
Demokrat Parti Çorlu Belediye Başkan Adayı Ahmet Altay, "20 yıldır Çorlu'ya modern bir şehir yaşamını layık görmeyenlere 'Dur!' demek için adayım. Yemek için değil, emek için geliyoruz!" dedi.
Demokrat Parti Çorlu Belediye Başkan Adayı Ahmet Altay, Çorlu yerel seçim anketlerinde rakiplerini geride bırakarak hızlı yükselişlerini sürdürmesi ile dikkat çekiyor. Başkanlığa adım adım yaklaştığını söyleyen Ahmet Altay, gazetemize yaptığı ziyarette Çorlu için çok önemli saptamalarda bulunarak, sorularımızı cevaplandırdı ve "Başkanlığın en güçlü adayı benim" dedi.
HÜRHABER: Niçin Çorlu Belediye
Başkanlığına aday oldunuz?
AHMET ALTAY: "Çorlu'nun iktidar partisine ihtiyacı yoktur. Çorlu'nun kaynakları doğru kullanılır ve yönetilirse kendisine fazlasıyla yeter. Yeter ki bu kaynaklar doğru ellerle ve doğru yerlerde kullanılsın. Türkiye'nin en büyük ilçesi olan Çorlu, ekonomik, ekolojik ve stratejik konumu itibarı ile dünya ile entegre olmaya aday hale geldi. İşte bu sorumluluk duygusuyla, Çorlu hak ettiği belediyecik hizmetini alabilsin diye belediye başkanlığına aday oldum. Bu şehirde doğmuş büyümüş ve 52 yıldır bu şehirde yaşamış ve mesleki hayatını bu şehirde sürdüren biri olarak, Çorlu'ya hak ettiği hizmeti vermek için adayım. 20 yıldır Çorlu'ya modern bir şehir yaşamını layık görmeyenlere "Dur" demek için adayım. Çorlu'nun bir 20 yıl daha bekletilmemesi, Çorlu'nun kazanması için adayım. Çorlu halkının geleceğini bundan önceki basiretsiz yönetimlere yeniden emanet etmemek için adayım. Çorlu'nun iktidar partisine ihtiyacı yoktur. Çorlu'nun kaynakları doğru kullanılır ve yönetilirse kendisine fazlasıyla yeter. Yeter ki bu kaynaklar doğru ellerle ve doğru yerlerde kullanılsın. Bunu uygulamak için adayım.
Kentsel dönüşümü hızla gerçekleştirmek için adayım. Çorlu'da düzenli ve güçlü bir sanayileşme gerçekleştirmek için adayım. Tarım alanlarını korumak için adayım. Çorlu'yu bilim, sanat, ticaret ve huzurlu bir yaşam merkezi haline getirmek için adayım. Hepsinden önemlisi Çorlu'yu çok sevdiğim için adayım."
HÜRHABER: Belediye Başkanı olursanız
ilk icraatınız ne olacaktır?
AHMET ALTAY: "Göreve geldiğimizde ilk projemiz Çorlu'nun fotoğrafını çekmek olacaktır. Tabi bu mecazi anlamda bir yaklaşım, Çorlu'da kaç adet konut, iş yeri, otomobil, su ve elektrik abonesi var? Gibi, şehirciliğin ilk adımlarından olan verileri toplamak adına, Çorlu'nun sahip olduğu tüm değerlerinin belirlenmesi zorunludur. İşte bu Çorlu'nun ilk fotoğrafı olacak bizim için. Çorlu'nun en önemli ihtiyaçlarını sıralama yaparak tespit edip öyle işe başlayacağız. Oradan çıkacak rakamlar, Çorlu'nun hem nüfusunu, ihtiyacı olan konuların ve sorunların nasıl belirlenerek, çözüme kavuşturulacağını fikren oluşturmamızı sağlayacaktır. Bu veriler olmadan hiçbir iş yapılamaz ve hiçbir hizmet getirilemez. Şu anda belediye'den bu bilgileri almamız mümkün değil, çünkü veremiyorlar. Bazı belediye başkan adayları Çorlu'da kaç tane mahalle olduğunu dahi bilmeden yollara çıkmışlar, oy istiyorlar. Bu nedenle de Çorlu'da sosyal, siyasi ve ekonomik yaşamı ile de başkan adayının yaşamış olması lazım ki bu fotoğrafı iyi çekebilsin, sorunların halli için proje geliştirebilsin. Çorlu'nun dışında yaşamış, çok uzun yıllar sonra Çorlu'ya Devlet Hastanesi'ne doktor olarak gelmiş bir başkan adayı arkadaşımız Çorlu'nun fotoğrafını iyi bir şekilde çekemez. Yine Çorlu'da 10 yıl yaşamış, fotoğraf çekmesi gerekirken elinde 10 yıldır fotoğraf makinesi var olan, fakat fotoğraf çekmeyen bir arkadaşımızın da bu işi yapma şansı artık hiç yok."
