İki dönemdir Yeni Mahalle Muhtarı olarak görev yapan Yavuz Alçi, boşanma, icra takibi, trafik cezası, banka borçları ve mahkeme celplerindeki artışları ağırlaşan hayat şartları altında ezilen vatandaşın omuzlarına yüklenen sorumlulukları kaldıramamasına ve insanların bilinçsizce tüketim çılgınlığına kapılmasına bağlıyor. İş yükünü ise bir hayli artıran evraklar muhtarları zor durumda bırakıyor.
"SAYI 150’Yİ GEÇMEZKEN ARTIK 600’LERİ BULUYOR!”
Yaşanan ekonomik sıkıntıların birçok sosyal yarayı da beraberinde getirdiğini belirten Yavuz Alçi, konuyla ilgili gazetemize şu açıklamayı yaptı: "Geçtiğimiz yıllarla kıyas yapıyorum; ayda vatandaşın kapısına bırakılandan ve benden alınanlardan hariç elimde kalan tebligat sayısı 100-150 âdeti geçmezdi. Şimdi 600’lere ulaştı. 3-4 katına çıktı.
"MUTSUZLUK BOŞANMALARI ARTIRDI”
İddiayla söylüyorum; ülkemizde kadınların ekonomik bağımsızlığı ve gücü olsa evlilikler ’a iner. Mutsuzluk var. Maddi anlamda kendilerine güvenemeyen kadınlar boşanamıyor.
"ÜZÜCÜ OLAN TARAF BASİT RAKAMLARA İCRA GELMESİ”
Yokluktan suça itiliyor insanlar. Vatandaş boğuşuyor, paçasını kaptırmış bankalarla uğraşıyor. Postacı gibi olduk, tebligatlarla boğuşuyoruz. Bir laf var; ‘Lükste suç vardır!’ Çok net. Telefonumuzda internet olmalı mı? Ya da telefonumuz xxx, sss olmalı mı? Bakıyorsunuz 170 TL için icra gelmiş. 170 TL için icra gelir mi insana? Gelmemesi gerekiyor. İçindeki rakamlar önemli değil, üzücü olan o kapıya icra tebligatının dayanmış olmasıdır. Basit rakamlara icra geliyor, beni üzen bu. 1500-2000 liralık telefonların 150-200 TL olan faturası icraya düşüyor. Serzenişim vatandaşın elinde 2 bin TL’lik telefonu olup 200 TL’lik icra kâğıdıyla karşı karşıya kalmasına. Bu gidiş hiç hayra alamet değil.”
Hazal BAŞARAN
