
IŞIKLAR: CUMHURİYETİMİZİ ÖRSELEYEN ZİHİYETTEN KURTARACAĞIZ
Silivri Belediye Başkanı Özcan Işıklar, şöyle konuştu: "Mahalle olarak bağlanmaları bir yıllık bir geçmişe sahip olsa da biz 5 yıl boyunca küçüğü büyüğü 35 mahallemizle bir aile gibi bağlarımızı iyi diyaloglar üzerinden kurduk. Köyler bağlandıktan sonra bütçenin %20’sinin ayırmamız istendi. Köyler kapatıldı. Köy tüzel kişiliği kalkacak, köyün ortak malı olan mal hazineye geçecek ki hazineden satabilsin işin altında yatan esas sebep buydu. Ama şimdi zamanı geldi. Bu hesabı, kanamayı, örselenmeyi, köyleri yok saymayı, tarım ve orman köylüsünü gözden çıkarmayı, ikinci sınıf muamele yapıp Türkiye’yi tarım üreten bir ülkeden açlık çeken bir ülke haline getirmek için bütün hesapları kitapları yapılmış ve teslim olmuş bir halden kurtarma zamanıdır! Tarım, hayvancılık, ormancılık geleceğin sektörü. Allah vergisi topraklarda çiftçiyi ‘ekmese karda’ durumuna getiren, Türkiye’nin değerlerini ortadan kaldırmaya çalışan, Cumhuriyetimize ‘reklam arası’ diyen zihniyetten kurtaracağız. İnsanca yaşamanın asgari şartları için CHP ilk defa sadece Cumhuriyeti koruma ve kolama görevinde değil dışta ayağa düşürülen onuru, içte huzurunu tekrardan sağlayacak.
"CHP, GÜNDEMİ DEĞİŞTİRDİ!”
Türkiye’de ilk defa işçi, memur, mazot, gübre, orman köylüsü, çiftçi, emekli, tarımda geçici olan işçiler konuşuluyor. Zümrütte, elmasta 0 olan KDV tarımda var olduğu için CHP bu kanamayı durdurmak amacıyla mazotun litresi 1,5 TL’ye düşürüleceği taahhüdünü verdi. Tarım sektöründe çalışanların sosyal güvenlik primlerini 30 yaşına kadar Hazine’den karşılayacağız. Arazilerin parçalanmasını önleyen toprak toplulaştırma faaliyetleri yaparak, tarım arazilerinde ‘işgalci’ gibi görünmeden, haraç keserek ecrimisil çıkaran ceberut anlayışa karşı tapulandırılmasını garanti ediyoruz. 1981’den beri baş başa bıraktıkları bu lanet ecrimisil teröründen kurtarmaya geliyoruz. Esasında milletvekillerimiz tüm bunları parlamentoda dile getirecek, biz onlara destek olmak için buradayız.”
GÖKBULAK: ÜLKE BÜTÜNLÜĞÜ CUMHURİYET DEVRİMLERİ SAYESİNDE KORUNUYOR
Kendisini tanıtarak destek beklentilerini ifade eden CHP İstanbul 3. Bölge Milletvekili Adayı Ali Ulvi Gökbulak, konuşmasında şu ifadelere yer verdi: "Büyükçekmece Mimar Sinanlı’yım. Bir dedem de Silivrilidir yani bir tarafımda Silivrili. Ekonomi okudum, iktisatçıyım ama ziraatla uğraşıyorum. 35 yıldır çiftçilik yapıyorum. Bugün bir ülkeyi ülke yapan yetiştirdiği nesildir. Evlat yetiştirmek önce ailede daha sonra eğitimle başlar. Bizim geleceğimiz Cumhuriyetin kuruluşu ile birlikte ülkemize yurtsever evlatlar yetiştiren bir eğitim sistemiyle şekillendirildi. Hem partimizin hem ülkemizin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk’ün eğitimde birlik yasası ile bu ülkede vatanını, milletini seven, etnik kökenine, mezhebine bakmadan bir Türkiye Cumhuriyeti Devleti kimliği ile bugünlere geldik. Bu ülkede 30 yıldır terör var ve hala bir bütünsek bu Cumhuriyet devrimlerinin kazanımıdır.
"DİN İSTİSMARI YAPIYORLAR”
AKP hükümetinden önce değişik iktidar dönemlerinde de eğitim sistemimizle çok oynandı ama AKP hükümeti 4+4+4 denen bir sistemle bilimsel olarak bir çocuğun kişiliğinin 6-7 yaşında oluşuyor olması gerçeğini bir kenara atarak yeni bir eğitim modeli getirdi. Ondan önce bu ülkede bırakın İmam Hatip’leri normal lise müfredatlarını bile dini eğitim kurumuna çevirdiler. İnanç, insanın Allah’la arasındaki kutsal ilişkidir. Bu alana herhangi biri giremez. Kafalarında İslamiyet’i yaşatmak değil istismar etmek var. Bu süreci Türkiye kötü bir şekilde yaşıyor. Bizim ülkemizde eğer bugün ezan okunuyorsa bağımsız bir ülke olduğumuz içindir.
