Eğitim Sen’den Hürhaber’e ziyaret

Eğitim Sen Silivri Temsilciliği Başkan Caner Erdoğan ve yönetim kurulu üyeleri, gazetemiz Hürhaber’e gelerek İmtiyaz Sahibi İlhan Uygun ile görüştü. Erdoğan, 1 Mayıs İşçi Bayramı’nda bu sene meydana gelen olayları, yaşadıkları zorlukları, Taksim ısrarlarının nedenlerini paylaştı. Eğitim Sen üyeleri, gazetemizin 10. Yılını da kutlayarak temennilerde bulundu.

1 Mayıs’ın işçiler ve emekçiler açısından neden çok önemli bir gün olduğunu sendikanın Silivri Temsilcisi Caner Erdoğan şöyle açıkladı:

"Devletler, uluslar, kurumlar ve bireyler için önemli günler vardır. Bunlar milli bayramlar, dini bayramlar, kuruluş günleri, doğum günleri vb. 1 Mayıs da işçiler ve emekçiler açısından önemli bir gündür. Birlik dayanışma ve mücadele günüdür. Emeğin evrensel günüdür. Sermayenin küreselleştiği günümüzde emek mücadelesinin de başarıya ulaşmasının yolu evrensel boyutta emekçilerin güçlerini birleştirmeleri, birlik ve dayanışma içinde mücadele etmeleri ile mümkündür. Yani küresel sömürü düzenine karşı küresel emek mücadelesi. 1 mayıs bu amacın gerçekleşmesinde en önemli araçtır. Tüm dünya emekçilerinin tek ses ve tek yumruk olduğu gündür. Emekçilerin küresel düzeydeki birliğinin sembolüdür.

Yıllardır yasaklanmasının, itibarsızlaştırılmak istenmesinin kaynağında birleşik emek mücadelesinden duyulan korku vardır. Siyasal iktidarlar bu yüzden ı mayıslara karşıdırlar.”

Emekçilerin Taksim ısrarını Erdoğan şöyle açıkladı: "Taksim, bizim için çok önemli. Bayramımızı burada kutlama isteğimizin birkaç nedeni var.

Birincisi; demokrasi anlayışımızın gereği insanlar bayramlarını, gösterilerini, şölenlerini, diledikleri gibi diledikleri yerlerde başkalarına zarar vermeme sorumluluğu içinde yapma hakkına sahip olmalıdırlar.

İkincisi; Taksim, 34 işçinin, emekçinin canını yitirdiği yerdir. Taksim’i terk etmek 34 canımızın anısını ve mücadelesini de terk etmek demektir. 18 Mart Çanakkale Zaferi törenini Çanakkale’de yapmak nasıl daha anlamlı ise İstanbul’da 1 Mayıs kutlamalarını da Taksim’de yapmak daha anlamlı olacaktır. Aksi halde İstanbul’da başka alanlarda kutlamalar yapmak bu günü tarihi bağlarından koparmak olacaktır.

Üçüncüsü; Taksim 1 Mayıs alanı 12 Eylül faşist darbesi sonrasında yasaklanmış yıllar süren mücadele sonucunda kazanılmış bir alandır. Bu uğurda binlerce emekçi gaza, copa, tazyikli suya göz altılara rağmen mücadele etmiş ve alan emekçilere tekrar açılmıştır.

Dördüncüsü; Taksim İstanbul’un merkezdir. İstanbul halkının buluşma yeridir. Kurtuluş savaşı yıllarında emperyalist işgallere karşı direnişin örgütlendiği yer nasıl taksim olmuşsa, işçilerin ve emekçilerinde birlik ve mücadele alanı olmaya devam edecektir.” 

1 Mayıs Kutlamaları için Taksim’in yayalaştırma projesi inşaatının devam etmesi gerekçesinin makul bir gerekçe olup olmadığını sorduğumuz Eğitim Sen Silivri Temsilcisi, şu yanıtı verdi: "Sendikalar yaptıkları görüşmelerde meydanda alınacak basit tedbirlerle rahatlıkla 1 Mayıs kutlamalarının yapılabileceğini ve bu konuda her türlü tedbirin alınmasında üzerlerine düşen sorumlulukları yerine getireceklerini belirtmelerine karşı yasakçı bir anlayışla izin verilmedi. Bu gerekçenin geçerli olmadığı daha dün ortaya çıktı. Galatasaray’ın şampiyonluk kutlamalarında binlerce taraftar şampiyonluğu Taksim alanında kutladı. Kimse çukura düşmedi. Kimsenin burnu kanamadı. Üstelik 20-30 bin güvenlik görevlisi de yoktu. Asıl amacın Taksim meydanını emekçilere kapatmak olduğu anlaşılmış oldu.

İstanbul dışında tüm yurtta 1 Mayıs büyük bir coşkuyla kutlandı. Bu yıl üç temel sorunu gündeme taşımak istiyorduk. Birincisi son yıllarda emekçiyi işinden aşından eden, iş güvencesini yok eden, sendikalaşmayı engelleyen kısacası emekçileri köleleştiren taşeronlaşmayı teşhir etmekti. Taşeron sistemi yerine kadrolu ve sendikalı çalışma düzenini seslendirmekti.

İkinci talebimiz gerçek anlamda laiklik ilkesini hayat bulmasını sağlamak ve bunu haykırmaktı.

Üçüncü talebimiz de tüm farklılıklarımızla birlikte savaşsız, sömürüsüz bir hayatı birlikte paylaşmak ve yaşamaktı. Yani biz barış için eşitlik için kardeşlik için yola çıkmıştık. Ancak gaz bombalan ve tornalarla karşılandık.

1 Mayıs günü bayram coşkusuyla hareket ettik. Ancak İstanbul’a vardığımızda bir gaz kokusuyla karşılaştık. Sendikamızın toplanma yerine doğru yöneldiğimizde tazyikli su ve gazla dağıtıldık. Bu hukuksuz müdahalede üç arkadaşımız çeşitli yerlerinden yaralandı. Bir arkadaşımızın kolu kırıldı. Bir arkadaşımızın eline, bir arkadaşımızın ayağına gaz bombası isabet etti. Yani tüm emekçilere reva görülen muameleden biz de nasibimizi aldık.

Her şeye rağmen 1 Mayıs İşçi Bayramı’nı Taksim’de kutlama talebimiz önümüzdeki yıl da devam edecek. Çünkü orası 34 canımızı yitirdiğimiz yerdir. Umarım bu sene yaşanan olaylar yerini 2011-2012 1 Mayıslarda olduğu gibi büyük bir şölen ve gösteri havası içinde 2014’deki 1 Mayıs İşçi Bayramını coşkusuyla hiçbir olumsuzluk yaşamadan kutlarız.

Silivri halkının daima doğru haber alma kaynağı oldunuz. Son olarak basın özgürlüğüne olan inancımızla Hürhaber'in 10. Yılını Eğitim-Sen Silivri temsilciliği adına kutluyorum. Nice 10 yıllara dileklerimi iletiyorum.”