Çanakkale Savaşı Türkiye Cumhuriyetinin Önsözüdür

Çanakkale Savaşı Türkiye Cumhuriyetinin Önsözüdür

21.03.2011 11:33:46

ADD Silivri Şube Başkan Vekili İlhan Uygun, “Toprağını işgal edenleri bile kendine hayran bırakan binlerce, on binlerce vatansever kahramanın önünde saygı ile eğiliyoruz. Işıklar içinde yatsınlar” sözleriyle Çanakkale şehitlerini andı.

Çanakkale Şehitleri bugün 96. Yıl dönümünde anılıyor. Konuyla ilgili yazılı bir açıklama yapan ADD Silivri Şube Başkan Vekili İlhan Uygun, Çanakkale Savaşı’nın Türkiye Cumhuriyeti’nin önsözü olduğunu vurguladı.
ADD Silivri Şube Başkan Vekili İlhan Uygun, 18 Mart Çanakkale Şehitlerini Anma Günü vesilesi ile savaşın aynı zamanda kara ve deniz savaşı olduğuna dikkat çekerken 18 Mart 1915’te kazanılanın Çanakkale Deniz Zaferinin olduğunu, 10 Ağustos’ta savaşın yazgısını değiştiren Mustafa Kemal’in, artık Anafartalar kahramanı olduğunu bu nedenledir ki, Çanakkale Şehitlerini Anma Günü, 18 Mart’ta değil 10 Ağustos’ta kutlanması gereken savı paylaştı.
Uygun’un açıklaması aşnen şu şekilde:

ÇANAKKALE  DENİZ VE KARA SAVAŞLARI
“Çanakkale Savaşı iki ayrı mekanda, birincisi Çanakkale Boğazı’nda gerçekleşen Deniz Savaşı, ikincisi Gelibolu Yarımadası’nda gerçekleşen Kara Savaşı’dır.
1.Dünya Savaşı 1914’de başlamış, İngiltere, Fransa, Rusya emperyalist boğazlaşmanın bir yanında; Almanya, İtalya, Avusturya-Macaristan İmparatorluğu diğer yanında yer almış, Osmanlı Devleti de Almanya yanında saf tutmuştu. 1915 başlarında; İngiltere ve Fransa; müttefikleri olan ve zor durumdaki Çarlık Rusya’sına yardımda bulunmak, Çanakkale Boğazı’nı geçerek Osmanlı başkentini ele geçirerek Osmanlı Devleti’ni saf dışı bırakmak ve de böylece savaşı kısa sürede sonlandırmak amaçlarıyla; çoğu sömürgelerinin askerlerinden (ANZAK=Avustralya ve Yeni Zelanda) 16 savaş gemisiyle Çanakkale Boğazı’nı geçmek için Boğazın Ege tarafındaki giriş önlerine geldiler.

Dur Yolcu! Bilmeden
gelip bastığın
Bu toprak, bir devrin
battığı yerdir.
Eğil de kulak ver,
bu sessiz yığın.
Bir vatan kalbinin attığı yerdir.
Necmettin Halil Onaran

Boğaz girişine önceden döşenen mayınlar ve Boğazın her iki yakasına yerleştirilmiş topçuların mukavemeti ile karşılaşan gemilerden Bouvet ve Irresisteble batmış, Agamemnon ve Gaulois zırhlıları ağır hasar almıştı. Amiral Garden yerine Bağlaşık Donanma Komutanlığına atanan J.M.Robeck, Boğazı geçebilmek için 18 Mart 1915’de genel bir saldırıya geçmiş ve kahramanca bir direnişle karşılaşarak 16 gemilik donanmadan yalnızca 6 gemi, az hasarlı kalınca geri çekilmek durumunda kalmıştı.

18 MART 1915’TE ÇANAKKALE DENİZ ZAFERİ KAZANILMIŞTI
Bu noktanın altını bilerek ve dikkat çekmek için çizdik. Evet bu tarih bir zaferdir.Emperyalist güçler, amaçlarına deniz yoluyla ulaşamayacaklarını net olarak anlamışlardır.Ama bu tarih emperyalistlerin ‘’artık işimiz bitti,yenildik,gidiyoruz.’’ dedikleri bir tarih değildir. Asıl savaş, gerçek mücadele bundan sonra kara savaşlarıyla başlayacaktır. Tarih sahnesine büyük önder M.Kemal çıkacaktır.

