MHP İlçe Başkanı Şenol Türkyılmaz, Silivri Ülkü Ocakları Başkanı Erhan Özkök, ilçe teşkilat mensupları, Silivri Samsunlular Derneği Başkanı Bilhan Ahçıoğlu’nun iştiraki ile ilk olarak Piri Mehmet Paşa Cami’nde öğle namazı kılındı. Namazın ardından cami avlusunda bir araya gelen partililer MHP İstanbul 3. Bölge Milletvekili Adayı Erdem Karakoç tarafından seçim çalışması ve neticesinin hayırlı olması için dualar eşliğinde yapılan kurban kesiminde hazır bulundu.Karakoç, siyasi gündeme ilişkin duygu ve düşüncelerini belirten bir konuşma yaptıktan sonra fabrika ziyaretleri yapmak üzere oradan ayrıldı.
"BAŞTA TEŞKİLATIMIZ OLMAK ÜZERE GELİŞİMİZİ DUYURAN MİLLİYETÇİ KURULUŞLARA TEŞEKKÜR EDERİM”
MHP İstanbul 3. Bölge Milletvekili Adayı Erdem Karakoç, şunları söyledi: "Silivri ilçemizde seçim çalışmalarımızı başlatmak üzere kurbanımızı kestik. İstanbul’un her ilçesi bir şehir kadar. Ben Kahramanmaraşlıyım. Cuma günü Bağcılar ilçemizde kurban keserek işimize başladık. 1 milyon 200 bin nüfus, Maraş’ın yaklaşık 1,5 misli kadar yer. Öyle olunca buralara ulaşmanın yollarından bir tanesi de camiamızı bir şekilde bundan haberdar etmek. Buraya gelirken İlçe Başkanımı aradım dedim ki; ‘Başkanım bugün Silivri’ye geleceğiz, gelişimizi ve beraber kurban keseceğimizi o kurban bağlamında da insanlarımızla itibarımızın güçlendirilmesi gerektiğini ifade edelim.’ Yani biz bu şehre gelirken hırsız gibi gelip hırsız gibi çıkmayalım. Sadece bizim haberimizin olduğu ama hiç kimsenin haberi olmadığı bir durumumuz olmasın. Bütün üyelerimize geleceğimizi bildirdiler. Ocağımız, Samsunlular Dernek Başkanımız Bilal Ahçıoğlu başta olmak üzere burada çeşitli derneklerin temsilcisi olan arkadaşlarımız bu anlamda Silivrilileri en azından MHP’nin bir adayının gelip burada çalışmalarını başlatmasıyla ilgili haberdar etmiş oldular. Başta ilçe başkanımız olmak üzere bu işe katkı veren gerek milliyetçi kuruluşlara gerekse yöre derneklerinin hepsine Allah razı olsun diyorum.
"HER HAYIRLI ADIMIN BAŞINDA OLACAĞIM”
MHP Bölge Başkanı Hakkı Özyurt Başkanımla, merkezde bir sürü programım olmasına rağmen, namazda, kurbanda, her atılan hayırlı adımın yetişebildiğim kadarıyla başında ve yanında olacağım.
"VATANDAŞLARIMIZLA TEMAS İÇERİSİNDEYİZ”
Biz bir farklılık yaratacağız. Sabahleyin bir dostumun yanına gittim bana, ‘Ben Genel Başkanımızın Almanya’ya gidişinin basına yansımayışına çok üzüldüm. Televizyonların hepsini aradım hiçbir yerde bulamadım. Sonra Youtube’ye girdim. Genel Başkanımızın konuşmasının mitingini dinledim. Oradaki o insanların heyecanını AK Partililerle ve CHP’lilerle karşılaştırdım. Bizim heyecanımız, ilgimiz bunların 10 misli kadar ama bunu kamuoyuna duyuruşumuz, bunların 50 misli kadar değil’ dedi. Bunun cevabı var. Doğrudan insanımıza giderek, doğrudan insanımıza anlatarak ama doğrudan gitmenin yolu sadece genel başkanımızın, il başkanımızın, milletvekili adaylarının gitmesi de değil tabanımızın ileri gelenlerinin yani İstanbul bölgesinin yaklaşık 30 bin kişinin günlük vatandaşla birebir temas ve hayır dualarını, desteklerini, oylarını Genel Başkanımızın selamını bildirerek talep etmeleri şeklinde yürüttüğümüz bir çalışma var.
"TOPBAŞ’LA SARIGÜL’ÜN TAHTEREVALLİSİNDE SEYİRCİ DEĞİLİZ!”
