Ak Parti Silivri İlçe Başkanı Metin Karakaş dün düzenlediği basın toplantısında geçtiğimiz hafta içerisinde CHP Silivri İlçe Başkanı Selami Değirmenci ve Silivri Belediye Başkanı Özcan Işıklar’ın açıklamalarına yanıt verdi.
KARAKAŞ: BİZİM İZİN BELGELERİMİZ VAR
Karakaş, Referandum çalışmalarına ilişkin Değirmenci’nin gündeme getirdiği değerlendirmelere değinerek, şöyle konuştu: “Legal ve illegal çalışmalardan bahsediyor ilçe başkanı. Dalgakırandaki mendireğe CHP’liler yazı yazmış. Ben de oraya daha farklı şeyler yazdırtabilirdim. Arkadaşlarımı kesinlikle böyle bir şeye yöneltmedim, izinsiz hiçbir çalışmaya da imza attırtmadım.
Sayın ilçe başkanı sahilde duran araçlarla ilgili demiş ki; “Yasal izin yok AKP yapınca biz de yapmak zorunda kaldık, kendi seçmenimiz, bize baskı kurdu.” Ama biz izin aldık. Bizim 10 Ağustos-10 Eylül tarihleri arasında kaymakamlık marifetiyle İlçe Emniyet Müdürlüğü’nün vermiş olduğu iznimiz var.
“BİZ YANLIŞ YAPMAYIZ”
Biz iktidar partisiyiz. Hükümeti kuran partiyiz. Bizim yapacağımız her gayri resmi çalışma diğer siyasi partilere de örnek olacağından dolayı biz yanlış yapmayız. Biz diğer siyasi partilerin abisi olan bir partiyiz. CHP İlçe başkanının “Ak Parti’nin böyle bir izin var mı yok mu” diye belediyeyle kontak kuramayacak kadar aralarında mesafe varsa ben evrakları kendi elimle ulaştırırım.”
“İBB’Yİ KÖTÜLEYEREK BİR YERE VARAMAZSINIZ”
CHP’lilerin planlama sürecine ilişkin İBB’ye yönelik eleştirilerine de yanıt veren Karakaş, “Planlarla ilgili ilçe başkanı esinlikle doğru söylemiyor. Orada bir beceriksizlik var, kendilerini mağdur gösteriyorlar. Köylerde farklı ilçe merkezlerinde farklı konuşuyorlar.
Yok sineklere ilaçlama yapılmıyor, o yapılmıyor, bu yapılmıyor… İBB sinek ilaçlamalarında Silivri Belediyesi ile koordineli bir şekilde çalışıyor. Vatandaşın şikâyetleri doğrultusunda ilaçlama yapılıyor. Yetersiz olabilir bu ayrı bir şey. Bana geçen akşam Kadıköy’de Danamandıra’da arkadaşlar sinek çok diye söylediler. Ben hemen İBB’yi aradım daha ben gitmeden geldiler. Çok basit bir olay. Çevre müdürlüğü ya da zabıta ünitesinde bir birim kurun, ilaçlama 3-4 ay yapılıyor. Bu aciz durumla büyük şehiri kötüleyerek bir yere varamazsınız.
“BEN PLANLARA NAMUS GÖZÜYLE BAKIYORUM”
Söylemeyecektim ama belediyeden bir grup arkadaş planlar konusunda yardım istediler. Ben planlara namus gözüyle baktığımı söyledim. Yaptığımızı planlara belediye başkanının da sahip çıkması gerektiğini ifade ettim. 1,5 yıldır bir arpa boyu kadar da yol almadılar. Siyasi söylemler, şovlar, alt yapısı olmayan, yetkilerini aşan düzenlemelerle bir şeyler yapmaya çalışıyorlar. 80 adayı bin bir kere düzelttirdik desem abartmayacağım. Uygulamalarda hatalar var. Bir beceriksizlik var ortada, biz bunu meclis gündemine aldırdık.
“HİÇ KİMSE SİYASİ BASKI İLE PLAN ÇIKARTTIRAMAZ”
CHP İl Başkanlığı bir karar aldı; “İBB’de çıkacak bütün planlara ret oyu vereceğiz” diye. Eğer bu tavırlarını sürdürürlerse komisyondan o dosyalar çıkmaz. Koskoca Çatalca’yı planlıyorsunuz CHP’nin içinde olduğu 9 kişilik komisyonun incelemesine müsaade etmiyorsunuz. Sonra “Benim planlarımı çıkartın” diye yaygara yapıyorsunuz. İlçe başkanı da ona destek verir görüntüsü sergiliyor. Hiç kimse siyasi baskı ile planlarını çıkarttıramaz. Orası teknik bir kurum, belediye meclisinin komisyonudur. Ben hem belediye başkanını hem ilçe başkanını uyarıyorum. Eğer böyle bir karar varsa önümüzdeki ay toplanacak olan büyükşehir belediye meclisinden önce bu karardan geri adım atmaları konusunda baskı kurdurmalarını rica ediyorum.
