
"YAKLAŞIK 600 MİLYON ADET ÜRETİM YAPIYORUZ”
Sarten Ambalaj Tic. ve San. A.Ş. CEO'su / ASD Başkan Yardımcısı Zeki Sarıbekir, şunları kaydetti: "Ambalaj bir nevi ürünün kıyafetidir; bu sebeple ambalaj ürünün giysisidir diyoruz. Bizler hava şartlarına ve kendimize yakışan kıyafetleri giydiğimiz gibi ürünün de saklama koşullarına ve durumuna en uygun ambalajı seçiyoruz. Burası Avrupa’nın en büyük aerosol kutusu üretim tesisidir aynı zamanda. Oda spreyi ambalajları, hanım kokuları bazlı spreyler, sinek ilaçları, yer temizleyicileri, inşaat sanayi için poliüretan köpükler, ne kadar aerosol ambalajı varsa hepsini burada üretebiliyor ve ihraç ediyoruz. Yaklaşık 600 milyon adet üretiyoruz. Bunların %50’si direk ihraç oluyor özellikle Batı Avrupa’ya.
"ÇEVREYİ AMBALAJ DEĞİL İNSAN KİRLETİR”
Hep söylüyorum; çevreyi ambalaj kirletmez, çevreyi insanlar kirletir. Geri dönüştürebiliriz. Metal ambalajda şu anda %40 oranında toplanıyor ki bu oran Japonya’da %90’lara kadar çıkıyor. Toplama miktarını artırdığımız zaman bunlar tekrar geri dönüşüme girip ekonomiye kazandırılabilir.
"AMBALAJ SEKTÖRÜNÜNGELECEĞİNDEN UMUTLUYUZ”
Türkiye’de bugün bizim 4.3 milyar dolarlık bir ambalaj ihracatı var. Türkiye’nin toplam kullandığı ambalaj da 9 milyar dolar civarında. Bunun 2023’te iki katı artarak 18 milyar dolara çıkacağına inanıyoruz. Bugün Türkiye’de kişi başı ambalaj tüketimi 200 dolar civarında. Dünya ortalaması 100 dolardır.
Ama Avrupa’da 300-350 dolar kişi başı ambalaj tüketimi var. Bu Amerika’da 450-500, Japonya’da ise 500 dolar üzerinde. 200 dolar da kötü bir rakam değil bunun artacağına inanıyoruz. Süpermarketlerin gelişmesi, ihracatın artması ambalaj tüketimini artıracaktır. Ambalaj gelişmişlikle alakalı bir şey. Ülkeler geliştikçe ambalaj tüketimi de artıyor. Gelecekten umutluyuz.”
KORKUT: AMBALAJ BİNLERCE YIL ÖNCEYE DAYANAN TARİHİ BİR GEÇMİŞE SAHİP
Ambalaj Sanayicileri Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Sadettin Korkut, ambalajın tarihine ışık tuttu. "Bodrum’daki Sualtı Müzesi’nde bir takım toprak testiler görüyorsunuz. Onlar gemilerle yağ gibi sıvı mamuller in bir yerden bir yere taşınmasında kullanılan aslında ilk ambalajlardır. Yine aynı şekilde binlerce yıl öncesinden kalan cam ve kilden yapılmış bir takım ambalajlar olduğunu da biliyoruz.” dedi.
"GERİ DÖNÜŞÜMLE YENİDEN KAZANIM MÜMKÜN”
Çevreye verdikleri önem doğrultusunda atıkların sürdürülebilir yönetimine katkıda bulunmak bilincinin önemine değinen Korkut, dünyada ambalaj pazarının geldiği noktayı şöyle özetledi: "Şu anda Aliağa’da kompleksimizin içinde yer alan 22 tane tesisten bir tanesi olan ambalaj fabrikasındayız. Bu fabrikamızda yaklaşık 15 bin ton civarında ambalaj malzemesi üretimi yapıyor ve bu ambalaj malzemesi üretiminde kullanılan bir takım katkı maddelerini üretiyoruz. Hem kompleksimizdeki fabrikaların hem de yurtiçi ve yurtdışındaki müşterilerimizin ihtiyaçlarını karşılıyoruz. Ambalaj sektöründe kullanılan her türlü ambalajın geriye dönüştürülerek defalarca kullanılması mümkün. Burada en önemli konu çocuklarımızdan itibaren başlayarak o bir ambalajın geriye dönüştürülmesi gerektiği konusundaki bilinci geliştirmek. Çevre Bakanlığımızın bu konuda %48 seviyesinde bir geri dönüşüm hedefi var.
