Sanayiye E-5’ten giriş talebi

Sanayiye E-5’ten giriş talebi

25.06.2013 10:42:09

Hürhaber Gazetesi İmtiyaz Sahibi İlhan Uygun, Silivri sanayi esnafıyla bir araya gelerek sorunlarına ayna tutmaya devam ediyor. E-5’ten sanayi içerisine girişleri olmamasından yakınan esnaflar konuyla ilgili yetkililerin adım atmalarını istediler. Ayrıca sanayi içerisinde bulunan tüp ve kimyasal alanda hizmet veren işletmelerin sanayi içinde korkuya neden olduğu vurgusu yapan esnaf, bu tür işletmelerin yerleşime uzak alanda konuşlanması gerektiğini söyledi. İş sağlığı ve güvenliği yasasıyla ilgili de tam bilgi sahibi olmayan sanayi esnafı sorunları şu ifadelerle anlattı:

"ORMAN VE TARIM SANAYİSİ GELİŞMELİ”
Tayfun Türkyılmaz: Küçük Kılıçlılıyım, orada orman ve tarım sanayisinin gelişmesini istiyorum.

"AK PARTİLİLER KÜÇÜK ALTIN DAĞITARAK OY TOPLUYOR”
Selami Dinç: Büyük Kılıçlılıyım. Bizim muhtarımız köye yabancıları sokuyor, biz köy halkı olarak istemiyoruz. Bizim köyde yabancı geliyor, köylünün yerini alıyor. Çünkü yabancı daha fazla para veriyor. Sonra aldığı yeri güzel bir şekilde değerlendiriyor. Köylü toprağını kendi işleyeceğine başkasına veriyor. Bizim köy halkı ve muhtarımız dahil herkes yabancılar üzerinden çok güzel siyaset yapıyor. Ben köyde küçük altın dağıtarak oy toplayan Ak Partili arkadaşlar biliyorum.

"SANAYİ DEĞİL, DEPO”
Mustafa Çetin: Sanayinin şuanda ekonomik durumu çok bozuk. İnsanlar kredi kartıyla yaşıyorlar, plastik karta yapışmış vaziyetteler. Kredi kartını kullanmasını bilmiyorlar. Bir araba alırken sadece arabanın şekline şemaline ve ne kadar hız yapacağına bakıyoruz. Ekonomisine hiç bakmıyoruz. Sanayimiz şuanda sanayiden çok depolama faaliyetleri gösteren bir sanayi oldu ve buna izin verildi. Taşkınlar mesela 3 tane dükkan almışlar, 20 tane arabaları var. Dükkan başına iki araba çekebiliyorlar sanayiye. Caminin arkası otopark oldu onlar için, tüp arabası orada büyük bir tehlike. Burada bakın üç dükkan bomboş hepsi depo bunların. Yukarıda kimyasalcılar var bütün gün gaz salıyorlar sanayinin içine. Zabıta geldi baktı zararlı değilmiş. Nereden anladın? Neyle ölçtün de zararlı olmadığını anladın bunun? Sanayide ilgisiz alakasız çok iş yeri var. Burası küçük sanayi sitesi ama burası İstanbul’un ayak üstü deposu oldu. Onların için de çok iyi. Neden derseniz; böyle bir site İkitelli’de veya başka bir sanayi sitesinde olsa kamyonu yükleyip de E-5’e çıkması 4-5 saat sürecek. Yakacağı mazotu tahmin edin. Bu adamlar buraya bin 500 lira kira verseler ne olacak. Üst taraflar da aynı marangozhane olarak düzenlenmiş, şimdi mermerci, kütükçü gelmiş. Yani sanayinin sanayi içine bir faydası yok. En büyük sıkıntı buradan başlıyor. Ayrıca üyelerimizin hepsi yaşlandığı için buna karşı gelemiyorlar, aktif değiller. Aşağıdan 40 yaşında gelen vatandaş şuanda 53 yaşında. Çoğu dükkanını kapattı, kapattığı için de hiç ilgilenmiyor. Yeter ki benim kiram gelsin diyor.

"BÜYÜK ARAÇLARDAN SORUN YAŞIYORUZ”
Yılmaz Özmen: Su kamyonları, otobüsler yollarımızı kapatıyor. Büyük araba olunca müşteriler sokağa girmiyor. Ben buraya geleli yeni oldu, eski olan arkadaşlar konuyla ilgili yetkili kişilere gitmişler.

