
Dr. Fethi Bozçalı, 14 Mart Tıp Bayramı töreninde yaptığı konuşmada sağlığın sadece fiziksel iyilik haliyle sınırlı olmadığını, ruhsal ve sosyal boyutlarının da en az fiziksel sağlık kadar önemli olduğunu vurguladı.
Silivri'de 14 Mart Tıp Bayramı, İstanbul Tabipler Birliği Silivri Temsilciliği tarafından Atatürk Anıtı'nda düzenlenen törenle kutlandı. Yoğun katılımın olduğu programda, sağlık çalışanlarının yaşadığı sorunlar ve çözüm önerileri gündeme getirildi. Törende konuşan İstanbul Tabipler Birliği Silivri Temsilcisi Dr. Fethi Bozçalı, sağlık alanında yaşanan sıkıntılara dikkat çekerek önemli mesajlar verdi.
Bozçalı, konuşmasına Silivri Belediye Başkanı Bora Balcıoğlu'na ve tüm katılımcılara teşekkür ederek başladı. “Sayın Belediye Başkanımız, halkımızın teveccühüyle seçilen belediye başkanımız ve değerli meslektaşlarım, sizlerle birlikte olmaktan büyük onur duyuyorum” diyerek, sağlık çalışanlarına her zaman destek olan yerel yönetimlere minnettarlığını dile getirdi.
“SAĞLIK SADECE FİZİKSEL DEĞİL, SOSYAL VE RUHSAL İYİLİK HALİDİR”
Törende kürsüye davet edilen Dr. Fethi Bozçalı, konuşmasına katılımcıları selamlayarak başladı. Bozçalı, sağlık kavramının sadece fiziksel iyilik hali olarak değerlendirilmemesi gerektiğini vurgulayarak, “Dünya Sağlık Örgütü'ne göre sağlık; fiziksel, ruhsal ve sosyal iyilik halidir. Ancak biz genellikle fiziksel sağlığa odaklanıyoruz. Oysa ki sosyal ve ruhsal sağlık da en az fiziksel sağlık kadar önemlidir” dedi.
DEPREM VE KENTSEL DÖNÜŞÜM UYARISI
Konuşmasında deprem gerçeğine de dikkat çeken Bozçalı, Silivri'nin deprem açısından büyük risk taşıyan bir bölge olduğunu belirtti. “Deprem öldürmez, bina öldürür” diyen Bozçalı, yetkililere çağrıda bulunarak kentsel dönüşüm projelerinin hızlandırılması gerektiğini ifade etti. “6 Şubat Kahramanmaraş depreminin ardından Türk Tabipler Birliği olarak kapsamlı bir rapor hazırladık. Gördük ki, afet sonrası süreç hala içler acısı durumda. İstanbul'da olası bir büyük deprem, yıllarca sürecek bir yıkım getirebilir” diyerek otoriteleri uyardı.
“SAĞLIKTA TİCARET ÖLÜM GETİRİR”
Sağlık sisteminde yaşanan özelleştirme ve ticari kaygılar konusunda da önemli açıklamalar yapan Bozçalı, “Sağlık, parayla alınıp satılan bir hizmet değildir. Ticari kaygılar, hastaların hayatını riske atıyor. Hastanelerde ciro baskısı altında çalışan sağlık personelimiz büyük bir tehdit altında. Özel hastanelerde hekimler ciro baskısı nedeniyle sürekli işsizlik riskiyle karşı karşıya kalıyor” ifadelerini kullandı.
Bozçalı ayrıca, sağlık sektöründe yaşanan bazı skandallara da değinerek, “Bölgemizde yeni doğan bebeklerin ölümüyle ilgili skandal bir çeteyi öğrendik. Çocuklarımızın hayatı üzerinden kazanç sağlayan bu yapıları lanetliyoruz” dedi.
