Silivri ile kurduğu gönül bağını her fırsatta dile getiren Yunan gazeteci SteliosHatsukis, mübadil köklerinden aldığı ilhamla iki yaka arasında kültür köprüsü kurulmasını önerdi. ‘Silivri'mizin daha da güzelleşeceğine inanıyorum' diyen Hatsukis, ilçenin sembolik bir yapıya, kültürel etkinliklere ve dostlukları pekiştirecek projelere ihtiyaç duyduğunu vurguladı.
Ortaköy kökenli mübadil bir ailenin torunu olan Yunan gazeteci SteliosHatsukis, Silivri'ye yönelik duygusal ve anlamlı mesajında, iki yaka arasında kültürel ve insani bağların güçlendirilmesine dikkat çekti. Hatsukis, uzun yıllardır sürdürdüğü Silivri ziyaretleri sırasında edindiği gözlemleri ve önerilerini paylaştı.
Hatsukis, bu görüşlerini son bölge ziyaretinde Hürhaber Gazetesi'ne yaptığı ziyarette dile getirdi.
“SİLİVRİ'Yİ HER YIL ZİYARET EDİYORUM”
Hatsukis, Silivri'ye ilk kez 2003 yılında geldiğini belirterek şunları kaydetti:“Silivri'yi ilk ziyaretim 2003 yılındaydı. O tarihten sonra her yıl özellikle 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı döneminde Silivri'ye gelmeyi gelenek haline getirdim. Zaman içinde Silivri'deki dostluklarım arttı, kültürel bağlarımız güçlendi. 2011 yılına kadar neredeyse her yıl, dostum Hamdi'yle birlikte ilçeyi ziyaret ettim.”
“YUNANİSTAN'DAN GRUPLAR GELİYOR, DAHA UZUN KALMALARI SAĞLANABİLİR”
Hatsukis, 2014 yılından itibaren Kavala, Drama, Komotini, Dedeağaç, Kozani gibi şehirlerden Aziz Nektarios kutlamalarına katılmak üzere Silivri'ye gelen Yunan grupların artış gösterdiğini vurguladı.
“Bu ziyaretlerin Silivri ekonomisine ve tanıtımına katkısı büyük. Ancak bu ziyaretleri daha verimli hale getirmek için kültürel ve sanatsal etkinliklerle desteklemek gerekir. Böylece gelen misafirlerin ilçede daha uzun süre kalmaları sağlanabilir” ifadelerini kullandı.
“ORTAK KÜLTÜREL ETKİNLİKLER İKİ YAKAYI YAKINLAŞTIRIR”
Silivri'de düzenlenen etkinliklerin çeşitlendirilmesini öneren Hatsukis, şu fikirleri dile getirdi: “Silivri'nin tarihi ve turistik yerleri, önemli üretimleri kısa tanıtım videolarıyla desteklenmeli.
Önemli konuklara yönelik kısa turlar düzenlenmeli.
Aziz Nektarios kutlamalarıyla paralel olarak Türk ve Yunan ressamlarının karma sergileri açılmalı.
Gençler arasında satranç ve yetişkinler arasında tavla turnuvaları organize edilerek iki halk arasındaki dostluk pekiştirilmeli.”
Ayrıca Ortaköy'de düzenlenen Börek Festivalinin tarihinin sabitlenmesini öneren Hatsukis, bu festivale paralel olarak 16 yaş altı futbol karşılaşmaları düzenlenebileceğini belirtti.
“SİLİVRİ'NİN BİR SEMBOLÜ OLMALI”
Hatsukis, Silivri'nin büyük eksikliklerinden birinin simgesel bir yapıya sahip olmaması olduğunu ifade etti:“İzmir'in Saat Kulesi, Paris'in Eyfel Kulesi, Atina'nın Parthenon Tapınağı gibi Silivri'nin de bir simgesi olmalı. Bu amaçla 2012 yılında Ortaköy'de bir proje üzerinde çalıştık. Silivri'yi simgeleyecek bir kule veya yapı, ilçenin kimliğini güçlendirecektir.”
“SİLİVRİ'YE BİR KÜLTÜR VE İLETİŞİM PARKI YAKIŞIR”
Silivri'nin doğa ve kültürle iç içe bir alan kazanması gerektiğini vurgulayan Hatsukis, şu çağrıyı yaptı:“Silivri, dünyanın güzelliklerini içinde barındıran bir ilçedir. Eğer burada kültür ve iletişim etkinliklerine ev sahipliği yapacak bir park hayata geçirilirse, hem kent sakinleri hem de ziyaretçiler için unutulmaz bir mekan olur. Böylece İstanbul'un beton kalabalığından uzaklaşıp Silivri'de nefes almak mümkün hale gelir.”
“BU YAZIMI BABAMA ARMAĞAN EDİYORUM”
Mesajının sonunda Hatsukis, duygusal bir notla yazısını noktaladı:“Yukarıda taslak olarak dile getirdiklerimi bir gün görüşüp tartışarak, güzel Silivri'mizin daha da güzelleşeceğine inanıyorum.Bu yazımı, 25/10/1913 Silivri Ortaköy'de doğup büyüyen babam AnestiHatçukiye'ye armağan ediyorum.”
Sevginar SALİ
