
Gelişimci Futbol Antrenörleri Derneği (GEFAD) olarak büyük Türk spor ailesine saygılarımızı sunuyor, Antrenörlerimize yapılan hukuksuzluklara dikkat çekmek istiyoruz. Yeni bir futbol sezonu daha başlıyor. Bir taraftan futbolcu transferleri devam ederken, diğer taraftan kulüpler Antrenörlerle anlaşıp sözleşme imzalıyorlar. Peki kulüplerin bu anlaşmaları yaparken Antrenörlere bakış açıları nasıl, ya da nasıl olmalı? Maalesef Antrenör sözleşmeleri TFF’nin koyduğu kurallar çerçevesinde bir zorunluluk gibi görülüyor. Antrenör mecburi hizmetli, bir kuralın sonucunda ortaya çıkmış bir zorunluluk gibi…
ANTRENÖRLÜK RENCİDE EDİLİYOR
Ülkemizde bir çok kulüp Antrenör gerçeğini prosedür olarak yerine getiriyor. Bir süre Sonra hocanın işine karışan yöneticiler, tribünlerden edilen küfürler ve finalde işine son verilen Antrenörler… Daha sonra ne mi oluyor? Maçlara yönetici kartı çıkarılan idareciler çıkıyor. Kulübeden bir Antrenör! edasıyla takımlarını yönetiyorlar! Dünya futbolunda en saygın mesleklerden biri olarak kabul gören Antrenörlük, ülkemizde her sezon rencide ediliyor. Futbol mevsimi geldiğinde çağırılan, iş bilmez yöneticiler tarafından sürekli eleştirilen, her türlü hakarete maruz bırakılan Antrenörlerin hak ettikleri saygıyı görmeleri için, ülkemizdeki bütün futbol paydaşlarına görev düşmektedir.
ANTRENÖR ÖNCE BİR ARKADAŞTIR, AĞABEYDİR
Antrenör sadece antrenman yaptıran, takımı maçlara hazırlayan kişi değildir. Antrenör önce bir arkadaştır, ağabeydir. Antrenör bir evin reisi gibi, takımın reisi konumundadır. Antrenör öğretmendir; oyuncularına hayata dair tecrübelerini aktarır. Kimi zaman bir anne gibi şefkatli, kimi zaman bir baba gibi kucaklayıcıdır. Ama Antrenör hiçbir zaman mevsimlik işçi değildir! Antrenörlük bütün dünyada kabul gören bir meslektir. Ülkemizde de Antrenörlerimizin ve Antrenörlük mesleğinin değeri bilinmeli, hak ettiği saygınlığı teslim edilmelidir.