Silivri Sanayici ve İş Adamları Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Hakan Kocabaş, KÜPE FM'de katıldığı programda yerel ve ulusal gündemi değerlendirirken, “Dünyanın da sanayi ve tarımla büyüyebileceğini, insanların refaha ulaşabileceğini düşündüğüm için Belediye Başkanımızın bu konuda olan sanayiye yakınlığının biraz mesafeli olduğunu görmekten üzüntü duyuyorum” şeklinde konuştu.
.jpg)
Silivri Sanayici ve İş Adamları Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Hakan Kocabaş, KÜPE FM'de Turhan Alyakut'un sunduğu Sabah Haberlerinin konuğu oldu.
Alyakut, Kocabaş'ın Silivri SİAD Yönetim Kurulu Başkanlığındaki 3. dönemini tebrik ederek, ülkemiz gündemi, üretici ve sanayicilerin sorunlarına ilişkin sorularını yöneltti. İkili arasında diyalog şöyle gelişti:
Hakan KOCABAŞ: Arkadaşlarımız genel kurulda bizi yeni dönem için görevlendirdi. Yeni dönem inşallah tüm sanayicilerimize ve Silivri'mize hayırlı olur. Dernek olarak ve Silivri sanayicileri olarak büyük düşünüyoruz, daha güzel işlere nasıl imza atarız diye düşünüyoruz. Hedefler çok önemli. Bizim hedefimiz iyi ve büyük düşünmek, Silivri SİAD'ı daha iyi konuma getirmek.
“SAYIMIZ YENİ DÖNEMDE DAHA DA ARTACAK”
Turhan ALYAKUT: Silivri SİAD'ın son olarak kaç üyesi var?
Hakan KOCABAŞ: En son 145 üyenin üzerine çıktık. Bu dönemde daha da artacağını düşünüyoruz. Yeni kanla birlikte yeni yönetim anlayışımız var. Pandeminin azalmasıyla üstümüzdeki külleri biraz daha atmış durumdayız.
“SAYIMIZI ARTTIRMAK KONUSUNDA YÜZDE 20'LERDE BİR HEDEFİMİZ VAR”
Turhan ALYAKUT: Derneğe yeni üyeler geliyor. Yeni kurulan şirketlerin oranı nedir? Daha önce faaliyette olup SİAD'a sonradan mı katıldı?
Hakan KOCABAŞ: Silivri'de hala sanayi büyüyor. Büyümesiyle birlikte çok iyi firmalar da Silivri ekonomisine katkı sunuyor. Sayımızı arttırmak konusunda yüzde 20'lerde bir hedefimiz var. Yerleşik, Silivri'ye uyum sağlamış üyelerimiz olsun istiyoruz. Hem de Silivri'ye yeni gelen sanayicileri derneğimize katmak istiyoruz.
“SİLİVRİ, HEM TARIMIN, HEM SANAYİNİN GELİŞTİĞİ BİR ŞEHİR”
Turhan ALYAKUT: Silivri, sanayi ve tarım açısından bölgenin ve Türkiye'nin önemli lokasyonlarından bir tanesi. Sanayi dediğimiz zaman çeşitli sebeplerle; çevre kaygısıyla, tarım arazilerinin azalması gibi etkilerle sanayiye sıcak bakmayan ve eleştiren bir kesim de var. Silivri, bir tarım şehri mi, sanayi şehri mi?
“SANAYİYİ ÖTELEYEN KAYBEDER”
Hakan KOCABAŞ: Biz tarıma da çok büyük önem veren bir topluluğuz. O yüzden hem tarımın, hem sanayinin geliştiği bir şehir aslında Silivri. Tarım arazilerinin korunması konusunda da hiçbir kaygımız yok, özellikle desteğimiz var. Sanayinin de öteleyici gözle bakılmaması gerektiğini düşünüyoruz. Nitekim halkımız da sanayicinin yanında. Zaman zaman siyasilerden kaşıyıcı bir takım şeyler görüyoruz. Onlar bizi üzüyor. Siyaset de böyle bir şey. Zaman zaman konjenktöre uyuyorlar. Silivri, İstanbul ve Türkiye'nin gelişmesi için ekonominin en önemli damarlarından bir tanesi üretim ve sanayi. Bunu çok iyi bilmek lazım. Sanayinin ötelenmesi 60-70'lerde kaldı. Sanayiyi öteleyen kaybeder.
“OY KAYGISIYLA BİR TAKIM GELİŞMELER YAPILABİLİR”
Turhan ALYAKUT: Genç ve çalışkan Belediye Başkanımız Volkan Yılmaz'ı hep tarımla ilgili bir takım faaliyetlerde ön planda görüyorum. Çiftçiye fide, yem desteği gibi bir takım adımlarda çok fazla görüyoruz. Tarımı desteklediği kadar üretim ve sanayiyi destekleyen hamleleri de var mı?
Hakan KOCABAŞ: Tabi siyaset ayrı bir mekanizma. En önemli şeyi oy kaygısı diye düşünüyorum. Oy kaygısıyla bir takım gelişmeler yapılabilir. Onları gayet normal karşılıyoruz.
“SANAYİYE MESAFELİ OLDUĞUNU GÖRMEKTEN ÜZÜNTÜ DUYUYORUM”
Bizim tarıma, tarımla uğraşana, hayvancıya, köylülerimize çok büyük destek olmamız lazım. Bu yönden yaptığı şeyleri destekliyorum ama sanayi de çok önemli. Dünyanın da sanayi ve tarımla büyüyebileceğini, insanların refaha ulaşabileceğini düşündüğüm için Belediye Başkanımızın bu konuda olan sanayiye yakınlığının biraz mesafeli olduğunu görmekten üzüntü duyuyorum. Bizim kimseyle hasımlığımız yok, saygımız her zaman var. Belediye Başkanımız ve yönetimini bu konuda eksik görüyorum.