Seymen Köyü’ne okul yapılması ve diğer 3 konudan dosyalarımız bundan dolayı çıkamadı. Eğer bir ay sonra belediye planının yapılması noktasında CHP siyasi iradesini ortaya koymazsa biz de bu konuda aynı tavrı sergileyeceğiz.
“TABAKOĞLU, SÖYLEMLERİNDE BİRAZ DAHA İLERİ GİDERSE SONUÇLARINA KENDİ KATLANACAK”
Sivil toplum örgütleri Silivri’de demokrasinin gelişmesi açısından büyük anlam ifade ediyor. İlk defa bir sivil toplum örgütü esnaf odası, belediyenin, bir siyasi partinin arka bahçesi görüntüsünde. Ben oda başkanının kapıya gelip “Beni seçtirin ben AKP’ye çalışacağım” diye yalvardığı günleri de biliyorum. “Ben seçilirsem burası Necati Özkök’ten kurtulur” söylemlerine de şahit oldum. Ben bunu doğru bulmuyorum. Esnaf odasının siyasi görüntüden arınmasını da rica ediyorum. O odanın üyeleri arasında Ak Partililer de var, söylemlerinde biraz daha ileri giderse sonuçlarına kendisi katlanacak. “Ben siyaset yapmak istiyorum” derse söyler. Siyasi partiye üye olma hakkı da vardır. Ben buna saygı duyarım. Ama bunları siyasi kimliği altında söyler, esnaf odası başkanlığı kimliği altında söyleyemez. O kurumun altında bir gün gelir kendisi de ezilir.
“BİZ PROJENİN DOĞRULUĞUNU YAŞAYARAK GÖRDÜK”
Dere ıslahlarında şu ana kadar Boğluca Deresi istimlakı ile ilgili 10 Milyon TL bedel ödendi.
Sürecin gecikmesi konusunda CHP’nin bunun sorumlusu kendi değilmiş gibi bir tavır sergilemesi doğru bir şey değil. 2007 senesinde İBB Başkanımız bir gece sahil gezintisinde bunları söylediği zaman biz bir hayal olarak gördük. Ortada sel yoktu. Ama söylemleri gerçekten doğru çıktı. Biz yaşayarak bu projenin doğru bir proje olduğunu gördük. Taşın altına elimizi koyduk, %75’e yakın tapu devirleri yapıldı. Birkaç mahkemelik dosya kaldı, onlar da tamamlandıktan sonra hemen yıkımlar gerçekleşecek. Karılar, Boğluca deresi, Selimpaşa’daki projelendirme çalışmaları bizim de takip ettiğimiz ve yıkımdan sonra gerçekleştireceğimiz projelerden.
“ESKİDEN İBB İNSANLAR İÇİN ULAŞILMAZDI”
Biz İBB olarak Silivri’ye bir sene içerisinde 150 Milyon TL’ye yakın hizmet gerçekleştirdik. Gerek İSKİ, gerek İGDAŞ çalışmaları, Selimpaşa’daki keşif yetersizliğinden dolayı alt yapının yeniden yapım, asfalt çalışmaları ile biz büyük şehir olarak buradayız.
Eskiden İBB’ye insanlar ulaşamazdı. CHP döneminde İBB tesislerinden kimse yararlanamazdı. Kadir Başkan bizim bir ricamız üzerine zamanı olmamasına rağmen, “Sahildeki bu stantlarımızı yalnız bırakmayın” dememiz üzerine geldi. Miting havasına çevirelim gelişini istedim kendisi kesinlikle “Hayır insanları rahatsız etmeyeceğiz, bir miting havasına çevirmeyeceğiz” dedi.
“BİZ GAMMAZ DEĞİLİZ”
Belediye başkanımızın “350 Milyon dolar nerede?”sözünün hatırlatılması üzerine Kadir Başkan yolsuzluk konusunda hesap sorma üslubuna çok sinirlendi. Biz belediye başkanına aleyhine laflarını taşıyan gammazlardan da değiliz. Siyaseten söylemiş olabilir. Buranın belediye başkanı bizim de belediye başkanımız deyip her türlü elinden tutup yardımcı da oluruz.
