
Silivri Sanayici ve İş Adamları Derneği’nin düzenlediği, CHP
Genel Başkan Yardımcısı Umut Oran’ın da katıldığı toplantıda Silivri’nin
ekonomik ve sosyal sorunları görüşüldü. Klassis’te gerçekleştirilen toplantıya
Silivri Belediye Başkanı Özcan Işıklar, Çatalca Belediye Başkanı Cem Kara, CHP
İlçe Başkanı Selami Değirmenci, CHP İl Yönetim Kurulu Üyesi Necmi Şimşek,
Belediye Başkan Yardımcısı Abdullah Yıldırım, Yılmaz Kandemir ve Elif Bilici,
Silivri Belediye Meclis Üyeleri, CHP 3. Bölge Milletvekillerinden Sıdıka
Sarıbekir, Siad Başkanı Kadir Baran, Siad Danışma Kurulu üyeleri İbrahim Arıkan
ve Nuri Egeli, Siad Yönetim Kurulu Genel Sekreteri Hakan Kocabaş ve Aynur
Süleymanoğlu, CHP Eski İlçe Başkanlarından Mümin Tuğlu, Polis Derneği Başkanı
Seyfi Atun, bölgemiz iş adamları ve birçok konuk katıldı. Toplantıda bir açılış
konuşması yapan Siad Başkanı Kadir Baran, ilçemizde eksiklikleri ve sanayi
kuruluşlarının sorunlarını paylaşarak Silivri’de sanayinin istenmediğini
savundu. CHP İlçe Başkanı Selami Değirmenci, kanayan yara olan kaçak
yapılaşmanın acil çözüm beklediğini, cezaevinin yarattığı çevre sorunları yüzünden Adalet ve Çevre
Bakanlıklarını duyarsızlıkla suçladı. Silivri Belediye Başkanı Özcan Işıklar,
planlama sürecine değinirken, CHP Genel Başkan Yardımcısı Umut Oran, yaşanan
kriz sürecinde ekonomiyi değerlendirdi.
BARAN: ÜLKEMİZDEKİ
GELİŞME ANCAK BÖLGESEL
KALKINMAYLA MÜMKÜN
Toplantının açılış konuşması Silivri Siad Başkanı Kadir
Baran tarafından yapıldı. Baran, dernek olarak ülkenin ve dolayısıyla bölgenin
gelişmesine bünyesindeki sanayici ve iş adamlarıyla öncülük etmeyi, bölge
insanının bulunduğu çevrenin sanayi, ekonomik, sosyal ve kentsel gelişmesine
katkıda bulunmayı ve sorunlara çözüm üretmeyi kendilerine amaç edindiklerini
söyledi. Baran konuşmasına şöyle devam etti. “Ülkemizdeki gelişme ancak bölgesel
kalkınmayla, sanayinin gelişmesiyle mümkün olabileceğine inanmış olup
çalışmalarını bu yönde sürdürmektedir. Silivri Siad doğduğu ve doyduğu ilçeye
borcunu ödemek, bölgemizin ve ülkemizin yarınları daha güzel yapmak için
projeler üretmeyi, sorunlara çözüm önerileri oluşturmayı, bölgenin tüm kurum ve
kuruluşları, sivil toplum örgütleriyle demokratik zeminde bir araya gelerek
katılımcı ve girişimci bir ruhla çalışmayı hedeflemişizdir.
“BÖLGEMİZ SANAYİ
KURULUŞLARI İLÇEMİZİN
ZENGİNLİK KAYNAĞIDIR”
İlçenin kalkınmasında bölge ekonomisinin gelişmesinde rol
oynayan istihdam yaratarak bu işletmelerde yaklaşık 15 bin kişi çalışmakta.
Bölgemiz insanına iş ve gelir olanağı sağlayan bu kuruluşlar aynı zamanda
ilçemizin birer zenginlik kaynağıdır. Bu kuruluşların bölgemizde artmasını,
ilçemiz ve ülkemizin gelişmesi, yaşam seviyesinin yükselmesi açısından çok
önemli görmekteyiz.”
SİLİVRİ’NİN SORUNLARI
Baran, konuşmasında Silivri’nin sorunlarını şöyle sıraladı:
“Silivri sağlıklı bir kent planlamasına maalesef sahip değil. İlçemizde sanayi,
turizm ve tarım alanları iç içedir. Sağlıklı bir kent planlaması oluşturulması,
ilçemizin en öncelikli konularından biridir. Arsa fiyatlarının yüksek olması,
bölgeye yatırım çekmenin en önemli engellerden biri.
