“Kültürler çalgılarda yaşıyor”

“Kültürler çalgılarda yaşıyor”

26.09.2022 13:23:03

Uluslararası Çalgı Koleksiyoneri Müzik Öğretmeni Volkan Yaran, Kültür, Şehir ve Edebiyat üzerine olan “On Dergisi” için Hüseyin Söker'e röportaj verdi.308183180_638055491276990_4182184061047791177_n308377795_852020532833902_116063014165938993_n

20 Yıldır, 85 ülkeden 600 farklı enstrüman arşivi oluşturan Uluslararası Çalgı Koleksiyoneri Müzik Öğretmeni Volkan Yaran, Kültür, Şehir ve Edebiyat üzerine olan “On Dergisi” için geçtiğimiz günlerde Hüseyin Söker'e röportaj verdi. Hüseyin Söker imzalı röportajın içeriği şöyle;

VOLKAN YARAN: KÜLTÜRLER ÇALGILARDA YAŞIYOR

“Volkan Yaran, 20 yılda Uluslararası müzik çalgı arşivini hem toplayarak çoğaltmaya devam ediyor bir taraftan da Türkiye'nin birçok şehrinde ve okullarda öğrencilerle buluşturarak farklı kültürlerin çalgılarıyla bir tarih ve duygu yolculuğuna götürüyor. Ülkemizde uluslararası anlamda değerli bir proje yürütülüyor. İlk duyduğumda bu arşiv beni çok etkiledi. Çalgıların dünya kültüründeki farklı zenginliklerini yakından hissedebilme imkanı sunması, müziğin kültür ve duygu derinliğini bize göstermesi açısından çok değerli bulduğumu belirteyim. Ülkemizin ve özellikle gençlerin bu uluslararası kültürel zenginliğe ulaşmasının yolculuğu, Müzik Öğretmeni Volkan Yaran'ın öğrencilik yıllarında oluşturduğu kişisel arşiviyle başlamış. İşte bu kişisel arşivin nasıl uluslararası bir arşive dönüştüğünü değerli hocamızla yaptığımız röportajda sizlere sunuyorum:308308970_5786297504724659_7344912435589328447_n

Hüseyin SÖKER: Öncelikle bu değerli arşivi ülkemize kazandıran değerli öğretmenimizi tanımak isteriz. Kendinizden biraz bahseder misiniz, Volkan Yaran kimdir?

Volkan YARAN: 1980 İzmir doğumluyum. İlkokul, ortaokul ve liseyi İzmir'de okudum, üniversiteyi ise Balıkesir Üniversitesi Necatibey Eğitim Fakültesi Müzik Öğretmenliği bölümünde bitirdim. Burada aldığım 4 yıllık lisans eğitimiyle mezun olup ilk görev yerim olan Diyarbakır'a müzik öğretmeni olarak atandım. Şark hizmeti süremin tamamlanmasıyla birlikte İstanbul'un Silivri ilçesine tayin istedim ve 2011 yılından itibaren de burada görev yapmaktayım. Evli ve bir çocuk babasıyım.

Hüseyin SÖKER: Müzik ile tanışmanız nasıl oldu bu müzikli hayat yolculuğunuzdan biraz bahseder misiniz?

Volkan YARAN: Çocukluğumda teneke kutulardan bateri yapar, çalardık. Yıl 1987, çocuktum ve müzik mahalle düğünlerinde duyduğum bir şeydi o dönemler. Ne internet ne telefon ne de bilgisayardan duyardık onu. Ya radyodan ya da TV'den, TRT'den... Ama ilk düğünlerde tanıştım ben müzikle. Yazın, hafta sonlarını heyecanla beklerdim ne zaman düğün olacak diye. Çünkü merakla beklediğim “orkestracı abiler” gelecekti, kuracaklardı orkestralarını ve sonra ben heyecanla izleyecektim onları… Çocukluğumun geçtiği İzmir Gültepe'de yaz mevsimlerinde, genellikle hafta sonu olurdu düğünler. Bu düğünlerde özendiğimiz “bateri”yi abim ve kuzenimle peynir tenekelerinden yapardık biz. Tenekeleri ters çevirip tahta çubuklarla çalardı onlar, ben de uzun bir ip bağladığım küçük bir tahta çubuğu mikrofon yapar türkü söylerdim. Bu heves beni eski bir kasetçalara öğrendiğim birkaç türküyü ses kaydı yapmaya kadar götürdü. Sonra bir arkadaşımın bana küçük bir “org” getirip; “Volkan, sen bunu çalarsın, senin müzik kulağın iyi” dediği o gün gerçek bir müzik aleti ile tanıştım. Elektronik org ile başladığım bu serüven lisede bağlama, üniversite yıllarımda ise keman, piyano ve flüt ile devam etti. Müzik Öğretmenliği görevime başlamamla birlikte müziğe olan bu ilgim büyük heyecanla daha da arttı.286927642_553938703063740_2856946824612939213_n

