
Eğitim Sen, Türk Eğitim-Sen, Eğitim-İş Ve Aktif Eğitim Sen sendikalarına bağlı eğitimciler dün İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü önünde toplanarak alkışlarla Yönetici Değerlendirme sonuçlarını protesto etti.
Eğitim yöneticilerinin değerlendirilmesi ve görevlendirilmesi uygulamalarını, hukuktan, adaletten ve objektiflikten yoksun tamamen siyasal bir kadrolaşma operasyonu olarak gören sendika temsilcileri, tepkilerini dile getirdi.
Okunan basın açıklamasında ifadeler aynen şu şekilde: "Bilindiği gibi, TBMM Genel Kurulu’nda 1/3/2014 tarihinde kabul edilen Milli Eğitim Temel Kanunu İle Bazı Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun, 4 yıl görev süresini dolduran tüm okul yöneticilerinin görevden alınmasını öngörmekteydi. Milli Eğitim Bakanlığı’nın çıkardığı yönetici görevlendirme yönetmeliği çerçevesinde yapılan puanlama sonuçları geçtiğimiz günlerde açıklandı.
Sonuçlara göre görevden alınan ve görev süresi uzatılan okul müdürlerinin sendikal aidiyetine baktığımızda, eğitimde tarihin en büyük tasfiye operasyonu ve siyasal kadrolaşma girişimi ile karşı karşıya olduğumuz anlaşılmakta. Türkiye çapında yandaş sendika üyesi olmayan okul müdürlerinin çok büyük bir bölümü görevden alındı, beklenildiği gibi yandaş sendika üyelerine alan açıldı.
"SONUÇLAR "PERFORMANS” DEĞERLENDİRMESİNİN NE KADAR "OBJEKTİF” OLDUĞUNU GÖSTERMEKTE
Eğitim Sen, Türk Eğitim-Sen ve Eğitim-İş üyelerinin önemli bir bölümüne 75`in altında puanlar verilerek bulundukları eğitim kurumlarında görev yapmaları engellendi. Bazı üyelerimize alay eder gibi 74 puan verilirken, yandaş sendika üyelerine bol kepçeden yüksek puanlar verilmesi şaşırtıcı değil. İller genelinde yapılan değerlendirme sonuçlarına bakıldığında özellikle yandaş sendika üyesi olmayan okul müdürlerinin tek tek belirlenerek görevlerine son verilmiş olması ve çok az sayıda üyelerimizin müdürlüğe devam etmesi, eğitim yöneticilerine yönelik olarak yapılan "performans" değerlendirmesinin ne kadar "objektif" ve "adaletli" olduğunu göstermekte.
Eğitim yönetimi ve denetimi mezunu, bu alanda yüksek lisans ve doktora yapan okul müdürlerinin yapılan "değerlendirmede" siyasi referansları olmadığı için "yetersiz" görülmüş olması dikkat çekici. Büyük bölümü girdiği sınavlar sonucunda müdür olan üyelerimizin görevine son verilirken, yerlerine siyasi iktidardan torpilli yandaş sendika üyeleri getirilerek tüm kamu kurumları gibi, okullar da siyasi iktidarın "arka bahçesi" haline getirilmek istenmekte. MEB`in bugüne kadarki pratiği ve dün açıklanan sonuçlar okulları iktidarın arka bahçesi haline getirmek isteyenlerin farklı düşünce ve renklere asla yer vermek istemediklerini göstermekte.
"ON BİNLERCE YÖNETİCİNİN GÖREVDEN ALINMASI KAOSA NEDEN OLACAK”
On binlerce yöneticinin görevinden alınması okulların açılması ile birlikte kaos yaşanmasına neden olacak, kariyer ve liyakat gözetmeksizin yapılan görevlendirmeler okullarımızda iş barışını bozacak ve eğitimin niteliğini daha da düşürecek.
"MEB İKTİDARIN EN STRATEJİK KURUMU HALİNE GELDİ”
Başından sonuna siyasal kadrolaşma operasyonu olarak gerçekleştirilen eğitim yöneticilerinin değerlendirilmesi ve görevlendirilmesi uygulamaları, hukuktan, adaletten ve objektiflikten yoksun. MEB, son kadrolaşma operasyonu ile "adrese teslim" görevlendirmeler yaparak bir kez daha siyasi iktidarın en stratejik kurumu olduğunu gösterdi.
Eğitim müdürlerinin değerlendirilmesi ile ilgili şaibelerin ve adaletsizliklerin ortaya çıkması için eğitim kurumu müdürlerinin tamamının aldıkları puanlar şeffaf bir şekilde yayınlanmadı. Sisteme giren her eğitim yöneticisi yalnızca kendisine verilen toplam puanı görmekte, her biri siyasi iktidarın "emir eri" gibi hareket eden ilçe milli eğitim müdürleri ve şube müdürlerinin verdiği puanlar değerlendirme sonuçlarında görünmemekte.
Milli Eğitim Bakanlığı ve milli eğitim müdürlükleri, müdür görevlendirmelerinde attıkları adımların ve verdikleri puanların şaibeli olmadığını, adil ve hakkaniyete uygun davrandıklarını düşünüyorlarsa, bütün illerin değerlendirme ve puanlama sonuçlarını şeffaf bir şekilde açıklanmalı. Açıklanacak sonuçlar, okul müdürlerine yönelik değerlendirmelerin yöneticilik başarılarına göre mi, siyasi referanslara göre mi yapıldığı daha net görülecek.
"HUKUKİ SÜRECİ BAŞLATTIK”
Sendikalarımız objektiflikten ve hakkaniyetten uzak bir şekilde yapılan değerlendirmeler sonucunda görevleri sona erdirilen okul müdürlerine verilen puanların iptaline karar verilmesi istemiyle davalar açıp hukuki süreç başlatıldı.
"ÖRGÜTSEL MÜCADELEYİ YÜRÜTECEĞİZ”
Türk Eğitim-Sen, Eğitim Sen ve Eğitim-İş olarak, somut hiçbir bilgi ve belgeye dayanmadan, tamamen soyut ve politik değerlendirmelerle düşük puanlar verilerek üyelerimizin yöneticilik görevine son verilmesine asla seyirci kalmayacağımız, bu konuda her türlü hukuksal ve örgütsel mücadeleyi yürüteceğimiz bilinmelidir.”
Okunan basın açıklamasının ardından İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü önüne siyah çelenk bırakıldı.
Renginar Sali