"İŞ GÜVENLİĞİ YASASI EK KÜLFET OLACAK”
İlhan Şahin: Derdimiz piyasalar, esnaf zor durumda. Ben 34 senelik esnafım gün geçtikçe kötüye gidiyoruz. 10 sene önce daha iyiydik. Büyük fabrikalar bizi eziyor. Ben şimdi Silivri’de küçük bir üretici bayiyim ama büyükler gelip burada bizim ekmeğimizi alıyorlar. Bana burada 2 pencere düşüyor ona bile büyükler giriyor, bunları bile rekabetle alma şansımız olmuyor. TOKİ ve Kiptaş’tan zaten benim iş alacağım yok. Bu açıdan da işimiz gittikçe zorlaşıyor. Ben şuan 3 tane sigortalı işçi çalıştırıyorum, iş olmayınca günden güne ödeme zorluğu çekiyorum. Şimdi bir de İş Güvenliği Yasası çıktı, o da bize bir külfet olacak. Ben zaten işçimi çalıştırıp sigortasını ödüyorum. İkinci bir muhasebe çıkıyor, bunlar da bizi sıkıntıya sokuyor. Küçük esnafın işi zor ben öyle görüyorum. Şu otobüslerinin ceremesini biz çekiyoruz. Yolu kapattıklarında dükkanıma giremiyorum. Esnaf Odasının durumu da ortada. Başkan adayları da yavaş yavaş çıkacaktır. Ben esnaf odasının yönetimindeyim, doğrulara doğru, yanlışlara yanlış demek lazım. Derginin çıkmasında ben fayda görüyorum. Odaya zarar diye bir şey yok. Odaya zararı olmadığı sürece de çıkmasından yanayım. Oradan bize zarar değil, fayda bile geliyor. En azından odanın reklamını yapmış oluyoruz.

"EKONOMİK DURGUNLUK VAR”
Bahri Keser: Sıkıntımız İş güvenliği kanunu 3 kişi çalışıyoruz. Çırak almıyoruz, kesici aletlerle çalışıyoruz dikkatli olmuyorlar. Ekonomik olarak durgunluk var zaten.

"TEK ÇALIŞIYORUM İŞ GÜVENLİĞİNİ TABİ DEĞİLİM”

Hüsamettin Özgider: İş güvenliği yasasının anlatıldığı toplantıya ben katılmadım, zaten tek çalışıyoruz, o yüzden gerek duymadım. Bazen önümüze diğer dükkanların araçları geliyor ama komşuyuz sesimizi çıkarmıyoruz.

"EN BÜYÜK SIKINTIMIZ HIRSIZLIK”
Ömer Taşkın: Benim burada 4 dükkânım var. Otoparkta 4 araç duruyor sabit. 4 dükkâna bir araç hesapladığınızda. Normalde dükkân başı 2 araç hakkımız var. Ama yine de şoförlerime söylüyorum dükkân başı bir araç çektiriyorum. Ben burada Trakya’ya hizmet veriyorum, buradan Çanakkale’ye kadar su yolluyorum. Gün içinde araçlarım geliyor, yükleme yapıyoruz, araçları servise çıkartıyoruz. Arka deponun önünde sağ ve sol komşularımla hiçbir problemim yok. Biz onların önüne çekiyoruz onlar bizim önümüze çekiyorlar. Ama benim burada tek problemim yan taraf. Niye? Ben onun önünü kapıyormuşum. Aslında o da kamyon işi yapıyor. Yeri geliyor benim önüme çekiyor. Bizim sanayide komşuluk ölmüş, bitmiş. Haziran’ın 8’inde toplantı var, biz de çıkacağız, anlatacağız derdimizi. Benim kimseyle sorunum yok. Burada 30 kişi çalıştırıyorum. İş Güvenliği yasasını uygulayacağız, bütün elemanlarım sigortalı. Sanayideki en büyük sıkıntımız hırsızlık. Her gün burada bir esnafın bir şeyi çalınıyor. Geçen ay bir tır aldım parka çektim, sonra tırın etrafında bir tur attım geldim öğlen baktım aracın lastiği stepnesi yok. Öğlen saati lastiği çalmışlar. Ben ne zaman yeni araç alsam sabah lastiği çalınıyor. Kamera sistemi var, izliyoruz, görüyoruz ama yüzleri belli olmuyor. Geçen sene yaz ayında benim buraya hırsız girdi. Soydular bizi, kasamızı çaldılar. 25 bin liramız gitti, sigorta kasanın içindeki canlı parayı amorti etmiyor. Kendi sigorta acenteliğimiz de var ama kendi söküğümüzü dikemedik.

