CHP Silivri İlçe Başkanı İbrahim Kömür, 2024 yerel seçimlerinde elde edilen tarihi başarıyı Metropol FM'de değerlendirdi. Bora Balcıoğlu'nun halkla kurduğu içten bağa dikkat çeken Kömür, “Seçimi sadece sandıkta değil, sokakta kazandık. Bora Başkan'ı insanlar evlatları gibi gördü, kucakladı” dedi.
Cumhuriyet Halk Partisi Silivri İlçe Başkanı İbrahim Kömür, geçtiğimiz günler Metropol FM'de yayınlanan “Kamil Bilici ile Bir Gündem” programının konuğu oldu. Samimi ve kapsamlı açıklamalarda bulunan Kömür, siyasi geçmişinden bugünkü görevine uzanan yolculuğunu anlattı. 2024 yerel seçim sürecinde CHP'nin elde ettiği tarihi başarıyı değerlendiren Kömür, Belediye Başkanı Bora Balcıoğlu'nun halkla kurduğu gönül bağının seçimi kazandıran en önemli etkenlerden biri olduğunu vurguladı.
Ekrem İmamoğlu'nun Silivri'ye verdiği öneme de dikkat çeken Kömür, “Silivri ve Çatalca, Ekrem Başkan için birer ‘namus'tur. Biz de bu emaneti layıkıyla koruyup teslim ettik,” ifadelerini kullandı.
“SİLİVRİ'DEKİ HAYATIM DİNLENMEKLE BAŞLADI, MÜCADELEYLE DEVAM EDİYOR”
Kamil Bilici: Metropol FM'den merhabalar, ben Kamil Bilici. Takvimler 7 Mayıs Çarşamba'yı, saatlerimiz 16.10'u gösteriyor. Bugünkü "Bir Gündem" programında çok değerli bir konuğum var. Hem ilçe hem ülke siyasetini yakından tanıyan bir isim; CHP Silivri İlçe Başkanı Sayın İbrahim Kömür bizimle. Kendisine hoş geldiniz diyoruz.
İbrahim Kömür:Hoş bulduk. Beni davet ettiğiniz için teşekkür ederim. Bizi dinleyen tüm Metropol FM dinleyicilerine de selam ve sevgilerimi iletiyorum.
Kamil Bilici: Yoğun gündeminiz arasında bize vakit ayırdığınız için biz teşekkür ederiz. Silivri'de siyasi aktör olarak isminiz epey tanınır hale geldi. Ama biz bu programda sizi biraz daha yakından tanımak istiyoruz. Hikâyenin en başına dönelim istiyorum. İbrahim Kömür kimdir?
İbrahim Kömür:1957 Kahramanmaraş Elbistan doğumluyum. Gaziantep Lisesi mezunuyum. 12 Eylül sonrası siyasi mücadeleye SODEP'te başladım. Ancak SODEP'in seçimlere girmesi engellenince Halkçı Parti ile birleşerek SHP olduk. 1986 yılında SHP Bakırköy İlçe Yönetim Kurulu Üyesi, ilçe sekreteri ve başkan vekilliği görevlerini yürüttüm. 1989'da Bakırköy Belediye Meclis Üyesi seçildim, bu görevim 1994'e kadar sürdü.
1990-1995 yılları arasında da İstanbul İl Yönetim Kurulu Üyesi olarak çalıştım. SHP ile CHP birleşene dek görevdeydim. Ardından bir yurtdışı sürecim oldu, Londra'ya yerleştim ve 14 yıl boyunca orada yaşadım.
Kamil Bilici:Sonra tekrar Türkiye'ye dönüş ve Silivri serüveni başladı…
İbrahim Kömür:Evet, Londra'dan döndükten sonra İstanbul'un trafiği ve kalabalığı bana fazla geldi. Zaten 1989'dan bu yana Silivri'de yerim vardı, sık sık gelip gidiyordum. Sonrasında buraya tamamen yerleşmeye karar verdim. Silivri'de dinlenmek, ömrümün kalanını burada geçirmek istiyordum ama bu rahatlık 2020'ye kadar sürdü.
Kamil Bilici:2020 kırılma noktası mı oldu?
İbrahim Kömür:Kesinlikle öyle. O dönem CHP Silivri İlçe Başkanı Berker Esen'di. Kongreye kısa bir süre kala bir gece geç saatte evime geldiler ve partinin bana ihtiyacı olduğunu söylediler. İlk başta “Benden geçti, artık dinlenmek istiyorum” desem de, arkadaşlarımı kıramadım. İyi ki de kıramamışım.