Ben Çanakkale’den bir yüzbaşı, kefensiz yatmaktayım.
Bütün bölüğümde
kefensiz yatmakta.
Bir kara toprak ki.
Tepeden tırnağa al.
Sesleniyorum, boşuna mı
karıştık yurt içre
Kaldır bizi bayrak eyle
burcuna Ankara’nın
Haydi Mustafa Kemal.
Fazıl Hüsnü Dağlarca

GELİBOLU
KARA SAVAŞLARI (25 Nisan 1915-9 Ocak 1916)

“Türk askerinin savaş ve dövüş hususunda sahip bulunduğu niteliğin önceden fark edilmemiş olması, İngilizler için felaket olmuştur… Türk askerinin ne yaman muharip olduğunu İngilizler kendileriyle dövüştükten sonra acı tecrübeyle anlamışlardır.’’
İngiliz General
Aspinall Oglander

Denizden Boğazı geçemeyip amaçlarına ulaşamayan İngiliz ve Fransızlar, sayıları 70 bini bulan sömürge ve dominyon güçleriyle (Avustralyalı, Yeni Zelandalı (ANZAK), Hintli, Senegalli, Mısırlı) 25 Nisan 1915 ‘te Seddülbahir, Kumkale, Arıburnu mevkilerine çıkarma yapmışlardır.
Sekiz buçuk ay sürecek bu tarihin en kanlı kara savaşlarında her iki taraftan savaşa katılanların sayısı 750 bini buluyordu. 4 Mayıs 1915 tarihine kadar Genel Arıburnu kuvvetlerini kapsayan kumandanlığı sürdüren M.Kemal Paşa, 26 Temmuz’da Conkbayırı’nda düşman saldırılarıyla tehlikeli bir durum oluşmasıyla; Ordu komutanlığını uyarır, önerilerini söyler. Kurmay Başkanının “Çare kalmadı mı?’’ sorusuna “Mevcut kuvvetlerin kumanda altına verilmesinden başka çare kalmamıştır’’ der .’’Çok gelmez mi?’’ sorusuna ‘’Az gelir’’ der.

İŞTE! ÇANAKKALE KARA SAVAŞLARININ DÖNÜM NOKTASI BURASIDIR

“Sorumluluktan korkan kumandanların hiçbir zaman gereken kararı veremediklerini, bunun sonucunda ise acı felaketler ortaya çıktığını bizzat ben de değişik zamanlarda görmüşümdür.’’
Mustafa Kemal 

Bu bir inancın ifadesiydi. Bu topraklar hiçbir zaman istilacılara boyun eğmemiş ve onları affetmemişti.
Burada da aynı şey olacaktı. Yalnızca piyade tüfeği ve süngüsüyle, en son teknolojiye karşı savaşılıyordu. Nisan, Mayıs, Haziran aylarındaki muharebeler çok çetin geçmişti. Ağustos ayı en kanlı muharebelerin geçtiği bir ay oldu. Yalnızca 6-13 Ağustos 1915 tarihleri asında yapılan savaşlarda birliklerimiz 7.510 kişi kayıp vermişti.
10 Ağustos 1915… Conkbayırı savaşları… Mustafa Kemal bu günün sabah saat dört buçuğunda askerlerine:

“Askerler! Karşımızdaki düşmanı mağlup edeceğimize hiç şüphe yoktur. Fakat siz acele etmeyin. Evvela ben ileri gideyim. Siz benim kırbacımla işaret verdiğim zaman hep birden atılırsınız.’’ demiş ve “Düşman, silah kullanmaya vakit bulamadı. Boğaz boğaza kahramanca mücadele sonucunda, ilk hatta bulunan düşman tümüyle imha edildi. (Mustafa Kemal)

“Mustafa Kemal10 Ağustos’ta yalnız İstanbul’un değil bütün bir memleketin işgalini önlemişti, artık ümitleri kalmayan İngilizler iki ay sonra Gelibolu Yarımadası’nı boşaltıp gitmeye mecbur kalıyorlardı.’’ Fahrettin Altay

10 AĞUSTOS’TA SAVAŞIN YAZGISINI DEĞİŞTİREN MUSTAFA KEMAL, ARTIK ANAFARTALAR KAHRAMANIDIR
Bu nedenledir ki, Çanakkale Şehitlerini Anma Günü, 18 Martta değil 10 Ağustos’ta kutlanmalıdır.