HÜRHABER: Çorlu için
kaygılarınız var mı?
AHMET ALTAY: "Benim kendimle ilgili Çorlululara hizmet için en ufak bir tereddüt ve sıkıntım yok. Son 20 yılda Çorlu'yu yönetemeyenlerin yönettiği Çorlu'da yaşamış bir Çorlulu olara, yaşamımı sürdürme becerisini gösterdim. Benim korkum, hem Çorlu'ya yeni gelen insanlarımız, gençlerimiz ve çocuklarımızın geleceği ile ilgilidir. Böyle bir ortamda hiçbirisi Çorlu'da yaşamak istemiyorlar. İnanın önümüzdeki günlerde Çorlu'da gençlerin büyük bir kısmı Çorlu'yu terk etmek zorunda kalacaklar. Eğer Çorlu'yu 20 yıl önce yönetmiş, basiretsiz yöneticilere tekrar teslim edersek Çorlu bu sıkıntıların içinde bulacak kendisini, benim en büyük kaygım bu. Gençlerimiz Çorlu'da yaşamak istemiyorlar. Bu iş parti işi değil, hiçbir parti Türkiye'nin hiçbir beldesine, şehrine ve kasabasına özellikle yerel yönetim anlamında özel politika üretemez. Çünkü Türkiye'nin her bölgesi ayrı kültür zenginliğine ve sosyal anlayışa sahiptir. Projeleri burada uygulayacak olan adaydır. Bu nedenle adayın önemi, samimiyeti, projeye bakış açısı o yöre için çok büyük önem arz etmektedir. Bir Çorlu sevdalısı olan kişi olarak ta bunları söylemek benim görevim. Ben sizin vasıtanızla da bu bilgileri Çorlu'da ulaşamadığımız vatandaşlarımıza ulaşabilmek ve anlatmak için de bunları sizlere söylemek zorundayım."
HÜRHABER:
Vizyonunuzda
Çorlu için neler var?
AHMET ALTAY: "Avrupa Birliği Ülkeleri; şehirlerindeki kalkınmışlık düzeylerini dengelemek amacıyla 2025 Vizyonu ve konsepti ortaya koymuşlardır. Bu konsepte göre, Avrupa şehirleri belirledikleri şehircilik standartlarını yakalamak üzere 2025'i kendilerine hedef seçmişler ve bu yolda önemli mesafeler kat etmişlerdir. Bizler de, Avrupa Birliğinin kapısını aralamış ülkemizin bir ilçesi olarak, AB'nin 2025' de yakalamayı hedeflediği şehircilik ve yaşam standartlarını, Cumhuriyetimizin 100. Yılı dolayısıyla 2023 Vizyonu ve Stratejik Eylem Planını önümüzdeki beş yıllık dönemde uygulamaya koyarak başlatmış olacağız. Hedefimiz; Çorlu'yu Cumhuriyetimizin 100. yılı olan 2023'e kadar sadece ülkemiz şehirleri arasında değil, AB şehirleri arasında da 'Şehircilik ve Belediyecilik Bayrak Yarışı'nda zafere ulaştırmak, Avrupa Birliği şehircilik standartlarını yakalamış ve il olmuş bir Çorlu'yu yönetmektir. Biz Demokrat Parti olarak Belediyeciliğin sadece yol, çukur, çamur ve kaldırım belediyeciliğinden ibaret olmadığı bilakis belediyeciliğin sessiz yığınların sesi, kimsesizlerin kimsesi olma ve sosyal Belediyecilik anlayışını kabul etmiş bir partiyiz. Çorlu'muzu, Şehircilik Standartlarını yakalamış ve yaşam kalitesini en üst düzeye çıkartarak bir dünya şehri yapma amacımızı, Çorlulularla birlikte gerçekleştirme azmi ve gayreti içinde olacağız."