Kamil Bilici:Berker Esen'in ardından göreve geliş süreciniz nasıl oldu?
İbrahim Kömür:Berker Başkanımız, Parti Meclisi Üyesi seçildikten sonra görevinden ayrıldı. Ardından ilçe yönetimimiz, oy birliğiyle beni ilçe başkanı olarak seçti. Bu güvene layık olmaya çalışıyorum.
“GÖREVLER GEÇİCİ, ÖNEMLİ OLAN PARTİYE KATKI SUNMAK”
Kamil Bilici:Aslında bu noktayı biraz daha açmak istiyorum çünkü kamuoyunda sıkça konuşulan bir mesele var. Berker Esen'in Parti Meclisi'ne seçilmesinin ardından ilçe başkanlığında nasıl bir karar süreci yaşandığı farklı kişilerce farklı biçimlerde aktarıldı. Ancak süreci bir de sizin ağzınızdan dinlemek istiyoruz. Özellikle sizin, Berker Esen ve Ersan Bektaş'la birlikte bir odada toplanıp bu kararı verdiğiniz yönünde iddialar var. O gün ne yaşandı?
İbrahim Kömür:Kamuoyunda bu sürecin nasıl tartışıldığını açıkçası çok önemsemem. Ben Cumhuriyet Halk Partisi Silivri İlçe Başkanı olarak partimizin meselelerini kamuoyunda tartışmam, tartışılmasını da uygun bulmam. Bu benim tarzıma da, partimizin kültürüne de yakışmaz. Biz Cumhuriyet Halk Partisi olarak iç meselelerimizi kendi içimizde çözeriz. Çünkü biz demokrat bir partiyiz, sosyal demokrat bir geleneğin temsilcisiyiz. Çok konuşuruz, tartışırız ama bu konuşmalar partinin içindedir.
Bizim için görev değişiklikleri kişisel meseleler değildir. Ben, Berker ya da Ersan; kim olursa olsun, mesele partinin bütünlüğüdür. Önemli olan, partinin bir oy daha fazlasını alacak kişiyle yoluna devam etmesidir. Benim siyaset anlayışımda kişisel pozisyonlar değil, partiye ne kadar katkı sunduğunuz önemlidir. Hangimiz artı bir değer katacaksak, onun görevi üstlenmesi doğrudur. Önümüzde bir kongre süreci var. Aday olan arkadaşlarımız olacak. Eğer ben aday olmazsam, seçilecek ilçe başkanının emrinde çalışırım. Bu konuda netim.
Kamil Bilici:Geçtiğimiz günlerde yine kamuoyunda konuşulan bir başka konu vardı. İlçe sekreteri Ersan Bekler'ın görevden alındığına dair iddialar gündeme geldi. Bu konuda da sizden bir açıklama rica edelim…
İbrahim Kömür:Ersan Bey'le aramızda hiçbir sorun yok. Görev değişikliği oldu, ama bu bir kriz ya da gerginlik değil. Hatta geçtiğimiz günlerde gazeteci arkadaşçılarımızilçe başkanlığına geldiğinde, Ersan Bey de aynı anda odadaydı. O kadar açık ve net bir ortam var bizde. İnsanlar belki dışarıdan bakınca bir kavga, bir tartışma olduğunu sanıyor ama böyle bir durum yok.
Açıkça söylemek gerekirse olağanüstü yoğun bir dönemden geçiyoruz. Parti çalışmaları çok ciddi zaman istiyor. Ersan Bey'in de mesleki yoğunluğu sebebiyle yeterince zaman ayıramaması gibi bir durum söz konusu oldu. O nedenle bir görev değişikliği yaptık. Bu, tamamen iş yüküyle ilgili bir konudur, kişisel ya da parti içi bir gerilim değildir. Zaten bizde kişisel kavgalarla yürütülen bir siyaset anlayışı olmaz.
“ADAYLIĞIMI PARTİMİN İHTİYACINA GÖRE BELİRLERİM”
Kamil Bilici:Ersan Bekler şu anda görevine devam ediyor mu, yoksa görevden alındı mı?
İbrahim Kömür:Henüz kesinleşmiş bir durum yok. Yarın olağanüstü olarak toplanacak ilçe yönetim kurulumuzla birlikte bu konuyu görüşeceğiz. Yönetim kurulumuz, Ersan Bey'in yerine kimi uygun görürse, o arkadaşımıza görevi vereceğiz. Bu tür görev değişimleri partimizde olağan şeylerdir, kim olursa olsun önemli olan görevini layıkıyla yapmasıdır.
