PROF. Dr. Besim Üstünel Anaokulu velileri, çocuklarıyla birlikte ilk dönem boyunca yaşadıklarını ve okul hakkındaki düşüncelerini gönderdikleri mektuplarda anlattılar. Üstünel Anaokulu ekibinden duydukları memnuniyeti ifade eden veliler, teşekkürlerini duygu dolu sözlerle ifade etti. Suzan –Mercin Karakaş, Şebnem Balkan ve Nevriye Alp adlı veliler okul yönetimine mektup gönderen veliler arasında yer aldı. KARAKAŞ: GÖSTERMİŞ OLDUĞUNUZ GÜLERYÜZ VE İLGİDEN DOLAYI TEŞEKKÜR EDERİZ
Suzan –Mercin Karakaş’ın mektubu şu şekilde: “Prof. Dr. Besim Üstünel Anaokulu’nun değerli öğretmenleri ve personeli, öncelikle sizlere merhaba demek istiyoruz. Yaklaşık dört –beş aydır oğlumuz Melih ve biz sizlerle birlikteyiz. Oğlumuzun kişisel gelişimini izledikçe ve sabahları okuluna gitmek için sabırsızlanışını gördükçe gerek eşim gerekse b en onun adına sizleri seçmekle ne kadar doğru bir karar verdiğimizi anlıyoruz. Melih, okulunda çok mutlu, arkadaşları ve Fatma öğretmeni ile sevgiye dayalı bir ilişkisi var. Bizlere göstermiş olduğunuz güleryüz ve yakın ilgiden dolayı teşekkür ederiz.
“GELECEĞE EN GÜZEL ŞEKİLDE HAZIRLANACAĞINA GÖNÜLDEN İNANIYORUZ”
Oğlumuzu sabahları gönül rahatlığıyla sizlere emanet ediyoruz. Gün içerisinde gerek vermiş olduğunuz eğitim, gerekse sağlamış olduğunuz samimi ve eğlenceli ortam oğlumuzu çok mutlu ediyor. Melih’in okulunuzda alacağı eğitim ile geleceğe en güzel şekilde hazırlanacağına, yetenekleri doğrultusunda iyi yetişeceğine gönülden inanıyoruz. Oğlumuza emeği geçen tüm Prof. Dr. Besim Üstünel Anaokulu ailesine teşekkür ederiz.”
YILMAZ: BU OKULDA SANKİ HERKES ÖZEL OLARAK SEÇİLMİŞ
Bir diğer veli olan Şebnem Yılmaz’ın mektubu ise şu şekilde: “Prof. Dr. Besim Üstünel Anaokulu’nun bir gün bizim okulumuz olacağını düşünmezdim. Arabayla defalarca önünden geçtiğimiz ve ona uzaktan baktığımız bu güzel okulla tanışmamız oğlum sayesinde oldu. Oğlumuzun anaokulu yaşı geldiğinde okul araştırmak için yaz tatilinde gelip okulu gezdik. Doğal olarak okul boştu ama duvarlarına sinmiş olan o sıcak enerji içimizi ısıttı. Evet, bizim okulumuz bu dedik. Merakla okulun açılmasını bekledik. Okulumuz açıldığında artık onu daha çok sever olduk. Çevremizdekiler, okulumuz nasıl diye sorduklarında, onlara şöyle anlattım; Müdüründen, öğretmenlerine, yardımcı personelinden, kapıdaki görevlisine kadar herkes, o kadar temiz yüzlü ve insanlıklı ki anlatamam. Sanki herkes özel olarak seçilmiş gibi… Hepsi idealist, işlerini ciddiyetle ve titizlikle yapıyorlar.
“ÖĞRETMENİMİZ FATMA HANIM’A ÇOK TEŞEKKÜR EDERİM”
Lütfen, diğer öğretmenlerimiz alınmasınlar ama ben sınıf öğretmenimiz Fatma Hanım’dan bahsetmeden geçemeyeceğim. Çocuklar ve biz öğretmenimizi çok sevdik. Çok farklı bir bağ oluştu onunla aramızda. Ben inanıyorum ki, çocuklarımızın üzerinde bıraktığı izler uzun yıllar etkisini kaybetmeyecek. Öğretmenimize mesai saatleri dışında bize ve çocuklarımıza harcadığı tüm zamanlar için çok teşekkür ederim.
“KEŞKE BU OKULDA DEVAM EDEBİLSEK”
Evet! Bir yılın ilk dönemi bitti bile. Ne kadar çabuk geçiyor zaman. Daha şimdiden sene sonunda okuldan nasıl ayrılacağımızın tasası tuttu beni. Düşündüm de, keşke elimde sihirli bir değnek olsa ve ben dilesem; okulumuzun devamı olsa ve oğlum aynı şartlar ve standartlarda eğitimine böyle güzel bir yerde devam edebilse… Ne güzel olurdu…
“İNANIN, SAYENİZDE YÜREĞİM O KADAR RAHAT Kİ!”
Bize bu güzel duyguları yaşatan başta okul müdürümüz Nuriye Doğan’a, Müdür Yardımcımız Selcen Hanım’a, tüm öğretmenlerimize, yardımcı personelimizden, kapıdaki görevlimize kadar herkese, çocuklarımıza gösterdikleri ilgi, hoşgörü ve sabırdan dolayı yürekten teşekkür ederim. Aslında okulumuz için fazla söze gerek yok!, Ben; yavrumuzu, yüreğimi sizlere emanet ettim. İnanın, sayenizde yüreğim o kadar rahat ki!”
Haberin devamı 06.02.2012 tarihli Hürhaber Gazetesi’nde…