HÜRHABER: Çevre ile ilgili pro
jelerinizin detaylarında neler var?
AHMET ALTAY: "Çorlu'da 20-25 yıl içinde çevre adına hiç kimse kalıcı bir şey yapmamıştır. Evsel atıklar derelere ve oradan da Ergene nehrine ve Marmara Denizine deşarj edilmektedir. Göstermelik bile olsa bir atık arıtma tesisi yapılamaz mıydı? Çöp atık ayrıştırma, geri kazanım merkezi yapılamaz mıydı bu 25 yıl içinde? Çorlu Belediyesi'nin mutlaka halkın desteğini arkasına alması lazımdır. Halkımıza yapılacak hizmetler konusunda yerel yönetimlerin halka danışması lazım. Mutlaka 3-4 arıtma tesisinin kurulması şarttır. Tesisten geri dönüşüm de sağlanabilir. Bunlar çevre konusunda büyük önem arz ediyor. Kaynakları arıtırken de kullanmamız lazım. İlk 2 yıl içinde kavşak sisteminin sağlanması ve sinyalizasyon sisteminden uzak durmak gerekiyor. Çünkü zaman ve çevre kirliliğinin azaltılması yönünde alınacak bu önlemler çok önemlidir. İlk 5 yıl içinde hafif raylı sistemin Çorlu'ya getirilmesinde büyük yarar vardır. Bu sistem, Çorlu içindeki gürültü ve çevre kirliliğini önleyecek bir anlayıştır. Egzoz gazı altında yürüyüş yaparak sağlığımıza katkı sağlayamayız. Yürüyüş parkurları, botanik alanlarıyla bu sıkıntılar ortadan kaldırılacaktır. Biz 20 yıldır katlı otopark ta mı yapamazdık? Mevcut birkaç otopark ve 2 adet katlı otopark yetersiz kalmaktadır. İtfaiye ve ambulans gibi çok acil araçların geçişi de yol boyunca park etmiş araçlar nedeniyle engellenmektedir. Araç çekicileri de bu park etmiş araçları kaldırırken trafiği en az 15 dk. engellemektedirler. Çorlu ve Türkiye bizim. Başka bir Çorlu ve Türkiye'miz yok. Çalışırken kazanmayı unutanlar kazansın diyorum."
HÜRHABER: Gerçekleşmesini istediğiniz
ve hayallerinizi süsleyen Çorlu nasıl olmalı?
AHMET ALTAY: "Ben seçim çalışmalarım içinde kapı kapı dolaşıp, özellikle genç insanlara soruyorum, onların duygu ve düşüncelerini alıyorum. Gençlerimizin havuzlar mevkisinde gidebilecekleri bir sinema salonu, eğlence ve kültür faaliyetlerini yapacakları salonların ve tesislerin olmasını istiyorlar. Ulaşımda hafif raylı sistem getireceğimizi söyleyince, buruk bir tebessümle; 'Orion ve Kipa'ya kadar gidebilmek için hafif raylı sistem olursa hoşumuza gider' diyorlar. Ama bu ulaşılması hayal bir şey gibi geliyor onlara. Bu bizim için zor bir şey değil, Çorlu'da neden olmasın? Çorlu'ya yıldızları vaat etmiyoruz, olacak şeylere projelerimizde yer verdik. Çorlu'da dağı delmeyeceğiz, deniz aşmayacağız, büyük çukurları doldurmayacağız. Hiçbir engelimiz yok, önemli olan niyettir. Ve biz bu rüyayı gerçekleştireceğiz. Yaşlılarımız şunu söylüyorlar;" Son 20 senedir Çorlu'ya bu anlamda herhangi bir yatırım yapılıp, insanların gerçekten bir şehirde yaşadığını onlara hissettirecek hiçbir iş yapılmamıştır" diyorlar. Yeter ki niyetine girelim, Yeşiltepe'de örneğin, 1-2 tane tiyatro ve sinema salonu yapılamaz mı? Halkımız imece usulüyle bile bunun üstesinden gelir. Bu tesislerin Çorlu'ya kazandırılması sağlanabilirdi. Gençlerimize bunları anlattığımız zaman ikna oluyorlar ve hayallerinin gerçekleşeceği inancıyla desteklerini eksik etmeyeceklerini dile getiriyorlar. Sivil toplum kuruluşları, dernek ve vakıflar demokrasimizin temel taşlarıdır. Buraları ziyaret ederek onların dertlerini dinleyip fikirlerini de tabi ki alacağız. Yüzlerce iş yerini dolaştık, binlerce işveren ve çalışan vatandaşlarımızla konuştuk. Türkiye'nin işi hiç iyi değil, Çorlu'nun işi çok kötü. Hizmetlerin Çorlululara katkısı olmadığını ve insanların psikolojilerinin bozulduğunu gördüm. Geçmiş yerel yönetimler maalesef Çorlu'yu büyük bir köy gibi görmüşler, bu göz ve zihniyetle de yıllarca boşa yönetmişler. Çorlu'nun nüfusu 200 binin üzerinde ve bu nüfustaki Çorlu'da 2 tane otoparkla hizmet veriliyor,"neden otopark yapılmamış?" diye sorduğumuzda yetkililerden cevap alamıyoruz"
HÜRHABER: Demokratik bir yerel
seçim kampanyası sürdürüldüğüne
inanıyor musunuz?