Hüseyin SÖKER: Çalgı aletlerini biriktirme fikri nereden geldi ve Uluslararası Çalgı Koleksiyonu Projesine nasıl dönüştü? Projenizden bahseder misiniz?

Volkan YARAN: Müzik, dinlediğimiz seslerden öte bir varlık. O seslerde kültür var, o seslerde tarih, o seslerde yüzyıllar süren bir gelenek var. Dinlediğimiz ve 3-4 dakikaya sığdırmaya çalıştığımız bir ezgi aslında öylesine bir kültürel süreçle oluşuyor, vücut buluyor ki biz sadece dinlediğimiz, hissettiğimiz kadarıyla mutlu oluyor, anlamaya çalışıyoruz onu. İşte müziği bu varlığıyla anlamaya çalışılırken onun en önemli aktörlerinde yani “çalgılarda” buldum kendimi. Böylesine derin bir mana yüklü ezgileri ifade eden, ortaya koyan çalgılar adeta ait olduğu kültürün bir insanı gibi derin izler taşıyordu. İşte çalgıları biriktirme fikrim bu merakla başladı, öğrencilik yıllarımdan bugüne dek farklı müzik yaşantılarına tanıklık etmemle birlikte gitgide arttı ve bir “Uluslararası Çalgı Koleksiyonuna” dönüştü. Yaklaşık 20 yıldır ülkemizden ve dünyanın birçok müzik kültüründen edindiğim, sayısı 600'ü bulan bu arşiv 85 ülkeden farklı müzik kültürlerine ait telli, yaylı, tuşlu, vurmalı ve üflemeli türdeki çalgılardan oluşmaktadır.

Hüseyin SÖKER: Bu projeniz ile neyi amaçlıyorsunuz ve çalgıları nerelerde sergiliyorsunuz?

Volkan YARAN: Bu çalışma ile Dünya Müzik Kültürünü anlatan çalgıları tanıtmayı ve böylelikle bu kültürlerin yaşatılmasına, aktarılmasına rehberlik etmeyi amaçlıyorum. Gittikçe değişen, gelişen bu dünyada maalesef ki yok olmaya yüz tutan bu gelenekleri, müzik kültürlerini ve çalgıları gençlerimize ve sanatseverlere anlatmayı, yaşatmayı hedefliyorum. Bu arşivimi gelen davetler üzerine yaklaşık 8 yıldır Üniversiteler, Güzel Sanatlar Fakülteleri, Güzel Sanatlar Liseleri, Belediye, Kaymakamlık ve Valilikler bünyesindeki Kültür Sanat Etkinliklerinde, Festivallerde “Kültürler Çalgılarda Yaşıyor “ ismiyle sergiliyor, konferanslar, dinletiler gerçekleştirerek öğrencilerle ve sanatseverlerle buluşturuyorum.

Hüseyin SÖKER: Çalgı enstrümanlarının insanlığa ve uluslararası kültüre katkısı nedir?

