MHP’de ilk iftar heyecanı

MHP’de ilk iftar heyecanı

20.06.2017 10:15:54

Milliyetçi Hareket Partisi'nin çiçeği burnunda İlçe Başkanı Zafer Yalçın, ilk iftar yemeğini Kalepark Sosyal Tesisleri'nde protokol mensuplarına ve partililere verdi.

MHP Silivri Başkanlığını devralarak hizmet yarışına devam eden Zafer Yalçın, ilk toplu iftar davetini 16 Haziran Cuma günü gerçekleştirdi. Ramazan ayında kardeşlik, dayanışma ve paylaşım ruhunun pekiştirilmesini sağlamak amacıyla düzenlenen iftar yemeği programına; MHP İstanbul İl Yönetimine giren Şenol Türkyılmaz, MHP MYK Üyesi Volkan Yılmaz, Silivri eski Ülkü Ocakları Başkanı Nurullah Arıkan, Birleşik Esnaf ve Sanatkârlar Odası Başkanı Nuray Koçer, Şoförler Odası Başkanı Recep Akıncı, Sanayi Sitesi Başkanı Ercan Çalışkan, Ömer Ercan Başkanlığında köy ve mahalle muhtarları, sivil toplum kuruluşu temsilcileri, teşkilat yöneticileri, partiye gönül verenler ve yakınları katıldı. İftar programına katılanları bizzat kapıda karşılayarak hoş geldiniz diyen İlçe Başkanı Zafer Yalçın, Silivri İmam Hatipliler Dernek Başkanı Şerafettin Yıldırım'ın okuduğu Kuran Tilaveti ve akşam ezanı eşliğinde davetlilerle birlikte orucunu açtı.

YALÇIN: İFTAR SOFRASINDA BİZLERİ BULUŞTURAN ALLAH'A ŞÜKÜRLER OLSUN
İftar yemeği sonunda konuşma yapan Başkan Zafer Yalçın, şunları kaydetti: “Birlik, beraberlik ve kardeşlik bağlarımızı güçlendirdiğimiz bu güzel iftar sofrasında bizleri buluşturan Cenab-ı Hakk'a şükrediyor, hepinizi saygıyla selamlıyorum. Ramazan bize göre "Yaz sonunda, yeryüzünü tozdan temizleyen yağmur" manasına gelir. Yeryüzünü yıkayan bu yağmur, bir yıl içinde yaptığımız günah, hata ve ihmallerden arınmamıza imkân sunuyor. Aziz dava arkadaşlarım, değerli misafirler, yardımlaşmanın, dayanışmanın, cömertliğin, şefkatin ve merhametin ete kemiğe bürünmesi özellikle bu rahmet ayında gerçekleşmektedir. Yüce dinimizin güzelliklerine erişebilmek ve nefsin tasallutundan sıyrılabilmek bu ayın sunduğu kutsal mesajlara vakıf olmakla mümkündür. İftar sofralarının etrafında inşa edilen manevi köprülerle; kalplerimize huzur, yüreklerimize sıcaklık ve bakışlarımıza umut hâkim olur. Millet olarak, mukaddesatımızın yol göstericiliğinden asırlarca hiç ayrılmadık. Sabırla, huşuyla, kutsallarımıza, kabullerimize ve inançlarımıza sahip çıktık, toz kondurmadık ve onlara göz bebeğimiz gibi baktık. Bizi bir arada tutan ve bin yıllık kardeşlik hukukunun teminatı olan ilkelerden hiç ayrılmadık. Türkiye Cumhuriyeti'nin baki kalması ve milli şuurun uyanık kalması için her daim nöbetteyiz ve olacağız. Bu duygu ve düşünceler ile Rabbimden Ramazan'ımızı hakkıyla idrak etmemizi, niyetlerimizden ve gayretlerimizden sorumlu olacağımız, sonucun ise yalnızca Allah'ın rızasını kazanmak ve Allah'ın takdirinde olduğunun bilinciyle hareket edeceğimiz bir şuura, daha fazla sahip olmamıza vesile olmasını diliyorum.”

YILMAZ: GÜN MİLLETÇE KENETLENME GÜNÜDÜR
Yalçın'ın akabinde 15 Temmuz'da ülkemizin maruz kaldığı kalkışmayı hatırlatarak birlik ve beraberlik mesajları veren MYK Üyesi Volkan Yılmaz, "Türkiye Cumhuriyeti Devleti, vatanımız, her karış toprağı şehit kanlarıyla sulanmış Türk devleti… Gözyaşının, kanın, savaşın ve kargaşanın eksik olmadığı bir coğrafyada yaşıyoruz. Bütün bu zorluklar yüzünden bu coğrafyanın bir tek çakıl taşından vazgeçecek değiliz. Türkiye Cumhuriyeti bu coğrafyada güçlü bir devleti olduğu müddetçe varlığını sürdürebilir. İçte ve dışta tezgâhlanan oyunlar karşısında Türkiye'de yaşayan her fert hamaseti bir kenara bırakıp bir İngiliz, bir Alman ve Amerikalı gibi düşünmeyip, bir Türk evladı gibi düşünerek kenetlenmeli. Şu günlerde ona ihtiyacımız var. 15 Temmuz'u yaşadık. 15 Temmuz'da bu ülke nasıl milli birlik ve milli şuurla birbirine kenetlendiyse, o atmosferin bu ülkede devam etmesi gerekiyor” dedi.