AHMET ALTAY: "Geçtiğimiz günler içinde Çorlu Çevre Gönüllüleri Derneği'nin bir söyleşisinde aday arkadaşlarımızı konuşturdular. Herkese yarımşar saat süre verdiler ve herkes bu süresini kullanmaya çalıştı. Bazı arkadaşlar da 15 dakikada bitirdi konuşmalarını. Çünkü Çorlu ile ilgili konuşabilecekleri hiçbir şey yoktu. Çünkü bu güne kadar Çorlu'yu yönetmeye ve Çorlu'ya katkı yapma konusunda kendilerini hiçbir şekilde hazırlamamışlar. Ben yarım saatte konuşmak istediklerimin %1'ini bile konuşamadım. Şu anda öğrendiğime göre Türkiye'de, özellikle iktidar tarafından bir iki parti dışında diğer partilerin TRT kanallarında isminin geçmesi dahi adeta yasaklanmış durumda. Bu açık ve net bir bilgi. Bu da demokrasinin yavaş yavaş örselenip, yok edilmesi yolunda hızlı bir gidiş olduğunu tespit ettim. Kaç tane sendika, Türkiye'nin içinde yaşadığı ekonomik krizle ilgili, ekranlara çıkıp ta şu tedbirleri almayanlara ufak bir tepki ve direnç gösterdi? Bu direnç gösterilirse de, genel başkandan başlayıp, bütün yönetim kurulunu tutuklar, atarlar içeri ve "delil toplayacağız "derler. Böyle bir uygulama Türkiye demokrasisi açısından güzel bir şey mi? Böyle olunca da Türkiye'deki çok seslilik yavaş yavaş tükenmeye başlıyor."
HÜRHABER: Fakirlere yardım
konusunda sizin uygulamalarınız
nasıl olacak?
AHMET ALTAY: "Orta sınıfı güçlü tutarsal o toplumun gelişmesi daha hızlı olur. Ancak şimdiki iktidarın yapmaya çalıştığı, bu orta sınıfı yok edilip, bu sınıf fakir sınıfına düşürülüp, milyonlarca fakir yaratılmaya çalışılmaktadır. Bu yaklaşım, istedikleri rejimin de bu ülkeye getirilmesini kolaylaştırmaktadır. Böyle bir aç sınıfı yaratırsan arkasından Sayın Başbakan'ın dediği gibi, "sadaka kültürü" gelir. Bizim dinimizde sadaka kültürü var imiş, külliyen yalan. Böyle bir şey yok ve olamaz da. Çünkü bizim dinimizde, bir kişiye yardım etmek durumunda kalırsanız, alan elin veren eli görmemesi gibi bir incelik vardır. Çünkü yardımda bulunduğunuz kişinin onuru, gururu, insanlığı söz konusudur. Bir insanın diğer bir insana muhtaç olması kadar insan onurunu kıracak hiçbir şey olamaz. Bu nedenle bizim projelerimiz ile ilgili olarak, "Toplumsal Gelişim Merkezi" adı altında bir merkez kurmayı düşündüğümüzü belirtmek istiyorum. Bu önemli projeye göre de belediye tarafından kurulacak olan bu merkezde, "ihtiyacın yoksa getir, ihtiyacın varsa al götür" sloganı ile hizmet vermek istiyoruz."
