“Başarısızlık yok, kazanım var”

“Başarısızlık yok, kazanım var”

16.06.2015 10:51:04

7 Haziran 2015 Genel Seçimi sonucunda CHP İstanbul 3. Bölge’den milletvekili seçilen Ali Şeker, Eren Erdem ve Zeynel Emre dün Örgüt Binası’nda CHP Silivri İlçe Başkanı Suna Göçengil ve partililerle buluşarak seçim sürecindeki birlik ve beraberlik duruşu, siyasi mücadelede verilen emekler için teşekkür etti. Nezaket ziyaretinde milletvekili adayı olup seçilemeyen Selami Değirmenci de hazır bulundu. CHP’nin kurmayları birer konuşma yaparak seçimden sonra ortaya çıkan genel tabloyu değerlendirdi.

ŞEKER: BU SEÇİMİN DOĞASI AKP DİKTATÖRLÜĞÜNDEN KURTULMAKTI
CHP İstanbul 3. Bölge Milletvekili Ali Şeker, düşüncelerini şöyle ifade etti: "İnsanların Tayyip Erdoğan nefreti bu seçimin belirleyici unsuru oldu. Kendi bölgemizde her zaman partimize oy kullanan insanların bu dönem maalesef HDP’ye kaybedildiğini gördük. Bu kaybın oluşturduğu boşluğu 5-6 puanı da MHP’den ve AKP’den alarak doldurduk. MHP Türkiye genelindeki artışını AKP’den kopup CHP’ye gelmeyecek olan insanlarla sağladı. Oylar arasında doldur-boşalt hareketi yaşandı. Bu seçimin doğası AKP diktatörlüğünden kurtulmaktı.

"CHP, TÜRKİYE DEMOKRASİSİNİ KURTARDI”
Eğer CHP alanlarda çalışma yapmasaydı 100 civarında bir milletvekili ile HDP’nin barajı aşmasına rağmen tekrar tek başına iktidar olabilirdi. Her ne kadar 1 puan oy kaybımız oldu gibi gözükse de bu süreçte gerek ön seçimin gerek de saha çalışmalarının yarattığı dinamizm olmasaydı yine 100 civarında milletvekili, 18-19 oy alan umudu tükenmiş bir CHP haline dönebilirdik. CHP, seçmenlerinin bir kısmının yapmış olduğu bu özveriden dolayı Türkiye demokrasisini kurtarmıştır. Türkiye’nin aydınlık geleceğini müjdecisi olmuştur. Kara bulutlar dağılmıştır. Koalisyon hesabıyla ilgili dedikodular olacaktır. AKP’den bu işin hesabının sorulmasıyla ilgili bir hükümetin kurulması yönünde çaba sarf edeceğiz.”

ERDEM: SÜRECİ TIKAYAN TEK SİYASİ İRADE; MHP!
CHP İstanbul 3. Bölge Milletvekili Eren Erdem, tabanda merak edilen sorulara şu açıklamalarla yanıt getirdi: "Genel Başkanımla CHP-AKP koalisyonuna dair söylentilerin tabanda yarattığı rahatsızlığı ilettiğim bir telefon görüşmesi yaptım. Cevabını aynen aktarıyorum: "Biz kesinlikle AKP ile koalisyon düşünmüyoruz. Önceliğimiz; CHP+MHP+HDP destekli bir koalisyon yahut CHP azınlık hükümeti ya da MHP destekli bir CHP+HDP koalisyonu.” Yani AKP dışındaki 3 parti arasında bir formül üretme ama her halükarda CHP’nin merkezinde olduğu bir hükümet kurma yönünde çalışmalar yapıyoruz. Genel Başkanımız, "17-25 Aralık operasyonlarının üzerine gideceğiz. 4 Bakanın Yüce Divan’da yargılanması için komisyon kuracağız. Gezi Direnişi’nde hayatını kaybedenlerin katillerinin tespiti ve devlet kurumlarındaki AKP örgütlenmesini tamamen tasfiye edecek bir hükümet kuracağız” diyerek somut ifadeler kullanmaktadır. Karşımızda MİT’e, Emniyete, orduya, Yüksek Seçim Kurulu’na, tüm kamu kurumlarına mafyavari bir usulle çökmüş bir parti rejimi var. Bazı partilerin genel başkanları televizyona çıkıyor, erken seçim olması yönünde beyanat veriyor! Milletin bize, "Alın kardeşim indirin bunları” diyerek verdiği mazbataları götürüp AKP’ye teslim mi edeceğiz yani? Böyle bir saçmalık olur mu? Şu an süreci tıkayan tek siyasi irade MHP’dir. Bu sürecin içine düştüğü tıkanıklıkta aşılabilecek bir husus var. Sayın Bahçeli, ilk yaptığı ve tabiri caizse koalisyon krizini tetikleyen söylevini yumuşatarak şöyle bir açıklama yaptı; "Bütün koalisyon formüllerini deneyeceğiz” dedi. Bu da bizde milletin mesajı Sayın Bahçeli tarafından da doğru anlaşılmış şeklinde bir algı yarattı. Çünkü millet, "AKP’yi görmek istemiyorum. Erdoğan’ın Başkan olmasını istemiyorum. Sizin bir hükümet kurmanızı istiyoruz, bu hükümeti de uzlaşarak kuracaksınız” şeklinde bir mesaj verdi. Bu mesajı doğru alanlar uzlaşmaya açık bir dille bu süreci yönetirler.

