
Silivri Ortaokulu, "Yazarlar Okullarda” Projesi kapsamında Türk hikaye ve roman yazarı, çevirmen Mustafa Balel’i ağırladı. Silivri Belediyesi Nikah ve Sergi Salonu’nda dün düzenlenen söyleşiye Okul Müdürü Barbaros Doğan, müdür yardımcıları, öğretmen, öğrenci ve veliler katıldı. Yazarın biyografisi okunduktan sonra söz kendisine bırakıldı. Mustafa Balel, söyleşinin gerçekleştirildiği tarihi binanın güzelliğinden çok etkilendiğini, çok şık ve zarif bulduğunu salonun kendisini çok heyecanlandırdığını ve öğrencilerle bir araya gelmekten duyduğu memnuniyeti dile getirdi. Kendinden çok okuyucuların merak ettikleri konulara geçmek isteyen yazar sözü hemen öğrencilere bıraktı ve sorulara geçildi.
BALEL: ÇEVİRİYİ EDEBİYATIN BİR PARÇASI OLARAK GÖRDÜM
Kendisine çeviri çalışmaları sorulduğunda, hikaye ve roman yazarı Mustafa Balel çeviriye iş olarak bakmadığını edebiyatın bir parçası olarak gördüğünü şöyle anlattı: "Okuyup beğendiğim, ortak yönler bulduğum ve paylaşmayı düşündüğü kitapları çevirdim. Bu konuda hep çok seçici oldum.”
"OKUL GAZETELERİ DEVAM ETMELİ”
Eserlerini yazarken hayattan esinlendiğini paylaşan Balel, ilkokul 2. Sınıftayken okulun çıkardığı gazetenin kendisini çok etkilediğini anlattı. Bu tür çalışmaların günümüzde de sürülmesi gerektiğini savunan yazar, çocukların küçük yaşlarda mürekkebi koklaması gerektiğini ve bu çalışmaların onların beyinlerinde yer edindiğini, hayatlarına da yön verdiğini belirtti.
İlkokulda şiirler yazmaya başlayan Mustafa Balel, iyi gözlemler yaptığını, ayrıntılara çok önem verdiğini ve iyi masal anlattığından söz etti. Büyüklerinin de desteğiyle daha da geliştirdiğini paylaştı. Şiirlerden sonra, öykü yazdığını ortaokulda ise polisiye bir roman yazdığını söyledi. Lisede Fransızca öykü yazdığını da anlatan Balel, öğrencilerin soruları üzerine eserlerindeki karakterler hakkında da bilgi verdi.
"YAZARLIK OKUMAKLA BAŞLAR”
Mustafa Balel, yazarlık konusundaki düşüncelerini şöyle paylaştı: "Yazarlığı doğaüstü, çok farklı, insan üstü görüyordum. Bu duygularım yazar olduktan 10 yıl sonra da devam etti. Hâlbuki hiçbir fakımız yok. Sizler de yapabilirsiniz. Sadece okuyun, kültür ve bilginizi arttırın, gerekli donanımı öyle kazanırsınız. Yazarlık okumakla başlar. Denemeler yapabilirsiniz. Düşüncelerinizi ifade etmeye çalışın. Hayata bakarken irdeleyici olmak gerekiyor.”
"RUHUMU KATMADIĞIM HİÇBİR YAZIYI YAYINLAYAMAM”
Mustafa Balel, "Ruhumu katmadığım hiçbir yazıyı yayınlayamam. Yaşanmışlıkların etkili olmasına izin vermiyorum. Yazacağım olayların ve karakterlerin beynimden çıkmasını ve kontrolüm altında olmasını isterim. Hayatın içinden bir şeyler yakalamaya çalışıyorum. Anlatımımın çok etkili olduğunu söylerler. Gözlerim gördüğü ve parmaklarım tuttuğu sürece yazarlığa devam edeceğim.” şeklinde konuştu.
" SANAT İNSANA HAYATI SEVMEYİ ÖĞRETİR”
Sanat hakkındaki görüşleri de sorulan Balel, "Sanat insana hayatı sevmeyi öğretir. Sanatı seven insan insanı da sever. Ufku genişler.” dedi.