“BU DÖNEM BİRAZ SIKINTILI”
Turhan ALYAKUT: Türk parasının dünya paraları karşısındaki değer kaybı ve son dönemde çok fazla ticari ilişkimizin olduğu Rusya ve Ukrayna arasındaki savaş, bölge sanayimizi nasıl etkiliyor?
Hakan KOCABAŞ: Bütün dünyada bir resesyon var. Teknik olarak gerçekleşmiş durumda. Türkiye aslında şu dönemde Çin ile olan Avrupa ve Batı'nın ayrışmasının neticesinde, malzeme imalat ve ihracatta çok fazla ileri gitmesi lazımken fazla talep yok. Bu yüzden Türkiye'nin ekonomisinin çok fazla ilerlemediğini görüyoruz. Rusya-Ukrayna savandı hükümetimiz çok iyi bir politika güdüyor. Bundan bir takım artı kazanımlarımız var. Batı'nın ikiyüzlü tutumu söz konusu oldu. Cumhurbaşkanımızın girişimlerinden sonra tarımda Ukrayna'dan yapılan ihracatla bütün dünyanın gıda endüstrisindeki sıkıntısı bir bakıma giderilecek durumda gözüküyor. O yüzden çok önemsiyoruz.
Evet, Türkiye'nin şansızlığı şu anda Dolar ve Avrodaki yükselişler. Önümüzdeki dönem Türkiye'nin bazı sıkıntıları var. El birliği ile bu dönemi atlatmamız lazım. İşçisiyle, personeliyle, sanayicisiyle, kamusuyla, siyasetiyle hep birlikte olmak lazım. Bu dönem biraz sıkıntılı.
“ÇOK DAHA İYİ OLMAK VE ÇOK DAHA HIZLI GİTMEK ELİMİZDE”
Turhan ALYAKUT: Pandemi döneminde bize konuk olduğunuzda aslında bu sıkıntılı dönemin Türkiye için bir fırsat olabileceğini konuşmuştuk. Çin, Avrupa pazarı için çok uzak bir bölge. Oradan temin edilen hammaddelerin Türkiye'ye gelmesi zaman alıyor. Bölgemiz sanayi bölgelerinden zaman zaman ihracat şu kadar arttı diye haberler geliyor. Pandemide konuştuğumuz bu fırsatları Türkiye değerlendirebildi mi?
Hakan KOCABAŞ: Evet, değerlendirmeye çalışıyor ama işte dediğim gibi dünyada bir resesyon var. Bu resesyonda da insanların sıkıntıları var. Avrupa Birliği'nde de çok büyük sıkıntı var. Onun için ben Türkiye'nin yeteri kadar değil ama değerlendirdiğini düşünüyorum. Türk sanayicisi çok dinamik. Bu konuda iyi olduğumuzu düşünüyorum. Çok daha iyi olmak, çok daha hızlı gitmek elimizde. İnşallah önümüzdeki günlerde daha iyi olacağız.
“SORUNLAR NE KADAR ÇÖZÜME ULAŞIYOR O BİRAZ SORU İŞARETİ”
Turhan ALYAKUT: Dertlerinizi anlatabileceğiniz yetkililere daha kolay ulaşmanız gerekiyor. Bu konuda bir sorun yaşıyor musunuz?
Hakan KOCABAŞ: Sivil toplum kuruluşların en önemli özelliği, topluca elde edilmiş sorunların üst mercilere iletilmesi. Bu konuda hiçbir sıkıntı yaşamıyoruz. Hükümet kanadında da, bakanlıklar seviyesinde de çok iyi ilgileniliyor ama bunlar ne kadar çözüme ulaşıyor o biraz soru işareti. Şu anda Türkiye'nin ve sanayicilerin en önemli sorunu: finans sorunu.
“MERKEZ BANKASI BAŞKANININ KONUŞMASINI ÇOK YADIRGADIM”
Mesela geçenlerde İstanbul Sanayi Odası'nda Merkez Bankası Başkanımızın çok talihsiz bir konuşması oldu. Ben mesela o toplantıda olsaydım gerçekten de Merkez Bankası Başkanına gerekli şeyleri söylemeyi arzu ederdim. Merkez Bankası veya hükümetin bu tip konularda bence yapılacakları yapması, ondan sonra karşı tarafı eleştirmesi gerekir. Başkanın konuşmasını kesinlikle çok yadırgadım. Türkiye'nin sanayisine yön veren İstanbul Sanayi Odası gibi büyük bir toplum örgütünün yöneticileriyle konuşuyorsunuz ve bu konuda “Evet, ben size nasıl yardım edebilirim” anlayışı olması gerekirken amiyane tabirle bozuk çalma gibi bir şey hissettim. Tabi sanayicinin bu konuda üzüldüğünü de söylemiş olayım.
Turhan ALYAKUT: Yoğun temponuzdan bize vakit ayırdığınız için çok teşekkür ederim.
Hakan KOCABAŞ: Yeni yönetimimizle yeni anlayışla ekonomiye neler katabiliriz diye uğraşıyoruz. Özellikle yeni strateji grupları oluşturduk. Bu gruplarımız ve komisyonlarımız önümüzdeki günlerde çalışmaya başlayacaklar. Geleceğimiz adına uzun perspektifli bir bakış açısıyla yol alıyoruz. İnşallah her şeyin daha güzel olacağını düşünüyorum. Ülkemiz her şeyin güzeline layık. Ülkemize sahip çıkmamız lazım. Davet ettiğiniz için teşekkür ediyorum.
Sevginar SALİ
