SiAD’tan Halil-ibrahim sofrası

SiAD’tan Halil-ibrahim sofrası

1.06.2018 09:49:50

Silivri Sanayici ve İş Adamları Derneği, geleneksel hale gelen Ramazan ayı iftar yemeği programını düzenledi.

Silivri Sanayici ve İş Adamları Derneği'nin geleneksel iftar yemeği, 29 Mayıs Salı günü, Mega Balo Salonu'nda düzenlendi. Dernek Başkanı Hakan Kocabaş ve yönetim kurulu üyelerinin ev sahipliğinde gerçekleştirilen iftar yemeğine Silivri geçmiş dönem Kaymakamlarından Mesut Demirkol, Silivri Belediye Başkanı Özcan Işıklar, Belediye Başkan Yardımcıları Bora Balcıoğlu ve Mehmet Has, Demokrat Parti İlçe Başkanı Halide Avlu, İYİ Parti İlçe Başkanı Ozan Ersaraç ve yönetim kurulu üyeleri, MHP Teşkilat Başkanı Gökhan Daşgın, İlçe Müftüsü İdris Çatmakaş, Emniyet Müdürü Taner Ertürk, AK Parti İstanbul 3. Bölge Milletvekili Adayı Tülay Kaynarca, Silivri eski Belediye Başkanı Selami Değirmenci, Vergi Dairesi Müdürü Kadriye Çetin, Denetim Serbestlik Müdürü Vedat Zencir, Şoförler ve Otomobilciler Odası Başkanı Recep Akıncı, Ziraat Odası Başkanı Metin Gürsu, Kent Konseyi Başkanı Oğuz Özyaral ve konsey temsilcileri, Hacı Bektaşi Veli Anadolu Kültür Vakfı Silivri Şubesi Başkanı Süheyl Kırkıcı ve yönetim kurulu üyeleri, Silivri Kadın Girişimciler Derneği Başkanı Gülgün Narinç ve yönetimi, Yazıcı Yapı İnşaat firması Yönetim Kurulu Üyesi Celalettin Yazıcı, Polis Derneği Başkanı Seyfi Atun, belediye meclis üyeleri, belediye birim müdürleri, siyasi parti ve sivil toplum kuruluşu temsilcileri, muhtarlar, iş, basın ve siyaset dünyasından çok sayıda isim katıldı.

KOCABAŞ: İFTARLARIN ZENGİNLİĞİ MASALARIN ÜSTLERİNİN KALABALIKLIĞIYLA DEĞİL, ETRAFININ KALABALIKLIĞIYLA ÖLÇÜLÜR
İftar yemeği sonrası konuşma yapan Dernek Başkanı Hakan Kocabaş, 11 ayın sultanı Ramazan'ın önemi ve fazileti üzerine şöyle bir konuşma yaptı: “Sayın vekilim, sayın kaymakamım, belediye başkanım, partilerimizin ilçe başkanları, belediye başkan yardımcılarımız, kurum müdürlerimiz, müftüm, meclis üyelerimiz, muhtarlarımız, TRAKYASİFED başkan ve üyeleri, sivil toplum örgüt temsilcileri, üyelerimiz, basınımızın temsilcileri, hanımefendiler, beyefendiler… İftarların zenginliği masaların üstlerinin kalabalıklığıyla değil, etrafının kalabalıklığıyla ölçülür. Sizler, bir Ramazan iftarımızda daha bizleri yalnız bırakmadınız, sofralarımızı paylaştınız, ananelerimizi yaşatmaya, birlikte olmaya, destek olmaya geldiniz. Hepinizi yönetim kurulumuz adına sevgi ile saygı ile selamlıyor, hoş geldiniz diyorum. Hem Sayın Cumhurbaşkanımızın iftarı hem de seçim üzeri kentsel iftarların olması nedeniyle bir kısım dostlarımızın iftarımıza katılamamasından ancak saygılarını ilettiklerinden söz ederek sözlerime başlamak istiyorum.