"KALİTEYE DEĞİL, MEDYATİKLİĞE BAKILIYOR”
Ülkemizdeki okuma düzeyinin de sorulduğu Yazar Mustafa Balel, görüşlerini şöyle açıkladı: "Okuma oranı her geçen gün düşüyor. Yüzlerce TV kanalı ve internet bunda çok etkili. Geçmiş yıllarda bir kitabın en az 6 bin baskısı olurdu, şimdi ise bin’e düştü. Günümüzde eserin kalitesine değil, yazarın medyatik olup olmadığına bakılıyor.”
MUSTAFA BALEL KİMDİR?
1945’te Sivas’ta doğdu. l964'te Sivas Lisesi'ni, 1968'de Ankara Gazi Eğitim Enstitüsü Fransızca bölümünü bitirdi. Ardahan Lisesi’ndeki Fransızca öğretmenliğinin ardından burs kazanarak gittiği Fransa’nın Poitiers Üniversitesi’nde Karşılaştırmalı Dünya Edebiyatı üzerine yüksek lisans yaptı.1978-1980 arası İstanbul Atatürk Eğitim Enstitüsü’nde 20. yüzyıl Fransız edebiyatı ve çeviri, 1980-1997 yılları arası İstanbul Bahçelievler Lisesi’nde Fransızca ve edebiyat, 1997-2000 yılları arası Adnan Menderes Anadolu Lisesi’nde edebiyat dersleri verdi.
Edebiyat yaşamına 1972’de Yeni Ortam gazetesinde yazdığı kitap tanıtma yazıları ve edebiyat eleştirileriyle başladı. Gazete ve dergilerde yayımladığı öyküler, eleştiriler ve çevirileriyle tanındı.
Meydan Larousse, Görsel Büyük Genel Kültür Ansiklopedisi, Gelişim Büyük Larousse, MemoLarousse gibi ansiklopedilerde çalıştı. Kendi çıkardığı Öykü dergisini yönetti. (Nisan1975-Mayıs 1976, 7 sayı)
Eserlerinde, erkek egemen olarak bilinmesine karşın toplumda el altından uzlaşmalı bir şekilde sürdürülmekte olan anaerkil bir yapının varlığını su yüzüne çıkardığı görülür. Anlatımının sıcaklığı ve insan ruhunun derinliğine inmedeki inceliğiyle dikkatleri çeken, toplum-birey ilişkisi içinde toplumsal konuları işlediği hikâye ve romanlarında belli bir hüzün hakim.
KİTAPLARI
Romanlar: Peygamber Çiçeği (1981-2005)ve Asmalı Pencere (1984)
Öyküler: Kurtboğan, Ardahan izlenimlerini taşır. (1974), Kiraz Küpeler, kırsal kesim insanlarını İstanbul’a getirir.(1977), Gurbet Kaçtı Gözüme, daha çok iç ve dış göç olgusu ağır basar.(1983), Le Transanatolien (Fransızca,1988 Paris), Turuncu Eleni, değişik kesimlerden tablolarıyla İstanbul'u işler. (1991), Karanfilli Ahmet Güzellemesi, aile içi ilişkileri yakın plandan irdeler. (2005)
Gezi Yazıları: Bükreş Günleri (1983), İstanbul Mektupları (2009),
Çocuk Kitapları: Bizim Sinemamız Var (Romanı1979), Cumartesiye Çok Var mı? (Roman,1981-1986), Nöbetçi Ayakkabıcı Dükkânı (Öykü,2005), ÇemberTiyar (Masal derlemeleri,2005), Fındık Kitaplar (Bitki ve Hayvan Masalları, 2005), İki Dilli Kitaplar (Türkçe / İngilizce), Berke'nin Badem Şekerleri / Berke'sAlmondCandies (2007), Sincaplı Kalemtıraş / TheSquirrelPencilSharpener (2007), Renkli Tebeşirler / ColoredChalk (2007), Kiraz Tokalı Kız / The GirlwiththeCherry Barette (2007) ve Piknikte / ThePicnic (2007)
Çevirilerinden Bazıları; Çalı Horozu (Le Coq de la bruyère, MichelTournier), Altın Damla (La Goutted'or, MichelTournier), Veda Yemeği (Le Medianocheamoureux, MichelTournier), Kaynak ya da Çalı (Eléazarou la Source et lebrouissaille, MichelTournier) v.s.
Renginar M.SALİ