Silivri Eğitim Vadisi Hedefine İlerliyor

 Göreve geldiği günden bu yana Silivri'ye üniversite kazandırma çalışmalarını, Eğitim Vadisi kazanımıyla yüksek bir çıtada tutan Başkan Işıklar, Şubat meclisinde bu konuyla ilgili somut veri sayılabilecek üç önemli adım attı.
TAVAK Üniversitesi'nin protokolü, İstanbul ve Aydın üniversiteleri ile ilgili de ön protokoller son mecliste şekillendi. Tavak, Gümüşyaka'daki hizmet binasında Eylül ayında öğrenci kabulünü hedeflerken, muhalefetin haklı sayılabilecek itirazlarına rağmen Selimpaşa Hizmet binası da İstanbul Üniversitesine tahsisin ardından kısa vadede bölgemizde start alacak üniversite alanları arasında yerini aldı.
Fener'in üniversite özlemini İstanbul Üniversitesi gidereceğe benziyor. Tabi bu yolda Fener'in beklentilerini karşılamak da gelen devlet üniversitesi olunca Silivri Belediyesi'ne düşecek. Işıklar, üzerine düşeni yapmaya hazır olduğu konusunda Fener Muhtarı Muharrem Eren'i ikna etmiş görünüyor. En azından bu konuda çabalıyor.
Muhalefet, Silivri'yi üniversite şehri yapma doğrultusunda iktidar kadar gözü kara olmadığını hissettirdi. Genelde konuyla ilgili çalışma ve adımlara destek verdiğini hissettirirken, ayrıntılarda itirazlarını sıraladı, ortaya koydu.
Muhalefette sağduyu hâkimken, iktidar kanatlanmış uçuyor durumunda. İki kanatla uçmadan ziyade muhalefet dengenin sağlanması yönünde ağırlığını koyuyor.
İstanbul Üniversitesi'ne Selimpaşa Belediye Hizmet Binası'nın verilmesi çok tercih edilen bir durum olmasa da hani bir mantık vardır, 'Kazın geleceği yerden tavuk esirgenmez' misali, Işıklar ve iktidar atması gereken adımı attı.
Muhalefet yine haklı olarak, destek vereceği sürecin her ayrıntısını kesin olarak bilmek istiyor. Ön protokoller hakkındaki çekincelerinin de anlaşılmayan bir tarafı yok.
Özetle Silivri'yi Eğitim Vadisi yapma hedefine Belediyemiz iki kanatla uçarak mesafe almaya, muhalefetin desteğiyle dengeli bir şekilde kazanım elde etmeye çalışıyor.

MUHALEFETİN ÖZTEK
ÇIKMAZI SÜRÜYOR
Ocak ayı ikinci oturumuna katılmama kararlarına ilişkin spekülasyonlar üzerine muhalefet sıkı bir çıkış yaptı. "Öztekler'in planını iptal etmemek için meclisten kaçtılar" diyenleri protokol şartları yerine getirilmediği sürece Öztekler'in rezidans planlarını ret oyu vereceklerini kesin bir dille basın açıklamasıyla kamuoyuna duyurdular. Son mecliste iktidarın tereddütlerini paylaşmayarak, şirketten gelen son teklifin makul olduğunu ve kabul edilebilecek şartlar içerdiğini her ne kadar savunsalar da iktidarı ikna edemediler. Işıklar, Hüseyin Turan ile birlikte Özketler ile yaptığı görüşmede uzlaşma sağlanan 20-25 dönümlük arsa alternatifi üzerinde ısrarını sürdürdü ve planların iptalini oylamaya sundu. Muhalefet yaptığı açıklamaya rağmen planların iptaline onay veremedi. Deyim yerindeyse bir ay önce yaptığı açıklama ve son meclisteki kararları ile kendi kalelerine gol attılar.
Muhalefet, iktidarken yaptığı anlaşmanın gerçekleşmesini belki de iktidardan çok istiyor. Öztekler'in Silivri’ye verdiği sözü yerine getirmenin yanı sıra geçmiş dönem belediyesinin şirkete verdiği sözün de geçerliliğini, yürürlülüğünü yitirmemesi çabasında. Ama hem kurdun tok hem de kuzunun bütün kalması diye bir durum söz konusu olamayacağından ipler inceldiği yerde kopuyor. Şimdi belediye ile şirketin yeni anlaşma şartını Işıklar belirledi, yeni dönem iktidarı olarak; ya 4 Milyon TL’ye tekabul edecek miktarda arsa ya da hiç!

EREN EFENDİ EFENDİ,
TABAKOĞLU BAĞIRA ÇAĞIRA
Esnaf ve Sanatkârlar Odası'nın en efendi adayı kuşkusuz Muammer Eren. En sert üslubu olduğu eleştirilerine kulak veren Necati Özkök, Ali Tabakoğlu'nun hakkında yaptığı açıklamalardan sonra ne söylese yerden göğe kadar haklı olacak.
Yerel basında Ali Tabakoğlu hakkında Cuma günü çıkan haberlerin kaynağı bildiğim kadarıyla Necati Özkök değil. Hatta Özkök de konuyu haberleştiren gazetecilerden öğrendi. Gelişmelere ilişkin yorumu haberlerde yer aldı. Ama anlaşılan Tabakoğlu'nun gözü Özkök'ten başkasını görmüyor. Bütün öfkesi de kim ne yaparsa yapsın Özkök'e. Tabi bu duyguların nedeni söylenen ve yapılan hareketlerden ziyade tehlike altında bulunan makam koltuğudur. Özkök'ün üslubu her zaman biraz sertti adaylık sürecinde aldığı mesafeyi gördükçe iyileşti. Ama Tabakoğlu, başlangıçtaki sessizliğinin ardından, adeta öfke kusmaya başladı. Bu sinirlerin bozulduğu, çarelerin tükenmişliğine işarettir. Umarım Özkök, Tabakoğlu'nun bu yakışıksız üslubuna uymaz!               İyi haftalar!