"AMBALAJ SEKTÖRÜ YAKLAŞIK 20 MİLYARDOLAR BÜYÜKLÜĞE SAHİP”
Ambalaj sektörü ülkemizde yaklaşık 20 milyar dolar civarında bir büyüklüğe sahip. Bu 20 milyar doları içerisinde 4 milyar dolar civarında ihracat yapan bir sektör. Buna karşılık 3.6 milyar dolar civarında da ithalat yapan bir sektör dolayısıyla cari açığa pozitif katkı sağlayan bir sektör. 2014 rakamlarını veriyorum; yaklaşık 362 milyar dolar civarında cari açığa pozitif katkı yapmış bu sektör. İthal ettiğinden fazla ihracat yapmış, üretmiş ve katma değerli ihracat yapmış. Ülkemizin ortalama kilogram başına ihracat değeri 1.6 dolar civarında. Ambalaj sektöründe bu rakamın 1 dolar daha fazlası olduğunu rahatlıkla söyleyebiliyoruz.
"ÜLKEMİZDE HAMMADDE İHTİYACI OLAN ÜRÜNLERİN ÖNEMLİ BİR KISMINI İTHAL EDEBİLİYORUZ”
Ambalaj birçok alt dalı olan bir endüstri. Ülkemizde ambalaj sektörünün ihtiyacı olan hammaddelerin önemli bir kısmını ithal ediyoruz. İthal ettiğimiz ürünlerle ülkemizdeki ambalaj sanayicileri kendi müşterilerinin ihtiyacı olan ambalaj malzemelerini üretiyorlar. Örnek vermek gerekirse plastik kökenli hammaddenin ortalama %25 civarındaki kısmı ülkemizde üretilebiliyor. Geriye kalan kısmı da dünyanın değişik yerlerden ülkemize hammadde olarak ithal ediliyor.
"AMBALAJ İSRAFINÖNÜNE GEÇİYOR”
Ülkemizde daha fazla ürünü ambalajlı olarak kullanmamız ve satmamız gerekiyor. İsrafın önüne geçmenin insanlık için son derece önemli olduğunu düşünüyoruz. Doğru ambalaja konulmuş ambalajlı ürünlerin israfın engellemesine önemli katkı sağlayacağına inanıyorum. Gelişmiş ülkelerde özellikle gıdada israf edilen ürün oranı %2-3 oranındadır çünkü çok fazla miktarda ambalaj ve ambalajlı ürün kullanılmaktadır ama gelişmemiş ülkelerde gıdada israf boyutu %50 seviyesindedir.”
GÜRLEK: PLASTİK BİR ATIK DEĞİLDİR
Plastik Sanayicileri Derneği Başkan Vekili Oğuzhan Gürlek, ambalaj sektörüne dair şöyle konuştu: "Burada genel anlamda biz plastik ambalaj üretimi yapıyoruz. Özellikle de gıda ve gıda dışı plastik kova üretimi yapmaktayız. Yılda 1800 ton civarı plastik hammadde işliyoruz. Plastik bir atık değildir. Tekrar tekrar dönüştürülerek ekonomiye kazandırılabilir hatta kazandırılamayacak halde olduğunda bile son görevini yakıt olarak yerine getirebilir. Bizim kamuoyunu plastiklerin çöp olmadığını, bunların ayrıştırılarak ekonomiye yeniden kazandırılabileceği konusunda bilinçlendirmemiz lazım.
"KAMPANYA SAYESİNDE SOKAK HAYVANLARI YUVAYA KAVUŞUYOR”
Yuvaya dönüşen plastikler ismiyle sokak hayvanları için kedi ve köpek kulübeleri üretimi yapılıyor. Derneğimizin öncülüğünde başlayan projede 0 geri dönüştürülen plastiklerden kulübeler üretilip atık toplayan belediyelere proje hakkında bilgilendirme yapmaları ve atık toplama vaatleri karşılığında veriliyor. Böylece kamuoyuna plastiğin bir atık olmadığı, geri dönüştürüldüğünde neler yapılabileceği konusunda mesaj da verilmiş oluyor.”
Haber MERKEZİ