DİAGNE: TERZİLİKTEN KRALLIĞA

Futbol dünyası içinde tam 42 yılımı bitirdim. 1976 yılında girdiğim bu ilginç dünya içinde neredeyse görmediğim kalmadı. Ne dünya kupaları, Avrupa Şampiyonaları, Şampiyonlar Ligi ve daha niceleri... Gitmediğim yer, görmediğim ülke çok az. Ama çok çalıştım. Hem çalışma ortamını geçirdiğim İstanbul'da hem de yurt dışında.
St.Georg'da okumanın ve İngiltere'de eğitime devam etmenin tabii ki faydalarını gördüm. Hayat bu. Çok futbolcu, yine çok sayıda yönetici ile temasım oldu. Bu futbolcular arasında fakirlikten çıkıp, çok üst düzeylere gelenlerinide gördüm, kazandığı paraları kaybedenlerinide. Başarılı hocalık ve istikrar içine girenlerini de gördüm, başarısızlık içinde aşağı inenlerinide. Mesela Galatasaray'da bir B.Metin vardı. Gecekonduda yetişmişti ama büyük futbolcuydu. Müthiş bir futbol zekasına sahipti. Galatasaray'da çok güzel günler geçirdi. Sonra beklenen yere gelemedi. Şanssızlıklar geçirdi. Şimdi ticaretle uğraşıyor.
Mesela Beşiktaş'da bir Rıza vardı. Fakir bir ortamda büyümüştü. Siyah-Beyazlı takımda büyüdükçe büyüdü. Kaptanlığa geldi. Bugün Türkiye'nin en önemli hocalarından biri.
Bunun gibi Davutpaşa'dan yetisen Engin Verel, Sarıyer'de bir balıkçı köyünde ortaya çıkan Cemil Turan'dan daha birçoklarına kadar gider.
İşte son örneklerimizden biri de Silivri'de yetişen, daha düne kadar otobüsle genç takım antrenmanına giderken 11 milyon Euro'ya Alman birinci lig takımı Stuttgart'a transfer Galatasaraylı Ozan Kabak.

HAYATA TERZİLİKLE BAŞLADI
Senegal Afrika'nın fakir ülkelerinden biri. Fakirin umudu ne olabilir ki. Tabii ki futbol.
Diagne ailesi de çok fakirdi. Bizim Diagne'nin annesi tek başına mücadele ediyor, çocuklarına bakmaya çalışıyordu. Evin dayısı da ekmek bulmakta zorluk çekmiş kapağı İtalya'ya atmıştı.
Küçük Diagne ara sıra mahalle arasında futbol oynuyor, ama eve ekmek getiremiyordu. Annesi baktı olacak gibi değil, küçük Diagne'yi yaşadıkları Dakar'da tanıdıkları bir terzinin yanına vermişti. Kücük Diagne terzinin yanında ancak düğme dikiyor, sadece getir-götür işlerine bakıyordu.
Bu arada futboldan da kopmamıştı. Tam 1 yıl bizim küçük Diagne terzinin yanında kalmıştı. Annesi baktı olacak gibi değil. İtalya'daki dayıdan yardım istedi. Dayı geldi ve Dakar'dan Diagne'yi alıp 'Çizme'ye götürdü. Orada Bra diye 5. Lig takımına soktu. Bizim Diagne Bra'da ilk sezonunda 20 gol attı. Çok başarılıydı. Oradan 3. Ligde oynayan Brandizzo takımıda transfer oldu. Brandizzo takımında tam 40 gol atınca İtalyan kulüplerinin dikkatini çekti.
Terzi Diagne yukarı doğru yürüyordu. Juventus'un başında Conte gibi çok önemli bir hoca vardı. Diagne'yi Juventus'a aldılar. Artık cebi para da görmüş, Dakar'daki annesine yardım etmeye başlamıştı.
Juventus'da yıldızlar arasında çok şey öğrendi. Ama sıkılmıştı. İçi içine sığmıyordu. Juventus'dan Macarların güçlü takımı Ujpest'e kiralandı. Burada kısa bir süre kalıp Belçika'nın Lierse takımına gitti. Diagne gittiği takımlarda gol üstüne gol atıyor, başarılı oluyordu. İyi futbolcuydu.
Sonra yolu Çin'e düştü. Teja takımında oynamaya başladı. Derken yolu Kasımpaşa'ya yöneldi. Avrupa'ya dönmek istemişti. Geçen sene de Kasımpaşa'da iyi bir görüntü çizerken, bu sezon ilk yarıyı 20 golle kapadı. Fatih Terim'in gözüne girmişti. Ve tam 12 milyon Euro'ya Galatasaray'a transfer oldu. Terzi Diagne artık Galatasaray için ter dökecek ve gol atacak.

MITROGLU VE DİAGNE YANYANA
Diagne'nin yanında yer alacak Kostas Mitroğlu Selanik'in hemen dibindeki Kavala şehri doğumlu. Soyadından dolayı Türk asıllı olabilir. Yunanistan'ın Olimpiyakos takımında oynayan uzun süre Yunan milli takımında da yer alan Kostas Benfica ve Marsilya formaları da giydi. İyi ve kaliteli santrfor olduğu kesin. Ama inişli-çıkışlı gidiş izleyen Kostas Mitroğlu Fatih Terim'in elinde mutlaka yukarılara çıkacak ve takıma faydalı olacaktır. Hele hele Terim bu ikiliyi yanyana oynatırsa Galatasaray'a büyük fayda sağlayacaklardır. Bekleyelim ve görelim.

YORUM YAP