İnşallah bunu 3 Mayıs’taki beyannamemizin Ankara’da açıklanışından sonra 10’una kadar Türkiye’de bu bölgede ne olup olmadığını göstereceğiz. İddia ediyorum ki; biz bu dönem iddialı bir siyaset yapıyoruz. Bu bölge siyasetinde bizde Milliyetçi Hareketi en güçlü olduğu konuma getireceğiz. Biz artık İstanbul’da Kadir Topbaş’ın, Mustafa Sarıgül’ün tahterevallisinde seyirci değiliz. Biz onlarla baş edecek durumdayız, seyirci değil oyuncuyuz. Oyuncu olduğumuzu göstermekten de gururluyuz.
"MİLLİYETÇİ HAREKETİN BÜYÜK YÜRÜYÜŞÜNE TÜM ENGELLEMELERE RAĞMEN KENDİ İMKANLARIMIZLA KATKI VERİYORUZ”
Kime göstereceğiz bu oyunculuğumuzu? Te-levizyona değil, milletimize giden yoldan göstereceğiz. Nasıl göstereceğiz? 30 bin kişiyle 1 buçuk milyon ailemizin hiçbirini ilgi alanızın dışında bırakmayarak göstereceğiz. Afişlerimizi astırıyoruz, Kınalı’dan asıyoruz, Merter’e kadar yarım saat sonra belediyenin imkânlarıyla bunların paçavraya çevrildiğini, onca emeğimizin çöpe nasıl atıldığını görüyorum. O zaman dedik ki, başka bir şey yapalım. Biz aileden biri olarak evlere girelim. Posterlerimizi, bayraklarımızı kendi ellerimizle asalım. Bu bölgede ne yapabiliriz? Öncelikle 15 bin eve yani 1 buçuk milyon ailenin %1’ine kendi posterimizi astıralım. Biz ailenizde bir ferdiz diyelim. Son ne yapalım? Eğer bir yorgunluk belirtisi gelmezse bize biz bunu 50 bine doğru tırmandıralım. 8 kişi de olsak gittiğimiz hiçbir yerden becerebilirsek işi açık hava mitingine dökeriz. Bu anlamdaki görevlilerimizde inanıyorum ki Milliyetçi Hareket’in büyük yürüyüşüne büyük katkı vermek zorundayız.
"OYLAR MHP’YE HALKLA BİREBİR OLMAKTAN GEÇİYOR”
AK Parti bugün 1999’da ekonomik krizde yerle bir olan sıkıntı çeken hükümetin daha beter halidir. Ama bu oylar nereye akacak? Bu oyların MHP’ye atılması lazım. Bu oyların MHP’ye atılmasının yolu nedir? Bu oyların Milliyetçi Hareket Partisi’ne atılmasının yolu yüz yüze temastır. İnsanlarımızın gözünün içine baka baka sordukları sorulara cevap vererek bir iktidar yürüyüşü başlatmış durumdayız.
"TÜRKİYE’NİN MHP’NİN SERİNKANLI DURUŞUNA İHTİYACI VAR”
Bugün Genel Başkanımızı şu şartlarda Başbakanlığa taşımıyorsak Milliyet Hareket’e Türkiye’nin ne zaman ihtiyacı olacak? Bugün Türkiye’nin Milliyetçi Hareket’in serinkanlı duruşuna ihtiyacı var. Demokrasiyi sokaklarda çare üreten hale getirmenin hesabında değiliz. Biz doğrudan Türk milletinin sağduyusuna inanıyoruz. Genel Başkanımız sandıkta milletin sağduyusuyla bu işin üstesinden geleceğimize inanıyor. Biz de onun işaretine uyduk, düştük yollara, geldik sizlere.
"%21-22’LİK PARTİ OLMAK MHP’YE YAKIŞMIYOR!”
Millete ulaşmanın yolu sizden geçiyor. Diri bir teşkilatımız olmazsa hiçbir şey olmaz! Yıllardır bu işin içerisindeyim, yönettiğim yahut yönetildiğim zamanların hepsinde görmüşümdür; teşkilatlar diriyse bu iş yürümüştür, teşkilatların moral ve motivasyonu yerinde değilse siz %21-22’lik parti olursunuz! %21-22’lik parti olmak MHP’ye yakışmıyor. ’i biz en kötü şartlarda yakaladık. Tahterevallide seyirci durumuna düştüğümüz zaman bile yakaladık ’i. Son yerel seçimlerde aldığımız oy 17.86.