"ONLAR FAKİRLİĞİ YÖNETMEYE TALİP”
Bu ülkenin kaynakları güçlü, insan nüfusu genç. Doğru yönetilirse kaynaklarımız çalınmaz, bu ülkenin bütün insanları haklı payını alır. Onun için seçim bildirgemizde asgari ücretliye 1500 TL vaat ediyoruz. Bunun karşılığı var. Doğru yerde kullanırsanız sıkıntı kalmaz ama sırf oyunu almak adına insanlardan topladığınız vergilerle onları muhtaç hale getirirseniz kişiliksiz bir toplum yarattığınız gibi tembel de bir toplum yaratırsanız. Dönemin Başbakanı, ‘2 Milyon yeşil kart vardı biz iktidara geldiğimizde şimdi 11 milyon yeşil kart var’ diyor. Bunlar fakirliği yönetmeye talip. Bu övünülecek bir şey mi, utanılacak bir şey. Bu tabloyu değiştirmek için iktidara talibiz. Üç tarafı denizlerle çevrili, turizm, enerji potansiyeline sahip güçlü kaynakları olan bir ülkeyiz.
"SEÇİM BİLDİRGEMİZDE YER ALAN HER VAADİMİZ, KAYNAĞINI DA İÇERİYOR”
Cumhuriyet devletinin getirdiği bütün devrimler bu hükümet döneminde karşı devrimle yok edilmeye çalışılıyor. Türkiye Cumhuriyeti devleti amblemi devletin resmi kurumlarından kaldırılıyor. Seçim bildirgemizde hayata geçmeyecek, palavra, abartılı hiçbir şey yok ama her şeyden önce bu ülkeye sahip çıkmamız lazım. Bu iktidarın gitmesi lazım. Bu klasik siyasi savaş değil. Bu AKP başka bir şey. Türkiye ülke bütünlüğünü bu hükümet dönemine kadar hiç tartışmamıştı. Bu iktidarı göndermenin zamanı geldi. Kendi oyumuzun dışında görüştüğümüz bir insanı ikna edebilirsek fayda olacaktır.”
ÇELEBİ: BİR OY ÜLKENİN KADERİNİ DEĞİŞTİRECEK
AK Parti hükümetinin ülkemizi karanlığa götüren ve bölünmenin eşiğine getiren politikalar içerisinde olduğunu söyleyen İstanbul Milletvekili Süleyman Çelebi, şöyle seslendi: "Bir oy bile bu ülkenin kaderinin belirlenmesinde çok önemli. 1 oy ile Yalova ve Sinop Belediye Başkanlığı değişti.
"ZENGİNLERİ KORUYAN, GERÇEK ÜRETİCİYİ ÖTELEYEN BİR DÜZEN”
Köylerimiz göç veriyor. Yaşam koşullarımız her geçen gün kötüleşiyor, gençlerimiz çalışma alanı nerede bulursa oraya gidiyor. Biz mazotu 1,5 TL yapacağız dediğimiz zaman kıyamet kopuyor. ‘Kaynak nerede’ diyorlar? Kaynak o 1,5 TL’nin içinde zaten. Biz mazotu 1,5 TL yaptığımız zaman zaten kaynak olmuş oluyor. Yatlardan KDV-ÖTV aldıkları yok, oraya çok rahatlıkla veriyorlar. Esas alınması gereken yerler neresi diye sorarsanız bana yatlardır. Yatlar bu ülkede zenginlerin kullandığı bir araçtır. En zenginleri koruyorlar ama gerçek üreticiyi korumayan bir düzen.
"TARIM YOKSA GELECEK DE YOK”
Gerçek üretici korunmadığı zaman toplum korunamıyor. Çiftçi mazotu ne kadar ucuza elde ederse tarım o kadar büyür. Tarım yok olursa bilin ki o ülkede demokrasi, sanayi, istihdam, gelecek yok olur.
"VATANDAŞA ALIM GÜCÜ VERECEĞİZ”
Asgari ücretliler açlık sınırının altında maaş alıyor. Biz asgari ücreti 1500 TL yapacağız. Asgari ücretten vergi almayacağız. Vatandaşın alım gücünü çoğaltacağız. Alım gücü çoğalan bir ülke üretime döner. Üretim olduğu zaman istihdam artar.
"ONA PADİŞAHLIĞI TESLİM ETMEYECEĞİZ!”
Sorunları çözüme kavuşturmak için iktidar olmalıyız yoksa ancak muhalefet ederiz. Vermeyenlerin oyunu almaya ihtiyacımız var. Bu başka bir seçim; akrabalarınızı, komşunuzu, çoluk çocuğunuzu seferber etmek durumundayız. Bu seçim Cumhuriyetle vedalaşma seçimi! Bu seçim Atatürk devrimleriyle vedalaşma seçimi! Ya vedalaşmayacağız ya da vedalaşmak için bir adım daha atmış olacağız. Her şey bitti demem, sonuna kadar direneceğiz. Ona padişahlığı teslim etmeyeceğiz!
"İKTİDARA HESAP ÖDETMENİN ZAMANI GELDİ”
Bu adam toplumu kutuplaştırıyor, Türkiye’nin başını belaya sokmak istiyor, soktu da. Bugün Suriye’de, Irak’ta, İran’da, Libya’da yaşananlara bakın, bütün Ortadoğu ülkeleriyle barışık olmayan bir Türkiye var. Son yapılan uygulamalardan sonra Avrupa’da Türkiye’ye ciddi anlamda tepkili hale geldi. Emekli bağlanma oranları, gençlerimiz, kadınlarımız, sağlıktan, eğitimden, çevreden, köylülerin sorunlarından, hayvancılıktan Türkiye’yi ilgilendiren temel sorunlarımızı ince ince ördük ve toplumun huzuruna çıktık. Bu iktidara hesap ödetme zamanı gelmiş ve geçmiştir.”
Hazal BAŞARAN