Kamil Bilici:Madem konuyu açtık, yaklaşan kongre süreciyle ilgili de soralım. Bildiğimiz kadarıyla henüz resmi takvim açıklanmadı ama tahmini bir takvim ya da genel merkezin belirlediği bir rota var mı?
İbrahim Kömür:Bildiğiniz gibi partimiz kısa bir süre önce olağanüstü kurultay sürecini tamamladı. Şimdi yasalar gereği olağan kongre sürecine girmek zorundayız. Eğer genel merkezimiz tarafından bir erken seçim kararı alınmazsa, bu sürecin Eylül ayında delege seçimleriyle başlayacağını öngörüyoruz.
Tahmini takvim şöyle ilerler:
• Eylül: Delege seçimleri
• Ekim-Kasım: İlçe kongreleri
• Aralık-Ocak: İl kongreleri
• Şubat-Mart: Büyük kurultay
Yaklaşık 9 ay içinde bu süreci tamamlamamız gerekiyor. Bu takvim, genel merkezimizin belirleyeceği resmî açıklamayla netleşecektir.
Kamil Bilici:Peki bu ilçe başkanlığı görevine geliş süreciniz kamuoyunda bir “bayrak devri” olarak yorumlanıyor. Sizin bu görevi belli bir noktaya kadar taşıyacağınız ve ardından devredeceğiniz söyleniyor. Kongre sürecinde yeniden aday olacak mısınız?
İbrahim Kömür:Ben siyasette hiçbir zaman bir göreve kendiliğimden aday olmadım. Silivri'de de bugüne kadar hiçbir makama kendim talip olmadım. Ancak bu dönemde ilçe başkanlığı görevini üstlenmiş olmaktan dolayı memnunum. İyi ki bu süreçte görev almışım diyorum.
31 Mart yerel seçimlerinde Bora Başkan'la birlikte güzel bir süreç yönettiğimizi düşünüyorum. Ciddi bir oy farkıyla seçimi kazandık ve bu başarıda benim de katkım olduğunu düşünüyorum. Elbette bu başarı sadece bana ait değil, CHP'ye gönül vermiş her bireyin katkısı var. Ancak süreci yönetme, programları doğru planlama açısından görevimi layıkıyla yaptığımı düşünüyorum.
Adaylık konusuna gelirsek... Bu tamamen partimin ihtiyaçlarına bağlı. Eğer partim bana ihtiyaç duyarsa, bir görevden kaçmam. Ama eğer başka bir arkadaşımız bu görevi üstlenecekse, onun da sonuna kadar yanında olurum. Bizde mesele kişi değil, partinin başarısıdır.
“BORA BAŞKAN HALKIN EVLADI GİBİ GÖRDÜĞÜ BİR İSİM”
Kamil Bilici:2024 yerel seçimlerinde, beş yıllık Cumhur İttifakı döneminin ardından, CHP Silivri'de tarihi bir oy oranıyla belediyeyi kazandı. Bu başarıyı önceki hiçbir belediye başkanımızın elde edemediği bir farkla kazandınız. Bu süreci biraz daha detaylı anlatabilir misiniz? Nasıl bir çalışma yürüttünüz?
İbrahim Kömür:Gerçekten de 17 bin oy farkıyla çok anlamlı bir sonuç elde ettik. Bu başarı sadece rakamlarla açıklanabilecek bir başarı değil. İçerisinde çok özel çalışmalar, emek, fedakârlık ve samimiyet var. Bora Balcıoğlu'nun kişisel olarak sokakta zaten sevilen bir karakteri var. Daha adaylık sürecinden önce birlikte sahaya çıktığımızda halkın ona nasıl içten sarıldığını, evladı gibi gördüğünü, sevgiyle karşıladığını gözlemledim. Bu çok önemli bir şey.
Ama süreç sadece buna dayanmadı. Zamanla bazı çevrelerce algı operasyonları yapılmak istendi. Hatta kendi seçmenimiz bile “Acaba bu kez seçimi kaybedebilir miyiz?” gibi bir tereddüde kapıldı. Ancak ne ben ne de Bora Başkan böyle bir endişeye kapılmadık. Çünkü biz ne yaptığımızı, kiminle nasıl bir bağ kurduğumuzu çok iyi biliyorduk.
Kamil Bilici:Bu bağ nasıl kuruldu?