“ÖZEL SANAYİ BÖLGELERİNDEN
BİRİNİN İLÇEMİZDE
KURULMASINI İSTİYORUZ”
Silivri’nin gelişimi rastgele değil, planlı olması sağlamalı
demiştik. Bunun için de Özel Sanayi Bölgelerinden birinin Silivri’de
kurulmasını addetmekteyiz.
“NİTELİKLİ İŞÇİYE
İHTİYACIMIZ VAR”
Nitelikli iş gücü temininde sorun yaşanıyor. Maalesef
bölgemizde usta, formen tanımı şeklinde söylediğimiz nitelikli iş gücü, ara
elemanlarını bulmakta zorlanmaktayız. Sanayiciler İstanbul’dan özel olarak işçi
getirmekte ve fabrikalarını çalıştırmaktadır. Silivri’de işsizlik vardır ama
nitelikli işsiz sayısı da çok azdır. Her işi yapan değil, belirli nitelik ve
vasıflara sahip işçiler istiyoruz.
“SİLİVRİ YARATTIĞI
GELİRLERDEN PAYINI
ALMASI SAĞLANMALI”
Silivri nüfus artış hızıyla Türkiye ortalamasının iki
katıdır. Bunun yarattığı alt yapı gereksinmelerine bağlı olarak yerel
yönetimlerin kaynak ihtiyacı önemli ölçüde artması söz konusu olduğunu ifade
edebilirim. Vergi gelirleri ve kamu harcamaları karşılaştırıldığında Silivri
önemli düzeyde net kaynak yaratan bir konumdadır. Silivri’nin yarattığı
gelirlerden yeterince pay alamadığı ortaya çıkmaktadır. Enerji, yol, su, sanayi
alt yapısı, çevre koruma gibi konularında sorunlar yaşanmakta. Kamunun
yükümlülüğünde olan üst yapı yatırımları için ilçemizin yarattığı bu
kaynaklardan payını alması sağlanmalıdır.
İstifade edemediğimiz bir limanımız var. Deniz kirliliği
önemli tehditlerden biridir. Özellikle Silivri merkezde yoğun bir yapılaşma söz
konusu. Budan dolayı kent yapısı bozulmakta ve otopark ve bunun gibi sorunları
yaratmakta.
“CEZAEVİNİN OLUMLU
YÖNLERİNDEN İSTİFADE
ETMEYE BAKALIM”
Cezaevinin ilçemize gelmemesi için hepimiz uğraş verdik.
Artık bunun kavgası bitmiş ama cezaevinin getireceği olumsuz güvenlik yönünden
neler olduğunu zaman gösterecek. Yalnız artık cezaevi burada olduğuna göre
yaratacağı yeni iş fırsatlarından istifade etmemiz gerekir diyebilirim.
Olumsuzu bir tarafa bırakıp olumlu yönlerinden istifade etmeye bakacağız.
“SİLİVRİ’DE SANAYİ
ARZU EDİLMEMEKTE”
Fabrikalarımızın hala önemli bir sayısı ruhsatsızdır. Ruhsat
sorunlarını maalesef bu güne kadar çözemedik. Maalesef Silivri’de sanayi arzu
edilmemekte. Türkiye’nin tüm bölgelerinde sanayicilere verilen destek
kredileri, Silivri’de tıkanmakta. Bizlere, ‘Ekonomik ömrünüz tamamlanınca gidin’
denilmekte. Nereye gideceğiz? Başka bir Silivri varsa oraya gideceğiz. Şu anda
bölgemizde yedi fabrikanın kapısına kilit vurulmuştur. Yapabileceğimiz hiç bir
şey yok. Bir arkadaşımız İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nden istenen bütün
belgeleri almasına rağmen yine ruhsatını alamadı. Herhalde o da terk edip
gidecek.
“ELEKTRİK ENERJİSİ YETERSİZ,
DOĞALGAZ HENÜZ TÜM
BÖLGELERE ULAŞAMADI”
Elektrik enerjisinin yetersizliği nedeniyle sanayi
kuruluşları kesintisiz ve kaliteli elektrik enerjisi alamamakta. Bunun sonucunda
işletmelerde zaman, üretim, ham madde ve kalite kayıpları oluşmakta. Doğalgaz
bazı bölge ve fabrikalara ulaşamamıştır. Doğalgaz alamadığı için Silivri’yi
terk edecek üç dört tane işletme biliyorum.
“İLÇEMİZDE, TÜRKİYE
GENELİNDE KABUL GÖRECEK
KÜLTÜR VE SANAT
ETKİNLİKLERİ DÜZENLENMELİ”
Silivri’nin tanıtımını daha iyi sağlamak amacıyla İstanbul
ve Türkiye genelinde kabul görecek kültür ve sanat etkinlikleri düzenlenmeli.
