Katıldığı radyo programında İstanbul Büyükşehir Belediyesinin İstanbul'da 22 milyon laleyi toprakla buluşturduğunu belirten Silivri Belediye Başkanı Özcan Işıklar, yerli üreticinin desteklenmediğini ifade etti.
Silivri Belediye Başkanı Özcan Işıklar, 5 Mayıs Cuma günü, saat 14.00'da, Tele1 TV 'de yayınlanan "Başkanın Günlüğü" isimli programda Mete Alpman'ın canlı yayın konuğu oldu. Alpman'ın sorularına istinaden Silivri'yi değerlendiren Işıklar, tarımı, din ve kültür turizmini, hayvancılığı, kıyı balıkçılığını, sanayiyi; kısacası bölgemizin potansiyel değerlerini ve güçlü yanlarını ortaya çıkarmak ve daha üst seviyelere taşımak noktasında bir misyon üstlendiklerine dikkat çekti. Stratejik lokomotif sektörler içinde bilhassa en başta tarıma önem verdiklerini söyleyen Işıklar, Silivri'nin İstanbul'un lale talebini karşılayacak güçte olduğunu vurguladı. Dışa bağımlılığın azaltılması için yerli üretimin ve üreticinin desteklendiği bir politika yürütülmesi gerektiği yönünde görüşlerini paylaştı.
“LALEYİ BİLE İTHAL EDİYORUZ”
Silivri'nin zengin faunaya ve birinci sınıf tarım arazilerine sahip olduğunu vurgulayan Başkan Özcan Işıklar, İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nin yaptığı lale alımlarıyla ilgili sitemde bulundu. Yerli üretimin desteklenmesi gerektiğinin altını çizen Işıklar, “Tarım ülkesi diye adlandırılan Türkiye, kendi topraklarında bolca yetiştirilebilecek ürünleri bile ithal eder duruma düştü. İstanbul Büyükşehir Belediyesi, 22 milyon lalenin İstanbul'da dikildiğini açıkladı. 22 milyon laleyi Silivri olarak üretebilirdik. Lalenin ana vatanıyken onu da ithal eder pozisyona geldi Türkiye.” diye konuştu.
“KENT TARIMINI CESARETLENDİRİP AYAĞA KALDIRIYORUZ”
Tarımı stratejik bir sektör olarak ele aldıklarını açıklayan Işıklar, devamında özetle şu ifadelere yer verdi: “Bizim ekolojik tarım alanı olarak nitelendirdiğimiz yaklaşık 500 kilometrekarelik tarım topraklarımız var. İstanbul gibi bir metropolün yanı başında, sürdürülebilir kentsel gelişme politikaları yürüterek ilçemizin sosyal, ekonomik ve kültürel nitelikleri açısından taşıdığı potansiyelleri değerlendirmeye gayret ediyoruz. Silivri, çok önemli ekolojik bereket değerlerine sahip. Yaşanılabilir bir çevre hazırlamayı, korunmasını ve gelişmesini sağlamayı, insanı temel alan bir yaklaşımla yasam kalitesi giderek yükselen bir toplum yaratmayı görev biliyoruz. Hızlı ve plansız kentleşme baskısı altında güçlü toplum ve çevre oluşturmak adına bölgenin gelişim potansiyeli değerlerini açığa çıkarmak için projeler üretiyoruz. Önceliğimiz tarımsal üretimde sürdürülebilirliği sağlamak, sağlıklı ve güvenli gıdaların üretimi ve temini, bundan ekonomik gelir elde edilmesi, iş imkanı yaratma, çevrenin korunması, tarımsal potansiyelimizi daha etkin ve verimli kullanmak. Tarımın ilçemiz ve ülkemiz ekonomisi içindeki konumunun güçlendirilmesi için çalışmalarımıza kararlılıkla devam ediyoruz. Güçlü yanlarımızın farkındayız, üzerine gidiyoruz.
“TARIMDA GELİŞME DEMEK KALKINMA VİZYONU DEMEK”
Son zamanlarda bizi toplumsal refahtan uzaklaştırmak isteyenlerin senaryolarını yaşıyoruz. Ülkemizi üretimden koparmak istiyorlar. Türkiye 15 yılda çok şey kaybetti. Yerel yönetimler olarak bunların farkına varıp bölgesel kalkınmayı insanlarımıza anlatmalıyız. Biz Silivri'de bunu yaptığımızı düşünüyoruz. 8 yıldır Silivri'nin gündeminde bile olmayan iyi tarım uygulamaları, din ve kültür turizmi, yenilenebilir enerjiyi odak noktalarımız haline getirdik. Silivri endüstri kalkınma bölgesidir hatta daha da ileri giderek burayı İnsani Gelişme Merkezine dönüştürecek geniş bir vizyona taşımak için uğraştığımızın bilinmesini isteriz.
“TÜRKİYE'DE UYGULANABİLECEK ÖRNEK BİR MODEL OLDUĞU İÇİN TÜRAM'I DUYURACAĞIZ”
Belediyemiz tarafından Gümüşyaka'da başlatılan iyi tarım uygulaması partimiz nezdinde yerel yönetim kalkınma örneği olarak tanıtılacak. 14 Mayıs Dünya Çiftçiler Günü gibi anlamlı bir tarihte bunun tanıtımını ve genel duyurusunu yapacağız. Genel Başkanımız da müsait olursa programa katılacak. Bu konuda hazırlıklarımızı sürdürüyoruz. Dikkat ederseniz şimdiye kadar ranttan, katlardan, betondan, demirden bahsetmedik. Bunlar bizim gündemimizde yok. Belediyecilik beton, demir, asfalt demek değildir. Biz insan odaklı ve insanı merkeze oturtan bir belediyecilik anlayışını benimsiyoruz.”
Hazal BAŞARAN