"ÖNCELİĞİMİZ BU ADAMIN BAŞKAN OLMAMASINDA YANA”
Bizim bu ülkenin bölünmezliği konusunda kırmızı çizgilerimiz var. Ama şu anda kırmızı çizgilerimizi gündeme getirmiyoruz çünkü önceliğimiz bu adamın Başkan olmaması ve ülkenin kaynaklarını daha fazla sömürmemesi!  Şundan emin olun ki biz tabanın rahatsızlığını ve talebini biliyoruz. Bu ülkenin müesseselerini arındıracak, halktan yana, yeni revizyon sağlayacak bir hükümetin ortaya çıkmasını sağlayacağız.

"ERKEN SEÇİMDEN BAHSETMEK ERDOĞAN’I BAŞKAN YAPMAK DEMEKTİR”
AKP parti rejimi tarafından zapt edilmiş kurumlar temizlenene kadar erken seçimden bahsetmek Erdoğan’ı Başkan yapmak demektir! Biz bu müesseseleri temizleyeceğiz. Bir partinin devletin kaynaklarıyla seçime giremeyeceği bir zemin hazırlayacağız. Medya üzerinde parti rejiminin baskısının oluşmasını engelleyecek bir alt yapı hazırladıktan sonra erken seçimi konuşuruz. Neden mi? Bu ülkenin kaynaklarıyla seçime giren bir AKP rejiminin olmadığı her ortamda biz seçim sandığını kuracak cesareti gösteririz. Aksi takdirde MHP’nin koalisyona mesafeli davranması, bir krizin ortaya çıkması ve kısa vadede bir erken seçimin oluşması halinde Erdoğan’ın yapacağı şey şudur; "Bakın ben size söylemiştim, hükümet bile kuramadılar” diyecektir. Hâlihazırda HDP’nin barajı geçmesinden çok ciddi rahatsızlık duyan milliyetçi oyları da konsülde etmek, koalisyonun istikrarı sarstığı fikri üzerinden de ciddi bir puan almak suretiyle tek parti iktidarlığını sağlamlaştıracak bir çıkış yapabilir. Bunu engellemenin yolu; hiç kimsenin kırmızı çizgisini elinde tutup da sokaklarda sallamaması, herkesin uzlaşma diliyle siyaseti doğru yönetecek bir mekanizma içerisinde örgütlemesi ve AKP dışındaki partilerin bu hassasiyete riayet etmesidir.

"KAÇAK SARAY’DAKİ ZATIN SALTANAT REJİMİ YIKILMIŞTIR!”
Geçtiğimiz yıllarda ellerini kaldırıyorlardı kanunları geçiriyorlardı. Eski Genel Başkanımız Deniz Baykal Meclisi açtığı an itibariyle hükümet kurulmasa bile yasama faaliyetleri başlayacak. AKP’nin torbaların içerisine doldurarak geçirdiği kanunların iptali için yoğun bir baskı uygulayacağız. Bir önceki dönem muhalefet de olmuş parti kabul etmediğini söylerse de bunu millete arz edeceğiz. Sayıca çoğunluğuz bu anlamda elimiz güçlü. Kaçak Saray’daki zatın saltanat rejimi yıkılmıştır!

