
Ne için? 2019'da yapılacak seçimler için ortaklık talebi… Yani, ittifak… Yani , birlikte seçime girmek…
Yani, seçim işbirliği v.s… Peki… Bu ne demek? Bence bu, Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı'nın, bu güne kadar en çok kötülediği “Koalisyon” hükümetleri tekrar gündemde demek…
Tekrar ediyorum! Yaşamım boyunca ben böyle bir dönem görmedim, yaşamadım…
Mesela… Sözde “darbe” dönemleri geride kaldı artık “sivil yönetim” dönemindeyiz…
Sözde “çok partili” demokratik bir ülkede yaşıyoruz…
Sözde “Anayasası olan” ve o Anayasasında “Cumhurbaşkanı tarafsızdır”, herkesin eşit haklara sahip olduğu, sosyal ve hukuk devletinde yaşıyoruz…
Evet. Darbe yönetimlerini gördük ve “darbe dönemleri” dediğimiz dönemler oldu…
Olağanüstü Hal Yasalarını tanımıyor değiliz…
Her akşam yayınlanan “sıkıyönetim” bildirileri belleklerimizde henüz…
Hoş…
- O günlerde az da olsa sonunda başvurulacak ondan umut bekleyen bir yargı vardı sanki ve en azından “en son oraya giderim” diyordu insanlar…
- En azından “yargı işliyor” gibi umudu vardı insanların…
Neyse…
- 15 Temmuz'daki “Hain FETÖ Darbe Girişimi” sonrası, 20 Temmuz'da kısa bir süre için ilan edildi… Şimdi, o ilan edilen “Olağanüstü Hal” denilen yönetim biçimi “olağan” hale getirildi…
- Olağanüstü Hal Yasası kapsamında kararnameler çıkarıldı, çıkarılıyor…
- Olağanüstü Hal Kararnamesi'nin içine amacı dışında bir şeyler koyulamaz biliyorduk ama görüyoruz ki, bu kararnamelerin içine “olağanüstü” hali gerektiren sebepler haricinde her şey koyuluyor…
Ve görevden alınan öğretim üyeleri. Meslek Örgütü yöneticileri ve seçilmiş Belediye Başkanları…
Ve… Sözde parlamento çalışıyor ama hapishaneler “Milletvekili” dolu…
Ve… Bütün bunlar yapılırken “sistemi değiştiren” referandumlar yapılıyor. Yetmiyor “seçim” yapılıyor...
Ve… Cumhurbaşkanımız ve ayni zamanda AKP Genel Başkanı , Meslek Örgütlerinin isimleri önüne gelen TÜRK-TÜRKİYE gibi isimlerin kaldırmak için altındaki birimlere talimat veriyor…
Ne demek lazım bilemiyorum…

TAPU VE ECRİMİSİL
MESELESİ…
Son kabul edilen yasayla Danamandra, Sayalar ve Çayırdere Mahallelerinin TAPU meselesi çözüldü, deniyor… Da, gayet tabii ki, nereden baktığına bağlı…
Bakın şimdi…
Sayalar, Çayırdere ve Danamandra Mahallelerimizde (Köylerimizde) yaşayanlar, Balkanlar'dan mübadeleyle gelmemişler, dolayısıyla gelirken, orada neleri var, neleri yoksa bırakmışlar…
Gelip yerleştikleri “mesele yapılan bu yerlerdeki boş arazileri” ekip biçmişler. Hatta bir kısmını da onlardan önce, oraları ekip biçenlerden almışlar…
Sonra, Cumhuriyet kurulmuş, yeni Cumhuriyet, bu yerlerle ilgili yeni yasalar yapmış ama oraları ekip-biçenlerin bu işlerden haberi olmamış. Böylece, bu yerler onların üzerine tapulandırılmamış… Yani, oraların kendilerine ait olduğunu belgeleyen bir şey verilmemiş… Ama onlar “buralar bizim” demişler. Öyle bellemişler. Kendi aralarında “köy senedi” dedikleri belgelerle “al-ver” de yapmışlar. Velhasıl (140) yıldır kendilerinin bildikleri, dedelerinden, babalarından kalan bu arazileri kullanmışlar…
Şimdi de “henüz fiyatını bilmedikleri, kendilerinin bildikleri bu yerleri” satın alacaklar…
Yapılan işlem bu!
Ve… İlginçtir… AKP İktidara gelene kadar Devlet kendi eksikliğini bildiği için , bu yerler için vatandaştan “ECRİMİSİL” istemiyordu… Gayet iyi hatırlarım… Siyasi partiler… Her seçim öncesi “en kısa zamanda tapularınıza parasız kavuşacaksınız” diye propaganda yapıyordu…
Her hükümet “görev süremiz içinde tapularınızı biz vereceğiz” diyordu…

İSTER İNAN İSTER İNANMA
“Kraldan çok kralcılık vicdanı ortadan kaldırır. Vicdansızlık düşmanlık getirir. Türkiye'de bir kara propaganda savaşı sürüyor ama ben bu savaşı biliyorum.”
(Meral Akşener –İyi Parti Genel Başkanı)

ÇOK GÜZEL BİR GÜN
“14 Şubat Çarşamba Sevgililer Günü.”
Sakın unutmayın!

KISA-KISA…
• İstanbul Büyük Şehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş'tan sonra İstanbul AKP İl Başkanı Selim Temurci, (8) Şubat gece saat 11.00'de gelen bir telefon sonrasında (9) Şubat Cuma günü istifa etti…

YORUM YAP