Bunlar NEYİN projesi?

Bunlar NEYİN projesi?

25.03.2014 11:45:31

Rüzgar gülü projesi adı altında aralarında kendi arazisinin de bulunduğu yerlerin devlet eliyle Abdullah Tivnikli gibi AKP Hükümetine yakın iş adamlarına peşkeş çekildiğini iddia eden Ünal, İBB Başkanı Kadir Topbaş’ın Büyük Sinekli’de imara kapalı alana çiftlikten sonra üretim tesisi kurmasını da hak ve adalet açısından değerlendirdi.

Silivri’de Karasinan Çiftliği olarak bilinen bölgede 335 bin m2’lik arazisinin orta yerinde 26 bin m2’lik kısmının Enerji Piyasası Denetleme Kurulu tarafından kamulaştırılarak Abdullah Tivnikli’nin sahibi olduğu Eksim Şirketi’ne rüzgar gülü konulmak üzere satışının gerçekleştirildiğine isyan eden Sanayici Adem Ünal, "Yıllar önce yatırım için aldığım bu arazi ile ilgili Teksas Üniversitesinin bir teklifi vardı. Eğitim konusu olduğundan bir hayır işi işlemeyi değerlendiriyordum. Ancak arazimizin orta yerinde öyle bir kamulaştırma yapıldı ki düşündüğümüz projenin gerçekleşme şansı kalmadı. Rüzgar güllerinin tarım arazileri üzerine kurulamayacağı kanunda belirtilmişken bariz bir yasa tanımazlıkla arazilerimiz devlet eliyle adeta peşkeş çekiliyor. Mahkemede bilirkişinin 70 lira fiyat biçtiği arazi 35,5 liraya kamulaştırılıyor. Devlet eliyle yasalara uygun olmayan ve her türlü mülkiyet hak ile hukukunu hiçe sayan bu sürecin arkasında devletin yanı sıra bulunan isim de çok enteresan. Abdullah Tivnikli; Türk Telekom’un özelleştirme sürecinde adı "Ballı Abdullah”a çıkan, 17 Aralık yolsuzluk soruşturmasında mal varlıklarına el konulan 7 isimden biri.

Şahsen yapılan kamulaştırmanın enerji üretimi ile alakası olduğunu düşünmüyorum. Bölge 3. Çevre yolu/köprünün güzergahı. (Planlama alanı, TEM otoyolunun 6 km kuzeyinde ve projesi yapılan 3. Otoyol sınırından geçmekte. Alanın güney batısında Fener Köyü, kuzey batısında Kurfallı Köyü, kuzey doğusunda Akören Köyü ve güney doğusunda Gazitepe Mahallesi yer almakta.) Arazilerimiz elimizden kamulaştırma bahanesiyle alınıp, konumu belli olan, hükümete yakınlığı aleni anlaşılan Abdullah Tivnikli’ye peşkeş çekiliyor.

Birçok Hazine arazisi dururken, şahıslara ait, birinci sınıf tarım arazilerinin bu denli fütursuzca, adalet ve yargı kriterlerine karşılık vermeden kamulaştırılması çok büyük bir haksızlık. Ve bu adaletsizliğe Silivri’de pek çok kişi maruz kalıyor” dedi.

 

"TOPBAŞ, SİLİVRİ’DE İMARA KAPALI ALANDA NASIL FABRİKA KURUYOR!?”

Silivri’de bir başka adaletsizliğe daha dikkat çeken Ünal, "Büyük Sinekli’de İBB Belediye Başkanı ve AKP Belediye Başkan Adayı Kadir Topbaş’ın çiftliği vardı biliyorsunuz. Şimdi bir de fabrikası/üretim tesisi oldu. Tesisin yapıldığı alan imara kapalı! Ama köylüler kümes yapamazken İBB Başkanı Silivri’de imarı olmayan alana fabrika/üretim tesisi inşa etti. Biz bir hukuk devletiysek vatandaşa işleyen yasa Topbaş’a neden işlemiyor?” diye sordu.

***

Amacı dışında, yasal olmayan şekilde değerlendirilen 1. sınıf tarım arazileri, imara kapalı alanda yükselen inşaatlar, vatandaşlara mülkiyet hakkını sorgulatan devlet uygulamaları ve kamu vicdanını rahatsız eden hükümet-işadamları yakınlaşmaları ile işbirliğine dair gelişmeler! AdemÜnal, kişisel değerlendirmelerini aktarırken Silivride olup biten bu işlemler hakkında AKPİlçe Başkanı ve Belediye Başkan Adayı Tahir Sertin bilgisi olup olmadığını soruyor?

