Konuyu okuyan kimse şaşırmamış. Herkesin bildiği şeyi yazdım çünkü. Aynı zamanda herkesin sustuğu, rahatını bozmamak için.
Gene susabilirsiniz! Benim de yapacağım en fazla yazdığım köşe yazılarını İstanbul Valiliği ve Emniyetine ulaştırmak olur. İster ilgilenirler ister ilgilenmezler. Ama ben görevimi yapmış olurum. Konuyu gündeme taşımam için bana güvenen insanların beklentilerini karşılayarak vicdanımı rahatlatırım. Belki yanlışlıkları düzeltmeye gücüm yetmez ama en azından susmamış olurum.
Kimseyle kişisel husumetim nedeniyle konuyu ele almadım. Evet Güzel Bahçe otoparkı ile iki yıl öncesinde bir kavgam oldu. Ama o zaman bile kaleme almadım konuyu. Çünkü her ne kadar kamuyu ilgilendiren yönleri bulunsa da aciliyeti kişisel sebeplerime yorumlanabilirdi. Görüyorum ki iki yıl sonra bile bu unutulmamış, kaldı ki hiç gizleme niyetim olmadı çünkü bundan gocunacak bir durumum yok.
Ağırıma giden şey biz ne kadar bazı şeyleri doğru yapmaya çalışırsak çalışalım başkalarının hatalarıyla değerlendirmeye kolayca tabi tutulduğumuz. Ben kendimi biliyorum, Silivri de henüz o kadar büyümedi ki kimin ne yaptığını bilemeyelim.
Kamu yararı adına gündeme getirdiğim birçok iddia ile ilgili yargı yoluyla bir bakıma gözdağı verilerek susturulmaya çalışıldım bugüne kadar.
Yaptığım hiçbir şey için hesap vermekten çekinmem. 20 yıla aşkın yüzlerce dava arasından kaybettiğimin sayısı bir elimin parmaklarını geçmez.
Haberin devamı 06.07.2011 tarihli Hürhaber Gazetesi’nde…