SAVAŞIN SONUÇLARI
1.1.Dünya Savaşı uzadı.
2.Yardım alamayan Çarlık Rusya’sında 1917’de devrim oldu ve Rusya savaştan çekildi.
3.Osmanlı Devleti’nin ömrü uzadı.
4.Osmanlı ordusunun Balkan Savaşlarıyla sarsılan güveni yeniden oluştu.
5.Ezilen uluslara, sömürgeci uluslar karşısında cesaret verildi, örnek olundu.
6.Rusya’daki rejim değişikliği, savaştan çekilmesi Osmanlı Ordusunun önemli bir cephesini eksiltmiş, dahası ulusal kurtuluş ve bağımsızlık mücadelesinde bunun faydası olduğu gibi, Sovyetlerden destek ve yardım, dostluk sağlanmıştır.
7.Türk askerinin vatan toprakları için gösterdiği fedakarlıkların yanında acımasız savaş koşullarının içinde insani yanlarının da sergilenmesine vesile olmuştur.
8.Ulusal bağımsızlık savaşımızın önsözü olmuş, Mustafa Kemal gibi bir dahiyi Türk ulusuna kazandırmıştır.
9.Emperyalizme ilk ders Çanakkale Destanı ile verilmiş ve Çanakkale’nin geçilmezliği kanıtlanmıştır.
10.Çanakkale Savaşları Türkler açısından bir vatan savunması savaşlarıdır. Emperyalizmin acımasız saldırganlığı, vatan savunması yapanlar karşısındaki çaresizliği görülmüştür.
252 bin insanın ölümüne neden olan Çanakkale Savaşları “haksız savaştır’’. Emperyalist amaçların mazlumlara saldırısıdır ve mazlumların her türlü yokluğa rağmen inanılmaz bir vatan savunmasıdır. Bu haksızlığa rağmen savaş sonunda Mustafa Kemal Paşa’nın ölen yabancı askerler için söyledikleri tarihte örnek alınması gereken kin gütmeme ve mazlumların kardeşliği açısından önem taşır.

“Bu memleketin toprakları üstünde kanlarını döken kahramanlar! Burada bir dost vatanın toprağındasınız. Huzur ve sükun içinde uyuyunuz. Sizler Mehmetçiklerle yan yana, koyun koyunasınız. Uzak diyarlardan evlatlarını harbe gönderen analar! Gözyaşlarınızı dindiriniz. Evlatlarınız, bizim bağrımızdadır. Huzur içindedirler ve huzur içinde rahat rahat uyuyacaklardır. Onlar, bu toprakta canlarını verdikten sonra artık bizim evlatlarımız olmuşlardır.’’
Gazi Mustafa Kemal
Atatürk-1934

ÇANAKKALE SAVAŞI TÜRKİYE CUMHURİYETİ’NİN ÖNSÖZÜDÜR
19. Tümen ile Komutanı Yarbay Mustafa Kemal’in, 57. Alay ile Komutanı Albay Avni’nin, 27.Alay ile Komutanı Yarbay Mehmet Şefik’in, 36. Alay ile Komutanı Yarbay Cemil’in, Seddülbahir’in yaralı aslanı Binbaşı Mahmut Sabri’nin, Binbaşı Halis’in, Teğmen Halit ve Mucip’in, Yedek subay şehit Ethem’in, Ezineli Yahya Çavuş’un, Bigalı Mehmet Çavuş’un toprağını işgal edenleri bile kendine hayran bırakan binlerce, on binlerce vatansever kahramanın önünde saygı ile eğiliyoruz. Işıklar içinde yatsınlar.”

Haberi 18 Mart 2011 tarihli Hürhaber Gazetesi'nde

YORUM YAP