HÜRHABER: Çorlu'nun
yıllardır devam eden
sıkıntılarının sebebi nelerdir?
AHMET ALTAY: "Daha önce başkanlık yapmış belediye başkan adayının da düşüncesinin, Çorlu'ya hizmet olmadığını biliyoruz. O arkadaşa sorun, 'Son 10 yıldır nasıl geçindiniz, hangi gelirle, hangi vergilendirilmiş kutsal kazancınızla geçindiniz?' Bu güne kadar Atatürk'ü ve Cumhuriyeti kimseye kaptırmayan CHP ve DSP adayları arkadaşlarımızın seçim bildirgelerinde ( broşürlerinde) hiçbir yerde ne Atatürk, ne de Cumhuriyet kelimesi dahi geçmemektedir. Sadece CHP adayının broşüründe adres olarak Atatürk Meydanı ve Cumhuriyet Parkı şeklinde geçmektedir. Ayrıca CHP adayı arkadaşımız broşüründe ilk proje olarak, "Çorlu Belediyesi eski yerine taşınacak" demekte ve sorunlarda önceliği buna vermek suretiyle Çorlu'ya hizmet etme anlayışını ortaya koymaktadır. Çorlu'nun 4 adet girişi var. Çorlu'nun bu girişlerinden içeri girerken göğsümüzü kabartan görselliği olan bir girişi var mı? Havuzlar'da Yeşiltepe'de Sağlık Mahallesinde, Sinop Mahallesi'nde, ne kadar mahalle varsa Çorlu'da merkez de dâhil olmak üzere, bu kadar berbat, bu kadar çamuru bol, hiçbir yatırım yapılmamış sokak ve caddelerle gurur mu duymamız lazım? Çorlu'da çok tarihi eser var. Bunların hiçbirisine sahip çıkılmadı. Hepsinin üstü kapatıldı. Acı çeşme, Pazaryerinin altındaki köprü, şu anda Çorlu Kalesi'nin getirildiği pozisyon, 1500-2000 yıl yaşamış o duvarlar yıkılmaya mahkûm edilmiş. Bırakın sahip çıkmayı, yıkıp yok etmeyi ve sahipsizlikten yok olmalarına seyirci kalınmış durumda. Bırakın 20 yıldır şu Çorlu'da küçük bir kütüphane bile yapılmamış. Daha ne söyleyeyim. Ben yol, su, alt yapı, onlardan vazgeçtim, onlar zaten olması gereken şeyler. Hala bazı mahallelerimizdeki çeşmelerden çamur akan yerler var. Ben 1985'ten bu yana bu işleri gözlemlemekteyim. Çarşı esnafını geziyorum, inanın içim acıdı. Akşamüzeri saat 17'de ziyarette bulunduğumuz İşcanlar Çarşısı esnaflarından bir tanesi ile görüştüm, Perşembe günü 10 dükkânın 6 tanesinin siftah yapmadığından yakındı. Sebep, Perşembe günü kurulan pazar. Onun da altındaki sebep, Çorlu pazarına dışardan, özellikle İstanbul tarafından gelen Çorlu'ya hiçbir katkısı olmayan, sadece belediyeye avanta anlamında, sözüm ona işgaliye harcı adı altında Çorlu'ya kontrolsüz sokulan, mal ve hizmeti satan ve 1 lira vergi bırakmadan gelip satış yaşan esnafın ürün ve hizmeti daha ucuza satmasıdır. Minibüs rantiyesi ile pazarcı rantiyesini getireni hepimiz biliyoruz. Hiçbir kimse istediği şehirde, istediği malı, istediği şekilde elini kolunu sallayarak gidip satamaz. 25 Senede bozanın bozduğunu 5 yılda yeniden yapmak mümkün değildir. Ama bir işe başlamak, o iş bitirmek demektir. Önemli olan niyettir. Bu Pazar düzenlemesi için 3 ay yeter."
HÜRHABER: Çorlu için kentsel dönüşüm
projeleri uygulanabilir mi?