***

Silivri’de 1. sınıf tarım arazileri üzerine rüzgar güllerinin yükselişi sürerken, yerleri değerinin altında  ellerinden alınan sahipleri, "Arazilerimiz gasp ediliyor” isyanlarını yükseltiyor...

***

Devlet eliyle kamulaştırılarak, AKP Hükümetine yakınlığı ile bilinen ve son yolsuzluk soruşturmasında (Bakan çocuklarının da tutuklandığı) mallarına tedbir konulan isimler arasında olan, Türk Telekom’daki özelleştirme sürecinde "Becerikli Abdullah” yakıştırmasına nail olan işadamıAbdullah Tivniklinin Silivrideki gürgar gülleri projesi altındaki gerçek amacı sorgulanıyor...

***

İBBBaşkanı ve AKP Belediye Başkan Adayı KadirTopbaş’a ait üretim tesisi imara kapalı, 1. sınıf tarım arazisi üzerinde her geçen gün genişleyerek yükselirken, bölge halkı kümes dahi yaptığında İBBnin İmar Ekipleri tarafından yasal işlemlere maruz kalmada!

***

Kadir Topbaş’ın, Büyük Sinekli’de imara kapalı alanda yükselen üretim tesisinin inşaatıyla AKP’li geçmiş dönem Silivri belediye başkanı Hüseyin Turan’ın ailesine ait inşaat firmasının ilgilenidği biliniyor...

***

Hürhaber Gazetesi’nin Nisan 2013’te gerçekleştirdiği köy ziyaretlerinde yerel ve genel sorunlarını anlatan vatandaşlar Büyük Sinekli’de İBB Başkanı Kadir Topbaş’a ait yapımı süren çiftlikten dert yandılar. Mandaların dışkılarının köye atılmasından rahatsız olan köy sakinleri, kendilerine çivi çakılmasına bile izin vermeyen belediyenin Topbaş’ın çiftliğine neden engel olamadığını sorguladı.

***

Silivri SİADüyesi olarak belediye başkan adaylarının projelerini dinlerken, ilçemizde yaşanan adaletsizliklere karşı sessiz kalamadığını belirtensanayici AdemÜnal, lanse edilen projelerin yanı sıra gerçekte olup bitenlere de artık kimsenin duyarsız kalmaması gerektiğini söyledi.Silivrinin son derece değerli bir arazi varlığı olduğuna işaret edenÜnal,"Devletin verdiği tapuya güvenemez hale geldiysek neye güveneceğiz!? Haberimiz olmadan yerlerimiz ile ilgili yapılan tasarruflar neticesinde varlıklarımızın elimizden alındığını, gerçek değerinin altında satışa zorlandığımız bu süreçlerde birilerine inanılmaz rantların sağlandığı olaylar ne Türkiye ne de Silivri’ye yakışmıyor. Arazimden bir yol geçer anlarım, anlayış gösteririm ama adı bir dizi spekülasyonla anılan bir işadamına adeta peşkeş çekilmesine rıza gösteremem. Bu kadar zenginliği ne yapacaklar?Doymaz mı insan?

Rüzgar Enerjisi Santrali adı altında yapılan mülkiyet hakkı gaspı ve tarım arazilerine verilen zararın bir an önce önlenmesi gerekiyor. Silivri’nin en önemli projesi tarım arazilerinin korunmasıdır. Sürekli artan bir nüfus üretim ile desteklenmezse sonumuz hiç iyi olmaz. Rüzgar gülleri buradaki tarımı ve çiftçilik ile uğraşan insanlara büyük zarar verir. Kaldı ki gerçekte amacın enerji üretmek mi olduğu, yoksa arazi rantı takibi şeklinde mi gerçekleştiği de ciddi ciddi sorgulanmalı”şeklinde konuştu.


ALINTILAR

YURT GAZETESİ: 23 RÜZGAR TÜRBİNİNDEN OLUŞAN SANTRALİN YERİ BİRİNCİ SINIF TARIM ARAZİSİ

Şubat 2013’te Silivri Fener Köyünde Enerji Piyasası Düzenleme Kurulu’ndan gelen teknik heyet bölgeye yapılması planlanan ‘Silivri Rüzgar Enerji Santrali’ projesiyle ilgili çevre değerlendirme toplantısı gerçekleştirdi. Silivri gündemine gelmeden önce konu ulusal medyada Yurt Gazetesi’nden Mehmet Demirkaya’nın haberinde şöyle yer aldı; "Tivnikli’nin şirketi "Silivri Enerji A.Ş.”, Silivri’nin Fener, Kurfallı ve Akören köyleri sınırları içinde kalan 440 dönümlük araziye rüzgar enerjisi santralı kuruyor. 23 rüzgar türbininden oluşan santralin yeri birinci sınıf tarım arazisi.

