XXXXX

Sahil

Rahmetlik Şaban Baba ile Sait Girgin'in dönemlerinde, ne Silivri böyle Silivri'ydi, ne de laf aramızda, onlarda bunu düşünecek vizyon yoktu...
Şu ana kadarki hali, Selami Değirmenci'nin eseriydi, o da olduğu kadar. Hüseyin Turan zamanında ise, yapılanlar "yama" olarak kaldı sadece...
Şimdi ise, Özcan Işıklar ile Silivri sahili kimlik değiştiriyor adeta... Daha doğrusu Silivri, bilmem kaç yıllık tarihinde ilk kez, adam gibi sahili olan bir sahil kasabası haline geliyor.
Sahil işlev kazanıyor, tarz kazanıyor...
En yakından örnek vereyim; Büyükçekmece sahiline gidin... Üç saat aralıksız yürüdüğümü bilirim, bitmedi o sahil... Git git bitmedi... Belde değiştirdim yürürken, yine bitmedi.
Biz, on beş dakikada beş tur atıyoruz Silivri sahilinde...
 Gidin güneye, Ege'ye... Her yaz binlerce kişiyi kendi elimizle kendi sahilimizden gemiye bindirip tatil yapmaya gönderdiğimiz Avşa'ya gidin, çok uzağa değil... Elalem sahilin her metresini değerlendiriyor...

Haberin devamı 27.06.2011 tarihli Hürhaber Gazetesi’nde…


YORUM YAP