AHMET ALTAY: "Eğer bir kentin tamamına yönelik bir çalışma varsa, o bölgede yaşayan insanlar da buna saygı göstermek zorundadırlar. Çorlu'da kentsel dönüşüm projeleri mutlaka hayata geçirilecektir. Çorlu'da bu vasıfta çok yer var. Önemli olan, insanların malına mülküne zarar vermeden organizasyonun sağlanarak hayata geçirtilmesidir. Kentsel dönüşüm projelerini belli bölgelerde mutlaka hayata geçirmek gerekiyor. O bölgedeki insanlar da iyi organize edilmiş ve fiziksel şartları sağlanmış yeni yerlere de canı gönülden geçerler. Türk halkı, özellikle Çorlu halkı devletine karşı hiçbir zaman tavır koymaz, aksine yardımcı olur. İktidar partisinden olan bir yerel yönetim olamazsa, o yerel yönetim iktidarın nimetlerinden yararlanamaz, gibi bir ifade kullanılıyor. Sosyal siyasi menfaat için Çorlu Lisesi'nin açılış zamanlaması da iktidarın lehine kullanılmıştır.
Çorlu 20 yıldır hizmetsiz bırakılmış. İnsanlarımızda Çorlu'ya bir şeyler yapılır mı yapılmaz mı? İnancı kalmamış. Biz belediyenin hizmetlerini insanların ayağına kadar götüreceğiz. Her şeyimiz şeffaf olacak, herkes bilgi alma hakkına sahiptir. Seçilerek işbaşına gelmiş arkadaşlarımızın odalarının duvarlarının tamamında cam olacak. İçerde kim var, kim yok görecek herkes. Kapımız da halkımıza daima açık olacak. Gerçek halk meclisini kuracağız. 300 kişinin belediyeye gelmesine gerek kalmadan, yetkili 1 kişi mahallelerimizde bulunacak olan halk meclisi binasına gidip halkın sıkıntı ve dileklerini orada öğrenip değerlendirmeye alacak ve akabinde de konuya ilişkin bilgilendirmeleri ve çözümlerle ilgili yapılan işleri anlatıp hizmeti vatandaşımızın ayağına kadar getireceğiz."
HÜRHABER: Amatör kümeye düşmüş bir
Çorluspor için ne yapılabilir?
AHMET ALTAY: "Sanayi tesisleri Çorluspor'a yardım için tehditvari yönde hep kullanıldılar. Çorlu ve çevresinde bulunan sanayi tesislerinden inanan bir ekip tarafından bu Çorluspor'a ve diğer amatör spor kulüplerine yardımda bulunup, destek olacak kişi ve sektörlerden bir defaya mahsus olmak üzere bir fon oluşturulmalıdır. Yeminli Mali Müşavirlerce bu fonun denetlenmesi ve kontrolü sağlanarak, kullanımın etkin ve yapıcı olması sağlanacaktır.
Profesyonel bir futbol takımının da satın alınarak Turkcel Süper Ligi'nde Çorlu'yu temsil eden bir takım kurularak Çorlu, spor camiasında hayat bulabilir. Profesyonel liglerden de flaş transferler yapılarak Çorluspor'a destek ve katkı sağlamayı düşünüyoruz."
HÜRHABER: Nasıl bir belediyecilik
anlayışı içinde çalışarak
hizmet vereceksiniz?
AHMET ALTAY: "DP Çorlu Belediye Başkan Adayı olarak öngördüğümüz belediyecilik anlayışımız; Katılımcı ve halka açık, ben değil biz diyen, Araştırma ve Geliştirmeye Dayalı, vatandaşlar arasında hiçbir ayırım yapmayan, kanunları vatandaşların lehine yorumlayan, çevreye duyarlı, her mahallesinde eşit Şehircilik standartların uygulandığı, sosyal yanı ağır basan ve tüm Çorlu'yu kucaklayan bir belediyecilik anlayışıyla hizmet vereceğiz.Yerel yönetimler, doğumdan, ölüme kadar hayatımızın her aşamasında görevli olan birimlerdir. Yerel yönetim, genel yönetimle birlikte çalışmak zorundadır. Ancak, kuvvetli merkeziyetçi bir yönetim anlayışı ülkede mevcuttur.