“HERKES BOYUNU POSTUNU BİLECEK”
Belediyenin organizasyonunu provoke etmemek için Büyükşehir Belediye Başkanımız Kadir Topbaş’la birlikte sahile Piramit Çay Bahçesi’nin oradan girdik. Başkan Özcan Işıklar da oradaydı. Nezaketen gelip Büyükşehir Belediye Başkanımıza ‘Hoşgeldiniz’ diyebilirdi. ÖDP’lilerin yanına gitti, orada dursaydı karşılaşacaktık. Hep birlikte ağırlayacaktık. Hoş olurdu diye düşünüyorum.
İBB Başkanına hesap soracak adam kimse kusura bakmasın İlçe Belediye Başkanı değil. Bu anlamda herkes boyunu postunu bilecek. Sorulacak olan bir yer varsa da gelecek Büyükşehir Belediye Meclisi’ne önerge verecek. Başkanlık makamına havale edilir veya gündeme alınır. Basında aslı astarı olmayan şeylerle bir şeyi söylemek Belediye Başkanımıza zarar verir. Ortalığı duygusallaştırmaya hiç gerek yok. Çünkü Belediye Başkanımızın Silivri’ye bakış açısını biliyoruz. Dolayısıyla Belediye Başkanımızın söylediklerini dil sürçmesi olarak yoruyorum. Bıraksın onu yapacak olan varsa Büyükşehir platformunda başka arkadaşlar yapsınlar. O Büyükşehirden ne kadar hizmet alabilirimin hesabını yapsın. Biz de ona hem randevu noktasında yardımcı oluruz, hem yapılacak olan hizmetler noktasında da Belediye Başkanımızla birlikte elimizi taşın altına koyarız.
“DEĞİRMENCİ ÇARK ETTİ”
Selami Bey siyaseten acayip çark etmeye başladı çünkü İmam Hatip mevzusunda Milli Eğitim Müdürlüğü önünde yaptığı açıklamalarda ‘İmam Hatip buraya gelmesin, Çatalca’ya gitsin. Böyle bir şeye ihtiyaç yok’ dedi. Sonra ne oldu ne bitti bilmiyorum ama sonra Mustafa Kemal İlköğretim Okulu, bilmem şuradaki olabilir… Zaten devlet bunları kendi içerisinde değerlendiriyor.
“İMAM HATİP LİSESİNİN YERİNE SİYASİLER KARAR VEREMEZ”
Ben bunu siyasi malzeme yapmayalım derken bunun için söyledim. Kim ne derse desin Silivri’nin İmam Hatip ihtiyacı var. Anadolu ve Fen lisesine ihtiyaç varsa buna da var. Bunun yerinin hangisi olacağına siyasiler karar veremez. Çatışma ortamı olacak gibi söylemler zarar verir. Bu çocuklar bizim çocuklarım onlar öcü değil ki. Niye kavga edecekler? İdarecilerimiz var, gerekli tedbirlerini alırlar. Bu anlamda haddi olmayan işlere karışmasın, bu şekilde de yol gösterici olmasın.
“IŞIKLAR, AĞUSTOS BÖCEĞİNİN GIY GIY MUHABETTİNDE”
3.5 aylık zaman dilimi içerisinde Silivri’de ne iş yapıldı? Festivaller haricinde hiç bir şey. Ağustos böceğinin o gıy gıy mehabetti var ya, skeçleri de çevrildi. Arkadaşlar kış geliyor, seçimler de geliyor. Ben isterdim ki Belediye Başkanı çıkıp, ‘Bakın bana güvendiniz ben şunu şunu yaptım’ demek suretiyle siyasetini yapsın, hizmetlerini anlatsın. Biz öyle yapıyoruz.
“TARLADA İZİ OLAN HARMANDA DA YÜZÜ OLUR”
Tarlada izi olan harmanda da yüzü olur. Bizim tarlada izimiz var. İşimizi yaptık. Seçim zamanı, harman olduğu zaman gidip insanlara hizmetlerimizi anlatıyoruz. Verimli mi o önemli değil ama başımız dik bir şekilde gidiyoruz. Onlar insanların kafasını yalanla, dolanla, iftirayla karıştıran bir yaklaşım sergiliyorlar.
“SELAMİ BAŞKAN LAK LAKTAN BAŞKA BİRŞEY YAPMIYOR”
Dolayısıyla Selami Başkan da lak laktan başka bir şey yapmıyor. Çok güzel bir tanımlama oldu. Bu konuda tüyoyu da vermiş olayım. Selami Başkan leyleğinin ömrü laklakla geçer, Belediye Başkanı da Ağustos böceği gibi ikisi baş başa vermişler. Yine eski günlerle ile ilgili kısır döngüler içerisinde bir Silivri ortaya çıkartmaya çalışıyorlar.