“HALKIN YETERLİ VE DENGELİ BESLENMEYE ERİŞİMİ SAĞLANMALI”
Ekonomik krizin sağlık üzerindeki etkilerine de değinen Dr. Fethi Bozçalı, özellikle halkın yeterli ve dengeli beslenme konusunda ciddi sıkıntılar yaşadığını vurguladı. “Yoksulluk giderek derinleşiyor. İnsanlar sağlıklı ve dengeli beslenemiyor. Çocuklarımız, kadınlarımız, yaşlılarımız yeterli gıdaya erişemiyor. Sağlıklı bireyler yetiştirmek istiyorsak, öncelikle bu temel ihtiyaçları karşılamamız gerekir” dedi.
Özellikle vergiler konusuna da değinen Bozçalı, “Bugün dolaylı vergiler %60-70'lere ulaşmış durumda. Ücretli çalışanlardan yüksek oranlarda vergi kesiliyor. Bu adaletsizlik giderilmeden halk sağlığının korunması mümkün değildir” ifadelerini kullandı.
AİLE HEKİMLİĞİ VE SAĞLIKTA GÜVENCESİZLİK
Aile hekimliği uygulamalarındaki sıkıntılara da dikkat çeken Bozçalı, Sağlık Bakanlığı'nın yeni düzenlemelerinin hekimlerin işini zorlaştırdığını belirtti. “Yeni yönetmelikler nedeniyle basit bir mide ilacı ya da ağrı kesici bile yazamaz hale geldik. Eğer yazarsak, hakkımızda kesinti uygulanıyor ve ceza veriliyor. Bu kabul edilemez” diyerek tepkisini dile getirdi.
Bozçalı, performansa dayalı çalışma sisteminin de hekimleri güvencesiz hale getirdiğini belirterek, sağlık çalışanlarının şiddete maruz kalmaya devam ettiğini söyledi. “Biz halk sağlığı için mücadele eden insanlarız, ancak kendi haklarımız için de mücadele etmek zorundayız” diyerek sağlık alanındaki iş güvencesizliğine dikkat çekti.
TIP BAYRAMINDA GREV VE EYLEM KARARI
Konuşmasında sağlık çalışanlarının sorunlarına karşı mücadelelerini sürdüreceklerini belirten Bozçalı, 14 Mart Tıp Bayramı'nda ülke çapında bir günlük iş bırakma eylemi gerçekleştirdiklerini söyledi. “Biz bu sistemi düzeltmek için grev yapmak zorunda kalıyoruz. Halk sağlığı için, sağlık çalışanlarının hakları için mücadele etmeye devam edeceğiz” dedi.
EMEKLİ HEKİMLERİN GEÇİM SIKINTISI
Emekli hekimlerin yaşadığı ekonomik sıkıntılara da dikkat çeken Bozçalı, “Bugün emekli hekim arkadaşlarımız bir huzurevinde kalabilecek kadar bile maaş alamıyor. Bu kabul edilemez bir durum. Yoksulluk sınırı 70 bin TL'ye dayanmışken, emekli bir hekimin 20-40 bin TL maaşla geçinmesi mümkün değil” diyerek sağlık çalışanlarının ekonomik durumuna yönelik çözümler üretilmesi gerektiğini vurguladı.
“MÜCADELEMİZİ SÜRDÜRECEĞİZ”
Konuşmasını tamamlamadan önce sağlık sisteminde yaşanan sorunlara dikkat çekmeye devam edeceklerini ifade eden Bozçalı, “Bizler halkın sağlığı ve sağlık çalışanlarının hakları için mücadeleye devam edeceğiz. Sorunları dile getirmekten asla vazgeçmeyeceğiz” diyerek sözlerini noktaladı.
14 Mart Tıp Bayramı kapsamında düzenlenen etkinlik, hekimlerin ve sağlık çalışanlarının yaşadığı sorunlara dikkat çekilmesi açısından büyük önem taşıdı. Programın sonunda sağlık çalışanları, toplum sağlığına katkı sunmaya devam edeceklerini ve haklarını savunmak için birlik içinde mücadele edeceklerini vurguladılar.
Sevginar SALİ