Hacı Bektaşi Veli Alevi Kültür Vakfı ve Eğitim Sen dün Uğur Mumcu Meydanı’nda toplanarak yapılacak olan 3. köprüye Yavuz Sultan Selim isminin verilmesini ve Taksim Gezi Parkı’nın topçu kışlasına dönüştürülmesi projesini protesto etti. Silivri Belediye Başkanı Özcan Işıklar, CHP İlçe Başkanı Mümin Tuğlu, ÖDP İlçe Başkanı Osman Muslu, CHP Kadın Kolları Başkanı Nazan Kaçar, CHP ilçe yöneticileri, ÇYDD Silivri Şube Başkanı Mübeccel Çeşmecioğlu ve çok sayıda vatandaş gruba destek verdi. Eğitim Sen üyeleri eylem sonrasında Taksim’e direnişe destek vermeye gitti.
KÖROĞLU: YAVUZ SULTAN SELİM ALEVİLERİ KATLETTİ
"Yavuz Sultan Selim'in" isminin 3. Boğaz köprüsüne verilmesine karşı sloganlar atarak, pankartlar taşıyan grup adına Hacı Bektaşi Veli Kültür Vakfı Başkanı Tamam Köroğlu açıklama yaptı. Köroğlu şunları kaydetti: "Demokrasiden, toplumsal barıştan, eşitlikten ve özgürlükten yana olan tüm kurum, birey, aydın, yazar ve sanatçı dostlara sesleniyoruz. İstanbul’da yapımına başlanan 3. Boğaz Köprüsü AKP’nin yeni Osmanlıcılık politikaları çerçevesinde isimlendirildi. Köprünün ve otoyolun yapımındaki doğa ve çevre katliamı tam da köprüye verilen Yavuz Selim adına uyan bir tutumdur. Ecdadı Yavuz Selim, Şeyhül İslam’ın fetvaları ve Alevileri katletti. Torunları Diyanet İşleri Başkanlığı’nın, müftülerin fetvaları ile doğayı çevreyi katlediyor bu da yetmiyor Alevilerin katili olduğu dünya tarafından bilinen birinin adı iki kıtayı bir birine başlayan köprüye veriliyor. Yazıklar olsun. Bu tutumu utanç verici bir politika olarak görüyoruz ve kınıyoruz. Bu isim derhal değiştirilmeli ve köprüye Hacı Bektaşi Veli adı verilmeli.
"AKP ALEVİLERİ YOK ETME POLİTİKASINA DEVAM EDİYOR”
İnkar, şiddet ve nefret dilini her alanda kullanan AKP yetkilileri ve Başbakan, biz Alevilere karşı sistematik asimilasyon ve yok etme politikasına devam ediyor. Yaklaşık 11 yıldır sürdürülen sistematik politika ile inançsal, kültürel, politik, ekonomik, eğitim yaşamı ve kamusal alanın tamamı AKP’nin Türk\İslamcı politikaları ile kuşatılmıştır. Adeta teokratik bir iktidar örneği dersine devam ediyor, cem evlerimizi yasaklıyor. Ülkeyi rant alanına çeviriyor ve savaş kışkırtıcılığına devam ediyor.
"TÜİK ASİMİLASYONCU ANKET ÇALIŞMASI YAPIYOR”
Hani Başbakan ‘Dersim için gerekiyorsa özür diliyordu?’ İşte Dersim’de mağaralara doldurularak katledilen canlarımızın kemikleri ortalığa saçıldı. Bu kirli tarihe sahip çıkmakla nereye varacağınızı sanıyorsunuz? Kamuoyu ile sadece bir günlük Alevi Halk İhlalleri bilançosuna paylaşalım. TRT Gazeteci Nedim Şener’in ‘Aleviler ne istiyor?’ yazı dizisinin reklamına ‘sakıncalı’ diye yasak koydu. Ankara, Dikmen’de Alevilerin posta kutularına Maraş, Çorum ve Madımak’ı anımsatan katliam ve tehditleri içeren bir bildiri bırakıldı. Yozgat’ta bağlı nüfusunun tamamı Alevi olan TÜİK Bahadın Kasabası’nda "Diyanet İşleri Başkanlığı” talimatları ile "Alan araştırması’ adı altında ırkçı, asimilasyoncu bir anket çalışması yapıyor. İşte AKP’nin Alevi açılımının geldiği nokta budur. AKP ve Başbakan bu ırkçı politikalarla gerginlik ve şiddet politikası yaparken bir yandan da yeni anayasa ve seçimler sürecini kendi politikasınca yönetmiş dizayn etmiş oluyor.
"SESSİZ KALMAYACAĞIZ”
Bu ırkçı, gerici, faşist politikalara karşı sessiz kalmayacağız. Yaşamın her alanında demokratik Alevi hareketlerinin özgürlük ve eşit yurttaşlık mücadelesi yükselerek devam edecek.”
Esra TATAR