"8 HAZİRAN’DA GENEL KURUL VAR”
Mehmet Emin Yurtsever: Genel kurulumuz olacak, Ramazan Saika ve Ersun Ödemiş var aday olarak. 8 Haziran’da olacak. Beni ikisi de listesine koymuş sağ olsunlar.

"SANAYİ SİTESİNİN ÖNÜ KAPANMAZ, AYIP AYIP”
İlhan Altınkök: Maç tutar gibi adam tutmamamız lazım, vatan millete hizmet verecek kişilerin gelmesi lazım. Benim görüşüm her 5 yılda bir taze kanlar gelmesi lazım. Bizim sanayi yönetimi için de aynı. Parasız başkanlık yapıyoruz, biz sanayi sitesinin kurucularındanız. Bu sefer çevirdiler, ben başkan adayı oldum, sonra yönetim karar almış 5-10 kişi oy birliğiyle maaş bağladılar başkana. Yanlış bu. Küçük esnafız biz, 140 tane üyeyiz kendimiz için çalışmamız lazım. Belediyede de böyle hep Özcan Işıklar, Yılmaz Kandemir vs. Yahu bu işi yapacak çok temiz kişiler var. Gençler var, ille de adamın 50 yaşında olması lazım değil ki belediye başkanı olması için. Üniversite bitiren insanlar var.

Biz yenilikçiyiz, biz yönetime gelince buradaki su istasyonlarını kaldıracağız. Sanayi sanayi olacak. Sanayi dışında olmayan işi yaptırmayacağız burada. Bakanlıktan yönetmelik var. Belediyeyi değerlendirecek olursak, ben Özcan Işıklar’a da söyledim "Türkiye’nin hiçbir yerinde yok sanayi sitesinin önü kapansın.” Bu konuyu Ak Parti İlçe Başkanı Metin Karakaş’a, Ak Parti Milletvekili Tülay Kaynarca’ya, Turan Göksu’ya söyledim. Yok böyle bir şey. Arka tarafta 3. etaptan şikayet edilmiş o yüzden kapatılmış yol. Buraya yol verilebilir hatta mavilere de verilebilir. Maxi gibi bir giriş yapılması lazım. Sanayi sitesinin önü kapanmaz, ayıp ayıp. Buradaki yöneticilerin acizliği bu. Belediyeyi kendi çabalarıyla başarılı buluyorum. Devlet arkasında olmadığı için benden sınırsız limit var onlara. Ben belediyeye iş yaptım 2 sene para almadım. Ak Parti olsaydı bütün arazileri peşkeş çekecekti.
Ben Silivri sanayisine galericilerin gelmesini istiyorum. Sanayi içinde olursa insanların kandırılma insanı olmaz. Ben 40 yıllık ustayım 40 bin liralık araba için kimseye yalan söylemem. Galericiler bu yüzden istemiyorlar, yalanları ortaya çıkacak diye.

"OTURUP GÖBEK BÜYÜTÜYORLAR”
Hasan Deniz: Rot balans işi yapıyoruz, işler genel olarak durgun. Her geçen sene işlerimiz zayıflıyor. Bunun nedeni ise araçların yeni olması. Vatandaşlar araçlarını servislerine götürüyor.
Sanayide tüpçümüz var ve bu rahatsız edici. Sanayi Bakanlığı buna karşıydı birkaç yerde patlamalar olmuştu bunları kaldırmıştı yerleşim alanlarından. Bizim yönetimimiz bu konuyla ilgileniyor mu, ilgilenmiyor mu bilmiyoruz. E-5’ten sanayiye giriş yok ama olması lazım. Bir tane tabela yok ‘sanayiye şuradan gidilir’ diye. En azından Sinekli sapağına konabilir. Silivri Belediyesi çalışmıyor. Parası olmayabilir bizim de yok, biz nasıl borçla harçla dükkanımızı kapatmamak için gayret gösteriyorsak onlar da borcuna borç katarak bu işi yapacak. Ben Boğluca Deresi’nin oradan geçemedim, günlük çalışmadır o, bir kamyon yosun var orada, al temizle. Büyükşehre ait bir yer olabilir ama oradaki insan buradaki derenin kokusunu bilmez arasın anlatsınlar. Ama hiçbir şey yapılmıyor masalarda oturulup göbek büyütülüyor. Ayrıca belediyeden sanayideki arkadaşlara iş eşit dağılmıyor.

"İŞİMİZE BAKIYORUZ”

Tayyar Aşkın: Sanayiyle ilgili bir sıkıntım yok. Sağlık sıhhatimiz yerinde ekmeğimizin peşindeyiz, işimize bakıyoruz.