“İŞ YAPMADAN LAF ÜRETEREK KORKU PSİKOLOJİSİ YARATMAYA ÇALIŞIYORLAR”
Bu anlamda hiçbir iş yapmadan laf üreterek korku psikolojisiyle yok din devleti gelecekmiş, insanlar çarşaflarla gezecekmiş, aslında anneanne babaannelerinin fotoğraflarına baksınlar. Gitsinler Yunanistan ve Bulgaristan’daki Türk köylerine baksınlar. Danamandra, Çayırdere’deki ninelere baksınlar. O feraceden, çarşaftan ne zarar gelmiş ki bu insanlara bu korku psikolojisini yaratmaya çalışıyorlar. Din devleti kurulacakmış! Ne demek istiyorlar anlamıyorum. Bunlar kahvelerde yapılan konuşmalar. Bunlar doğru değil.
“12 EYLÜL’DE HADLERİNİ GÖSTERECEĞİM”
Yalan ve iftiranın kimlerle özleştiğini ben size belgelerle gösterdim. Sayın İlçe ve Belediye Başkanına hadlerini 12 Eylül günü göstereceğim. Hiç merak etmesinler. Sandığa gömme noktasında teşkilatımızla olağanüstü çaba sarf ediyoruz. Oradan alınacak mesajla da ne hale geleceklerine hepimiz şahit olacağız. CHP’nin Silivri’de hüsrana uğrayacak çünkü ilçemiz demokrasi adına bir imza buluyor. Aynı Lozan, Sevr, Brüksel ve Yalta gibi… 12 Eylül 2010’da demokrasinin güçlü olduğu Silivri’de AKP olarak alacağımız oylarla her iki arkadaşımızı da sandığa gömeceğiz.
“ALLAH RAZI OLSUN BELEDİYE BİZE ÇALIŞIYOR”
AKP burada başarılı olacak diye korkuyorlar. Ama kendilerinden Allah razı olsun Belediye bize çalışıyor. Hiç bir şey yapmamıza gerek yok. Söylemleri, icraatları, her şeyleri bize yönelik. Bir gün Deniz Baykal, AKP’ye çalışacak deseler inanmazdım.”
“SPONSOR BULMAYA HAZIRIM YETERKİ CHP DİN KARŞITI PARTİ
GÖRÜNTÜSÜNDEN ÇIKSIN”
Mega Saray’da verilen ve CHP tarafından eleştirilen iftar yemeklerine de değinen AKP Metin Karakaş, yemeğe 2 bin kişinin katıldığını ve 35 bin TL’ye mal olduğunu fakat yapılan indirim dolayısıyla 17 bin TL ödediklerini anlattı. Hüseyin Kapısız, Yalçın Yönet gibi maddi durumları iyi olan kişiler ve iki firmanın sponsorluğu sayesinde kendi hesaplarını içlerinde kapattıklarını anlatan Karakaş, hatta firmanın birinin CHP yanlısı olduğunu söyledi. Bu konuda samimi olduğunu açıklayan Metin Karakaş, CHP iftar yemeği vermek istediğinde sponsor bulmaya hazır olduğunu, belirtti, “Yeter ki CHP din karşıtı parti görüntüsünden artık çıksın” dedi.
KARAKAŞ’TAN DAVET
Konuyla ilgili açıklamalarını sürdüren Karakaş, “Gelsinler hep birlikte bir iftar organizasyonu düzenleyelim. Belediye Başkanı da meclis üyeleri de gelsin. Birlikte yan yana oturalım. Çekişme ortamı doğru değil. Dolayısıyla iftar programları AKP veya CHP gibi algılanmasın. Özellikle rica ediyorum” çağrısında bulundu.
“13 EYLÜL’DEN İTİBAREN SİYASİ PARTİLER KENDİ İÇLERİNDE FORMAT ATACAK”
Referandum ile sözlerini noktalayan Karakaş, “AKP’nin anayasası diyorlar. Kesinlikle yanlış. Gelip deseler ki, ‘Bu değişiklikler yetmez, şu da lazım’ evet doğru söylüyorsunuz derdim. 13 Eylül’den itibaren kendi siyasi partilerinde format atacaklar. Millete yakınlaşmaları gerekir. Milletin siyasetiyle siyaset yapmaları gerekecek” dedi.
Renginar M.SALİ/Senem MARMARA/Sevginar UYGUN