İbrahim Kömür:En net haliyle söyleyeyim: Gittik, konuştuk, anlattık. Sadece oy aldığımız kitleye değil, bize oy vermemiş, geçmişte hiç destek olmamış insanlara da ulaştık. Evlerine gittik, çaylarını içtik, kendimizi anlattık. “Sizden kavga etmeye değil, sizin için çalışmaya geldik” dedik. Ben bizzat diğer parti ilçe başkanlarını da ziyaret ettim. Kendilerine de söyledim: “Bu toplum kavga istemiyor. Vatandaş kimi isterse onu tercih etsin ama kimse huzuru bozmasın.” Ve Bora Başkan da bu konuda çok iyi niyetli, samimi ve içten bir duruş sergiledi. Onun güler yüzü, iyi niyeti, kafasında gizli hesaplar olmadan çalışması halkta karşılık buldu.
Kamil Bilici:Peki sizce seçimi kazandıran başlıca faktör neydi?
İbrahim Kömür:Bora Başkan'ın sahici, içten, halkla iç içe oluşu. Ayrıca biz sosyal politikalarımızı net bir şekilde anlattık. Ve bugün görüyoruz ki o vaatler bir bir hayata geçiyor. Öğrencilere burs desteği, sabah kahvaltıları, 3 binin üzerinde aileye sosyal yardım… Tüm bunları belediyecilik hizmetlerinde aksama olmadan yapıyor.
Ancak önemli bir sıkıntı da var. Belediyenin merkezi bütçeden aldığı paydan %40 kesinti yapıldığını Bora Başkan'dan bizzat duydum. Bu, belediyeyi zor durumda bırakıyor. Ama bu zorluk belediyeyi değil, hizmeti alan vatandaşı etkiler. Bu, doğru bir politika değil. 20-25 yıllık birikmiş borçları yeni seçilmiş yöneticilerden bir anda tahsil etmeye kalkarsanız, bu vatandaşa hizmeti engellemiş olursunuz. Bu konuda merkezi iktidarın daha hassas olması gerekiyor.
Kamil Bilici:Bu kadar destekle ve bu kadar bağlılıkla konuşmanızdan bir samimi duygusal bağ da seziliyor.
İbrahim Kömür:Kesinlikle. Mesela bir gün Bora Başkan, temizlik işleri personelini ziyaret ediyor. Çalışanlardan biri, terli olduğu için başkanın kendisini öpmemesi gerektiğini söylüyor. Başkan ise “Senin terin benim parfümümdür” diyor. Bu cümle beni çok etkiledi. Tüylerim diken diken oldu. Bu yaklaşım, o makamın hakkını vermek demektir. Kendini halkına, Silivri'ye adamış bir belediye başkanıdır Bora Balcıoğlu. İlçe başkanı olarak da kendisinin arkasındayım. Görevini başarıyla sürdürebilmesi için örgüt olarak ne gerekiyorsa yaparız, destek olmaya devam ederiz.
“EKREM BAŞKAN SİLİVRİ VE ÇATALCA'YI NAMUSU OLARAK GÖRDÜ”
Kamil Bilici:Aslında bir sonraki sorum, “Bora Balcıoğlu'nun bir yıllık performansını nasıl değerlendiriyorsunuz?” olacaktı ama önceki cevaplarınızda bunu detaylıca açıkladınız. Yine de 2024 seçim dönemine dair şunu da hatırlatmak isterim: Hem İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu hem de CHP Genel Başkanı Özgür Özel ilçemize bizzat geldiler. Bu da aslında Silivri'nin parti açısından ne kadar önemli bir konumda olduğunu gösteriyor.
İbrahim Kömür:Kesinlikle öyle. Bu vesileyle bir açıklama yapmak istiyorum. Ekrem Başkan Silivri ve Çatalca'yı gerçekten çok önemsiyor. Hatta bu iki ilçeyi “Namusum” diyerek tanımladı. Bu çok anlamlı bir ifadedir. Silivri ve Çatalca onun gözünde özel yerlerdir.
Bu nedenle hem seçim sürecinde hem de siyasi anlamda bizden desteğini hiçbir zaman esirgemedi. Silivri'ye iki kez geldi, Çatalca'ya da gitti. Bizzat sahada bulundu, vatandaşla bir araya geldi. Bizler de bu ilçeyi ona layık şekilde armağan etmek için elimizden gelenin fazlasını yaptık. Onun “emaneti” olan bu ilçeyi, alnımızın akıyla yeniden kazandık ve namusunu teslim ettik.
Devam edecek…
Sevginar SALİ