Bu yıl yapılan festivalde bu biraz daha gelişmiş, ümit ediyorum ki gelecek yıllarda
ulusal bir düzeye çıkabilir.”
DEĞİRMENCİ: SİYASİ KAYGI VE
HESAPLAR YÜZÜNDEN 6.5 YILDIR
PLANLAMALAR BİTİRİLEMİYOR
CHP İlçe Başkanı Selami Değirmenci, yaptığı konuşmada
planlama sorununa değinerek şu açıklamalarda bulundu: “Görev yaptığımız 15 yılın
8 yılını planlama konusunda yargıyla mücadelede geçirdim. Bir plan yapmaya
kalktık, yargıya intikal etti. O zaman Büyükşehir kapsamında değildik ve
planlarımız Bakanlık tarafından onaylanıyordu. Bir planımızın yürürlüğe
girebilmesi için açılan davalarla iki dönemim gitti. Görevimin bitmesine üç ay
kala mahkeme bitti, bu defa da Bakanlık onay vermedi, seçim bitinceye kadar
bekledi. Sonra da Büyükşehir kapsamına geçtik. O dönemde de planlamalar
başladı. İstanbul İl Belediyesi dahil 25 binlik planları onaylı bir tek ilçe
Silivri Belediyesiydi. Onu başarmıştık ama 15 yılda ancak oraya kadar
gelebilmiştik. Sonra ‘yeni planlar yapacağız’ dediler. Gerek İstanbul’un, gerek
Trakya’nın tek elden plan yapılması son derece güzel bir olay. Gelin görün ki
siyasi kaygılar veya başka hesaplar işin içine girince gördüğünüz gibi 6.5
yıldır bu bölge ile ilgili planlar bitirilemiyor. Maalesef yapılmıyor,
yaptırılmıyor.
“KANAYAN YARA OLAN KAÇAK
YAPILAŞMAYA ACİL
ÇÖZÜMLER BULUNMALI”
Sonuç olarak ister istemez bazı bölgelerde kaçak
yapılaşmalar oluyor. Sonuçta işte bu Türkiye’ye yayıldığında o çarpık yapılaşma
bu günkü halini gösteriyor. Bu konuda sanıyorum tüm belediye başkanları dertli.
Kanayan yaradır. Bunlara mutlaka acil çözümler bulunmalı.
“ADALET BAKANLIĞI KİRLİLİĞİ
VE OLUMSUZLUKLARI
YARATIYOR, ÇEVRE
BAKANLIĞI İSE SEYREDİYOR”
Cezaevi konusuna gelince, yapılmaması için çok büyük
mücadeleler vermiştik. Ekonomik bir getirisi olur mu diye bekleyen bazı
arkadaşlarımıza aynen bu günkü anayasa değişikliğindeki gibi ‘şeker içinde
zehir’ misali olumsuzluklarını göstermeye çalıştık. Olumlu tarafından bakan
arkadaşlarımızdan, cezaevinin ekonomik olarak nasıl katkı yarattığını öğrenmek
istiyorum. Ben göremiyorum. Tüm olumsuzlukların başında sadece 12 bin insanın
lağımın Kula Deresi’ne akması, bölgedekilerin tarım yapamaz hale gelmesi, en
güzel bölgemizde denizin kullanılamaz hale gelmesi, Adalet Bakanlığı başta
olmak üzere Çevre Bakanlığı da konuya son derece duyarsız kalmaları yanlış.
Silivri’nin o bölgesine adeta yok olmasına katkı sunmaktadırlar. Ne yazık ki
şikâyet edebileceğimiz bir merci yok çünkü kirliliği, olumsuzlukları yaratan
Adalet Bakanlığı onu seyreden de Çevre Bakanlığı’dır. Bunlar değerlendirmeli.
“POLİTİK ÇIKARLAR İÇİN
KÖYLERE DOĞALGAZ
GETİRİYORLAR”
Bunun yanı sıra birçok olumsuzluk var. Doğalgaz getirmek
için sanayi kuruluşlarından katkı istedikleri söylendi biraz önce, oysa
popülist yaklaşımla ‘En küçük köylere bile doğalgaz getirdik’ şeklinde
söylemleri var. Bunlardan politik çıkarlar sağlanmaya çalışılıyor. Amacımız
politika değil ama sorunları tespit etmek için ister istemez bazı şeyleri
söylemek zorunda kalıyorsunuz. Oysa on tane köyün kullanacağı doğalgazı bir
tane fabrika kullanabiliyor. On tane köye yapılacak yatırıma bir tane fabrikaya
yapılsa üretime çok daha büyük katkılar sunulacak. Üretim tesisleri
yararlanmadıktan sonra köylerin yararlanmasının anlamı yok.”