Ancak İstanbul Büyükşehir Belediyesi Meclisi’nin 15 Haziran 2011’de aldığı kararla 1/100.000 ölçekli İstanbul Çevre Düzen Planı’na aykırı bir biçimde, arazi "tarımsal niteliği korunacak alan” olmaktan çıkartıldı. Usulsüz yapılan bu işlemin ardan 440 dönümlük alana santralin kurulmasına izin verildi. Mecliste karar AKP’lilerin oylarıyla ve oy çokluğu ile kabul edildi.”

***

EREN: ARAZİLERİMİZ GASP EDİLİYOR

Şubat 2013 tarihinde EPDK yetkililerinin gerçekleştirdiği Çevre Etkisi Değerlendirme Toplantısında konuşan Silivri Köy ve Mahalle Muhtarları Dernek Başkanı ve Fener Muhtarı Muharrem Eren, kamulaştırma ve rüzgâr gülleri projesi hakkında kendilerine hiç danışılmadığını ifade ettiği konuşmasında arazilerin gasp edildiğini iddia etti ve tepkisini şöyle dile getirdi: "Kanun koyucu bu konuyla ilgili biz köylüyü neden korumadı? Benim bakanım, milletvekillerim bizi neden korumadı? Siz davulu tutmuşsunuz, gelini bulmuşsunuz, nikâhı kıymışsınız, düğünü yapmışsınız. Şimdi gelin anlaşalım diyorsunuz, biz sizlerle nasıl anlaşacağız? Başkaları para kazanacak diye benim tarlamı peşkeş mi çekecekler? Beni ikna edemezsiniz. Hiçbir köylü de ikna olmadı. Bizim arazilerimizi gasp ediyorsunuz. Siz kendi elektriğinizi üretebilir misiniz diye neden bize sormadınız? Biz arazilerimizin gasp edilmesine izin vermiyoruz.”

***

YILDIZ: ARSA SAHİPLERİ MAĞDUR EDİLMESİN

Konuyla ilgili aynı süreçte gazetemize değerlendirmede bulunan CHP Belediye Meclis Üyesi ve aynı zamanda rüzgar gülü projesi çerçevesinde kamulaştırılacak yerlerin saliplerinden Melih Yıldız, "İtiraz ettiğimiz nokta yenilenebilir ve temiz bir enerji üretim şekli değil; Kamulaştırma sürecine kadar bu konu hakkında hiç bilgilendirilmemiş olmamız. Bizler tarım arazilerimizin içerisine depo bile yapamazken, enerji santrali yapımına karar verilmiş. Yasa ve kamu yararı var ona da karşı çıkacak bir durumumuz yok. Ancak mülkiyet sahiplerinin mağdur edilmemesini istiyoruz. Kamulaştırma kararını devlet alıyor ancak, kamulaştırmayı özel firma yapıyor. Konu mahkemeye intikal etti ancak süreçte yaşanacaklar insanları tedirgin ediyor. Ayrıca bir diğer sıkıntı da; 1 rüzgar gülü için 10 bin m2 yer kamulaştırılıyor. Araziniz 12 bin m2’yse diğer 2 bin m2’si kamulaştırılmıyor ve siz orada tarım yapmaya da devam edemiyorsunuz, atıl vaziyette kalıyor. Küçük yerlerin tamamı kamulaştırılsın ve atıl kalan yerlerin zararı önlensin istiyoruz” diyerek rüzgar gülleri projeleri kapsamında arazi sahipleri olarak yaşadıkları sıkıntıları aktardı.

 

***

30 Mart yerel seçim sürecine işaret eden Ünal, yaşananlardan ders çıkartılarak, yağma ve talan konusunda hassas davranarak, bu olumsuzluklara karşı çıkacak iradeyi seçerek, Silivrililerin Silivri’ye ve geleceklerine sahip çıkmaları gerektiği ile ilgili düşüncelerini kamuoyuyla gazetemiz aracılığıyla paylaştı.

 

 

YORUM YAP