Sırça köşklerden memleketin yönetildiği bilinmektedir. İktidarların seçmenlerini tehdit etmemeleri lazımdır ve belediye projelerine istisnasız yardımcı olması lazımdır. Belediye yönetiminde halkı yanımıza almalıyız. STK ve halk, şeffaf anlayışla belediyenin yönetiminde birlik ve beraberlik içinde olmalıdır."
HÜRHABER: Demokrat Parti Çorlu
Belediye Meclisi Üye adaylarınız için
düşünceleriniz nelerdir?
AHMET ALTAY: "Belediye meclisi üye adayı arkadaşlarımızla, konularında uzman ve Çorlu'ya hizmet ateşi ile yanıp tutuşan cefakâr, dürüst, çalışkan, dolu dolu ve donanımlı bir ekiple hizmete hazırız.
Şehircilik ve Altyapı Projelerinde görev alacak olan Belediye Meclis Üyesi Adaylarımız: M.Yaşar Narinoğlu-İnş. Müh., Hakan Melek-İktisatçı, Müjdat Uysalcan-Elk.Elektronik Müh., Ahmet Balaban-Makine Müh., Sevgi İşgüder-Esnaf, Tunç Ergene-Makine Müh. Spor ve Teknoloji Projelerinde görev alacak olan Belediye Meclis Üyesi Adaylarımız: Hüseyin Kazan-Esnaf, Şerafettin Tuncer-Elektrik Teknikeri, İhsan Korhan Yeğen-Ekonomist, Lütfi Can- Turizm. Sosyal Projelerinde görev alacak olan Belediye Meclis Üyesi Adaylarımız: Salih Yeşildal-Mali Müşavir, Gülnur Sağdıç-Çocuk İletişim Uzm., Tahsin Eligül-Avukat, Saim Kutsal Dikmen-Emekli Polis Memuru, İbrahim Kral-Finansman, Yılmaz Paçman-Çiftçi. Çevre Koruma ve Rekreasyon Projelerinde görev alacak olan Belediye Meclis Üyesi Adaylarımız: Özlem Erçel Balcı-Makine Müh., Kazım Yıldız- Esnaf, Özgür Karatepe-Muhasebeci, Fatih Kıran-Muhasebeci, Savaş Akdere- Gümrük Müşaviri, Murat Dağlar- Tüccar. Gücümüze güç katacak diğer Belediye Meclis Üyesi Adaylarımız: E.Samim Akhan, Arif Yenice, Necdet Arslan, Hamdi Yasak, Yusuf Balcılar, Hasan Terzi, Ersin Arslan, Baha Küp, Mustafa Kızılırmak."
HÜRHABER: Son olarak Çorlululara
vereceğiniz mesajınız nedir?
AHMET ALTAY: "Tüm Çorluluların adayı olarak; Atatürk'ün belirlediği Türk milliyetçiliğinden, milletimizin sahip olduğu milli ve manevi değerlerinden ve medeniyet aşkından aldığımız ilhamla, hürriyetçi, demokratik, laik ve katılımcı bir düzen içerisinde yapacağımız bütün faaliyetlerde her türlü dil, ırk, renk, cinsiyet, düşünce, inanç, din mezhep ve benzeri sebeplerle vatandaşlar arasında ayırım gözetmeyi reddederek, Milletin ve Vatanın bölünmez bütünlüğü ile temel hak ve özgürlükleri dokunulmaz kabul ederek, devlet yönetiminde şeffaflığı, verimliliği ve bilgiyi esas alarak, sosyal hukuk devleti anlayışından asla vazgeçmeyerek, hukukun üstünlüğüne inanarak, hakkaniyet, adalet ve eşitlik ilkelerinin uygulanmasını en önemli ahlaki değerler olarak görerek ve tüm bunların peşinde koşarak bu ülkeyi Atatürk'ün göstermiş olduğu gelişmiş medeniyetler seviyesine çıkarma mücadelesi vereceğimize söz veriyoruz.
Almış olduğum eğitim, belediyecilik ve yöneticilik deneyimimle Çorlu Belediyesi'nin bayrağını başarıyla taşımaya talibim. Çorlu'nun sorunlarını çözmek için geliyoruz. Yemek için değil, emek için geliyoruz… Yandaşa değil, vatandaşa hizmet etmek istiyoruz. Çalışırken uyumayı unutanlar kazansın diyoruz. Çünkü Çorlu kazanacak, çünkü Türkiye kazanacak."