
KONUYLA ilgili kamuoyunun sağlıklı bilgilenmesi açısından ve
velilerin endişe etmemesi adına açıklamada bulunma zorunluluğu hissettiğini
belirten İlçe Milli Eğitim Müdürümüz İkram Kayapınar şunları söyledi:
"İnternet sitesinde yayınlanan haber üzerine yazıyla okuldan
açıklama istedik. Onlar da bize cevaben öğrencilerinin bu gibi olaylara
karışmadığını söyledi. Ancak öğrencilerden bir tanesinin annesi bu tür işler
yapan bir kadın olduğunu açıklandı. Biz bir öğrenciyi okula kaydederken, sadece
nüfus cüzdanını, ikamet adresini sorarız, onun dışında bir şey sormayız.
Sonuçta her vatandaşın okuma hakkı var.
Yalnız burada şöyle bir şey oluyor; bir öğrenci bir başka
öğrenciyle sohbet ederken, "Bizim eve misafirliğe gel. Seni birileriyle
tanıştırırız” şeklinde bir konuşma geçiyor. Şansımıza, o anda bizim nöbetçi
öğretmen bu konuşmayı duyuyor ve dikkatini çekiyor. Böylece bir ipin ucunu
yakalamış olduğumuzu sonradan fark ediyoruz. Bu konuşmayı yapan öğrenci, hemen
Rehberlik Araştırma Merkezi tarafından takibe alınıyor. Bu takibin sonunda
aileden kaynaklı bir sıkıntı olduğu ortaya çıkınca okulumuz hemen Emniyet'e
yani Çocuk Büro'ya haber veriyor. Çocuk Büro yetkilileri kapsamlı bir şekilde takibe
başlıyor. Bunu yaparken de okul idaresi konuyla ilgili kimseye bahsedilmemesi
konusunda uyarılıyor. Okul İdaresi de buna bağlı kalıyor, yalnız bu arada İlçe
Milli Eğitim Müdürlüğümüze de bildirmiyor. Dolayısıyla bu konudan bizim başlangıçta
haberimiz olmadı. Çocuk Büro tarafından aylarca anne ve öğrencinin telefonları
dinleniyor. Dinlenen telefonlar neticesinde anne tutuklanıyor. Çocuklarla
ilgili hiçbir durum yok.
"MASUM ÇOCUKLARA YAPILAN BU HAREKETİ HOŞ KARŞILAMIYORUZ”
Fakat internet sitesinde ve dün bir gazetede de yayınlanan
haberlerde iddia edildiği gibi hele hele verilmek istenen mesaj boyutunda
öğrencilerin karıştıkları herhangi bir olay yok. Masum çocuklara yapılan bu
hareketi hiç hoş karşılamıyoruz. Çok sayıda insana yaptıkları haberi okutabilmek
için birilerini kullanmamak lazım, hele hele bunlar çocuksa. Yapılanları, o
işten daha vahim görüyorum. Gazeteciliğin de etiği olmalı. Suç unsuru taşıyan
bölümle İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü olarak yan yana getirildik. Bu beni
ziyadesiyle üzdü. Gönlüm ve vicdanım rahat, çocuklarımızın hiçbir mağduriyeti
yok. Çıplak bir çocuk resmiyle bu şekilde bir haberin yapılmasını ve yorum
katılmasını hiçbir meslek etiğiyle bağdaştırmadım. Neyi çağrıştırmak istediler.
Bunu kamuoyu çok iyi biliyor. Bu hiç hoş olmadı. Çocuklarımızı etkileyecek en
ufak olumsuz haberin yanında olmamamız ve sebep olmamamız gerekirken tam
tersine bunun üzerine bu şekilde gidildi. Burada çocukların, okulun ve bizim
müdürlük olarak göreceğimiz zarar, bir yanlışın ortaya çıkaracağı kârla
ölçülemez.
"YAŞANANLAR TAMAMEN OKUL DIŞINDA, ÇOCUKLARIMIZ ZARAR
GÖRMEDİ”
Konuyla ilgili gerekli bilgileri Kaymakamımıza, savcılığa ve
İl Milli Eğitim Müdürlüğü'ne bildirdik. Adli makamlar zaten gerekli incelemeyi
yapacak. İlçemizdeki vatandaşlarımız bilsin ki çocuklarımızın gördüğü herhangi
bir zarar yok. Yaşanan tamamen okulun dışında, büyük insanlar tarafından
gerçekleştirilen olaylar sansasyon yaratılması amacıyla okulla bir araya
getirildi. Bundan dolayı üzüntülüyüz.
"ÇOCUKLARIMIZIN ÜZERİNDEKİ DİKKATİ ARTIRALIM”
artıralım. Onların konuşmalarındaki dikkat çekici yönlerini önemseyelim.
Toplumumuzda her zihniyette insan var. Kendimizi ve çocuklarımızı korumalıyız.”