“SOFRALARINIZDA HALİL-İBRAHİM BEREKETİ OLSUN”
Bildiğiniz gibi geleneksel iftarlarımızda konuşmam öncesinde genellikle kısa bir video göstererek konuşmamı oradaki güzellikler üzerine kurardım. Bugün ise video yerine hepinizin bildiği bir hikaye de olsa, tekrar hatırlatmamdan sıkılmayacağınızı umduğum bir mistik hikaye okumak istiyorum sizlere.
“Vaktiyle birbirini çok seven iki kardeş varmış. Büyüğü Halil, küçüğü ise İbrahim'miş. Halil evli, çocuklu. İbrahim ise bekârmış. Ortak bir tarlaları varmış iki kardeşin. Ne mahsul çıkarsa iki pay ederlermiş. Bununla geçinip giderlermiş. O yıl yine harman yapmışlar. Buğdayı ikiye ayırmışlar. İş kalmış taşımaya.
Halil bir teklif yapmış, “Ben gidip çuvalları getireyim, sen buğdayı bekle İbrahim” demiş. Terbiye o ya, “Peki ağabey” demiş hiç ikiletmeden. Ve Halil çuval getirmeye gitmiş. O gidince düşünmüş İbrahim, “Abim evli, yeğenlerim de var, onun evine daha çok buğday lazım” demiş ve kendi payından bir miktar atmış onunkine… Az sonra Halil çıkagelmiş. “Hadi İbrahim demiş, önce sen doldur da taşı ambara… “Peki ağabey” demiş.
İbrahim kendi yığınından bir çuval doldurup düşmüş yola. O gidince, Halil düşünmüş bu defa. Demiş ki, “Çok şükür ben evliyim, kurulu bir düzenim de var. Ama kardeşim bekar. O daha çok çalışıp para biriktirecek, ev kurup evlenecek, atayım birkaç kürek onunkine.” Velhasıl biri gittiğinde, öbürü kendi payından atar onunkine. Birbirinden habersiz sürüp gider böyle. Nihayet akşam olur. Karanlık basar. Görürler ki bitmiyor buğday. Hatta azalmıyor bile. Ve Hak Teâla bu hali çok beğenir. Buğdaylarına bir bereket verir, bir bereket verir ki… Günlerce taşır iki kardeş, bitiremezler hasatı. Şaşarlar bu işe, aksine çoğalır buğdayları, dolup taşar ambarları. İşte bugün bereket denilince; bu kardeşler akla gelir. Bu bereketin adı, Halil-İbrahim bereketidir.” Kıssadan hisse. Sizlerde bu akşam bizim soframıza bereket getirdiniz, sağ olun, var olun. Sizlerin sofraları da bereket dolsun. Nice sofralara daha bereket aksın.

“BUNDAN SONRAKİ RAMAZAN AYINA DA HEP BİRLİKTE SAĞLIK İÇİNDE KAVUŞMAYI NİYAZ EDİYORUM”
Biz Kocabaş ailesi olarak bu Ramazan'ı biraz kederli sürdürüyoruz. Perşembe günü yeğenimiz Mehmet Hanımızı kaybettik. Her ne kadar 17 gün gibi kısa bir süre kalmış olsa da bu dünyada, içimize bir ateş bıraktı.
Her Ramazan konuşmamda yinelerim, bu vesile ile biraz daha vurgu yapacağım; bugün soframızda ağırladığımız siz dostlarımızı bir dahaki Ramazan'da da eksiksiz ve sağlık içinde ağırlayabilmeyi Allah'tan niyaz ediyorum. Sizlere ve yakınlarınıza sağlık içinde uzun yaşamlar diliyorum.
Ülkemiz zorlu bir dönemeçten geçerken her zamankinden fazla birlik olmaya, paylaşmaya ihtiyacımız olduğunu bir kez daha hatırlatmak istiyorum. “Gönül Calab'ın tahtı, Calap gönüle baktı. İki cihan bedbahtı, kim gönül yıkar ise” demiş Yunus. Aslında gönül yapmanın önemini anlatmış bir bakıma. Bende imkânlarımızı hem ülkemizle, hem insanımızla biraz daha fazla paylaşabilmeyi öneriyorum. Ramazan bereket ve yardım ayıdır. Zor şartlarda yaşam mücadelesi verenlerin yanlarında olmaya biraz daha çok gayret göstermeliyiz. Bu bizim millet olarak en büyük hasletlerimizdendir. Bunun yanında kalıcı eserlere de destek olmak isteyen arkadaşlarıma da Mesut Söylet'in Başkanlığını yaptığı Sanayi Cami inşaatına destek olmaya çağırıyorum. Hepinize teşrifleriniz için teşekkür ediyorum. Nice iftarlarda hep birlikte olmak dileğiyle saygılar sunuyorum.”