IŞIKLAR PLANLAMA
SÜRECİNİ ANLATTI
Silivri Belediye Başkanı Özcan Işıklar, yaptığı konuşmada
ilçemizin yasa gereği İstanbul Büyükşehir Belediyesi kapsamına alınma sürecini,
beldelerin kapatılarak ilçe belediyesine bağlanarak doğan sıkıntıları paylaştı.
35 mahalle ile 856 km2’lik alana sahip olan Silivri’nin planlama süreci
konusunda bilgi veren Işıklar, planın Silivri’ye ön gördüğü gelişimden şöyle
bahsetti: “900 bin konut planlanıyor. Yerleşim alanlarına uygun raylı sistemi,
havaalanı, iki otogar, iki liman ve çok önem verdiğimiz Bilişim Teknoloji
alanın Silivri’de konumlanması ön görülüyor. Yüz binlik planı makro düzeyde
uygun gördük. Uygun gördüğümüz tarafı şu; hizmet sektörlerinin gelişmesi,
Silivri’nin tarihi dokusu korunarak, üretim faktörlerinin konumlanmasını
amaçlayan bir yapı genel anlamda düzenleniyor. Sonrasında 5 binlik planlar ve
binlik uygulamaları sırasında, yedi belde belediyesinin de birleşmesiyle
sorunlar da gün yüzüne çıktı. Sanayimiz, İstanbul’dan gönderilmeye çalışır bir
anlayışla karşı karşıya kaldık. 100 binlik planlara yaptığımız ilk itirazda
bize şu dendi; ‘ Sanayi ekonomik ömrünü tamamlayana kadar kalacak’. Tarım
alanında olan bir fabrikanın ruhsata ve iskâna dönüştürmenin yolu nasıl? İşte
bu 5 binlik plan ölçeğinde düzenlenecek, sanayi olarak ilan edilecek. Ondan
sonra biz binlik planlarımızı yapıp ruhsat ve iskân kısmına geleceğiz. Israrlı
bir şekilde devam ediyoruz. Sanıyorum 5 Binlik planların onaylanması konusunda
sıkıntı bekleniyor. Rehabilite edilebilir sanayi alanı kapsamına alınmasıyla
örneğin Kavaklı, Çanta, Ortaköy ve diğer mahallelerimizde olan sanayilerin
ekonomik ömrünü tamamlayacak olana kadarki süreci güvence altına almış
olacağız.
“FİZİKİ YAPIMIZIN HAYAT
STANDARDI İLİŞKİSİNİN
KOPMAZ BİR BÜTÜN
OLDUĞUNUN FARKINDAYIZ”
Sanayicilerimiz sorunlarını sürekli paylaşıyoruz. Biz
Silivri, jeolojik ve fiziki yapısıyla hayat standardı ilişkisinin kopmaz bir
bütün olduğunun farkındayız. Fiziki şartlarımızın faydaya dönüştürülmesi,
refaha katkı yapması gerekli. Sanayimiz var. Tarım alanımız var. Hizmet
sektörlerimiz gelişmeye açık. Çok değerli kültür eserlerimiz var.”
Işıklar, konuşmasında yerel yönetim olarak hayata geçen
projeler ve yapılan çalışmalar hakkında bilgi verirken, hedeflerinden de
bahsetti.
ORAN’DAN KRİZ
DEĞERLENDİRMESİ
CHP Genel Başkan Yardımcısı Umut Oran, yaptığı konuşmada
dünyada yaşanan ekonomik kriz ve Türkiye üzerindeki krizin etkilerini
değerlendirdi. Oran, 1. Dünya Küresel Krizin, 2008 yılı Eylül ayında Lehman
Brothers iflası ile açığa çıktığını, aynı yılın son çeyreği ve 2009 Ocak-Eylül
döneminde yoğun olarak yaşandığını söyledi. Krizin, dünyaya 2009 yılı için 3,3
trilyon $’a mal olduğunu ve bunun Türkiye ekonomisinin 5 misli büyüklüğünde
olduğunu paylaştı. Krizde dünya ekonomisinde
%5,4 daralma yaşandığını açıklayan Umut Oran, krizin Türkiye
ekonomisinde yeni olmadığını, performansının 2002-2009 yılları arasında dış
ticaret açığının 4,5 misline çıktığını, söyledi.
Cemile KAYAR/İsmail AVCI/
Renginar M.SALİ