"BU SEÇİM, NORMAL BİR SEÇİM DEĞİLDİ”
Seçimde de kazanan CHP olmuştur. Bir önceki dönem CHP ve HDP toplamda 31 puan almış. Şimdi 38-39 puan almışız. Bu 7 puan dışarıdan yani sola oy vermeyen bir yerden geldi. Bunun 2 puanı HDP’den, 5 puanı CHP’dendir. Bu 5 puan stratejik oydur, kayıp olarak görmeyelim. Kati suretle HDP’ye oy vermesi mümkün olmayan insanlar dahil oy vermiştir, gerekçesi ve izlediği strateji şudur; "CHP’ye 10 vekil daha fazla vereceğime HDP’ye baraj geçirip Erdoğan’ı aşağı indiririm. Nasıl olsa CHP o koşullarda hükümet olarak çıkar, barajı aşağı indiririz ondan sonra tekrar gider partime oy veririm.” Bu seçimi seçimin içinde olduğu konjonktür üzerinden okumamız gerekir. Erdoğan Başkanlık Sistemi’ni kuracaktı, normal bir seçim değildi dolayısıyla vatandaşlar Başkanlık Sistemi’nin kurulmaması ve Erdoğan öfkesi üzerinden kararını kullandı ve hiç oy vermeyeceği bir yere oy verdi. Burada bir başarısızlık yoktur, kazanım vardır!

"AKP’Lİ BİR KOALİSYON İSTEMİYORUZ”
Yeniden restorasyon sürecini örgütleyebilecek bir alt yapı, AKP’siz bir Türkiye’nin tartışılmaya başladığı bir süreç ortaya çıkmıştır. Yapıcı dilimizle koalisyon tartışmalarına yön vermeliyiz. AKP’li bir koalisyon istemiyoruz. O yüzden spekülasyonlara kulak asmayalım. 13 yıldır tek parti rejimi Türkiye’de siyaseti şekillendirdiği için toplum olarak koalisyon dönemlerinin havasını unuttuk. Koalisyon dönemleri spekülasyonlar dönemidir. Önümüzdeki günlerde Türkiye’yi yaşanacak bir ülke kılacak hükümeti kuracağız. Çok büyük ihtimalle azınlık hükümeti formülü üzerinden yapı oluşturmamız mümkün görünüyor çünkü HDP de destek veriyor; MHP’nin de destek vermesi halinde olabilir. Bu süreçte çok büyük yapısal değişikliklere tanık olacağız. Adeta bir devrim havasında Türkiye’nin havası değişecek, çok daha güzel günler bizi bekliyor. Bu süreçte partinin bu noktaya gelmesi için alın teri dökmüş bütün yol arkadaşlarımızı en içten duygularımızla selamlıyoruz.”

EMRE: YURTTAŞLAR TÜRKİYE’Yİ UÇURUMUN KENARINDAN ALDI
Seçim sonuçlarını değerlendiren CHP İstanbul 3. Bölge Milletvekili Zeynel Emre, "Türkiye’deki seçmenin %96’sı kendisini mecliste hissediyor. Bu yıllardan beri ilk defa oluyor. Vatandaş iradesinin sandığa yansıdığı bir tablo oluştu bu Türkiye demokrasisi açısından önemli. Yurttaşların büyük bir çoğunluğunda uzlaşma beklentisi var. Koalisyon dönemleri kötü lanse edilse de hem milli gelirleri hem de demokrasi anlayışıyla dünyaya örnek olabilecek ülkelerde geniş katılımlı koalisyonların olduğunu görürüz. Önemli olan bunun doğru işletilmesidir. MHP’nin direncinin toplumsal bir baskıyla kırılması gerektiğine inanıyorum. Şu ana kadar uzlaşmaz bir tavır sergileyen MHP’de bu algı kırılırsa Türkiye açısından bir rahatlama dönemi geçiririz. Ben Türkiye için umutluyum. En azından yurttaşların kendi iradesiyle ülkesini uçurumun kenarından döndürdüğüne inanıyorum. Büyük bir tehlikeyle karşı karşıyaydık, bu tehlikenin bertaraf olduğunu düşünüyorum.” diye konuştu.

DEĞİRMENCİ: AKP İLE KOALİSYON SONUMUZ OLUR
Genel Seçimlerde CHP’den Milletvekilliği için aday olup seçilemeyen Silivri eski Belediye Başkanı Selami Değirmenci, sandık sonucu hakkında yaptığı açıklamada, "Anayasayı değiştirebilecek arzu ettiği 400 sayısını bulabilecek bir çoğunlukla gelmesi halinde bu ülkenin çok karanlık yerlere gideceğine inanıyorduk. Bu bir kurtuluş mücadelesiydi. Benim de AK Parti ile yapılacak bir koalisyonda ciddi kaygılarım var. Böyle bir şeyi asla arzu etmiyorum. Bunun CHP açısından DSP gibi sonumuz olabileceğine inananlardanım.” dedi.   
                                            
Hazal BAŞARAN

  • ETİKETLER
PAYLAŞ
« Önceki
Sonraki » Encümenin 21 Mayıs gündemi

YORUM YAP