 Volkan YARAN: Bir çalgı, adeta ait olduğu kültürde yaşayan yetişen bir insan gibidir. Nasıl fiziki bir somut şekli var ise bir o kadar da aynı bir insan gibi hissedilen bir duyusu, sesi, tınısı, yaşanmışlığı ve varlığı söz konusudur. Her çalgı, ait olduğu kültürün tarihinin, yaşanmışlığının izlerini taşır ve aynı zamanda bu kültürlerin birer aktarıcısıdırlar. Tarihe tanıklık eden bu kültür ögeleri yüzyıllar boyunca toplumların kendileri ifade etmelerine, paylaşmalarına, birlikte yaşama becerilerine, birbirilerini anlamalarına, tanımalarına ve özellikle de ses kültürlerini bugünlere taşımalarına rehberlik etmişlerdir adeta. Bu sebeple varlıkları ne kadar somut görünse de bu çalgılar telinde, sesinde, derisinde, ağacında yani özünde var olan tınıları ses kültürleri ile insanlığa, tarihe, kültüre tanıklık etmiş ve etmeye de devam etmektedirler. İşte bu hissiyatla çıktığım yolculuğumda çalgılar bu denli mana taşıyor bende. Düşünün ki bu arşivimde 85 ülkeden sesi, derisi, ağacı ve kendi kültürleriyle demlenmiş tınıları ile adeta birer insan gibi yaşayan bir çalgı topluluğu var…

Hüseyin SÖKER: Projenize beklediğiniz ilgi oluştu mu ve projenize destek bulabildiniz mi?

Volkan YARAN: Gerek sergi, gerekse gerçekleştirdiğim konferans ve dinletilere ilgi oldukça iyi. Sanatseverlerden ve özellikle de müzik alanındaki akademik çevreden aldığım olumlu dönütler beni çok mutlu ediyor. Aynı zamanda her bir çalgının sesine ve ait oldukları kültürlerdeki varlıklarına şahit olmaları onlar açısından da çokça değerli ve şaşırtıcı geliyor. Bu arşivi sanatseverle buluşturmak oldukça zahmetli. Çalgıların paketlenmesi, taşınması, vitrinlerin hazırlığı, sergi alanına yerleştirilmesi ve özellikle de korunması… İşte bütün bu emek göz önüne aldığında maalesef ki farkındalığı daha yüksek bir kitle, kurum ve kuruluşların olması gerektiği düşüncesi her defasında yineleniyor bende. Büyük hevesle yola düştüğüm bu çalışmamda öncelikle amacım bu kültürlerin aktarımını sağlamak olsa da bunu gerçekleştirirken başta sizi motive eden, size inanan birilerinin varlığı oldukça önemli. Bu konuda çok şanslıyım hem de çok! Bana inanan, güvenen ve her daim benim bu yolculuğumdaki gözüm olan eşim Derya Yaran, kimi zaman küratörüm, kimi zaman öğretmenim, kimi zaman rehberim… Büyük hevesle, aşkla yürüdüğüm bu yoldaki can'ım eşim… Şimdilik ailemden öte bir desteğin varlığından söz edemiyorum fakat ümit ediyorum ki bir gün bu yolcuğumda kültüre sahip çıkan kuruluşlar ve beni anlayan kültür elçileri çıkacaktır.

Hüseyin SÖKER: Bu projedeki hedefiniz ve hayaliniz nedir?

Volkan YARAN: Öncelikle bu arşivimi sanatseverlerle buluşturmaya devam edeceğim. Ama gerçekleştirdiğim bu faaliyetlerle de her geçen yıl arşivimi daha da büyütmeyi ve daha çok kültüre ait çalgıları müzikseverlerle buluşturmayı istiyorum. İlerleyen süreçte de kim bilir belki bir “Gezici Çalgı Müzesi” ya da hayalini kurduğum “Volkan Yaran Uluslararası Çalgı Müzesi”… Umarım bir gün bu hayallerim gerçekleşir ve kültürlerin yaşatılması adına çokça değerli gördüğüm bir müzede bu arşivim kültürlerle buluşur… Tüm ilginize ve bu heyecanımı okurlarla buluşturan, kültür ve sanatın yaşatılması adına verdiğiniz emekler için başta sizlere ve 10 Dergisi'ne çok teşekkür ediyorum. Değerli öğretmenim, kültürümüze ve kültürlere değer kattığınız için sizleri tebrik ediyorum. 10 Dergisi adına, başarılarınızın daim olmasını dilerim.”286334630_1377428026091512_7425738989782606456_n

 

 

YORUM YAP