IŞIKLAR: RAMAZAN'IN MANEVİ İKLİMİNİ 12 AYA YAYALIM
Silivri Belediye Başkanı Özcan Işıklar ise yaptığı konuşmada; “Sayın milletvekilim, sayın kaymakamımım, çok değerli siyasi partilerimizin başkanları, ilçemizin değerli müdürleri, meclis üyelerimiz, muhtarlarımız, üretim yapan, istihdam sağlayan değerli işadamlarımız, basınımızın çok değerli temsilcileri hepinizi bu mübarek Ramazan aksamında sevgi ve saygı ile selamlıyorum. SİAD'ın gelenekselleşmiş iftar sofrasında bir kez daha buluşmuş olmanın güzelliğini yaşıyoruz. Bu vesile ile Hakan beyin şahsında bütün yönetim kurulu üyelerine bu beraberliği sağladıkları için teşekkür ediyorum. Hakan beyin de dediği gibi, Ramazan ayı kaynaşma, ortak paylaşım, birliktelik ve hoşgörüyü ifade eder. Toplum olarak bizi biz yapan güzel değerlerimiz ve geleneklerimiz Ramazan ayında yenilenir ve kuvvetlenir. Bu geleneğimizi göreneğimizi sonsuza kadar yaşatacağız. Mübarek Ramazan ayının yarattığı birleştirici gücün, dünyada barışın ve huzurun hüküm sürdüğü günlerin başlangıcı olması en büyük arzumuzdur. Ramazan ayında oluşan manevi atmosferin, bütün bir yıla yayılarak devam etmesini diliyorum.” şeklinde düşüncelerine yer verdi.

KAYNARCA: ARANIZDA OLMAKTAN MUTLULUK DUYUYORUM
Işıklar'ın ardından kürsüye davet edilen AK Parti İstanbul 3. Bölge Milletvekili Adayı Tülay Kaynarca, “Hayırlı akşamlar diliyorum. SİAD'ımızın Halil-İbrahim sofrasına hoş geldik, hoş geldiniz. Allah oruçlarımızı kabul etsin. Saygıdeğer kaymakamım, belediye başkanım, çok değerli meclis üyelerim, siyasi partilerimizin temsilcileri, kıymetli SİAD başkanım ve yönetim kurulu üyeleri, değerli muhtarlarımız, sivil toplum kuruluşlarımızın çok değerli başkanları öncelikle her birinizi sevgi ve saygıyla selamlıyorum. Ramazan ayınız mübarek olsun diyorum. Geçen sene Meclis Ramazan ayında da çalışmıştı, o nedenle katılamamıştım, bugün burada olmaktan çok mutluyum. Allah kabul etsin diyorum. Bu geleneğimizin devamlılığını diliyorum.” diye konuştu.

Program, konukların hatıra fotoğrafı çekilmesi ile sona erdi.

Hazal BAŞARAN

YORUM YAP