Bulutsuz: Mücadeleyi tercih ettim

Bulutsuz: Mücadeleyi tercih ettim

9.10.2019 10:36:02

Yaklaşık 30 yıl önce arkadaşlarının davetiyle başladıkları Tem Teknik Elektrik Malzemeleri Sanayi ve Ticaret Anonim Şirketi serüvenini mücadeleyi seçerek günümüze kadar taşıdığını paylaşan Yönetim Kurulu Başkanı Doğu Bulutsuz, 28 ülkeye ihracat yapan bir üretici olarak tüketicilere ‘kaliteyi seçmelerini' önerdi.

Tem Teknik Elektrik Malzemeleri Sanayi ve Ticaret Anonim Şirketi Yönetim Kurulu Başkanı Doğu Bulutsuz İş Dünyası'nda Turhan Alyakut'un konuğu oldu.
Doğu Bulutsuz, programa Küpe FM'in 25. kuruluş yıldönümü dolayısıyla ekibinin başarısını tebrik ederek, dinleyicilerine de sevgi ve saygılarını ileterek başladı ve sözlerini şöyle sürdürdü: “ “İş Dünyası” çok güzel bir program. Sanayicinin sesini duyurun, halkla arasında köprü görevi yapan bu güzel program için sizleri tebrik ediyorum. Radyonuzun yeni logosu inşallah sizlere şevk verecek, şans getirecek, çalışmalarınızı daha da yüceltecektir diye düşünüyorum. Bu programın bana rastlamış olması ayrı bir gurur. Başarılar diliyorum.”
İş Dünyası programı şu şekilde devam etti:

“SANAYİ OLDUKÇA YOĞUN, SABIR, MÜCADELE İSTEYEN BİR ŞEY”
Turhan Alyakut: Küpe FM Adına çok teşekkür ediyorum. Üretim yaptığınız sektör, teknoloji var oldukça, varlığını sürdürecek. Teknoloji ile birebir ilişkisi olan bir sektörde üretim yapıyorsunuz. Bize biraz Tem Teknik Elektrik Malzemelerinden söz eder misiniz? Ne zaman kuruldu? Nerede üretim yapıyor, kaç kişi istihdam ediyorsunuz?
Doğu Bulutsuz: Firmamız 1989 yılında kuruldu. 30 seneyi devirmek üzereyiz. Ayrı bir firmayken mesleğim gereği elektrik konusunda çalışan, tesisat taahhüt yapan, fabrikaların kuruluşlarında gayret veren birisiydim. Dört arkadaş, ki onlar yol almışlardı, geldiler ‘gel birlikte bir firma kuralım, bir yola çıkalım' dediler. Çıktık. Nasıl olur? Ben imalatçı değilim, sanayiyi bilmem derken, kuruculardan bir baktım biri plastik sektöründe baskı yapıyor, diğeri kalıpçı, diğeri finansman, diğeri satıcı, ayaklar güzel kurulmuş bu iş yürür dedim ve katıldım. Üretime başladık. Gördüm ki sanayi oldukça yoğun ve mücadele isteyen bir şey. Yeni ürünler grubu tasarlamak zorundasınız. Tasarımı, baskısı, imalatı, montajı, piyasada saygın hale getirilmesi, satılması, tahsilatı gibi bir dizi sorun var. Bu sorunlarla boğuşmak zorundasınız. Bu yolda yürürken tökezleyip düşebilirsiniz ki bütün sanayicilerimizin yaşadıkları olaylar bunlar. Kalkmayı öğrenmelisiniz. Tekrar yürümelisiniz. Bu zaman ve sabır istiyor.

“MÜCADELEYİ TERCİH ETTİM”
Ortalarımız çok fazla dayanamadılar. Bense mücadeleye devam ettim ve bugün geldiğimiz noktada 75 kişiyle çalışıyoruz. Dört ayrı branşta yaklaşık 350 ürünümüz var. Bu ürünlerimizle piyasada kendimizi kabul ettirdik. ‘Tem markası alınır, kalitelidir' imajını verdik. Bu çok önemliydi, sabırla oldu.