"SANAYİ TABELASI KONMALI”
Hasan Karpuzoğlu: Oto tamir ve servis işi yapıyorum. Sanayide ufak tefek problemlerimiz var. Yollarımız ve çevre düzenlemeleri gibi. Sanayiye galerinin yapılması da iyi olur. İş potansiyelimiz artar. Belediyenin çalışmalarını da beğeniyorum. Ama E-5 girişinden sanayimize bir yönlendirme olmasını istiyoruz.

"ETRAF BOMBOŞ”
Hasan Kerpiççi: Sanayinin ekonomik durumu ortada, etraf bomboş. İş sağlığı ve güvenliği yasası çıktı, kanun gereği uyacağız.

"KÜÇÜK ESNAF BİTİK DURUMDA”
İlhan Aydemir: İş ortamımız düşük. Giderlerimiz çok ve bunu karşılayacak bir ortam yaratamıyoruz. Küçük esnaf bitik durumda. 1,5-2 senedir esnafla ilgili herhangi bir şey yapılmıyor. Esnaf kendi halinde mücadelesini veriyor ama bu mücadeleler boş. Sonuçta büyüklerin bir desteği olacak ki küçükler ayakta durabilsin. Odayla bir sıkıntımız yok. Oda ilgileniyor ama gücü ne kadar yetebilir? E-5’den sanayiye bir giriş yok, ve bunun sıkıntısını yaşayanlar vatandaşlar. İş güvenliği konusuna gelirsek zaten cahil olmayan hiç kimse yanında çalıştırdığı elemanlarını zor duruma düşürecek bir konuma gelmez. Biz yıllardan beri gereken önlemleri alıyoruz. Ben TSE’li iş yeri işletiyorum, benim bakanlık tarafından yılda bir kere de olsa denetlemem yapılıyor. Bize bundan fazlasına da gerek yok diye düşünüyoruz.

"SANAYİ BİTİYOR”

Yusuf Akgün: İş yok, gider çok, masraflar ağır. İş güvenliği yasası getirdiler, adam zaten çalıştıramıyoruz. Sanayi bitiyor, ben emekli olunca kapatacağım, masrafların altından kalkamıyoruz.
E-5’ten giriş açık olsa daha iyi olur. Çünkü yabancılar arka taraftan girişi bilmiyorlar.

"ALDIĞIMIZ DİPLOMALAR BİR İŞE YARAMIYOR”
Cem Soydaş: Her tarafımız sıkıntı, bahçelerimiz temiz değil, herkes bir köşesini, ortak alanları kapatmış, yollarımız şakur şukur, bu elektrik direklerini diktiler, eştiler bırakıp gittiler. Oda seçimleri olacak, sanayimize en faydalı kim olacaksa o olsun diyorum ben. Bizim çıraklık eğitiminde aldığımız belgelerimizi eğer ortaokul yerine geçseydi, bizim ustalık belgelerimiz de meslek lisesi yerine geçseydi ben inanıyorum ki burada çırak sayısı artacak. Ama bizim aldığımız diplomalar hiçbir işe yaramıyor, sadece duvarda tablo olarak duruyor. Ayrıca dükkanların önüne konana saçaklardan şikayetçiyim, dükkanların önünü hep kapatıyor zaten parası olan yaptırabiliyor onları.

"İŞ YOK, HERKES YATIYOR”
Yücel Arslan: Çok büyük bir sıkıntımız yok. Ben kiracıyım ve yönetim hakkında söz hakkım yok. İş yok herkes yatıyor, ama inşallah iyileşir.
Belediyenin çalışmalarından memnunum bir daha seçim olsa yine oyumu atarım.

"KİMYASALCILARDAN VE TÜPÇÜLERDEN ŞİKAYETÇİYİM”
Selman Ertaş: Karşı tarafımızda kimyasal üretiyorlar onlardan, tüpçüler var dibimizde onlardan şikayetçiyiz. Bunların dışarıda olması lazım.
E-5 girişi için de uğraşıyoruz. Konuyla ilgili Ak Parti İlçe Başkanı Metin Karakaş’la da görüştük yardımcı olacaklarını söylediler. İnşallah bir şey çıkar.
İşlerimiz de çok durgun elini ver kolunu alamıyorsun.

"SANAYİDE TÜPÇÜ İSTEMİYORUZ”
Nazım İpek: Mercedes ve BMW servisiyim. Sanayinin içinde olan kimyasalcılardan ve tüpçüden şikayetçiyim, sanayide böyle şeylerin olmaması gerekiyor.

Esra TATAR

YORUM YAP