Eğitim İş ve Birleşik Kamu-İş sendikaları, Soma’daki Maden ocağında yaşanan faciada haytlarını kaybeden işçileri anmak ve yaşananlara dikkat çekmek adına 15 Mayıs 2014 tarihinde eylem düzenledi. Sendika merkezleri önünde toplanarak Uğur Mumcu Meydanı’na sloganlar eşliğinde yürüyen eğitimcilerin eylemine Atatürkçü Düşünce Derneği, Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği, CHP destek verenler arasındaydı. Silivri Belediye Başkan Vekili Hakan Sefa, CHP İlçe Başkanı Mümin Tuğlu, CHP Kadın Kolları Başkanı Elif Yılmazer, Silivri Kent Konseyi Başkanı Dilruba Önal, Kent Konseyi Danışma Kurulu Üyesi Esma Işıklar, Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği Silivri Şube Başkanı Mübeccel Çeşmecioğlu, Silivri Belediyesi Halkla İlişkiler Müdürü Meral Türkmen, Eğitimİş ve Birleşik Kamu-İş sendika temsilcileri ve vatandaşlar katılım sağladı. Soma ilçesinde meydana gelen maden kazasında hayatlarını yitiren işçiler saygı duruşunda bulunuldu.
TAŞKIN: FACİANIN SORUMLULARI; SİYASAL İKTİDAR VE İŞÇİ KANIYLA SERVETLERİNİ ARTTIRAN SERMAYEDİR
Ardından Eğitiş İş Silivri Temsilcisi Sanlı Taşkın bir açıklamada bulundu. Bir günlük iş bıraktıklarını duyuran Taşkın, ek ders ücretlerini Soma’da hayatlarını kaybeden madencilerin ailelerine gönderilmek üzere toplamaya karar verdiklerini bildirdi ve konuşmasına şöyle devam etti: "Bilindiği gibi bulunan Manisa’nın Soma ilçesinde Maden ocağında meydana gelen facia sonucu çok sayıda işçi kardeşimiz yaşamını yitirmiş, onlarcası da yaralanmıştır. Eğitim- İş, Kamu- İş olarak bu olay karşısında büyük üzüntü duymaktayız. Ancak bu facia bir iş kazası değildir, açıkça toplu cinayettir. 12 yıllık AKP iktidarında tüm uyarılara rağmen, konuyla ilgili uzmanların tüm açıklamalarına rağmen, gerekli iş sağlığı ve iş güvenliği tedbirleri alınmamış, gerekli yasal düzenlemeler ve yetkin denetlemeler yapılmamıştır. Bu nedenle Soma’da yaşanan facianın sorumluları başta siyasal iktidar olmak üzere, işçi kanıyla servetlerini arttıran sermayedir.
Ülkemizde Anayasamızın 90., maddesine göre örgütlenme özgürlüğü fiilen kullanılamaz durumdadır. Örgütlenme özgürlüğü ve toplu hak aramanın önündeki en büyük engellerden birisi taşeron çalışma sistemidir. Esasen iş mevzuatımızda uzmanlık gerektiren bazı işler dışında taşeron işçilik sistemi diye bir şey yoktur. Bir iş yerinde asıl işveren, alt işveren ilişkisi kurulmuş bile olsa asıl işverenin sorumluluğu ortadan kalkmamaktadır.
"GEREKLİ YASAL DÜZENLEME YAPILMALI”
Bu düzenlemeye rağmen yasayı hiçe sayarak çok büyük hak kayıplarına, işçi sağlığı ve iş güvenliği konularında ihmallerin yaşanmasına neden olan taşeron sistemi, örgütlenme özgürlüğünün fiilen ortadan kaldırılması, düşük ücretle işçi çalıştırarak daha fazla kar elde edilmesi amacıyla uygulanmakta. Açıkça yasalara aykırı bu durum sermayenin karını arttırırken bu karın bedelini işçiler kanıyla ödemekte. Bu duruma ise AKP iktidarı sessiz kalarak onay vermekte. Ama biz işçi sınıfı sessiz kalmayacağız.
Duruma millet adına TBMM el koymak, sorumluları ortaya çıkarmak, yaşanan faciada yaşamlarını yitiren işçilerimizin ailelerine gerekli desteğin verilmesini sağlamak ve bundan sonra iş cinayetlerinin işlenmesini önlemek için gerekli yasal düzenlemeleri yapmak zorunda.
TALEPLERİMİZ
Talebimiz şudur ki; Soma’da yaşanan büyük facia olmak üzere ülkemizde meydana gelen tüm iş cinayetlerinin TBMM'de kurulacak bir araştırma komisyonu tarafından araştırılması.
Bu araştırma sonucunda yapılacak tespitlere göre, iş cinayetlerine kurban edilen işçilerin ve ailelerinin hak kayıplarını önleyecek yasal düzenlemelerin yapılması, iş cinayetlerinin yaşanmasına neden olan sorumluların tespit edilerek cezalandırılmasının sağlanması, taşeron sistemine son verilmesi için mevcut yasalarımızın daha belirgin şekilde ve uluslararası sözleşmelere uygun olarak düzenlenmesi, örgütlenme özgürlüğü ve toplu sözleşmeden yararlanmanın önündeki engellerin kaldırılması konusunda yasal düzenlemelerin bir an önce yapılması, gerekir.
Yaşananlar göstermektedir ki, emperyalist güçlerin ve küresel sermayenin milliyeti, dini, imanı olmadığı gibi vicdanı da yok. Dünya’nın her yerinde olduğu gibi ülkemizde de her türlü sömürü yaşanmakta. Bunu durduracak olan işçi sınıfının birlik, dayanışma ve mücadele gücüdür. Buradan tüm işçi sınıfı örgütlerine de sesleniyoruz. Haklarımızın alınmasının ve kanımızın akmasının durdurulmasının tek yolu sermaye ve işbirlikçi hükümete karşı birlikte ve kararlı bir mücadeleyi örgütlemek.
Birleşik Kamu-İş bu mücadelede her zaman samimi olarak yer aldı. Bu gün Soma’da yaşanan facia nedeniyle Türkiye genelinde tüm üyelerimiz iş bıraktı ve alanlara çıktı. Mücadelemiz bundan sonra da artarak devam edecek.
Bu vesileyle Soma başta olmak üzere tüm iş cinayetlerinde yaşamını kaybeden kardeşlerimize Tanrı’dan rahmet ailelerine ve tüm ulusumuza baş sağlığı diliyoruz. Yaralananlara acil şifalar diliyor, şu an itibariyle kurtarılmayı bekleyen kardeşlerimizin de bir an önce sağlıkla aramıza katılmalarını bekliyoruz.”
Açıklamanın ardından katılımcılar sessizce dağıldı.
Renginar M.SALİ