“GÖREVLERİ DEVREDEREK KENARA ÇEKİLMENİN BAŞARISINI YAŞAMAK İSTİYORUM”
Bugün firmamız bir aile şirketi olarak devam ediyor. Kızım ve oğlum firmamıza destek verdiler. Çalışmalarımızı yürütüyor, görevleri devralıyorlar. Ben de görevleri devir ederek kenara çekilmenin başarısı yaşamak istiyorum. İsteyerek geldiler, mesleğimize istemeyerek bir özenme olmuş olabilir. Oğlum Makine Mühendisi, kızım Endüstri Mühendisidir. Mutlu olduklarını söylüyorlar.

“ELEKTRİK, SEKTÖRLERİN TEMELİDİR”
Dediğiniz gibi elektrik, sektörlerin içerisinde temeldir. Bugün sektörlere şöyle tepeden bakarsak; tarım, gıda, sağlık, eğitim v.s. elektrik olmazsa hiçbiri çalışamaz. Elektriğin içinde de birçok alt sektörler var; aydınlatma, elektronik. Bu giderek artacak. Ayrı sektörlerdeki insanların da bir araya gelip organize olup daha başarılı işlere yönelmeleri gerekecek. Bu yapılıyor. Elektrik böyle bir sektör. Biz bu sektörün alçak gerilim kısmındayız. Alçak gerilime yönelik ürünler; fişler ve prizler üretiyoruz. Fiş ve priz bütün cihazların şebekeye bağlantısını sağlayan bir bağlantı elemanıdır. Çok kıymetli cihazımız var. Bunları şebekeye bağlarken özenli cihazlar seçmelisiniz. Cihazınız pahalı, ama bunları ucuz fişe ve prize takarken çok dikkatli olunmalı. Ucuz fişler ve prizler cihazınızı bozabilir. Dolayısıyla kalite çok önemli.

“ÇİN GERÇEĞİNİ KABUL EDİP ONUNLA BİRLİKTE YÜRÜMELİYİZ”
Turhan Alyakut: Sizin ürünlerinizde Çin faktörü nasıl devreye giriyor?
Doğu Bulutsuz: Çin büyük ve güçlü bir üretici, onu kabul etmek zorundayız. Her çeşit mal üretiyor. Fiyatı çok uygun ürünler yapabiliyor, ama biz de artık güçlü üreticileriz. Çin hakikaten bizim bir rakibimiz oldu. Hem kalitede hem fiyatta rakip oldu. Çin'e rakip olmak güzel bir şey. Çin gerçeğini kabul edip onunla birlikte yol almak zorundayız. Üretim yaparken, Çin nasıl yapmış, kaça mal etmiş gibi konuları gündemimizde tutuyoruz. Çin bizim büyük rakibimiz, ona ne kadar yakın olsak o kadar iyi. Hani derler ya “Dostuna yakın ol, düşmanına daha da yakın ol.” Bu böyle bir şey.

“TÜKETİCİ SADECE KALİTEYİ SEÇSİN”
Tabi kötü üründen kaçmak lazım. Kaliteden ödün vermiyoruz. Avrupa'da tüm Türk ürünleri daha fazla rağbet görür oldu. Çin'i tercih etmemeye gayret ediyorlar. Bu sanırım onların maliyetlerinin yükseldiğinden ve bizim kalitemizin oturduğundan kaynaklanıyor. Tüketiciler sadece kaliteyi seçsin.

“BÜTÜN SEKTÖRLER BİZİM ÜRÜNLERİMİZİ KULLANIYOR”
Turhan Alyakut: Elektrik sektörünün çok net bir çerçevesi yok. Bu sizin işlerinizi etkiliyor mu?
Doğu Bulutsuz: Hayır, ben eksiklik yaşamadım. Sanayinin temel ürünleri her zaman kabul gördü, istendi ve arandı. Bütün dünyada da isteniyor. Bugün her tarafına ulaşabiliyoruz. Satışlarımız yaklaşık 28 ülkeye ulaştı. Bu güzel bir şey, dolayısıyla bir sıkıntı hissetmiyoruz. Diğer bütün sektörler bizim ürünlerimizi arzu ediyor ve kullanıyorlar. İşimizi iyi ve doğru yaptığımız için bu bize yetiyor.

