Gençlik Hayır Diyor etkinliğinde referanduma gidecek olan anayasa değişikliği ve kuvvetlerin tek elde toplanması hakkında değerlendirmede bulunan CHP Silivri İlçe Başkanı Suna Göçengil, “Saraydan alınıp millete verilen yetki, şimdi yapılmak istenen bu değişiklikle tekrar milletten alınıp, saraya verilmek isteniyor” diye konuştu.
CHP Silivri İlçe Başkanı Suna Göçengil, referandum ile egemenliğin halktan alınıp saraya verilmek istendiğini söyledi.
AYKUT ERDOĞDU'YA TEŞEKKÜR ETTİ
Konuşmasına Birinci Vazife'ye Çağrı toplantısına konuşmacı olarak katkı sunan CHP İstanbul Milletvekili Aykut Erdoğdu'ya teşekkür ederek başlayan Göçengil, şunları söyledi: “Sayın vekilim, çok değerli katılımcılar, değerli yol arkadaşlarım geleceğimiz için, bu ülkenin geleceği için, şanlı bayrağımız için, her türlü mücadeleyi göze alan başta CHP Genel Başkanım Sayın Kemal Kılıçdaroğlu'na ve TBMM'de görev yapan mücadeleci milletvekillerimize sonsuz teşekkür ediyorum. Anayasa değişikliği konusunda gerek komisyonlarda, gerek mecliste verdikleri mücadelede her türlü dayatmaya rağmen halkımızın haklarını korudunuz. Bizlere bir kez daha CHP'li olmanın gururunu yaşattınız. Sizleri cumhuriyetçi demokrat vatanseverler adına saygıyla selamlıyorum sayın vekilim. Sayın vekilim, bu akşam bize vermiş olduğunuz sunum ile birlikte bilgilendirme için ayrıca şahsım ve Silivrili hemşerilerim adına çok teşekkür ediyorum.
“BU VATAN, BAYRAK VE ÖZGÜRLÜKLERİMİZİN MÜCADELESİDİR”
Değerli gençler, inancımız büyük, birlik ve dayanışmayla yarınlara gidiyoruz. Birbirimizle kavga etmeye değil, hep birlikte yarınlarımızın mücadelesini vermeye ihtiyaç var. Bu mücadele bizim demokrasi tarihimize de geçecektir. Bu mücadele bir siyasi parti mücadelesinden çok; vatan, bayrak ve özgürlüklerimizin mücadelesidir. Bizler CHP'liler olarak hiçbir ayrım yapmadan kimliği ne olursa olsun, yaşam tarzı ne olursa olsun, tüm ulusumuzun demokratik ve özgür bir Türkiye'de yaşamalarını istiyoruz. Bizim gibi düşünmeyenlerinde görüşlerini özgürce ifade edebilecekleri bir Türkiye istiyoruz. Saraydan alınıp millete verilen yetki, şimdi yapılmak istenen bu değişiklikle tekrar milletten alınıp, saraya verilmek isteniyor. Yasama, yargı ve yürütme tek bir kişinin eline verilmek isteniyor. Camiye, kışlaya, adliyeye siyasetin müdahil olması isteniyor.
“DEMOKRASİYE SAHİP ÇIKMAKHEPİMİZİN ORTAK GÖREVİ”
Çok merak ediyorum; bu anayasa değişikliğiyle Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarımızın hangi sorunu çözülecek? Kaldı ki bu sorun sadece siyasetin sorunu da değil. Bu sorun işçinin, emeklinin, öğrencinin, esnafın, sanayicinin, ev kadınının, öğretmenin sorunudur. Buradan tüm hemşerilerimize seslenmek istiyoruz; demokrasiye sahip çıkmak hepimizin ortak görevidir. Vatanımıza sahip çıkmak hepimizin ortak görevidir. Bu ülkede huzur içerisinde birlikte yaşamak hepimizin ortak görevidir. Bunu yapmak zorundayız. Bizler yurttaşlarımız arasında hiçbir ayrım yapmadan, hangi siyasi partiye üye olursa olsunlar, hangi siyasi partiye oy verirse versinler, kimlikleri ne olursa olsun, yaşları, yaşamları ne olursa olsun, bizler çok açık ve net söylüyoruz; tarafsız bir cumhurbaşkanı istiyoruz. Bizim mücadelemiz demokrasi, hürriyet ve özgürlükler mücadelesidir. Bizim gibi düşünmeyenlere de saygı gösterme mücadelesidir. İşte bizler bunun için yapılmak istenen rejim değişikliğine ‘Hayır' diyoruz. O halde bizler haklıyız ve parlamento da dayatmayla yapılmak istenen bu değişikliği büyük Türk milleti bozacaktır. Hepinize çok teşekkür ediyorum, saygılarımı sunuyorum sağ olun var olun.”
Hazal BAŞARAN