“MHP BU OYUNLARA İZİN VERMEYECEK”
Devamında Katar kriziyle ilgili açıklamada bulunan Volkan Yılmaz, "Şimdi Ortadoğu'ya bakın bir Katar krizi oluştu. Müslümanları inim inim inleten İsrail'e karşı birleşemeyen Müslüman devletler, Katar'a karşı Amerika'nın mihmandarlığında bir araya geldiler. Müslüman bir ülkeye siyasi ve ekonomik yaptırımlar yapmaya başladılar. Şimdi Katar'dan sonra sırada Türkiye'nin olduğu konuşuluyor. Devlet-i ebed-müddet kılmayı şiar edinen ülkücüler, Türk milliyetçileri, vatanseverler, bu ülkeyi karşılıksız sevenler, bu ülkede “Ne mutlu Türk'üm diyenlerin” son kalesi olan MHP'liler MHP'ye inansın. MHP olduğu müddetçe ve Devlet Bahçeli partinin başında olduğu sürece bu oyunlara izin vermeyecek, vermeyeceğiz. Gerek ülkedeki gerek partideki içimizde bulunan fitne fesat ateşini söndüreceğiz. Birlik ve beraberliği tesis edeceğiz” ifadelerini kullandı.

“MHP'NİN İKTİDARINI TESİS ETMELİYİZ”
MHP'nin ve Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin yapılan tüm saldırılara rağmen milli vicdanın sesi olduğunu vurgulayan Yılmaz, konuşmasının son paragrafında Türkiye'nin geleceğine duyarlı bütün vatanseverlere çağrıda bulundu; “Biz lider, teşkilat, doktrin etrafında 16 Temmuz'da herkesin kabul ettiği bilge liderin Devlet Bahçeli'nin etrafında toplanıp fitne fesada son verip çalışmalıyız. Bu ülke vatandaşlarının kapısını çalıp MHP'nin iktidarını tesis etmeliyiz. Ne zaman milliyetçi bir iktidar olacaksa, bu ülke o zaman huzura kavuşacak. MHP liderini AKP'nin koltuk değneği olmakla, zaman zaman da CHP'nin politikalarının arkasına kapılmakla suçlayanlar, bu algıyı Türkiye'ye oluşturulanlar şunu bilsinler; MHP'nin lideri oy kaybetti, vekil kaybetti, kendisi partisi içerisinde sorgulanır duruma geldi ama yaptığı her şeyi Türk milleti için yaptı.

“İNADINA ÖNCE ÜLKEM VE MİLLETİM SONRA PARTİM VE BEN DEMEYE DEVAM EDECEĞİZ”
15 Temmuz gecesini hatırlayın, devlet erkanından Cumhurbaşkanı ve Başbakan dâhil olmak üzere neredeydiler? Nerede olduklarını bilen var mıydı? Yoktu. Ne söylediklerini bilen var mıydı? Herkes darbe nasıl bir pozisyon alacak diye, bir pozisyon alma derdindeydi. Şimdi yollara düşen CHP lideri Sayın Kılıçdaroğlu neredeydi o gece? Nerede olduğunu bıraktık, bir açıklama niye yapamadı? O gece hesapsız kitapsız, yalnızca Türk milleti için MHP'nin genel merkezinden bir açıklama yapıldı. MHP'nin liderinin nerede olduğu da belliydi, karargâhında Genel Merkezi'ndeydi. Ve şu açıklamayı yaptı; “Biz Türk demokrasisine yapılan her türlü darbenin karşısındayız. Hükümetin ve Türkiye Devleti'nin yanındayız” dedi. Bu hiç hesap kitap yapılmadan, sonu düşünülmeden yapılan bir eylemdi. Şimdi biz Türk milliyetçileri, liderimizin etrafında kenetlenerek iktidara emin adımlarla yürümeliyiz. Hangi kapıyı çalarsanız çalın, MHP lideri Devlet Bahçeli'nin adı geçtiğinde saygı ve sevgi ile karşılandığını görüyoruz. Başbuğumuz Alparslan Türkeş, Türk gençliğine, herkese, “Hepiniz birer Türk bayrağısınız, bayrağı lekeletmeyin, kirletmeyin, yere düşürmeyin” dedi. Çok şükür ki, hiçbir dava arkadaşım, o bayrağı yere düşürmedi, kirletmedi. Devleti milleti ile beraber var eden, bu cumhuriyetin kuruluş felsefesi olan Türk milliyetçiliği fikrini ilelebet yaşatmak için can vermiş, kan vermiş, sosyal maliyet ödemiş ülkücüler, Türk milliyetçileri, inadına liderlerinin dediği gibi önce ülkem, önce milletim, sonra partim, sonra ben demeye devam edeceğiz. Hepinizi Allah'a emanet ediyorum ve ne mutlu Türk'üm diyene diyorum.”
İftar programında tasavvuf dinletisi de gerçekleştirildi.

Hazal BAŞARAN

YORUM YAP