“Su hayattır, doğadır, sağlıktır”

“Su hayattır, doğadır, sağlıktır”

06.04.2015 10:50:02

TEMA Vakfı Silivri Temsilciliği, Dünya Su Günü için  oluşturdukları farkındalık zinciri ile "su gıdadır”, "su doğadır” ve "su sağlıktır” mesajlarına odaklanarak, yaşamın temel kaynağı su ile orman ekosistemlerinin arasındaki etkileşimin önemine dikkat çekti. Önceki gün Silivri Kaymakamlığı önünden başlayıp Atatürk Heykeli’nde son bulan etkinliğe; Silivri Kaymakamı Faruk Bekarlar, Silivri Birleşik Esnaf ve Sanatkarlar Odası Başkanı Nuray Koçer, Kent Konseyi Başkanı Dilruba Önal, Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği Silivri Şube Başkanı Mübeccel Çeşmecioğlu, Silivri Şoförler ve Otomobilciler Odası Başkan Vekili Aliş Eren, Polis Hizmetlerini Geliştirme ve Güçlendirme Derneği Başkanı Seyfi Atun, Piri Mehmet Paşa Mahallesi Muhtarı Serhat Ateş, Yeni Mahalle Muhtarı Yavuz Alçi, AK Parti ve CHP ilçe yöneticileri ve minik TEMA gönüllüsü öğrenciler katıldı.

DERTOP: ORMANLAR DÜNYANIN AKCİĞERİDİR
‘Türkiye Çöl Olmasın!’ diyen Silivri TEMA Gönüllü Sorumlusu Seher Dertop tarafından bildirilen basın açıklaması aynen şu şekilde: "Birleşmiş Milletler tarafından 2015 Dünya Su Günü’nün teması "Su ve Sürdürülebilir Kalkınma”, Dünya Ormancılık Günü'nün teması ise "Ormanlar ve İklim Değişikliği” olarak belirlendi. Birleşmiş Milletler bu kapsamda su varlıklarının sürdürülebilirliğinin ve iklim değişikliği ile mücadelede ormanların rolünün altını çiziyor. Dünyanın akciğeri olan ormanlar, yaşam kaynağımız toprağı tutan, yağışları düzene sokan ve canlılar için hayati öneme sahip suyu sağlayan ekosistemlerdir. Ormanlar, iklim değişikliğinin temel sebebi olan karbondioksiti atmosferden çekmek gibi çok önemli bir işleve sahiptir. Dolayısıyla ormansızlaşma (orman tahribi), iklim değişikliğinin etkisini daha ciddi bir boyuta taşıyor. Dahası, toplam karbon salımının altıda biri ormansızlaşmadan kaynaklanıyor. Ormanların gelecek 50 yıldaki küresel karbon salımının onda birini depolama potansiyeli bulunuyor. Bu bakımdan ormanların karbon salımını azaltacak, karbon tutma kapasitelerini artıracak ormancılık uygulamalarının hayata geçirilmesi gerekiyor.

"ORMAN EKOSİSTEMİ İNSAN YAŞAMI İÇİN CİDDİ ROL OYNUYOR”
Ormanlar, erozyon ve arazi kaymalarını önlüyor. Dünyadaki temiz suyun yüzde 75’ini sağlayan havzaları koruyan ormanlar, insanlar için alternatif geçim kaynakları yaratıyor. Dünyada 1.6 milyar insan orman alanları sayesinde yaşamını sürdürürken, ormanlar dünya genelinde insanların geçim şartlarını iyileştirme, sosyal kalkınma ve yoksullukla mücadelede de etkin rol oynuyor. Ancak kuraklık, yangınlar, ormansızlaşma gibi iklim değişikliğinin olumsuz etkileri, orman ekosistemlerinin işleyişini değiştirerek, sosyal ve ekonomik değişikliklere de sebep oluyor.

"DÜNYADAKİ ŞEHİRLERİN SUYUNUN YÜZDE 63'Ü ORMANLARDAN GELİYOR”
Varlığı suyun varlığına bağlı orman ekosistemleri, yaşamın temel kaynağı suyun döngüsünde kritik rol oynuyor. Dünya üzerindeki toplam su akışının yüzde 60’ı dünya karasal alanının yüzde 30’unu oluşturan ormanlardan sağlanıyor. Ormanların suya en büyük katkısı; sağladığı su miktarının yanında suyun kalitesini koruması olarak öne çıkıyor. Ormanlar tortulaşma kaynaklı düşük su kalitesi sorununu en aza indirgiyor. Ayrıca suya bağlı olarak ortaya çıkan arazi kaymaları ve sellerin meydana gelmesi ile taşkınların oluşmasını, çölleşme ve tuzlanmayı engelliyor. Yamaçlarda ve eğimli alanlarda doğal barikat görevi görüyor, su kaynaklarını ve yataklarını koruyor. İklim değişikliği nedeniyle yaşanılan su sıkıntısının Türkiye’nin büyük bir bölümünü içeren kurak ve yarı kurak bölgelerde daha da artması bekleniyor. Bu durumda, su havzalarının korunması her geçen gün daha çok önem kazanıyor.

"AYNI ZAMANDA CANLILARIN YUVASI”
Ormanların sadece bir ağaç topluluğu olmadığı, içerisinde çok sayıda canlının beraber yaşadığı, çevre koşullarıyla canlılar arasında etkileşimin bulunduğu bir ekosistem olduğunun önemini vurgulamak gerekiyor. Ormanları korumak ağaçlarla birlikte ormanda yaşayan binlerce canlı türünün yaşam alanlarına ve yaşamlarına sahip çıkmak anlamına geliyor. Dünyada her yıl, 13 milyon hektar orman alanının tahrip edildiği biliniyor. Türkiye'de ise 21.5 milyon hektar orman alanının yüzde 48'i erozyona maruz kalıyor.

"SU YASASI’NA İHTİYACIMIZ VAR”
TEMA Vakfı olarak doğanın bir parçası olan insanın, su ve orman varlıklarını önce koruması ve ardından geliştirme konusunda çalışması gerektiğini vurguluyoruz. Türkiye'de suya dair 40’ı aşkın yasal düzenleme bulunuyor. Su varlığımızın sürdürülebilirliğini sağlamak için bir Su Yasası’na ihtiyaç olduğu açıkça görülüyor. Türkiye’de insanın parçası olduğu üstün ekosistem yararını koruyacak nitelikteki Su Yasası'nın önemine bir kez daha dikkat çekiyoruz.”
Hazal BAŞARAN

YORUM YAP