"BU İŞİN ÜSTESİNDEN TEŞKİLATIMIZLA GELECEĞİZ”
Bugün ne Ankara’da ne İstanbul’da ne de Türkiye’nin herhangi başka bir yerinde biz seyirci değil doğrudan oyuncuyuz. Bu işin üstesinden teşkilatımızla geleceğiz. Ama teşkilat derken Şenol Başkanımın başında olduğu 40 kişilik Silivri MHP İlçe Başkanlığı ile değil Başkanımın mahalle ve köy başkanları, seçim iletişim merkezindeki görevlileri ile…
"İKTİDARIN ÖTEKİLEŞTİRİCİ POLİTİKASI EĞİTİMCİLERİ MAHVETTİ”
Bu dönem iktidarın birinci derecede siyaset yaptığı kurum Türk Eğitim Sen’dir. Türk eğitimcilerini mahvetmişlerdir, mevkiden makamdan tasfiye etmişlerdir. Suçları milliyetçi duruş sergilemeleridir. Cumhuriyetin kuruluş felsefelerine sahip olmalarından dolayıdır. Bu bölgede Kamu Sen ve Türk Eğitim Sen’in üyesi olan 7 bin Türk eğitimcisi var. Bırakın bu bölgeyi Türkiye’de iktidarın başındaki adamlar, Ababas yolcu der, gönderebilecek durumda. Ben de bir kardeşiniz olarak diyorum ki bölgedeki 7 bin öğretmenin, 3 bin 200 doktor ve hemşiremizin, 3 bin dolayındaki havaalanı Türk Diyanet Sen ve Türk Büro Sen’le vergi dairelerinde çalışan arkadaşlarımızın kendilerine uygulanan demokrasi dışı uygulamalara, demokrasi içindeki MHP saflarında verecekleri cevapla biz bu defteri düreceğiz. Abbas’ın yolcu olduğunu göstereceğiz.
"TÜRKİYE’NİN BAŞINDAKİ ADAM 17-25 ARALIK SÜRECİNDE PATLAYAN LAĞIM KOKUSUNU GİDERMEK İÇİN KURAL TANIMAYACAKTIR”
Karanlık Saray’a kaçan vatandaşın çırpınmalarının boşa olacağını düşünüyorum. 17-25 Aralık sürecindeki patlamış olan lağımı örtme çabalarının boş olduğunu, bugün Türkiye’nin başındaki adamın bir tek gayesi olduğunu düşünüyorum. O gaye de 17-25 Aralık sürecinde ortaya dökülmüş olan kirin, pasın, lağımın kokusunu gidermeye dönük bir amacın içinde ve bunun içinde yapamayacağı hiçbir kuralsızlık yok. O zaman yapılması gereken demokrasi dışına taşmadan, gizli oy açık sayım çerçevesinde, annemizin ak sütü gibi helal olan oylarımıza sahip çıkarak cevap vermek.
"PROJENİN KRALI, DAYANIŞMADIR!”
‘Proje’ diyorlar, projenin kralı dayanışmadır. Devleti bağlılık, tutkunluk kurar. Milliyetçilerin, Ülkücülerin duruşu Türkiye’de her projenin üzerindedir. Bir Çin atasözü şöyle der; ‘Siz duruşunuzu bozmayın, kanı bozukların cesetlerinin, önünüzde akan ırmaklarda sürüklendiğini mutlaka göreceksiniz!’ Biz duruşumuzu bozmadık. Türkiye üzerinde yanlış hesap yapanların önümüzde süklüm püklüm olduğunu göreceğiz. Ona göre bir gayret içindeyiz. Hepinizden Allah Razı olsun, Teşkilatıma tekrar teşekkür ediyorum; gelişimizi duyurduğu için. Bir dahaki gelişimizde Başkanla yine program yapacağız ama açık programımız binlerce kişiyle olacak.
"MHP’NİN KARŞILIĞI SAHANIN EN BÜYÜK OYUNCUSU OLMAKTIR”
Genel Başkanımızın gelişiyle yüz binleri meydanlara dökme gayretinde olacağız. Atılan bu adımlar 31 Mayıs’ta MHP’nin İstanbul Büyük Mitingi’nde yüz binleri beş yüz binlere 1 milyonlara taşımanın gayretidir. MHP’nin karşılığı sahanın en büyük oyuncusu olmaktır. Bu dönem 3. seçim bölgesinde MHP’nin adayları olarak bizi iktidara taşıyacak emeği ortaya koyacağımızı söylüyorum. Varlığımız Türk varlığına armağan olsun.”
Haber:
Hazal BAŞARAN