“BU, SANAYİLEŞMENİN GETİRDİĞİ BİR SÜREÇTİR”
Turhan Alyakut: Yurt dışında farklı farklı prizler kullanılıyor, bunun sebebi nedir? Şarj cihazlarında olduğu gibi tek tip yapamıyor muyuz?
Doğu Bulutsuz: Şarj cihazları yeni ürünler. İletişimin yoğun olduğu, dünyanın küçüldüğü bir dönemde çıkan ürünler bunlar. Halbuki fiş, priz konusu çok eski. Sanayinin başlangıcıyla var olan bir üretimdir. Sanayileşme sürecindeki insanlar kendi çözümlerini bulma gayreti içerisinde oldular. Amerikalı başka, İngiliz başka priz üretti, çünkü iletişim bugünkü gibi güçlü değildi. Herkesin yaptığı priz, kendi ülkesinde yaygınlaştı ve kabul gördü. Bu güne gelindiğinde onlar kendi ülkelerinde ürettikleri kendi prizleri kullanıyorlar ve onlara gelen yabancılar bu sıkıntıyı çekiyor. Bu sanayileşmenin getirdiği bir süreçtir. Türkiye'nin farklı bir fiş prizi yok. Alman standardını kullanıyor. Bir taraftan üzülüyorum. Demek ki biz sanayileşmeden geç kalmışız gibi bir sonuç çıkıyor. Biz ayak uydurmaya çalışıyoruz. Bugün bizim üretimimizde altı çeşit ülkenin prizi, on tane de dışarıdan temin ettiğimiz ülkelerin prizleri var. Yurt dışına satış yaptığımız zaman örneğin İngiliz prizi isteniyor. Biz de bu hizmetleri veriyoruz.

“HAMMADDELERİN TÜRKİYE'DE YAPILAMAMASI ÇOK ACI”
Turhan Alyakut: Ham madde ihtiyacınızı nereden karşılıyorsunuz?
Doğu Bulutsuz: Bu büyük bir dert. Hammaddemizin tamamı yurt dışından geliyor. Ülkemiz kabul görmüş, ithalatçılar taleplerimizi karşılıyor ve uygun fiyatlara alıyoruz. Türkiye'de rekabet güçlü. Tabi bu bizi üzüyor. Kendimiz neden üretemiyoruz? Uluslararası kriz çıktığından ‘ne yapacağımız' sorusu bizim için büyük bir tedirginlik yaratıyor. Maalesef yapılmamış. Plastik sektöründe ana hammaddeler maalesef Türkiye'de yapılamıyor. Yapılmasa da yetmese yine güzel olacak, ama hiç yapılmaması çok acı. Son günlerdeki gelişmeler artık bu konuda yatırım yapacak insanları ortaya çıkarmaya başladı. Devletin de bu konuda destekleri var. Tahminime göre 3-5 senede bu sorunu çözme yoluna girecekler.

Turhan Alyakut: Ürünleriniz, Geri Dönüşümde kullanılabilir mi?
Doğu Bulutsuz: Evet, kullanılabiliyor. Kendi ürünlerimizi ilk arızalarında geri dönüştürebiliyoruz. İkinci arızalarında başkaları alıp kullanabiliyor.

“HOBİ OLARAK BAŞLADIK VE HOBİ OLARAK DEVAM EDİYORUZ”
Turhan Alyakut: Butik Şarapçılık sektöründe de varsınız. Nasıl başladınız?
Doğu Bulutsuz: Hobi olarak başladım ve öyle devam ediyor. Tekirdağ Şarkköy ilçesinin Uçmakdere köyünde butik bir işletmemiz var. Şarap üretiyoruz. Son yıllarda ülkemizde şarapçılıkta güzel gelişmeler var. İyi şarap üretmek isteyen meraklı insanlar söz konusu. Kar bir kenarda ama iyi yapmak zorundayız. Lezzetli ürünlerimiz olmasına karşın tanıtım eksikliğimiz var. Yasalar bizi biraz baskı altında tutuyor, fakat yaptığımız iş güzel. Renginar SALİ

YORUM YAP